ATATÜRK'ÜN SANSÜRLENEN GÖRÜÞLERİ

Başlatan Subutay, 27 Mart 2009, 02:00:04

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Alıntı Yap
ATATÜRK'ÜN SANSÜRLENEN GÖRÜÞLERİ

Atatürk'ün sansürlenen görüşleri

Atatürk'e ilişkin olarak 2 önemli çarpıtma yapılıyor.
Biri Batılılaşma konusunda...
Diğeri din konusunda...
İlki, Atatürk'ün hedef olarak Avrupa'yı göstermediği iddiasına dayanıyor.
İkincisi, -dünkü Vakit gazetesinde bir örneğini gördüğümüz gibi- ısrarla Atatürk'ü dua ederken, sarıklı mebuslarla ya da peçe içindeki Latife Hanım'la gösterip cumhuriyetin temelinde bir din motifi arıyor. Bu 2 konuda 2 belge hatırlatacağım.
***
İlk belge, 29 Ekim günü Mustafa Kemal Paşa'nın Fransız yazarı Maurice Pernot'ya verdiği demeç... Paşa, o gün Revue Des Deux Mondes için Meclis Başkanı sıfatıyla verdiği son demecinde şöyle diyor:
"Osmanlı İmparatorluğu, Batı'ya karşı elde ettiğimiz başarılardan çok gururlanarak kendisini Avrupa uluslarına bağlayan bağları kestiği gün düşüşe başlamıştır. Bu bir hataydı. Bunu tekrar etmeyeceğiz. Bizim vücutlarımız Doğu'da ise de düşüncelerimiz Batı'ya dönüktür. Memleketimizi çağdaşlaştırmak istiyoruz. Bütün çalışmalarımız Türkiye'de çağdaş, bu sebeple Batılı bir hükümet oluşturmaktır. Uygarlığa girmek arzu edip de Batı'ya yönelmemiş millet hangisidir?"
***
Din meselesine gelince...
İlk Meclis'in dualarla açıldığı ve cumhuriyete oy veren milletvekilleri arasında 100 kadar din adamı olduğu doğru... Ancak böyledir diye cumhuriyetin kökeninde ve Atatürk'ün düşünce evreninde din motifleri aramak nafile uğraş.
Afet İnan cumhuriyetin ilanından 6 yıl sonra Yurt Bilgisi dersleri vermeye başlamıştı. Okutacağı kitabı Kemal Paşa'ya gösterdi. Gazi beğenmedi. Yeni bir Medeni Bilgiler kitabı yazdırdı.
Kitap, 1931'de Afet İnan imzasıyla çıktı; ortaokul ve liselerde okutuldu. İşte Kemal Paşa'nın el yazısıyla kaleme aldığı o notların "Millet" bölümünden satırlar:
***
"Türkler Arapların dinini kabul etmeden evvel de büyük bir millet idi. Arapların dinini kabul ettikten sonra bu din Arapların (..) Türklerle birleşip bir millet teşkil etmelerine hiçbir tesir etmedi. Bilakis Türk milletinin milli rabıtalarını gevşetti; milli hislerini, milli heyecanını uyuşturdu. (..)
"Türk milleti birçok asırlar, (..) bir kelimesinin manasını bilmediği halde Kur'an'ı ezberlemekten beyni sulanmış hafızlara döndü. (..)
"Türk milletini Allah için, Peygamber için topraklarını, menfaatlerini, benliğini unutturacak, Allah'la mütevekkil kılacak derin bir gaflet ve yorgunluk beşiğinde uyuttular. (..)
"... din hissi, dünyanın acısı duyulan tokadıyla derhal Türk milletinin vicdanındaki çadırını yıktı, davetlileri, Türk düşmanları olan Arap çöllerine gitti. (..) Artık Türk, cenneti değil, (..) son Türk ellerinin müdafaa ve muhafazasını düşünüyordu. İşte dinin, din hissinin Türk milletinde bıraktığı hatıra..."
***
Yeterince açık değil mi?
Nasıl oluyor da din konusundaki görüşleri bu kadar net olan bir lider hâlâ yanlış yorumlanıyor?
Yukarıdaki satırların çoğu, Türk Tarih Kurumu tarafından 1969 ve 1988'de basılan "Medeni Bilgiler ve Mustafa Kemal Atatürk'ün El Yazıları" kitabında yer almıyor da ondan...
İnanması zor; ama kendi kurduğu kurum, Atatürk'ün notlarını sansür ederek yayımladı.
"Medeni Bilgiler"i geçenlerde yeniden basan Örgün Yayınevi, Türk Tarih Kurumu'ndan bir özürle yeni baskı beklediklerini yazmış.
Atatürk'ün okullarda okutulsun diye kaleme aldığı kitabının bile sansür edildiği bir ülkede yaşıyoruz.
Düşünce özgürlüğü mü dediniz?



