YÜKSEK İRTİFA HAVA SAVUNMA SİSTEMİ PROJESİ

Başlatan Subutay, 02 Nisan 2009, 01:49:39

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 3 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Sizce SSM hangi sistemi seçecek?

S-400(Rusya)
S-300(Rusya)
Patriot(ABD)
HQ-9(Çin)
Arrow(İsrail)
Aster-30
Alıntı yapılan: AVCI - 03 Ekim 2013, 10:00:21
**Dört sistem üretilecek Türkiyede,her biri 3'er batarya her bataryada 6 lancer teslimatlar 4 senede tamamlanacak fiyati 3.44milyar. Diger teklifler 4 milyarlik ssm bütçesini asmis. Proje finansmani 100% kredi. Milli butce değil.

288 fuze eder: 4 sistem x 3 batarya x 6 lancer x (4 tube) Mesajı Paylaş

ilk sistem 2 yıl içinde teslim edilecektir.Teknoloji tıransferi konusunda netlik varmı birde 4 milyar dolar harcanmadığına göre bu para hangi sistemlere harcanacaktır?  Mesajı Paylaş
ZOR HEMEN İMKANSIZ ZAMAN ALIR
             --------MAROON BERETS--------

Çin füzesinde Türkiye kararlı

72 fırlatıcıdan 288 füze ateşlenecek

Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, Türkiye'nin 100 kilometre menzili olan yüksek irtifa hava savunması için Çin füzelerinin seçilmesinin gerekçelerini anlattı. Bayar, Çin şirketinin ABD'nin yaptırım listesinde yer almasının Türkiye'yi bağlamadığını dile getirdi. Çin firmasının teklifinin diğer tekliflerden yaklaşık bir milyar dolar daha düşük olduğunu belirten Bayar, füze sisteminin NATO ile entegrasyonu konusunda da hiç bir sorun olmayacağını ifade etti.

Yüksek irtifa hava savunma sistemi için açılan ihalede; Rusya (ANTEY - 2500), ABD (PAC - 3) Çin (FD 2000) ve Fransa - İtalya konsorsiyumu (SAMP/T) yarışmıştı. Savunma Sanayii İcra Komitesi'nde, ihale kapsamında füze ve sistemlerinin, Çin kuruluşu CPMIEC ile Türkiye'de ortak üretilmesi amacıyla sözleşme görüşmelerine başlanmasına karar verildi. ABD yönetimi ile NATO; ABD'nin yaptırım listesinde yer alan ve itttifak dışındaki bir ülke olan Çin'e ait kuruluşun tercih edilmesi nedeniyle Türkiye'ye tepki göstermişti. Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, bugün gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısında, tepkilere yanıt verdi. Bayar'ın, açıklamalarının satırbaşları özetle şöyle:
Çin'i ilk sırada değerlendirdik

*Alçak ve orta irtifa savunma sistemlerini Türkiye'de Aselsan ve Roketsan üretiyor. İhaleye konu olan 100 kilotre menzile sahip yüksek irtifa hava savunma sistemlerini kurmak için yurt dışı çözüm aradık. 2009 yılında teklif almaya başladık. Yüksek irtifa sistemlerinde teknolojimizi yeterli görmüyoruz. Savunma ihtiyacımız, maliyet, kredi finansmanı, yerli katılım gibi bir dizi kritere göre ihaleye giren firmalar arasında bir sıralama yaptık. Rusya'nın teklifini değerlendirmenin dışında tuttuk. Çin, Fransa - İtalya konsorsiyumu ve ABD'yi ilk üç sırada değerlendirdik. İcra Komitesi, ilk sırada yer alan Çin kuruluşu ile sözleşme görüşmelerine başlama kararı aldı. Bu sözleşme sonladırılamazsa ikinci sıradaki Fransa - İtalyan konsorsiyumu ile görüşmelere başlanacak. ABD üçüncü sırada yer alıyor. Biz genelde büyük ihtimalle görüşmelere başladığımız ilk firmayla sözleşmeyi imzalıyoruz.

*Bu alanda yüksek teknolojiye sahip dünyada az sayıda şirket var. Biz dünyadaki sistemlerin hepsini ihaleye aldık. Pazarde yer çözümlerin 4'ü de ihale sürecinde yer aldı. ABD, Avrupa, Rus ve Çin sistemlerinin yarışı bizim ihalede gerçekleşti.
NATO ile uyumlu olacak

*Hava Kuvvetleri Komutanlığımızın bir hava savunma ağı, komuta kontrol ağı var. Bu ağlar, bir üst kademede NATO'nun hava savunma ağı ile bağlantılı. Füzeler, Çin savunma ağı içinde olmayacak. Bu füzeleri biz, kendi hava savunma ağımıza entegre edeceğiz. Bizim ağımız üzerinden de NATO ağına entegre edilmiş olacak. Daha önce Doğu Bloku ülkeleri olan sonradan NATO'ya giren bazı ülkelerde NATO dışı ülkelerin savunma sistemlerini kullanıyorlar. Yunanistan, Rusya'dan s-300 füzelerini aldı. Çin füzelerini Türkiye'de kurduğumuzda, bu sistem bizim savunma ağımız üzerinde NATO'ya bağlanmış olacak. Füzelerin Çin tarafından üretilecek olması, bu sistemlerin NATO ile uyumlu olmayacağı anlamına gelmiyor.

*Alınan bu karar doğru. En fazla yerli katkıyı içeren teklif Çin'indi. 3 milyar 44 milyon dolar teklif verdiler. Diğerlerinin teklifi 4 milyar doların üstündeydi. Diğer üç teklif de bizim ihtiyacımızı karşılıyordu. Arada ciddi bir maliyet farkı vardı.

*6 ay içinde sözleşmeyi bitirebiliriz. Sözleşme imzalandığında 4 sene içerisinde tamamlanması öngörülüyor. Bu sistemin lisansını almıyoruz. Füzenin tamamına yakını Türkiye'de üretilecek. Sistemde iki kritik unsur var. Füze ve radar. Ciddi bir sanayi katılımız olacak projede. Roketsanv e Aselsan üretimde yer alacak. Bu proje ile yüksek teknolojide belirli bir seviye yakalamayı öngörüyoruz. Bu füzeler, uydu fırlatma sistemleriyle benzer teknoloji kullanıyor. Biz uydu fırlatma sistemlerini Türkiye'de kurmayı planlıyoruz. Bu proje sonuçcları itibariyle uzay teknolojileri alanında seviyemizi yükseltecek bir sonuç doğurabilir.

*Çin firması ABD'nin yaptırım listesinde. Bu bir NATO ve BM listesi değil. Bizim de bazı ülkelere veya firmalarla yaptırım listemiz olabiliyor. Geçmişte siyasi nedenlerle bunu uyguladığımız durumlar oldu. Uluslararası hukuk gereği aldığımız teknolojiyi üçüncü bir ülke paylaşamayız. Sözleşmenin imzalanması durumunda Çin'e taahhütlerimiz olacak. Teknoloji bilgisi ABD dahil hiç bir üçüncü ülke ile paylaşılmayacak. NATO'nun hiç bir bilgisini de biz Çin ile paylaşmayacağız. O nedenle bir endişeye gerek bulunmuyor.
*Çin, son 20 yıldır savunma sanayii alanında yoğun yatırım yapan bir ülke. Kendi uydularını yerden vurarak, bu alanda ulaştıkları teknolojiyi ortaya koyan bir gösteri yaptılar. Füze ve roket teknolojisinde kuvvetli referansları var.

288 füze fırlatabilecek

*4 adet hava savunma sistemi kurulacak. Bunlar içinde dadarlar yer alacak. 72 fırlatıcı bulunacak. Her fırlatıcı da 4 füze yer alacak. Yani sistem toplam 288 füze atacak. Bunların yedekleri de üretilecek. Savunma sistemi mobil olacak. Ne zaman nereye konuşlandırılacağına TSK karar verecek.

http://siyaset.milliyet.com.tr/cin-fuzesinde-turkiye-kararli/siyaset/detay/1772211/default.htm Mesajı Paylaş

tam tahmin ettiğim gibi nato ya bizim sistem üzerinden bağlanacak şimdi amerika çatlıyordur ;D ayrıca sistemde yerli payın olacağını düşünüyorduk tam düşündüğümüz gibi aselsan ve roketsan bu işten mutlaka pay alacaktır hadi hayırlı olsun :) Mesajı Paylaş
ZOR HEMEN İMKANSIZ ZAMAN ALIR
             --------MAROON BERETS--------

Füze savunma sözleşmesi 6 ay içinde imzalanacak

03 Ekim 2013 12:34 (Son güncelleme 03 Ekim 2013 12:39)
Savunma Sanayii Müsteşarı Bayar, uzun menzilli füze savunma ihalesinin sözleşmesinin 6 ay içerisinde imzalanabileceğini belirtti.

ANKARA

Savunma Sanayii Müsteşarı (SSM) Murad Bayar, Savunma Sanayii Müsteşarlığında düzenlediği sohbet toplantısında, füze savunma ihalesine ilişkin bilgi verdi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bayar, bir soru üzerine füze ihalesi kapsamında 4 füze sistemi bulunduğunu, toplam 288 füzenin atılabileceğini söyledi. Sistemin mobil olacağını, istenilen yere konuşlandırılabileceğini ifade eden Bayar, bu sistemin birçok araçtan ve radardan oluştuğunu, bu araçların da yerli üretim BMC olmasını öngördüklerini söyledi.

İhale şartnamesine göre sözleşme imzalanıp, avans ödendikten sonra Çinli firmanın füze sisteminin bütün teslimatını 4 yıl içerisinde tamamlayacağını ifade eden Bayar, sözleşmenin de 6 ay içerisinde imzalanabileceğini öngördüklerini kaydetti.

Bayar, sistemin lisansını almayacaklarını, dolayısıyla ihracatının söz konusu olmayacağını da belirtti.

Sistemin üretilebilmesi için teknoloji transferi yapacaklarını anlatan Bayar,"Biz Türkiye'de kendi sistemimizi yapmaya başladığımızda kullanacağımız bir altyapı ve yetenecek olacak. Mesela füzelerin tamamına yakını Türkiye'de üretilecek" dedi.

Bayar, alınacak 4 füze sisteminin Türkiye'deki 4 büyük şehri koruyabileceğini, bunların mobil olduğu için tehdidin bulunduğu yerlere konuşlandırılabileceğini söyledi.

"NATO üyesi bir ülke ilk kez mi NATO dışından alım yaptı?" sorusunu yanıtlarken de Bayar, bunun örnekleri olduğunu yakın zamanda Yunanistan'ın S-300 füzesi aldığını belirtti. Türkiye'nin hava savunma sisteminde bu konuda eksiklik olduğunu, bunu gidermek için böyle bir ihale düzenlendiğini ifade eden Bayar, "İhalede iyi bir çözüm bulundu ve bu da entegrasyon ve haberleşme açısından NATO'nun kriterlerini sağlıyor. NATO ülkeleri sadece NATO ülkelerinden silah alır diye bir kriter yok" dedi.

MİLGEM Projesi

MİLGEM Projesi ihalesinin iptal edilmesine ilişkin soruya da Bayar, "MİLGEM konusu takvimsel olarak güncel siyasi durumla ilişkili değil" yanıtını verdi.

Askeri gemilerin inşası için son 10 yıllık dönemde özel sektörün katılımını sağlamak üzere bir strateji uyguladıklarını anlatan Bayar, şöyle konuştu:

"Biz bugün 2 milyar dolardan fazla askeri gemi projesini özel sektör tersanelerinde yürütüyoruz. Bunlardan başarılı sonuçlar aldık. MİLGEM bunların içinde daha kompleks bir platform. Benim kanaatimi sorarsasnız Türkiye'de MİLGEM seviyesinde bir savaş gemisi yapacak hiç bir tersane yok. Biz yaratmaya çalışıyoruz. Çünkü dünyada bu gemiyi yapabilecek sadece 10 tersane var. İhalede teftiş kurulu siz rekabeti daraltmışsınız dedi. Biz de icra komitesine sunduk. (Böyle bir itiraz varsa buna uyun) denildi. Dolayısıyla konu siyasi bağlantılı değil. "

Müsteşar Bayar, bir başka soru üzerine de ilk A 400 uçağının şu an kabul testlerinde olduğunu, ekim veya kasım ayı içerisinde teslimatının yapılacağını belirtti.

http://www.aa.com.tr/tr/manset/235849--fuze-savunma-sozlesmesi-6-ay-icinde-imzalanacak Mesajı Paylaş

Radarı vs. Aselsan düşünüyordum fakat 4 sene düşüncelerimi bozdu diyebilirim. Diğerlerinde ise tüm düşüncelerim gerçekleşti ve gibi sayılır.. Bize iyi gelecek bir sonraki milli adım en azından daha emin olacak.. Mesajı Paylaş

Orko_8 in şahsen katıldığı SSM basın sohbeti ve toplantısından ilettiği notlar.

