ALTAY Yeni Nesil Tank Projesi

Selamlar tekrar hoş bulduk,
Gelişmelerin bir kısmı; Onca uğraşa ve hep bilinmesine rağmen, Kuvvetin de temel ihtiyacını oluşturmasına rağmen bu Tanka "pahalı bir Tank oldu" imajının hakim olması. Oysa 2009'da başlayan bu serüvenin 2016 yılına gelindiğinde motor ve bazı sistem tedarikinde sorunlar olduğu çok net anlaşılmıştı. Bu gün ürettiğimiz ara çözüm, o gün şartlarında da mümkün müydü?

Bu sistemleri biz yapalım dedik ki doğru bir yaklaşımdı ancak o süreç de motora endeksli esnedikçe esnedi... Bu süre zarfının en azından 2020-21 safhasında, Tankın başka kullanıcılara satışı için Kuvvet envanterinde olması ve Tankın maliyetinin böylece düşürülebilmesi fırsatı da kaçırılmış oldu. Bu dönemler içerisinde "Ana Muharebe Tankı" tedarik ihtiyacı duyanlar, M1 Abrams 2. elini ve K2 Black Panther'i tercih ettiler.

Geldiğimiz noktada bazı düzeltilebilir istekler dahilinde, Kuvvet testleri başarı geçti. Tankın maliyetini düşürme adına yapılan bazı güncellemeler sonucunda da "Yeni Altay Tankı" dediğimiz son halinde küçük güncellemelerle seri üretim kararı alındı.

Kuvvetin bu acil tedarik önceli, bunca yıl sürecin kendisinde öncelik oldu mu? Bazı aşamalar "Kuvvete Tank vermek istemiyorlar mı" kabilinden düşündürecek süreçleri barındırdı. Þimdi başlatabildiğimiz bu üretim sürecinin sonunda dileriz 6 Tank  Kuvvete verilip, 40 Tanka 10 yılda ulaşmayız...

Konudan Bağımsız dip not; Türk Silahlı Kuvvetlerinin göz bebeği Kara Kuvveti, Tankları kullanım şekli ve şartlarını olası/olan harp sahasının ihtiyaçlarına göre belirlemektedir. Bu saha ve tanımlar, Anayasa ve kanunlarla da belirtilmiştir. Ana Muharebe Tankının; Kuvvet için temel muharebe ihtiyacı olduğu-nun herkesçe anlaşılması gerekir...

Ana Muharebe Tankının; Kuvvet için temel muharebe ihtiyacı olduğu-nun herkesçe anlaşılması gerekir...

Aslında Sayın Doğan Turan, klasik ağır tank konseptinin, özellikle de dağlık coğrafyası olan ülkemiz için artık geçersiz olduğunu düşünüyorum. Anlaşılan benim gibi düşünenler var ve bu nedenle Altay işini ağırdan alıyorlar.

Ben kurmay olsam, klasik ağır tank konseptinden bütünüyle vazgeçerdim. Görece ufak, otonom, kalın zırhlı ve tek işlevli zırhlı araçları temel alan yeni bir konsepte geçerdim. Bu tarz araçları, E-Fırtına'nın hibrit güç paketiyle çok rahat donatabiliriz. Öyle de güzel bir imkan mevcuttur.

Bence asıl sıkıntı, işte bu alternatif konsepte ait numunelik araçların ve test ekiplerinin ortada olmaması!

Bir olacak diye digerinden vazgecmek zorunlulugumuz yok...

Duruma göre hem Altay, hem bahsettiginiz şekilde bir araç (ya da birden fazla araç) birlikte üretilip kullanilabilir...

Duruma göre Altay sayisi azaltilip, bütçe digerine kaydirilabilir...

Hatta Altay temel olarak alınarak "Altay Light" yapılabilir...atış destek aracı mi dersiniz, hafif tank mi dersiniz size kalmış..

Baştan söyleyeyim, ben kendi dünyasında yaşayan, standart, sektör dışı, bir vatandaş olarak böyle bol keseden rahat rahat konuşuyorum.

Altay konusunda her adımda alınan kararlar, kuvvetin, bürokrasinin ve siyasilerin aslında bu konularda ne kadar ayakları yere basmayan bir zihniyete olduğunu gösteriyor. Tank-2000 projesinde, çok net şekilde, bize ancak yan sanayi işler vereceği kesin olan Alman'a ihaleyi verdik. Sonra niye böyle oldu, diye kızıp yerli tank projesine giriştik. Yerli tank projesinde kuvvetin tek katkısı MTU motor olsun, Leo2A6'ya benzesinden ileri gitmedi, ilgilenen olmadı. Gözler hala Almanya ile Leo2A6 yönündeydi. Arada çılgın bir proje olarak, M60A1'leri modernize ettik.

Otokar'a geliştirme ihalesi verildi, alt yüklenici olarak maksimum yerel firma kullanılması istendi ama bu firmaların bu konuda çok az tecrübesi vardı, hatta bazen yoktu. Güney Kore ile biraz iyi çoğu kötü bir sürü çalışmamız oldu. Yapılan tank kuvvetin talimatı doğrultusunda Europowerpack ve olabildiğince Leo2A6 esintileri konuldu. Eldeki imkanlar kullanıldı, olmayan hazır dışarıdan temin edildi. Sonuçta ilk Altay büyük oranda ortaya çıktığında, Leo2A6'ya çok rahatlıkla rakip olabilecek bir platform oldu.

Sonra zihni sinir işler yapmaya başladık. Otokar'a üretimi vermemek için kaybedilen süre, bu üretimden alakasız, arada içeride ve dışarıda yaşadığımız siyasi adımlar, AB, ABD ve özellikle Almanya ile aramızı hızlıca açtı. Çok net hatırlıyorum, İDEF'de MTU standında, şahsen yaptığım bir konuşmada, Türkiye güç paketi için hemen anlaşma yapmaz ise, Alman hükumetinin ambargo getireceğini konuştuk. Buna rağmen çok zeki bürokratlarımız televizyona çıkıp, B planımız var, C planımız var diye zırvalıyordu.

Bu esnada ihale BMC'ye verilince ve bir türlü bitmeyen tesis inşaatı ve meşhur başlamayan 18 ay süresi uzadıkça, çılgın Alman RM firması, Almanya'da pazarda istediği payları alamayınca, Türkiye'ye gelip, Altay'ı ortak pazarlama fikrini ortaya koydu. Fakat her zamanki ileri görüşlülüğümüz ile bizim önceliğimizin kuvvet oldu için böyle işlere giremeyeceğimizi filan söyleyince onlarda rotayı başka yöne kırmak zorunda kaldı. BMC-RM, rahatlıkla Altay-Euro gibi bir tankı Polonya ve Romanya gibi ülkelerde satabilirdi. Kimse ilgilenmedi. Tabi burada Alman hükumetini de anmamak olmaz. onlarda RM'ye çok arka çıkmadılar güven vermediler. RM'de bu yüzden konuya ile istediği kadar önem veremedi.

Günün sonunda ciddi vakit geçti ve ambargolar yüzünde yerel firmalarımız diğer projelerde, mecburen, ürettikleri alt sistemleri artık Altay üstünde kullanarak yepyeni bir sistem oluşturabilirlerdi. Sonuç olarak ortaya yeni Altay çıktı. Tabi aslında o kadar yeni değil, yerlileştirilmiş Altay oldu.

Þuan tank üretiyor muyuz, yerli motor ne durumda, G. Kore motoru testleri ne durumda, kimsenin umurunda değil. Kuvvet de yana yakıla M60A3 modernize etmeye çalışıyor. Sonra da, zaten bütçe yok, filan diyorlar. Evet M60A3 modernizasyonu önemli cebimizde dursun 200 tank yapalım filan ama bize modern tank lazım, hem de dün lazımdı. Eldeki Leo2A4'leri bile doğru düzgün modernize edemedik. Kuvvet bence biraz denizcilerimizden ders alsınlar, bu zihniyetle gidersek zor günümüzde ele muhtaç olacağız.

Ana Muharebe Tankının; Kuvvet için temel muharebe ihtiyacı olduğu-nun herkesçe anlaşılması gerekir...

