Osmanlı Milletler Topluluğu Hayali

Başlatan armata, 07 Aralık 2010, 11:51:17

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Alıntı yapılan: SKYWOLF - 15 Aralık 2010, 01:05:03
Ortadoğuda oluyor. Biraz bakarsanız görebilirsiniz.

Baktım baktım Kuzey Irak malum yapılanmasından başka İsrail'e severek bağlanacak bir orta doğu ülkesi göremedim. Mesajı Paylaş

#11
Bu dezenformasyon haberlerin sonunun geleceği yok... Ne milleti ne topluluğu, kaçıncı asırda yaşıyoruz?

Devletin, dışişleri bakanı eliyle uygulamakta olduğu bir proje var. Nedir? Eskiden yakın ilişkiler içinde olduğumuz ancak zamanla farklı sebeplerden uzak kaldığımız milletler/devletler ile yakınlaşmak...

ABD projesidir diyenlere soruyorum; Türkiye'nin araplarla arası abd'den daha mı iyi ki abd böyle bir amaç peşinde koşsun? Abd bugün ortadoğuda, orta asyada hatta kuzey afrikada istediğini yapabilecek ilişkilere sahip... Sadece iran konusunda, abd israil'i dizginlemek için el altından Türkiye'yi destekleyerek iran ile yakınlaşmasını sağlıyor olabilir...

Osmanlı milletler topluluğu gibi bir proje ne uzakta ne yakında yoktur. Ama, birilerini korkutan bir proje vardır; bu bölgedeki ülkelerle ekonomik ilişkilerimizin kuvvetlendirilmesi. Hükümet araplarla çok yakınlaşıyor diye eleştiriliyor. Arapların yüzüne hayran olduklarından yapmıyorlar bunu; arap sermayesini ülkeye çekmek için yapılıyor. Batı sermayesi 2001'deki gibi parayı çekip bir gecede çökertemesin bizi diye... Bir yandan da kendimize yeni pazarlar açıyoruz. Büyüyeceksek, başkasının tezgahında mal satarak olmaz malum...

Tabi bunun büyük israil projesi (b.i.p) olduğunu düşünmeye devam edenler olacaktır... Fikirlerini değiştiremem ama, en azından şu soruya da cevap beklerim: 28 şubat sonraki durumdan daha mı uygun şimdiki vaziyet, b.i.p için? Mesajı Paylaş

ruhumuz var teslim etmeden önce

#12
Alıntı yapılan: rstr617 - 15 Aralık 2010, 01:23:09
Bu dezenformasyon haberlerin sonunun geleceği yok... Ne milleti ne topluluğu, kaçıncı asırda yaşıyoruz?

Devletin, dışişleri bakanı eliyle uygulamakta olduğu bir proje var. Nedir? Eskiden yakın ilişkiler içinde olduğumuz ancak zamanla farklı sebeplerden uzak kaldığımız milletler/devletler ile yakınlaşmak...

ABD projesidir diyenlere soruyorum; Türkiye'nin araplarla arası abd'den daha mı iyi ki abd böyle bir amaç peşinde koşsun? Abd bugün ortadoğuda, orta asyada hatta kuzey afrikada istediğini yapabilecek ilişkilere sahip... Sadece iran konusunda, abd israil'i dizginlemek için el altından Türkiye'yi destekleyerek iran ile yakınlaşmasını sağlıyor olabilir...

Osmanlı milletler topluluğu gibi bir proje ne uzakta ne yakında yoktur. Ama, birilerini korkutan bir proje vardır; bu bölgedeki ülkelerle ekonomik ilişkilerimizin kuvvetlendirilmesi. Hükümet araplarla çok yakınlaşıyor diye eleştiriliyor. Arapların yüzüne hayran olduklarından yapmıyorlar bunu; arap sermayesini ülkeye çekmek için yapılıyor. Batı sermayesi 2001'deki gibi parayı çekip bir gecede çökertemesin bizi diye... Bir yandan da kendimize yeni pazarlar açıyoruz. Büyüyeceksek, başkasının tezgahında mal satarak olmaz malum...

