Anadolu Üniversitesi Gece Görüş Dürbün Projesi

Savunmada Dışa Bağımlılık AzalıyorAnadolu Üniversitesi, Türk savunma sanayiinin dışa bağımlılığını azaltacak gece görüş dürbünü projesini bitirme noktasına geldi.

TÜBİTAK destekli projeye ASELSAN, Milli Savunma Bakanlığı ile ODTÜ ve Bilkent üniversiteleri de katkı sağlayacak.

Güvenlik güçlerinin kullandığı gece görüş dürbünlerinin de artık yerli üretimi yapılacak. Eskişehir Anadolu Üniversitesi (AÜ) Fen Fakültesi'nde yürütülen ve son aşamaya gelinen proje tamamlandığında gece görüş dürbünleri Türkiye'de üretilebilecek. Projede yer alan Doç. Dr. Uğur Serincan, çalışmaların son aşamaya geldiğini söyledi.

Türkiye son dönemlerde savunma sanayii alanında gerçekleştirdiği projelerle dışa bağımlılığını en düşük seviyelere indirme uğraşı veriyor. Bu alandaki çalışmalardan biri de Eskişehir Anadolu Üniversitesi'nde (AÜ) devam ediyor. 'Bilimsel Araştırmalar Programı' çerçevesinde başlatılan TÜBİTAK destekli "Yarıiletken Nano Yapıların Karakterizasyonu-Yarıiletken Nano Yapı Kristallerin Üretilmesi" isimli gece görüş dürbününün yerli üretimini amaçlayan projenin altyapısı tamamlandı.

Prof. Dr. Yüksel Ergün'ün başkanlığını yürüttüğü çalışmalar kapsamında ilk yerli gece görüş dürbünleri üretilecek. Proje yapım ekibinde görev alan Doç. Dr. Uğur Serincan, çalışmaların gerçekleştirileceği 'Molecular Beam Epitaxy (MBE)' cihazının alımının Anadolu Üniversitesi tarafından gerçekleştiğini kaydetti. Cihazın üniversiteye getirildiğini, üretimin yapılacağı 'temiz oda' çalışmaların da son aşamaya geldiklerini belirten Doç. Dr. Serincan, gece görüş dürbünlerinin (kızılötesi dedektörler) gözün göremeyeceği hareketleri tespit edebildiğine dikkat çekiyor.

Türkiye'nin bu alanda dışa bağımlılığının yavaş yavaş ortadan kalkacağını kaydeden Serincan, erken uyarı sistemlerinin de bu projenin kapsamında bulunduğunu vurguladı. Serincan, proje ile ilgili şu bilgileri veriyor: "Bu cihazlarla belirli bir bölgeye odaklanıp, o bölgedeki hücrenin ısısından kaynaklanan değişimleri ölçerek, kanserli bir hücreyi tespit edebilmek de mümkündür.

Donanımlı bir teknolojiye sahip olmanın hem üniversite açısından hem de Türkiye açısından önemi büyük. Çok yakın bir gelecekte projenin ASELSAN ve Milli Savunma Bakanlığı ile birlikte üç ayağı olacak." Serincan, önümüzdeki dönemlerde Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ve Bilkent Üniversitesi'nin de projeye dâhil olacağını açıkladı.

http://www.stratejikboyut.com/haber/savunmada-disa-bagimlilik-azaliyor--46602.html

Güzel bir haber ama sanki bana gece görüş olayını zaten biz bir şekilde üretiyorduk geliyor. Yani savaş uçaklarında, tanklarda falan ama dürbün farklı tabi

Hayır farklı değil... zaten üretiyoruz..

Eeee nedir o zaman bu üretim hikayesi ?

Hikayesi var..

Bunlar ileri teknik mevzular, ancak çok basitlikle şöyle izah edilebilir:

Aselsan ve Transvaro gibi kuruluşlar, yıllardır gece görüş sistemleri üretiyor, ancak bunların asıl işi yapan sensör kısımlarını dışarıdan alıp paketliyorlardı. Aselflir'lerdeki termal sensörlerde olduğu gibi.. Ya da optiklerin çoğunda olduğu gibi.. Biz buradaki "yerli üretimi" yanlış ve olmadığı kadar "yerli" olarak yorumlamak eğilimindeyiz..

Buradaki çalışma ise, asıl olarak yeni nesil gece görüş sistemlerinde kullanılan sensörlerin yerli olarak tasarlanıp üretilmesi esasına dayanıyor..

Bir paralel örnek ile; Aselsan bir süredir otomobili yapıyor, ama mesela motorunu dışarıdan alıyor.. Bu yeni proje ile, ister Aselsan, İster Transvaro, ister X ister Y şirketinin yeni nesil otomobillerinde kullanabilecekleri motor geliştirilip üretim altyapısı kurulmuş oluyor..

..

Burada bahsedilen ise, özel olarak, özel bir yarı üretken dizisinin, üretilebilmesi.. Bunlar da tek kristalli malzemeler oldukları için, temiz odalarda "crystal growth" metodları ile büyütülebilmeleri ve daha sonra da bu kristalin bir cerrah gibi şekillendirilip, katmanlar arasına alınarak bir sensör haline getirilmesi gerekiyor.. Tıpkı dijital fotoğraf makinelerimizdeki gibi.. Aselsan, ODTÜ'nün nanoteknoloji alanında da çalışan bir geliştirme merkezi ile zaten bir süredir çalışıyordu.. Bu çalışma ile de bunun yaygınlaşması sağlanıyor.. Üretime doğru gidiliyor..

Peki Aselsan Gibi teknoloji üstadı bir şirket neden bu eksikliği görüp kendi üretimini yapmıyor? Aselsan yani bu onlar için ne kadar zor olabilir ki? Ya da ne gerekir?

Üniverstelerin yapması daha mantıklı hem teşvik de olmuş olur diğerlerine.

Peki Aselsan Gibi teknoloji üstadı bir şirket neden bu eksikliği görüp kendi üretimini yapmıyor? Aselsan yani bu onlar için ne kadar zor olabilir ki? Ya da ne gerekir?

Aselsan da uğraşıyor.. Hatta yaptılar denediler bile birşeyler.. Hatta onlarsız bu iş zaten olmaz.. Ama "ne kadar zor olabilir?" kısmına bir şey diyemem.. Zira bu işler epey zor işler.. Dünyada çok da yapan yoktur zaten..

En nihayetinde MBE, 100 class temiz oda falan gibi şeyler kendi R&D ütçenle karşılayabileceğin şeyler değil.. Devlet desteği gerek.. Onu da devlet Aselsan'da değil burada kurulmasını, üstelik de bu işlerde ODTÜ ve Aselsan'la çok vakit geçirmiş bir Hoca önderliğinde hayata geçmesini takdir etmiş.. Uygundur da..

Ama bu tür işleri de "Aselsan yapıversin" demekle olmuyor.. Bunun bütçesi, parası, personeli, kaynağı var.. Minimum PhD mertebesinde bir grupla denkleştirilebilecek projeler, altyapılar bunlar..

cok şeyler hızla değişmeye başlıyor..bundan 10 yıl önce böyle haberler olmazdı bile neticede böyle optik sistemlere parcalar üreten kuruluşlar eminimki dünyada sınırlı sayıdadır...sonyde ordan alır samsungda...( atıyorum)..vestelde paneli samsungtan alır..sonyde..yapar LCD ...devlet desteği ve aselsan olması güzel ....birde unvi katkısı daha güzel ....ama özel sektörde lazım..vestelin bu işe bir yerden girmesi lazım..o zaman kaynaklar ortaklasa daha verimli oluşabilir..

saygılar..

Aselsan yanlış hatırlamıyor isem genelde Siemens'den alıyor sensörü..