03.10.2013 SSM Basın Sohbeti
Savunma Sanayii Müsteşarlığı (SSM) tarafından bugün düzenlenen basın sohbeti toplantısına, ulusal basın ile birlikte Siyah Gri Beyaz blogunun yazarı olarak ben de davet edildim.

Diğer devlet kurumlarında bir örneği oldu mu bilmiyorum ancak ilk kez bir internet blog sitesi, SSM nezdinde akredite olarak bu tür bir etkinliğe çağırılmış oldu.

Kurumsal iletişim açısından oldukça sevindirici olan bu gelişme, şahsım için de büyük bir gurur ve mutluluk kaynağı oldu.

Toplantıya ulusal çapta yayın yapan gazetelerin ve haber ajanslarının muhabirleri ile SSM yetkilileri katıldı.

26 Eylül Savunma Sanayii İcra Komitesi toplantısının ve bu toplantıda kararı alınan hava ve füze savunma sistemi projesinin hemen ertesine denk gelmesi nedeniyle, toplantının ana gündemi daha baştan belliydi.

Bayar'ın bu proje ve diğer konular ile ilgili yaptığı açıklamaların satırbaşları şu şekilde:

LORAMIDS

Hava savunması, bir katmanlar bütünü ve bu katmanlara yönelik olarak 10 yıldır yürütülen projeler silsilesi bulunuyor. Bu katmanların en altında namlulu uçaksavarlar ve omuzdan atılan füzeler (MANPADS) var.

Milli MANPDS projesine ROKETSAN öncülüğünde başlanmış durumda.

Milli alçak irtifa hava savunma füze sistemi (LALADMIS) projesinde ilk test atışı yarın (04.10.2013) Tuz Gölü'nde gerçekleştirilecek. Atışta füze uçuş karakteristikleri denenecek, güdümsüz bir test olacak.

2006 - 2007 arasında gerçekleştirilen fizibilite çalışmasına göre hava savunmasının çok alçak, alçak ve orta irtifa katmanlarında milli çözümlerin geliştirilebileceği, uzun menzil - yüksek irtifada ise yurtdışı çözümün doğru olacağı değerlendirildi.

Stratejik hava savunmasında iki temel yetenek bulunuyor:

1. Hava soluyan hedefler (uçaklar ve uçak gibi uçuş yapan seyir füzeleri)
2. Balistik füzeler

LORAMIDS projesinde tarif edilen kabiliyet, birinci kategoriye giriyor. Bu tip sistemler, uçaklar ve seyir füzeleri ile kısa menzil balistik füzeleri önleyebiliyor. Daha uzun menzilli balistik füzeleri vurmak için atmosfer dışında önleme yapmak gerekiyor, bu kabiliyete de dünyada sadece THAAD ve SM-3 füzeleri sahip.

Dolayısıyla LORAMIDS bir füze kalkanı projesi değil, uzun menzilli bir hava ve (seyir) füzesi önleme sistemi olarak kurgulanmış durumda.

LORAMIDS projesinde SSM'nin 3 ana kriteri bulunuyordu:

1. TSK'nın harekât ihtiyaçlarına yanıt verebilecek bir sistemin seçilmesi
2. Seçilecek sistemin, milli hava savunma ağına entegrasyonu (HERİKKS ve HvBS entegrasyon şartı ve biçimi, teknik şartnamede tanımlanmış durumda)
3. Yerli katkı ve milli sanayi katılımı.

Bu üç ana kriterle birlikte bir başka belirleyici etken de önerilen çözümün bütçesi idi.