Tabi bunun b.i.p olduğunu düşünmeye devam edenler olacaktır... Fikirlerini değiştiremem ama, en azından şu soruya da cevap beklerim: 28 şubat sonraki durumdan daha mı uygun şimdiki vaziyet, b.i.p için?


Haklısın geçmişte yapılan hatalardan ders almak lazım bir gecede soyulmamak için.Sadece bir bölge veya birliğe odaklanmak yerine eksen 360 derece olmalı bunu anlatmak için osmanlı tabiri kullanılıyor devamlı  yoksa kimsenin  soyadı osmanoğlu olan birini bulup Dolmabahçe'ye bir taht kurup onu kral yapma gibi bir derdi yok.

b.i.p'e gelince asıl hayal olan bu konuşmaya bile değmez kaale bile alınmaz korkulacak bişey yok İsrail bugünkü durumunu bile koruyabilirse helal olsun derim. Mesajı Paylaş

Ne Mutlu Türküm Diyene. Gazi Mustafa Kemal Atatürk

Ben bir sey anlamiyorum su anda ABD nin ve AB nin araplarla ve bir cok diyer dogu ulkeleri ile arasi Turkiyeden daha iyi.
Onlar doguyla yakin iliskide oldugu zaman bu normal sayiliyor Turkiye oldugu zaman aman doguya kayiyor sakin izin vermeyin oluyor.Hatta dune kadar ABD nin terorist saydigi Libyaya Fransa simdi savas gemisi satmak istiyor.Resmi olmasada NATO icin en buyuk rakip sayilan Ruryaya LHD satiyor.Almanya belki kucuk denizaltilar satdi.Iranaki nukleer tesisin temelini koyan Almanlar,Pakistana Fransa savas ucaklari satti ABD kendisi F-16 satiyor(Pakistana ihtiyaci olunca demokrasi filan 2 ci plana gecmis olur).Irakta Sattam devrinde Fransa milyarlarca dolar sermaye koymusdu.ABD Sudilere(60 mlrd$) Fransa Birlesik Araplara(Rafale,Lecleric) silay satiyor.
SimdiTurkiye dogu ile uzun yillardir aksattigi iliskileri duzenlemeye calisiyor bu doguya kaymak oluyor.
ABD ninde AB ninde cani cehenneme.Onlarla muttefiklik bu gun var yarin yok.Cikarlarina uymadimi bizide terorist ucgenide katarlar olur dortgen.Once kendi cikarlarimiz.
Turkiye ne ABD ni 52 ci devleti nede AB den asililigi var Bizi kac yildir ikiyuzlu politikalarla AB ye almiyorlar ve simdide doguya kayamassin diyorlar.
Bunu aslinda "doguya kaymak" gibi adlandirmakda sacma.Sadece dunya ile daha iyi ilickiler kuruyoruz ki doguda bunun buyuk bir parcasi. Mesajı Paylaş


#16
Hayal diyerek kendinizi kandırmaya devam edin siz. Eskiden Kürdistan diye bir devletçik de yoktu İsrail'e bağlanmaya can atan . Tek Irak vardı. Senelerdir Ortadoğunun şekillendirilmesinde en büyük çıkarı olan ülke  mantıklı bir gözle bakılırsa İsrail. Bir şekilde, İngilizlerin 1. Dünya Savaşında yaptığı gibi  güçlü devletleri zayıf ve birbirine düşman devletçiklere bölerek yutulabilir lokmalar haline getiriyor. Dikkatinizi çekerim, bir zamanlar bu bölgede İsrail de yoktu.

Irak'da bunu başardı. Ardından İran'a gözünü dikti. Ancak kel göründü galiba ki, artık istediği desteği bulamıyor. Bunda dünyadaki dengelerin değişmesi de çok etkili.

