BMC KİRPİ Mayına Dayanıklı Personel Taşıyıcı

Öyle bakma hisse değeri var bunun ayrıca. Hissenin değerinin artması çoğu zaman kar payından daha önemlidir

Motor OK, peki aktarma yerli mi? Her ikisi de yerli ise bence çok önemli bir eşik aşılmış olur. Çünkü ufak boydaki taktik zırhlılara çok ihtiyaç olacak, hem de öyle böyle değil yani.

Anti dron silah kulelerini ve lancet tarzındaki kamikaze dronları taşımak için bunlardan çok sayıda lazım olacak. Tanklardan daha önemlidir bunlar, o kadar diyeyim.

Bu Katarı körfez ülkeleri ve Suudiler işgal etmeyecekler miydi?

Bildiğim kadarıyla askeri us kurup uygulanan ambargolara karşı mal göndererek biz ayakta tuttuk..

Bunun karşılığında (resmen öyle denmez tabıı ama) bize epey bir yatırım yapıldı...

Ben olsam yatırım falan da istemezdim, ortaklık falan gerek yok...pamuk eller cebe doğrudan kasaya gonder paraları yoksa kendi başına kalırsın derdim...su petrol kuyularinin bir kismini bana ver derdim...

Bir "Trump çekerdim" yani

O zaman iyi bari içim rahatladı. Yaklaşık on yılda 300 milyon dolar içinmi bu kadarcık para içinmi bu adamalar uğraşıyorlar peki. Üstelikte kaç yıldır uğraşıyorlar.  İki tane üst geçitli kara yolu kavşağı yapsalar bu kadar parayı yine kazanırlardı.

Uğraşıyorlar dediğin adamlar arada bir turist gibi ziyaret ediyorlar o kadar. Ama 300m$'ı 2014'te başka bir işe yatırsalardı (mesela en basitinden SP500 endeksine) parayı 4'e 5'e falan katlamış olurlardı. Bir de tahminimce BMC bu 11 yıllık sürede baya sermaye arttırmıştır bu kadar ARGE projesini finanse etmek için, yani Katar bir bu kadar daha para koymuş olabilir. BMC'nin finansal raporlarını göremediğim için bunlar tahmin tabi. Finansal açıdan BMC ortaklığı Katar için hiç karlı bir yatırım değil gibi (ama ilerde şirket çok değerlenirse tabi biraz değişebilir bu durum), zaten stratejik boyutundan dolayı ve bizimkilerin ısrarı ile girdiler diye düşünüyorum. Bir de belki onlar da tahmin etmedi motor yüzünden üretimin bu kadar erteleneceğini. 

Bazı şeylere bizim aklımız yetmez arkadaşlar. Bu tür alımlar öylesine yapılmış alımlar değildir. Al demiştir bizimkiler onlar da almıştır. Katar'ı diğer Arap sermayelerinden ayırmak lazım.

Şimdi biraz araştırma yaptım ve enteresan bazı verilere ulaştım.

Kirpi'nin hikayesini zaten az çok hepimiz biliyoruz.

2000'li yılların sonlarına doğru TSK, PKK terör örgütünün özellikle EYP ve mayınlı saldırıları nedeniyle çok sayıda askerimizin şehit olmasından dolayı hükümetten MRAP talebinde bulunuyor. Hükümet bu MRAP talebini olumlu görüyor ve yerli olması şartıyla ihale başlatıyor. İhaleyi o dönem Çukurova Holding'e bağlı BMC kazanıyor.

BMC'nin bu konuda bir deneyimi olmadığı için İsrailli Hatehof şirketinden destek istiyor. Sonra Hatehof şirketinin elinde zaten halihazırda geliştirilmiş bir MRAP olduğunu görüyor ve Navigator isimli bu MRAP'yi lisanslı olarak üretmeye başlıyor. 2009-2011 yılları arasında biraz yerlileştirilen, biraz makyajlanan Navigator modeli, Kirpi adıyla 2011 yılında TSK'nın envanterine giriyor.

İşin ilginç yanı burada başlıyor. Bu dönem Kirpi'nin hakları satın alınmış değil, her üretilen Kirpi başına Hatehof şirketine bir lisans bedeli ödeniyormuş.

Çukurova Holding 2012 yılından itibaren ise mali krize giriyor ve BMC işçileri greve gidiyor, Kirpi üretimleri de aksıyor haliyle. Hatta duruyor. Sonrasında Hatehof firması lisans ücretlerinin ödenmediği gerekçesiyle 2013 yılında BMC hakkında Türkiye'de bir dava açıyor ve haciz ve icra talebinde bulunuyor. 2013 yılında TMSF, BMC dahil pek çok Çukurova Holding şirketine el koyuyor. Bu süreçte işçilerin alacakları ödeniyor ve BMC üretime yeniden başlıyor.

2014 yılında BMC, Ethem Sancak tarafından TMSF'den satın alınıyor. Ethem Sancak'ın ilk yaptığı işlerden birisi de 2015 yılında 12 milyon dolar karşılığından Kirpi'nin tüm haklarını ve Know-how'larını Hatehof firmasından satın almak oluyor.

Yani Çukurova Holding, Kirpi'nin ilk üretimine başladığında hakları satın almamış ve araç başına lisans bedeli ödeme anlaşması yapmış. Holding mali anlamda krize girince bu paraları ödememiş ve Hatehof gidip BMC hakkında dava açmış. Yeni BMC yönetimi de bu paralardan kurtulmak için 12 milyon dolar bedel karşılığında tüm hakları ve know-how'ları satın alıyor.

İsrailli Hatehof firması ise mali krize giriyor ve aynı dönemlerde yani 2016 senesinde ismini Carmor olarak değiştiriyor. Bu değişiklik bir başarı getirmiyor ve firma mali anlamda zorluklar yaşamaya devam ediyor. Sonra Carmor, eski adıyla Hatehof tümden iflas edip tarihe karışıyor.

2016 yılında ise BMC, tüm haklarına sahip olduğu Kirpi modelini geniş bir güncellemeye tabii tutuyor ve Kirpi II ismini veriyor. 2025 itibariyle Kirpi bir kez daha makyaj geçiriyor ve son haliyle dün TSK envanterine girmeye devam ediyor.

Şimdi ise fotoğraflara bakalım. 2009 yılında Hatehof firmasından direkt alınan ve BMC logosu takılan MRAP'ler.



2009-2011 arasında yerlileştirme çalışmaları yapılıyor ve araçlar bir miktar değiştiriliyor ve son halini alıyor.



2015'te Kirpi'nin tüm hakları satın alınınca BMC firması Kirpi'yi ciddi bir değişikliğe tabii tutuyor ve 2016 yılında tasarım olarak büyük değişiklikler yapılıyor.



Son olarak 2024'te değişikliğe uğrayan Kirpi, Yeni tasarımıyla 2025 yılının başında TSK envanterine giriyor.

Motor gücü ilk modele göre neredeyse ikiye katlamış oluyor galiba.