Aslında Sayın Doğan Turan, klasik ağır tank konseptinin, özellikle de dağlık coğrafyası olan ülkemiz için artık geçersiz olduğunu düşünüyorum. Anlaşılan benim gibi düşünenler var ve bu nedenle Altay işini ağırdan alıyorlar.

Ben kurmay olsam, klasik ağır tank konseptinden bütünüyle vazgeçerdim. Görece ufak, otonom, kalın zırhlı ve tek işlevli zırhlı araçları temel alan yeni bir konsepte geçerdim. Bu tarz araçları, E-Fırtına'nın hibrit güç paketiyle çok rahat donatabiliriz. Öyle de güzel bir imkan mevcuttur.

Bence asıl sıkıntı, işte bu alternatif konsepte ait numunelik araçların ve test ekiplerinin ortada olmaması!

Sn. @Merzifonlu, keşke sizin düşüncenizdeki gibi bir konsept endişesinden süreç uzasaydı ancak o zaman da bu konsepte uygun seçeneklerin ete-kemiğe bürünmesi gerekirdi. Bu gün ise Kuvvetin konseptinin ne olduğundan bağımsız, uzun süredir tedarik edemediği AMT ihtiyacı var. Süreç Kuvvet isteklerine uygun işleseydi belki de belirttiğiniz konsept gereği orta vadede 500 yerine 250 AMT ve 500 orta sınıf Tank ihtiyacını iletecekti. 1. ve 3. Ordu AMT, 2. Ordu Orta sınıf Muharebe Tankı gibi.
Þimdi ilk parti olan 40 adetin tesliminden sonra, Batu güç gurubu testleri vs başlayacak ki bence de elde daha fazla olgunlaşmış olan Utku'yla (1000hp) Hafif Tank konsepti de değerlendirilsin. Aksi halde ikinci Batu'lu Altaylar ve orta sınıf tank için yine uzun bir süreç riski doğacak.

@Tigerfish Hoş buldum.

@kabardey + 1

Sbb başkanının ağzından da çıkan bu "seri üretim süreci başladı" ifadesinden kasıt ne? 18 ay mı başladı? 

http://www.muharebetarihi.com/yuksek-kalibre/

Altay tankından bahsederken Tank namluları konusunda güzel bir makale buldum okumanızı tavsiye ederim

Aslında Sayın Doğan Turan, klasik ağır tank konseptinin, özellikle de dağlık coğrafyası olan ülkemiz için artık geçersiz olduğunu düşünüyorum. Anlaşılan benim gibi düşünenler var ve bu nedenle Altay işini ağırdan alıyorlar.

Bence asıl sıkıntı, işte bu alternatif konsepte ait numunelik araçların ve test ekiplerinin ortada olmaması!

+1

Alternatif konsept tüm dünya için geçerli şu anda, herkes kendi çapına göre alternatif bulma peşinde. Vakit lazım, 1.Dünya Savaşı sırasında tank ortaya çıktı ama zırhlı traktörden farklı değildi, 2.Dünya Savaşına kadar süvari birlikleri güncelliğini koruyarak ve sonrasında 3000-3500 yıllık süvari serüveni son bularak yerini tanklara bırakmıştı.

Kısacası, tanklar da süvari birlikleri gibi miladını doldurmak üzere ama alternatifler aranıyor, yeni konsepte geçiş sürecinde diyebiliriz.

Þirketler arası ilişkilere hakim değilim. Ancak şu konjonktürde Fnss ve Otokar'ın ortak bir insansız 120mm l/55 kuleli 1300 hp hibrit motorlu (1500 hp+ güç) 3 kişi tekli sıra bir tank yapmamaları çok ciddi bir zaafiyetdir.

Altay tankının durumu malum iken ve tasarımsal dengelerinden dolayı 1500 hp motora endekslenmişken hem ona tandem daha hafif ve low cost bir tank, hemde muhtemel doğu top ve mühimmat konfigürasyonlu hali ile daha t-72 ülkeleri pazarına oynayan bir tank üretmek çok mantıklı olabilirdi.

Söz konusu şirketlerde gerek platform, gerek alt sistem ve üretim mantığı açısından gerekli yeterliliğe sahip. Sadece aselsan ve roketsan ile belirli antlaşmalar yapmaları lazım.

Açıkcası içinde olduğumuz dönemde özellikle savunma sanayii'nde işbirliğine gitmemek tek başına 3'er 5'er ttza satarak hayatta kalmayı planlamak çok yanlış ve orta vadede bu şirketleri zora sokar. Açıkcası uzun vadede bu şirketlerin en büyük umudu tsk'nın ttza projeleri ve özellikle yeni nesil zma projesi olarak görünmektedir. Ama bu projede muhtemel bir pay alamazlarsa şirket ciddi resesyona girebilir.

En büyük rakipleri olan Kmw ve Nexter bile doğu bloğuna sahada ve ihracatta karşı durabilmek için birleşip KNDS oldular. Þu piyasada Knds ve Çinli şirketlere göre Fnss, Otokar, Katmerciler vs. nin fazla şansı kalmayacak gibi olsa bilede çok niş kalabilirler.

Þu an piyasa biraz sakin ancak KNDS ascalon ve embt serilerini ve bu serilerin zma,zpt, ttza kuzenlerini, çinlilerde Norinco ve vt serisi ihracat pazarındaki gelişimini ve kredi güçlerinin ağırlığını arttırdıklarında piyasa daralacaktır.

Mesela Fransa bu durumu çok iyi gören bir devlet ve neredeyse her projesinde (denizaltı dışında) bir ortaklığı söz konusu, havada airbus ve fcas, karada knds, denizde fremm, europan corvette ve Horizon sınıfı vb. gibi.

Yine burada mesela tais bu vizyonu gösterebilen bir şirket. Anadolu, sedef ve sefine birleşerek veya ticaret ortaklığı oluşturarak çok ciddi bir blok yarattılar. Belki bazıları 7 gemilik istif projesinden pay bile alamayacakken şimdi her biri en az 2 gemi yapacak. Bu hamleleri Deniz kuvvetlerinin de elini rahatlattı. Projeyi bir çok şirkete bölüştürmeleri gerekirken tak diye taise verdiler.

Tabi bu durum arge ekiplerinin birleşmesi ve ortak yatırımlarla hem daha sağlam arge yapma fırsatları oldu. Hemde projelerde ciddi bir ithalat kaybı olan bazı sektörlere bu firmaların girebilmesine sebep verdi. Örneğin bu üç tersanenin bireysel devam etseler gemi makineleri ile ilgili şirket açmaları çok zor iken şu an belki önümüzdeki senelerde yapılacak çoğu gemilerin yardımcı makineleri yerli üretilecek ana makineleri lisans altı üretilebilecek vs. Açıkcası kişisel düşüncem Asfat ve Tais önümüzdeki dönemde önemli dzkk projelerinin çoğuna ambargo koyabilecek niteliğe ulaşacaklar.

Hülasa karadaki şirketlerinde bu tarz co-op'laşmayı ve ortak bir tank projesini düşünmeleri gerekmekte.

Altay'a oranla daha hafif bir tankın önemli bir tasarruf sağlamayacağını, hatta proje altyapısına yapılan yatırımlar dolayısıyla zarara sebebiyet verebileceğini düşünüyorum. Daha hafif bir tankta da aynı silahları , atış kontrol sistemini, aynı kompozit zırhı, Akkor sistemini vs kullanacağız. Bunlar zaten maliyetin %80i yapacak. Daha ufak bir motor ve daha az çelik zırh kullanımı belki %3-5 tasarruf sağlar belki. Peki şimdiye kadar 1500 bg motora yapılan yatırımlar, mevcut Altay'ın yatırımları vs.

Açıkçası Altay'ın belli adetlerde üretilmesi elzemdir. Bir konsept veya tasarruf kaygısı varsa, bu tamamen tank yerine insansız küçük zırhlı sistemlerin kullanımı şeklinde olabilir. Ancak bu sistemlerin başarılı olarak kullanımı bile tankları bir anda boşa çıkarmayacaktır.