LORAMIDS projesi, 100% kredi finansmanlı bir proje. Milli bütçeden finanse edilmiyor. Aday firmalar, kendi kredi çözümlerini de sunuyorlar. Sözleşme imzasından sonra bu süreç, Hazine Müsteşarlığı ile yürütülecek.

Projede değerlendirmelerden sonra 2012 yılında SSİK'ne sunulan rapordan sonra, 2013 Ocak ayındaki SSİK toplantısında, yerli katkı miktarının artırılması kararı veriliyor. Bu karardan sonra aday firmalarla, yerli sanayi katılımı konusunda müzakereler yürütülüyor.

Müzakereler sonucunda belirlenen ve 26 Eylül toplantısında onaylanan kısa liste şu şekilde:

1. CPMIEC (Çin)
2. EuroSAM konsorsiyumu
3. Lockheed Martin - Raytheon (ABD)

Rosoboroneksport liste dışı kalmış durumda.


Değerlendirme sürecinde tüm aday sistemlerle gerçek deneme atışları yapılıyor. Bu süreçte Çin bir adım öne geçmişe benziyor, zira diğer adaylarda planlı atış faaliyetlerine katılım gerçekleşmiş. Çin ise, Türk tarafının belirlediği senaryo ile bir deneme yapmış.

Proje kapsamında bir Entegrasyon Sunucusu (ES; Integration Server) geliştirilecek. Bayar bu sunucunun, hangi sistem seçilirse seçilsin geliştirilmesi gerektiğini söyledi. ES, seçilen sistemin HERİKKS ve HvBS iletişimini sağlayacak. HERİKKS ve HvBS, NATO hava savunma ağı  ile de iletişim halinde olduğu için, sistemin NATO sistemlerine entegrasyonu sorunu beklenmiyor.

Çin'i ihale sürecinde öne çıkaran diğer etkenler:

1. Daha yüksek oranda yerli katkı payı
2. Daha kısa sürede teslimat (tüm teslimatların sözleşme imzası ve ilk avans ödemesini müteakip 4 yıl içinde tamamlanması öngörülmüş)
3. Daha düşük fiyat (Çin teklifi USD3.44 milyar. Diğer adaylar, SSM'nin belirlediği USD4 milyar bütçeyi aşmış)


Tedarik edilecek sistem sayısı 4. Her bir sistem 3 bataryadan oluşuyor. Her bir bataryada 6 fırlatıcı (lançer) bulunuyor. Sistemlerin ve kullanılacak füzelerin tamamı Türkiye'de üretilecek. Üretim kapsamında yerli yüklenicilere de üretim teknolojisi transferi gerçekleştirilecek.

BMC'nin 8x8 araç projesi LORAMIDS kapsamında başlatılmış. Ancak firmanın bugünkü durumu nedeniyle bir belirsizlik söz konusu. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, üretimin yakında tekrar başlayacağı bilgisini iletmiş.

Bayar, LORAMIDS'i bir ara çözüm olarak kurguladıklarını, bu projede kazanılacak tecrübe ve birikim ile uzun vadede milli uzun menzil hava savunma sistemi geliştirmeyi planladıklarını söyledi.

LORAMIDS'in milli stratejik hava savunma sisteminin bir parçası olarak, aynı görevdeki TF-2000'e entegrasyonu konusundaki soruma, milli hava savunma ağı kapsamında böyle bir ihtiyaç ve vizyonun bulunduğu, bunun önemli bir konu olduğu yanıtını aldım.

Bayar ayrıca sözleşme görüşmesinin fazla uzamasını beklemediğini, kısa süre içinde imza atılabileceğini ekledi.


MilGem

İhalenin tekrarlanması ve süreç ile ilgili olarak Bayar, 2007 yılında hazırlanmış olan sektörel strateji dokümanını anlattı. Bu doküman ile birlikte toplam 7 tersanenin belirlendiğini, bunlardan da savaş gemisi inşa etme potansiyeline sahip 2 tersanenin seçildiğini hatırlattı.

MilGem ihalesi ile ilgili Ocak ayındaki SSİK toplantısında alınan karara, söz konusu 7 tersaneden birinin itiraz ettiğini, bu itiraz sonrası gerçekleşen denetim sürecinin, "Mayıs sonundaki gelişmelerden" bağımsız olduğunu söyledi.