can.dundar@e-kolay.net

(Milliyet)


Yazarın  gerçekleri ifade etmekle birlikte , yukarıdaki yazısında , bizlerin anladığı ancak yanlı kesimlerin ısrarla istismar edebileceği ,  verdiği bazı bilgilerin , yanlış anlaşılmaması   ve bütünlük arzetmesindeki önem dikkate alınarak Mustafa Kemal Atatürk'ün Dine  Bakış Açısını ,  İslam Dinine bağlılığını ve inancını  yansıtması gerekirdi. Yazar Mustafa Filminin formatında düştüğü hatalara ne yazıkki bu yazısında da düşmüştür... Mesajı Paylaş
  • Gösterim 9,868 
  • Atatürk
  • 19 Yanıtlar



sen şuna işime gelmedi desene, niye çarpıtmak için kendini zorluyorsun?dürüst olun sevip değer verdiğiniz bir  lideri olduğu gibi kabul edin.Kuran'a hakaret eden bir kişiyi müslüman olarak göstermek saçma değil mi? Mesajı Paylaş

#2
Atatürk köşesini incelediğim zaman gördüm ki, hakikaten tarihin bir gününde zırvalayanlar çok olmuş.
Öyle anlaşılıyor ki SKYWOLF üstad da biraz mıntıka temizliği yapmış. Neticede ortalıkta suretten adam kalmamış:)
Öyle anlaşılıyor yani- doğru mudur üstad  tespitim?

Yahu! şimdi durduk yerde bir takım adamlara din-iman dersi de vermek icap edecek.
Al sana ikinci vazife! Þimdi biri çıkar ve derse ki; biz dinizi diyanetimizi sizden öğrenecek kadar dinsiz değiliz' diyecek:)
Ne sevinirim be... Keşke öyle bir babayiğit çıksa da karşıma- haddini bildirsem şöyle bir esasından- dayanakları, belgeli ispatlı...
İçim ne kadar rahatlardı bilemezsiniz. Gerçekleri saklayamayacaksınız. Saçmalamak serbest değil artık.
Gerçekleri konuşalım- Mücadeleye azimle devam edeceğiz... Yalana-iftiraya son! AYIPTIR.

Ne diyorlar KUR' AN a Hakaret!  HAYHAT NE BÜYÜK LAF BUNLAR... Kimin haddine düşmüş Kur' an a hakaret- Cahiller...
Derse Kur' an dan ilk Ayet-i Kelime İle Başlayalım  en iyisi mi..

İKRÂ ( OKU ) diyor ! Nuzül Sırasına göre ilk Ayet-i Kelime-ALAK SURESİ- Mekke de vahyolunmuştur ve 19 AYETTİR. Bir Kadir Gecesinde Kur' an ilk cümlesi:)

Peki ne demek istediğini bilen var mı aranızda çok bilmişler? Açıkçası Hiç zannetmiyorum!
Lafa gelince mangalda kül bırakmazsınız ama- öyle değil mi?!
Bu İlk Ayet-i Kelimede ne anlatılmak istenildiğini anlayana IPHONE 6S Alacağım söz. Bilene ama- bak söz diyorum:)
Eyyyyy dünya malına tamah edenler- cevap verin!

Mesajı Paylaş

#3
Çok iddialı mı girdik mevzuya yoksa!
Tamam anlıyorum, insanlar böyle bir konuya muhattap olup da; ''Dünya malına tamah eden'' pozisyonuna düşmek istememiş olabilirler- Afedersiniz! IPHONE 6S kampayasını kapatıyorum. Fikir bazında tartışalım o zaman.
Fikri olan söylesin; Kaç saat oldu ses seda yok! Bekliyorum, cevap veren olmaz ise KAMU HİZMETİ ANLAMINDA KENDİM CEVAP VERECEĞİM.