ABD'nin İsrail'li dizginlemek gibi bir endişesi yok ki? Aksine İsrail'in neredeyse her yaptığına göz yumuyor. Çünkü ABD'deki en güçlü lobi yahudi lobisi. Yahudiler bütün dünyadaki para musluklarının başındalar. Sadece ABD'de değil. Bu da onların umursamazlığına neden oluyor. İsrail'in yaptıklarının milyonda birini Türkiye yapsa dünya ayağa kalkar. Ki zaten yapmadığımız şeyler yüzünden bile suçlanıyoruz (ermeni masalları mesela)...

BİP'ni hayal sananlar, bunun artık farkedimiş olduğunu, 28 şubat vs değil, 4 Temmuz 2003 ve onun biraz daha öncesinden pek çok şeyin değiştiğini, bu değişimin nedenlerini iyi analiz etmelerini tavsiye ederim. Bazı gerçekler fark edilinceye kadar ortadoğuda gerçekleşen herşey İsrail'in lehineydi mesela... Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

AB Filistin ve Israilin 1968(?) BMTtarafindan taninan sinirlarini tanimaktan imtina etdi.Israilin leyhine. Mesajı Paylaş

ben bu bop un hayllden öte gitmeyeğini düşünüyorum ama bir gerçek var yahudilerin  nuhun torunları tarafında yok edileceği hadisi şerifler de vardır nuhun torunuda  yasefin oğlu türk tür

Mesajı Paylaş

Þu "Osmanlı" meselesi, Türkiye'nin yoğun enerji harcadığı, tahminlerden çok daha fazla yol aldığı, şaşırtıcı bir şekilde dikkatleri üzerine çektiği, bölgesel çekim alanı oluşturma, bölge ülkeleriyle güç birliğine gitme arayışını sabote edebilecek bir tuzağa dönüşüyor.

Ya da birileri Türkiye'nin önüne böyle bir tuzak kuruyor.

Kamuoyunda varolan, son derece masum olan "Osmanlı" gururunun benzerinin aslında bütün toplumlarda bir şekilde yaşıyor. Bu canlı tarihi yok farzetmenin nasıl bir hafıza sorununa yol açtığını, hastalıklı bir durum olduğunu bildiğimiz gibi, bugün yapılmak istenenleri yeniden emperyal vizyon olarak algılamak da sorunlu bir durumdur.

Geçmişe dönmeye, geçmişin heyecanıyla bugüne bakmaya, ortaklıklar inşa edilen toplumları/ülkeleri böyle algılamaya ihtiyacımız yok. Sadece geçmişin ortaklıklarını, birikimini, zenginliğini bu güne taşımaya ihtiyacımız var. Bu, ideolojik bir arayış değil, bugünkü küresel güç kaymasıyla örtüşür bir gelecek arayışıdır.

Yapılmak istenenin, olması gerekenin ölçüsü "ortaklık"tır, başka bir şey değil. Türkiye'nin hiçbir ülkeyi ya da topluluğu yönetme, denetleme, kontrol altına alma gibi bir hırsı yok ve olmamalı da. Bugün bölgemizde karşı durduğumuz şey; dışarıdan bu coğrafyaya uzananların yönetme, kontrol altına alma hırslarıdır!

Ama "Osmanlı" vurgusu ölçüsüz bir şekilde kullanılır oldu. On yıldır, yoğun olarak son beş yıl içinde, Türkiye'yi merkeze alan, "bu ülke ne yapmak istiyor" sorularına verilen cevaplarda hep "yeni Osmanlı" vurgusu öne çıkar oldu. İçerideki biraz hamasi algı ile dışarıdaki Türkiye tartışmalarında kullanılan Osmanlı vurgusu birbirinden çok farklı anlamlar içeriyor.

Yeni Osmanlıcılık söylemi, dışarıda Türkiye'yi durdurma, sınırlama, yeniden içeri yönlendirme, bölgede Türkiye karşıtı bir reaksiyon oluşturma, korkuları besleme amacına yönelik. Bu yüzden ısrarla bunun üzerinde duruluyor, böyle bir algı, dil oluşturuluyor.

1 Ocak'tan itibaren Avrupa Birliği dönem başkanı olacak Macaristan'ın Dışişleri Bakanı Janos Martonyi; Türkiye'nin AB üyeliğine destek verici nitelikteki açıklamasında aynen şunu söylüyor: "Ya AB dışında yeni bir Osmanlı İmparatorluğu kurulacak ve AB'nin rekabetçisi olacak ya da Türkiye AB üyesi olup güçler birleşecek..."

Bu cümle, AB merkezlerine yönelik bir uyarı niteliği taşıyor ve iyi niyetle yapılmış olabilir. Ancak, Türkiye'nin üyeliği konusunda bile AB merkezlerinde varolan korkuya da işaret ediyor. Bu korkudan kaynaklanan yaklaşımlar, Avrupa'da Türkiye'ye bakışı bir şekilde belirliyor, gerçek bu...

Türkiye'ye karşı, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, Macaristan, Kıbrıs Rum kesimi gibi ülkelerle askeri ittifaklar kuran İsrail'in, bu başkentlerde nasıl bir korkuyu işlediğini biliyoruz. "Türkiye yeniden güçlenecek ve sizi baskı altına alacak.." Yani, Yeni Osmanlı korkusu... Bu yönde İsrailli yetkililerin sözleri gizli değil.

"Osmanlı Milletler topluluğu" kurmaya dönük tartışmalar da bununla bağlantılı. Washington Post gazetesinin; Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun böyle bir öneri yaptığına ilişkin yayını bölgede yankılandı. Ve olay endişe ettiğimiz, ısrarla kaçındığımız "Osmanlı hayali", "gizli gündem" olarak pazarlandı.

"Ben hiçbir zaman bu yönde bir ifade kullanmadım" diyen Davutoğlu'nun konuya ilişkin sözleri aslında Türkiye'nin konuya bakışını net bir şekilde ortaya koyuyor.

"Hiçbir toplantıda, resmi görüşmede veya basınla temasımda, açıktan veya dolaylı 'Osmanlı Milletler Topluluğu' ve 'Yeni Osmanlı' gibi ifadeler kullanmadım. Hükümetimizin dış politika anlayışı, komşularla mutlak eşitlik, egemenlik ve ulus devletler temeline dayalı uluslararası hukuk esasında gerçekleşmektedir. Washington Post'ta çıkan yazıya gelince, ağzımdan 'commonwealth' veya 'Osmanlı Milletler Topluluğu' tanımlaması çıkmadı. Orada şöyle bir soru soruldu; 'Sizin komşu ülkelerle ve bölgelerle yoğun ilişkide bulunmanız Osmanlı'yı yeniden gündeme getirmek ve gizli bir gündeme sahip olmak gibi değerlendiriliyor. Buna ne diyorsunuz?' Ben de şunları söyledim: 'Osmanlı tarihte kalmıştır, tarihi bir öğedir. Ama bu ülkelerin bölgelerin ortak geçmişlerinden hareketle eşit egemen ve uluslararası hukuk çerçevesinde ilişkilerini yürütmesine engel değildir. Başka gündemimiz yoktur. Bu tür iddiaları kabul etmeyiz." (Metehan Demir-Hürriyet)

Þunu biliyoruz: "Agresif Osmanlıcılık" olarak birilerinin bu coğrafyanın başkentlerinde dile getirdiği şey, Türkiye'nin 21. yüzyıla dönük ekonomik ve siyasi çevre oluşturma, ortaklıklar inşa etme vizyonundan ürkenlerin, süreci sabote etmeye yönelik kampanyalarıdır. Balkanlar'dan Ortadoğu'ya, Türkiye karşıtı bir reaksiyon oluşturmaya çalışıyorlar. Bunu yaparken de korku pazarlıyorlar.

Bu tuzağa düşmemek gerekiyor. İçeride de dışarıda da...

İbrahim Karagül Mesajı Paylaş

ruhumuz var teslim etmeden önce


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz