Sn.Yaşar,
İngilizler, niye bir Türk firması ile ortak olurlar? O firmanın gelişim hızını ve mecrasını kontrol altında tutmak için.
RR/Kale ortaklığında amaç, RR nin teknoloji aktarması değildir. RR Türkiye’de kendi işlerini yürütecek, servis verecek, Türkiye pazarında tutunmasını sağlayacak bir yüklenici taşeron aramıştır, o kadar. RR/Kale ortaklığı taşeron ilişki düzeyini aşamaz.
Alp Havacılıkta diğer yan sanayi işi yapan firmadır. Bizim otomotiv sektöründe yedek parça üreten milyonlarca dolar ihracat yapan firmalar gibi bir firmadır.
İngilizler’le teknolojik iş birliği imkansız değildir, ama yolu ortaklık değildir. Onlardan direkt gidip, şu process’i bana öğret bende sana Türkiye’de şu konuda fayda sağlayayım demek lazım. THY işi gibi.
Yani, bıçakların seramik kaplamasını mı bilmiyoruz, bunu bize öğret deyip, işin adını söylemek lazım. Yoksa İngilizden bir şey alınamaz. Aksine sizin elinizi tutar, oyalarda oyalar.
Lütfen hatırlayınız,
“TAI ve BAE Systems TF-X Milli Muharip Uçağı’nda Birlikte Çalışacak – 2017” haberlerini.
Bu söylediklerinizin hepsi olası şeyler. İşe kötü yönünden baktığınızda olası şeyler.
İngilizler neden bizimle ortak ticaret anlaşması yaptı? Neden Türkiye’ye transfer edilecek teknoloji ve materyalde her türlü devlet engelini kaldırdı?
İngilizler, Brexit ile AB’nin gümrük anlaşmasının dışında kaldılar. İngilizlerin eski imparatorluk ülkeleriyle (British Commonwealth) çok yakın ticari ilişkileri var. Bunlardan gelen ara mallarını işleyip AB gümrük kurallarına uyduracak aracı ülke, Türkiye. Avrupa’da Almanya’dan sonraki en büyük ticari ortağımız oldular.
Bu işler sizinde dediğiniz gibi çıkar işleri. Al gülüm, ver gülüm işleri.
GE, neden TEI ile ortak? Bu kadar ucuza motor parçası ürettirebileceği başka bir yer yok. Onlarda TEİ’yi taşaron olarak görüyordu işin başında. Bu ortaklık sonucu TEI, zamanla edindiği bilgilerle kendi motorunu yapma seviyesine geldi.
Kale’de RR ile taşaron olarak başlar ki zaten P&W ile bir üretim anlaşması vardı. F135 motor parçaları üretiyordu. (TJserisi Türbojet füze motorlarını nasıl yaptı?). RR ile aynı TEİ örneğinde olduğu gibi yol alabilir.
BAE ile anlaşma yaptık ve bize teknik yardım vereceklerdi. Burada yönetici psikolojisini iyi bilmek lazım. İngiliz teknisyen, yüksek maaşlı, konusunda uzman ama genel bilgisi zayıf. Bizim her istediğimize cevap veremeyebilir. Ama bir somunun takılması kadar kolay bir şeyi püf noktası olarak öğretse bize bir kaç ay zaman kazandırır. Ama bizim çalışanlarımız bu yüksek maaşlı teknisyeni beğenmezler. Üst kademeye, bunlar bilgisiz ve bize faydası yok diye rapor verirler. Ben bunu çok yaşadım.
Sonra, dışarıdan birçok yabancı teknisyen ve mühendis aldı TAI. Bu mühendisleri BAE olarak aldık. TAI olarak bize gelmeyecek mühendisler BAE olarak geldiler. Doğrudur; BAE, kendi mühendislerini işsiz bırakmamak için bize empoze etmiş olabilir. Ama bu ortaklık mutlaka bize çok faydalı olmuştur. Vizyon vermiştir.
Kimse kimseye bedava ekmek vermez. BAE olsun RR olsun, onlarca yıllık bilgi birikimini size, karşılığını almadan, aktarmazlar. Hatta bazı hassas teknolojileri hiç vermezler. Ama ortaklık sırasında o hassas teknolojilerin nasıl elde edilebileceğini öğrenmek işte önemlidir.
Aç gözlü olmayıp, 2 x EJ200 (14000lbf/23000lbf) motorlu bir uçak yapsaydık, şu anda bu uçaklar envantere girmeye başlardı. EJ200’ün tek motora dönüşüm masrafını da RR karşılardı. 100 adet Hürjet için, 400adette TFX için motor deyince bir çok kapı açılırdı. (3.5 4 milyar dolarlık motordan bahsediyoruz). (Sonra bakın bu sene RR sadece İngiliz Typhoon uçak motorlarının, 5 yıl için, bakımı için 500milyon sterlinlik bir anlaşma yaptı. Motoru yapmakla ve satmakla bitmiyor bu iş.)
Şimdi affedersiniz ama Alman’ın ağız kokusunu çekiyoruz. Bir yalvarmadığmız kaldı, EF2000 için. İngilizlerle EF2000’in 5inci nesil versiyonunu yapacaktık.