Saygılar... Mesajı Paylaş

#4
Hizmete devam.
Evet diyor ki,  yaratanların en yücesi; İKRA (OKU) diyor-

Soru şu; neyi okuyacağız veya nasıl okuyacağız? ilk Ayet-i Kelimeyi anlamaya çalışalım azıcık. O kadar kolay değildir!

Sonrasında diyor ki; İnsanı ALAK' tan yarattı! diyor- ALAK Surenin adınıdır ve buradan geliyor.
ALAK→ ALAKA→İLGİ arasında ki ilişkiyi anlamaya çalışalım...
Bir takım KUR' AN Meallerinde ALAK için ( EMBİRİO) tabirini kullananları gördüm!!! çok ilginç geldi doğrusu...

Efendiler KUR' AN anlamak istiyorsak; dönemini de anlamak- bilmek zorundayız. Yani KUR' AN  nasıl bir ortam da ve ne için vahyolundu? Bunu bilmek lazımdır... Ezbere konuşmak olmaz- KUR'AN ezbere konuşanların İDRAK EDEBİLCECEĞİ BİR METİN DEĞİLDİR. Kutsaldır, Yücedir, Uludur ve ALLAH kelamıdır. Haddimizi bileceğiz ve o çerçevede yaklaşım sergileyeceğiz.
Burada ki amaç; KİM KUR' AN yolundadır, kim değil meydana çıkartmak... Yoksa KUR' AN-I KERİM ortalık yerde tartışmak gibi bir saçmalık olamaz...

Büyük ATATÜRK' e DİNSİZ DİYORLAR- Gerçekten öyle mi değil mi? Kendi çerçevemden KUR'AN ile delillendirerek anlatacağım ve ATATÜRK' ÜN gerçek MÜ' MİN olduğunu hepinize İSPAT EDECEĞİM- EVELALLAH... Mesajı Paylaş

#5
Düşüncelerimi parçalara bölerek anlatmaya çalışıyorum ki; hata yapmak istemiyorum. Aynı zamanda anlamlı bir bütünlük oluşturarak; okuyucuları da sıkmamamak anlamında sosyal sorumluluk kavramı ile bağdaşır şekilde edebiyle-irfanıyla içini doldurarak düşünce arz etme arzusundayım. Bir diğer amacım ise DefenceTurk platformunu ihya etmektir. Saviyeyi yükselterek;düşünce üreten kaliteli bir tartışma portalı haline geldiğini görmek isterim doğrusu. Arkadaşlar sizler de yardımcı olunuz. Düşüncelerinizi paylaşınız...

Burada kimseyi kırmak gücendirmek gibi bir amacımız olamaz. Birbirimimizi sevelim, sayalım diyoruz. Ancak değer yargılarımıza da zeval vermeyelim. Toplumun ortak değerlerine sahip çıkalım. KUR' AN, VATAN, MİLLET, BAYRAK, SANCAK, HALK, TOPRAK, ATATÜRK v.s. bunların hepsi bizler için ortak değerlerdir. Sahip çıkalım. Oyuna gelmeyelim. Amaç budur yani. Kırmak gücendirmek değildir.



Mesajı Paylaş

  Din konusu aslında benim pek girmek istemediğim bir mevzu.Çok ilgi ve alakam da yok zaten. Benim bildiğim, ne kadar insan varsa o kadar ayrı din yorumu olduğu. Kim ne anlamak istiyorsa onu anlıyor. Ne bulmak istiyorsa onu buluyor. Þurada şu yazmış burada bu yazmış, bilmem ne efendi şunu bunu demiş, herkes kendine göre anlam çıkarıyor. Neyin doğru, neyin yanlış olduğunu bilmemek için art niyetli olmak lazım.Etrafa bakarsanız, dinci tayfa ya yediği haltları meşrulaştırmak için dini referans gösteriyor, ya da güç, itibar, para tırtıklamak için dindar takılıyor. Laik tayfanın bir kısmı da, kendisini elit zannedip,  dinci, dindar, samimi sahtekar ayırt etmeden dine saldırıyor.Sonuçta eğitim şart. Atatürk'ün dine bakış açısı çok ta önemli değil. Milleti felaketten kurtarmış, yeniden ayakları üzerine dikmiş, gerisi boş laf.  Mesajı Paylaş

Beni rahatsız eden şey odur ki, emperyalizm artık kendisine farklı yol ve yönetemler geliştirmiştir. İletişim çağına uygun olacak şekilde; elini bulaştırmadan birbirine kırdırarak- etki ajanları marifetiye!

Bu anlamı ile Cumhuriyeti, Cumhuriyetçiye; Milleti, Milliyetçiye; Din' i, Dindara; sendikayı, işçiye; Ormanı, köylüye yaktırırlar. Müthiş bir buluştur bu!

Kimler vasıtasıyla peki; ETKİ AJANLARI sayesinde- DİN de ki karşlığı MÜNAFİKÛN oluyor.

Bu etkiyi kırmak için GERÇEK BİLGİ.  Mesajı Paylaş

#8
Kaldığımız yerden devam edelim, meraklandırmayalım kimsecikleri. Bilgi paylaşarak çoğalır ve güzeldir.
Evvela şunu bilelim dostlar; KUR'AN BİLİNÇ KAYNAĞIDIR.
Yani BİLİNÇLENMEK isyeten varsa şayet; açsın KUR' AN okusun diyoruz. Ancak sonra düşünsün! Neden?
Çünkü İDRAK edecektir ve TAKVA SAHİBİ olacaktır. TAKVA DEMEK ( ALLAH BİLİNCİ/ ÞUURU) kazanmak demektir.
Bakınız BİLİNÇ! Yani amaç BİLİNÇLENMEKTİR. Mutlak İlahi güç sürekli bunlar üzerinde durmuştur.

GÖRMEZ MİSİNİZ! DUYMAZ MISINIZ, BİLMEZ MİSİNİZ! GİBİ...sürekli olarak bilinçsizleri bilinçleridirmek için İKAZ ETMEKTEDİR, UYARMAKTADIR. ARAÞTIRINIZ...

Bu çerçevede değerlendirecek olur isek KUR' AN; BİLGİ KAYNAĞI DEĞİL, BİLİNÇ KAYNAĞIDIR. ( KUR' AN; HİÇ BİLGİ VERMEZ DEMEK İSTEMİYORUZ- DİKKAT! ) BİLGİ İSE ALLAH' IN DİĞER AYETLERİ OLAN; tabiat, kainat, evren, insan, coğrafya, Matematik, Fizk, kimya, ve daha nice nice ilimlerdir. Bunların hepsi KAİNAT' IN için de vardır ve KAİNATIN SAHİBİ DE ODUR.

Tek bir İKRA (OKU) KELİMESİNİ ANLATMAK İLE BİTİREMEYECEĞİM AMA AZİMLİYİZ. BEKLEYİNİZ...
Kaldı ki, KUR' AN diyoruz- İKRA İSE DAHA İLK KELİME! Çok zor bir konu başlığı.
Ama bütün sırları tek bir kelimeden çözeceğim merak etmeyin:)


Mesajı Paylaş

#9
Biraz daha yazalım- İKRA ( OKU)  diyor dedik; dedik de okumaktan okumaya da fark vardır, çeşitleri vardır. TİLAVET ederek mi okuyacak,Anlayarak mı okuyacak; yoksa başka bir okuma metodu var idiyse biz anlamadık mı!?

Bu arada TİLAVET İLE OKUMAK DEMEK bir metni yüzünden okumak demektir. TİLAVET ETMEK yani. Þöyle diyelim; orada''It ise a Pencıl'' yazar da; adam da bunu okur yani... Ne dediğiniz anlamaz veya anlamaya çalışmaz veya anlamaya gerek yoktur gibi bir şey... Yüzelsel bir okuma metodudur.

Galiba bu sorunun cevabını en güzel Hz.Muhammet verecektir. Peki Sevgili Peygamberimize OKU Ayet-i Kelimesi geldiği zaman ne yaptı? Gitti kütüphanelere mi kapandı yani! Kütüphane var mıydı? İlk ayetti ve başka okuyacak ne vardı ki!?

Ne yaptı biliyormusunuz UYANIÞI BAÞLATTI! Oku ama neyi oku? MEYDAN OKU efendim, MEYDAN OKU- EZAN KARÞILIĞI (YÜKSEK SESLE OKU) artık zamanı geldi sesini duyur buyuruyor:) Zalime, Zulme, Tagût' a,Mustagnî' ye karşı OKU diyor.
O tam da bunu yaptı. Zalime karşı meydan okudu aynı zamanda KUR' AN Ayetnini de bildiğimiz anlamda OKU' du.

Uyanış işte Bu şekilde başladı:) Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz