İsrail İle İlgili Stratejik Değerlendirmeler ve Haberler

İyi de, sadece motorumuz olmadığı için onlarca yıl aksayan projelerimiz var mesela. Oysa en az 50 sene önce her tür motoru üretebiliyor olmalıydık! Daha yeni yeni uyanıyoruz! Bize vermedikleri için uyanıyoruz farkındaysan! Bunun gibi çok örnek var.

Hatırlar mısın intihar (!) eden mühendislerimizi? Uçağı düşen biliminsanlarımızı? Cinayetlere kurban giden aydınlarımızı vs... Kumpaslar, darbeler, milleti birbirine düşüren iki yüzlüler vs...

Enerjimizi hep başka şeylere harcamamızı istediler. Halen de öyle!

Biz ne yazık ki çok çabuk dolduruşa gelip olmayacak şeylere enerjimizi harcamayı seven duygusal bir milletiz.  Bir fıkra anlatayım;

Uçakta pilot aniden hostesleri çağırmış ve demiş ki: Uçak düşmek üzere. Tüm yolculara atlamalarını söyleyin. Þu anda deniz üstündeyiz ve denize çok yakın uçuyorum, atlarlarsa kurtulma şansları var, ama atlamazlarsa herkes ölecek!!!

Tabii, böyle bir şeyi insanlara yaptırmak çok zor. Hosteslerden en akıllısı düşünmüş taşınmış, 'Herkese uygun bir dille anlatılırsa uçaktan atlamaları sağlanır.' diye karar vermiş ve öncelikle Amerikalı kafilenin yanına gitmiş:  'Sayın yolcularımız; üstünde bulunduğumuz alan Japonlar'ın araştırma laboratuarlarıyla kaplı. Eğer oraya ulaşırsanız tüm Japon teknolojisi sırlarını kaparsınız!'  Bütün Amerikalılar koşarak çıkışa gitmişler ve atlamışlar;

Sonra hostes İngilizler'e yönelmiş: 'Sayın yolcularımız, şu an için dünyanın en geniş ve verimli sömürgeleri üstündeyiz; eğer hemen el koyarsanız sonsuza dek sizin olurlar!' Bütün İngilizler hevesle atlamışlar.

Sıra Fransızlar'a gelmiş. Hostes: 'Bayanlar baylar, affedersiniz rahatsız ediyorum; fakat rica etsem uçaktan atlar mısınız? Þimdiden teşekkürler.' demiş. Fransızlar: 'Tabii, mersi!' deyip sırayla atlamışlar!

Hostes bu kez Almanlar'a yönelmiş: 'Atlayın aşağı çabuk!' diye bağırmış. Alman kafile 'Heil!' diyerek atlamış.

Veee sıra gelmiş Türkler'eee. Hostes yandan yandan gülümseyerek ve koltuğa hafif dayanarak şöyle demiş: "Siz var ya... Siz, Buradan hayatta atlayamazsınız...

Bizim hiçbir zaman belirli bir seviyenin üzerine çıkmamızı istemediler. İstemeyecekler de. Biz onlar için müttefikten çok hedefiz!

Kısacası artık uyanmamız lazım. Öncelikle birbirimizi yemeyi bırakmalıyız. Gelişmemiz için Batı ile ilişkileri koparmadan onlardan alabileceğimiz her şeyi almalıyız. Atatürk'ün yaptığı gibi. Bunu yaparak onları geçmeliyiz. O zaman aramızdaki durum avantajlı hale gelecektir.

Mesela en kısa zamanda nükleer güç haline gelmemiz şart!

Askeri olarak ne kadar güçlü olursan o kadar çok kapı açılır. Bakınız Libya, Somali.

Nükleer işini kıvırdık mı bize ölüm yok.

New York Times haberine göre Haniye suikasti ; füze veya dışarıdan binaya birakılan bir mühimmat ile değil aylar öncesinde odaya yerleştirilen bir bombanın olay günü infilak ettirilmesiyle gerçekleşmiş...

CNN haberine göre Pentagon'dan alına bilgilere göre 72 saat içerisinde İran ve müttefükleri İsrail'e geniş çaplı saldırı yapacaklarmış.

Þu anda Hizbullah roket saldırısına başladı, Yahudi semaları gelen roketleri önlemeye çalışıyor.

120-200 bin arası roket, füze stokuna sahip olduğu tahmin edilen Hizbullah av köpeği olarak ucuz roketleri atarak Demir Kubbeyi yoracak, hatta önleme yapan 1 füze sayısı bile tükenmesine yol açabilir, ana vurucu güç olarak İran'dan yağmur gibi gelen balistik füzeler olabilir.

http://youtube.com/shorts/TzslRX6HZ6g?si=gI-rE4hCMZSO_hXG

Fatih Erbakan direk küreciğe deyinmiş , İsrail'e giremeyiz kürecik sayesinde haberi olur demiş İsrail'e girmek isteyen Cumhurbaşkanı'na

1956, 1967 ve 1973 lerde savaşan İsrail halkı, 2nci dünya harbinden sonra ülkeyi kuran ve hayatta kalabilme savaşı veren, zor şartlar altında yetişmiş bir nesildi. Þimdiki İsrail halkının çoğu, rahat ve iyi geliri olan kesimin yaşadığı hayata alışmış ya da zengin ülkelerden gelen göçmenlerden oluşuyor.
Sıkı bir bombardıman karşısında bu halkın büyük kesimi ülkeden kaçar. İki hafta 200-300bin roket atılsın; İran akabinde balistik füze yağmuruna tutsun; İsrail boşalır. Savaşacak insan bulamazlar.

New York Times haberine göre Haniye suikasti ; füze veya dışarıdan binaya birakılan bir mühimmat ile değil aylar öncesinde odaya yerleştirilen bir bombanın olay günü infilak ettirilmesiyle gerçekleşmiş...

İran tarafı bu iddiayı yalanladı hocam.

İsrail Hamas liderini yanı başındayken vurmak yerine neden en büyük düşmanı İran'ın başkentinde vuruyor diye düşünmek...

Hamas lideri Haniye'nin Tahran'da suikasta uğramasının yankıları sürerken, Haniye'nin vurulduğu binanın İran Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na kuş uçuşu 751 metre mesafede bulunduğu ortaya çıktı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/gudumlu-mermi-mi-patlayici-duzenek-mi-haniyeyi-tahranda-sarayin-eteginde-vurdular-42497905

İsrail Hamas liderini yanı başındayken vurmak yerine neden en büyük düşmanı İran'ın başkentinde vuruyor diye düşünmek...

Hamas lideri Haniye'nin Tahran'da suikasta uğramasının yankıları sürerken, Haniye'nin vurulduğu binanın İran Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na kuş uçuşu 751 metre mesafede bulunduğu ortaya çıktı.
https://www.hurriyet.com.tr/dunya/gudumlu-mermi-mi-patlayici-duzenek-mi-haniyeyi-tahranda-sarayin-eteginde-vurdular-42497905

Neden olacak hocam İran'a sen dokunulmaz değilsin istesem en üst düzey adamını istediğim zaman  yok ederim mesajı gitti. Hem de resmen İran'ın bölgesel güç imajı yerlebir olmuş oldu.

Bu suikast alttan bize de mesaj içeriyor İsrail'in kolunun ulaşamadığı yer yok mesajı. Bizim Cumhurbaşkanımızı tehdit ettikten sonra oldu bu suikast bir sürü anlam çıkartabiliriz.

Fakat İsrail'in Türkiye'yi şikayet etme çabaları ABD'de karşılık bulmamış olmalıki daha dün MİT, Ankara'da ABD ile Rusya arasında tarihin en büyük mahkum takasını koordine etti.

Hatta ABD Başkanı Biden Erdoğan'ı arayıp teşekkür etmiş. Bu da uluslararası ilişkilerin duygusal olarak değil, karşılıklı çıkarlar üzerine kurulduğuna iyi bir örnek.