İhalenin yenilenmesinin ve yeniden karar verilmesinin yaklaşık bir yıl sürebileceğini, önümüzdeki sene yaz aylarında karar çıkabileceğini söyleyen Bayar, 3 ve 4'üncü gemiler için alt sistem ve aksam üreticileri ile sözleşme tadilatları yapılacağını ekledi.


Değerlendirme

2005 yılında yazmaya başladığımda Siyah Gri Beyaz benim için, kendi çapımda tuttuğum bir çeşit canlı not defteri idi. Bugün SSM gibi bir kurum tarafından takdir edilip böyle bir davet ile onurlandırılması, bana büyük bir mutluluk ve gurur verdi.

Mutluluğumun sebebi sadece kişisel olarak onurlandırılmış olmak değil, aynı zamanda vatandaş gazetecilik ve özgür araştırmacılığa verilen değere tanıklık etmiş olmamdır. SSM'nin bu konuda ne kadar açık ve liberal olduğunu görmekten ayrı bir memnuniyet duydum. Kamuoyunun doğru ve net bilgilendirilmesi, ulusal meselelerle ilgili kamuoyu ve tartışma ortamının yaratılması aslında doğrudan doğruya milli güvenlik sorunudur. Burada da özgür, bağımsız araştırmacılara büyük görev düşüyor. Devletin bu olgunun farkında olması son derece önemli. Umarım bu anlayış ve vizyon yaygınlaşır.

Murad Bayar, toplantının büyük kısmını kapsayan LORAMIDS projesi ile ilgili konuşurken hem teknik hem de idari konularda son derece donanımlı, ikna edici ve yetkin bir biçimde bilgi verdi. Projeyi, bu konulara aşina olmayan herhangi birine bile büyük resmi algılatabilecek kadar net, yalın ve açık bir şekilde izah etti.

İş nedeniyle sık sık gittiğim SSM binasına bugün farklı bir kimlikle girmek çok değişik bir tecrübeydi. Toplantı başında kendimi tanıtırken de tereddüt ettim zaten: "Ben Arda Mevlütoğlu.. Siyah Gri Beyaz'dan?"

http://www.siyahgribeyaz.com/2013/10/03102013-ssm-basn-sohbeti.html#more Mesajı Paylaş

Arda bambaşka. Yine bir ilke imza attı. :)
Hem değerli dostumuz Arda'ya hem de Sayın Bayar'a teşekkürler. Uzun zamandır sonuçlanmasını beklediğimiz konu hakında olumlu gelişmelerin olduğunu öğrenmek de çok güzel.

Bu arada anketimizde ihalede bulunmayan (!) S400 sisteminin en yüksek oyu alması da son derece manidar. :D
Bu görüşmede dile getirilmese de ihalede bulunan Rus sisteminin kısa liste dışında kalmasında özellikle son dönemdeki siyasi gelişmelerin de etkisinin olduğunu düşünüyorum. Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

O değilde benim dikkatimi çeken nokta şurası ki aslında çok can alıcı bir husus.Hem bunun bir teknoloji kazanım projesi olduğunu ve gelecekte milli sisteme altlık vazifesi yapacağını hemde TF-2000 fırkateynleri içinde düşünüldüğünü öğrenmek benim için önemliydi.

Alıntı YapBayar, LORAMIDS'i bir ara çözüm olarak kurguladıklarını, bu projede kazanılacak tecrübe ve birikim ile uzun vadede milli uzun menzil hava savunma sistemi geliştirmeyi planladıklarını söyledi.

LORAMIDS'in milli stratejik hava savunma sisteminin bir parçası olarak, aynı görevdeki TF-2000'e entegrasyonu konusundaki soruma, milli hava savunma ağı kapsamında böyle bir ihtiyaç ve vizyonun bulunduğu, bunun önemli bir konu olduğu yanıtını aldım.
Mesajı Paylaş

Þimdi benim merak ettiğim bir nokta var. Bu yeni sistemin menzilinin 100 km olacağı söyleniyor lakin bu 100 km menzil hangi noktaları kapsıyor ? Türkiye çok geniş topraklara sahip bu sistem her sınır noktasına mı kurulacak ? Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz