Sohbet odası

Başlatan Hawkerx, 22 Ocak 2011, 00:30:23

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Alıntı yapılan: DelKu - 13 Nisan 2025, 09:50:34Ve bunca hengame içinde İklim Kanunu denen vatana ihanet projesi TBMM onaylandı, vatana ihanet tanımını kullanmaktan her zaman imtina ettim ama bu kanun tam anlamıyla ekonomik ve siyasal olarak Serv anlaşmasının geri dönüşüdür bunu ilerideki yıllarda çok daha iyi anlayacaksınız, en ufak bir iyi niyet aramıyorum bu işin arkasında, işbirlikçileri de 3 kuruş günlük menfaatleri için çocukların geleceğini satıyor, anlamadıkları ne kadar muktedir olurlarsa olsunlar işlerin bir anda tersine dönebileceği bir bakmışlarki torunları da en sefil hayata sürüklenmiş.

Sayın Delku bu antlaşmanın zararı ne?
Birkaç kısa maddeyle değinebilir misiniz?
Bahsettiğiniz antlaşma bu değil mi?

" Türkiye'nin 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi Doğrultusunda önemli bir dönüm noktası olan Yeni İklim Kanunu kabul edildi." Mesajı Paylaş

#1431
Alıntı yapılan: putty - 13 Nisan 2025, 01:02:32Çok uçaksız kaldık uçak haberi lazım bize. Aylardır ne KAAN ne Hürjet den bir haber yok. KAAN ın 2. prototipinin montaj fotosu olabilir Hürjet in MK82 atması olabilir Özgür projesinin AESA radarlı hali olabilir. Aylardır kuruduk

Hocam 19 Mayıs zor ama 30 Ağustos veya 29 Ekim'de uçabilir ... Tabi sadece benim tahminim bu.
Mesajı Paylaş

#1432
Sen nasıl olsa öğreneceksin Serkan, benim anlatmama ihtiyacın yok :)

Asıl nefes almayı yaşamak zannedenlere , öğrenme zorluğu çekenlere , okuduğunu anlamaktan aciz olanlara, gaflet uykusuna yatmışlara anlatmak lazım, bıkmadan yorulmadan, direkt ülkenin geleceğini ilgilendiriyor bu durum. Uluslarüstü bir çetenin oyunu bu iş , "karbon izi" palavrası.
Gariban çiftçi öküz beslemeyince dünyanın milyar yıllık tarihindeki iklim döngüsünü kırabileceğini düşünen garibanlara satabilecek köprülerim ve satılık yeşilliklere dolu adalarım var  , arayın beni yeter ;D
Yıllarca greenpeace'in aktif sempatizanıydım ben , içinde olunca işleri bilince bir gün aydınlanma geliyor insana... Mesajı Paylaş

Yazıyoruz ama genelde okunmuyor veya okunan anlaşılmıyor muhtemelen. Ne yapalım, biz insanlık, vatandaşlık görevini yerine getiriyoruz. Sonuçları itibariyle toplumları , milletleri teslim alma, tamamen kontrol etme, kaderini tayin etmeye kadar gidecek risk taşıyor bu iş. Mevcut hali ile iş karbon ölçümlerinden, karbon, elektrik, su vs kaynakların tüketiminin kontrolü  ve sınıflandırılması ile başlayan bu iş, karbon vergilerinden, parası olmayan !!!!!  için sınırlandırmalara, parası olan için sertifika karşılığı karbon tüketme hakkına, ürün yetiştirme veya satma hakkının elinden alınmasına, sınırlandırılmasına, gümrük vergilerine, devletlere satma, ticaret yasaklarına, seyahat, tüketim haklarının sınırlandırılmasıa vs vs uzanacak bir süreç. Trump iklim anlaşmasından çekilirken, "Bu adaletsiz, tek taraflı iklin anlaşması dolandırıcılığından çekiliyorum" demişti.  Dünya Bankası gibi kuruluşlardan altyapılar için krediler, paralar alıp, bunlar karşısında taahhütler veren yöneticiler, siyasiler  Uluslarüstü bir plana taviz verir veya edilgen yaklaşırken sade bir vatandaş olarak yapabilecek çok şey yok. Biz uyarımızı yapalım da, bu iş işgalden çok daha beter, işgalde düşman, işgalci güçleri bellidir. Bu tip yasalar ile ise toplum hayat bağları ile köle edilir.  Silahla çatışarak, savaşarak işgalciye karşı karşı koyabilirsin ama, bu tip bir işgale karşı ancak akıl, fikir sahibi olarak ön alınabilir. Bakın bu ülkede bazı kanunlar vardır ki kötü birer çeviri olarak meclise gelir, okuyan içeriğini bile zor anlar, milletvekilleri okumadan anlamadan oylarlar, o da meclis oturumlarına katılırlarsa. Malesef durum bu.

Geçen ülkede et fiyatlarından dem vurulmuştu. Arjantin örneği verilmişti. Türkiye , Arjantin gibi ülkeler özellikle birer laboratuvar gibi. Bu iki ülke nerdeyse her on yılda bir ekonomik krizlerle soyulup, yasaların ve ekonomik modellerin ilk denendiği ülkeler. Gerçi bizde son dönemde periyot baya uzadı, ama Arjantin'de hemen hiç sekmedi.  6-7 yıl önce dünyada hayvancılığın lideri Arjantin'den bir manzara vardı. Büyükbaş hayvan dolu bir kamyon yolda kaza yapınca, halk yol üzerinde hayvanları kesip parçalayıp, talan ediyordu. Halkı aç, sefil dünya büyükbaş hayvan yetiştirme lideri Arjantin.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/krizin-fotografi-61904

Dünyada bugün Kargil, Mon Santo gibi tarım devleri var. Genetiği oynanmış mısır üretimi bu şirketlerin elinde, tarım bu şirketlerin elinde, bu şirketlerin kontrolü dışında yapılan tarım üretimi verimli değğil, rekabetçi olmayıp, batıyorlar. ABD'de küçük ve ortaboy çiftçi, hayvan üreticisi neredeyse kalmadı. Dünyanın verimli tarım alanlarını belli gruplar kapattı. Bill Gates  uzun süre önce Microsoft CEOluğundan ayrılarak, Sürdürülebilirlik Derneği kurdu, Türkiye dahil dünyanın birçok ülkesinde devasa tarım alanları kapattı. Sürdürülebilir tarım için yıllardır Türkiye'ye gelip gidiyor ve Tarım Orman Bakanlığı ile sıkı ilişkiler içinde. 




BAKALIM TRUMP İKLİM ANLAŞMASINDAN ÇEKİLİRKEN NELER DEMİŞ;


"Sorumluluk sahibi hiçbir lider, ülkesinin çalışanlarını ve halkını bu denli zayıflatıcı ve muazzam bir dezavantaja maruz bırakamaz."


Başkan olarak benim görevim, Amerika'ya eşit bir oyun alanı sağlamak ve Amerika'yı dünyanın en müreffeh ve üretken, en yüksek yaşam standardına ve en yüksek çevre koruma standardına sahip ülkesi haline getirecek ekonomi, mevzuat ve vergi yapılarını oluşturmak için gücüm dahilinde her şeyi yapmaktır.

Bu anlaşma vatandaşlarımızı, sert ekonomik kısıtlamalara maruz bırakmakla kalmıyor, aynı zamanda çevresel ideallerimizi de karşılayamıyor.

Alaycı biri, ekonomik rakiplerin bizim anlaşmada kalmamızı istemelerinin açık nedeninin, 'kendi kendimize açtığımız bu büyük ekonomik yarayı' çekmeye devam etmemiz olduğunu söyleyebilir."

 

Soru: Bizim ülkemizin liderinin esas görevi nedir? Ülkesini ve halkını korumak mı yoksa küreselcilere itaat etmek mi?

     

     Bağımsızlığı Kaybetme Tehlikesi

"Ciddi yasal ve anayasal sorunlar da söz konusudur. Avrupa, Asya ve dünyanın dört bir yanındaki yabancı liderler, ABD ekonomisi ile ilgili olarak kendi vatandaşlarımız ve onların seçilmiş temsilcilerinden daha fazla söz sahibi olmamalıdır.

Dolayısıyla, anlaşmadan çekilmemiz Amerika'nın egemenliğinin yeniden vurgulanması anlamına gelmektedir."

Soru: Bizim ülkemizin lideri neden Paris Anlaşması ile ülkemiz üzerinde yabancı liderlerin kendinden ve halktan daha fazla söz hakkı olmasını kabul ediyor? Ülke güvenliğini neden tehlikeye atıyor?

      Paris Anlaşmasının Ağır Neticeleri

"National Economic Research Associates'e göre Paris Anlaşması'nın şartlarına ve Amerika Birleşik Devletleri'ne getirdiği ağır enerji kısıtlamalarına uymak Amerika'ya 2025 yılına kadar 2,7 milyon iş kaybına mal olabilir. Buna, otomobil işleri de dahil olmak üzere 440.000 daha az imalat işi ve sayısız topluluğun bel bağladığı hayati Amerikan endüstrilerinin daha da yok olması da dahildir. Bize güvenenlere çok az şey vermiş olacağız.

 

Aynı çalışmaya göre, 2040 yılına kadar önceki yönetimin uygulamaya koyduğu taahhütlere uyulması şu sektörlerin üretimini azaltacaktır: Kağıt üretimi yüzde 12; çimento yüzde 23; demir-çelik yüzde 38; kömür yüzde 86; Doğalgaz yüzde 31 oranında kayıp yaşayacaktır.

Bu durumun ekonomiye maliyeti, GSYİH kaybı ve 6,5 milyon endüstriyel iş kaybı nedeniyle 3 trilyon dolara yakın olacak, hane halkının geliri ise 7.000 dolar daha az ve çoğu durumda bundan çok daha kötü olacaktır."

 

Soru: İklim Kanunu çıkarsa ülkemizde de bu enerji sektörleri zarar görüp birbir kapanacak, işsizlik, kıtlık ve büyük ekonomik buhran olacak. Neden Siyonistlerin iklim yalanı ile dünyayı ele geçirme planına alet olunuyor?

 

   Adaletsiz Bir Sözleşme

 

"Örneğin, anlaşma kapsamında Çin bu emisyonları şaşırtıcı sayıda 13 yıla kadar artırabilecek. Onlar 13 yıl boyunca ne isterlerse yapabilirler, biz değil.

 

Çin'in yüzlerce ilave kömür santrali inşa etmesine izin verilecek. Yani bu anlaşmaya göre biz santral yapamayacağız ama onlar yapabilecek. Hindistan'ın 2020 yılına kadar kömür üretimini iki katına çıkarmasına izin verilecek. Bir düşünün:  Hindistan kömür üretimini iki katına çıkarabilir.  Bizimse kömürden kurtulmamız gerekiyor!  Avrupa'nın bile kömür santrali inşasına devam etmesine izin veriliyor.

 

Hindistan katılımını, gelişmiş ülkelerden milyarlarca ve milyarlarca ve milyarlarca dolar dış yardım alma koşuluna bağlıyor. Başka pek çok örnek var."

 

Soru: Tüm dünyada karbon salınımında ilk üç sırada Çin-ABD- Hindistan varken, başka ülkeler "Niye Çin ve Hindistan katılmıyor madem en çok onlar karbon salıyor" demesin, planları deşifre olmasın diye BM bu ikisine uygulama için uzun yıllar mühlet ve rüşvet veriyor. Tüm bunlardan sonra sözleşme hükümlerini uygulamadan sözleşmeden de çıkabilirler, Uygulayan ülkeler uğradıkları büyük zararla kalır.

Trump da yapılan bu adaletsizliği açıkça itiraz ediyor.

 

Aynı şey bizin ülkemiz için de geçerli. Bizim derdimiz ne ki karbon salınımında binde 0.6 gibi yok denecek kadar az bir seviyede iken neden halka ve ekonomiye büyük bir darbe olacak Paris Anlaşmasının şartlarını uygulamaya çalışıyorlar?

 

     Ülkenin Zenginliklerine Kilit Vurmak

 

"Amerika'nın en yoksul milyonlarca işçisini yoksulluktan kurtarmaya yetecek, gezegendeki en bol enerji rezervlerinden birine sahibiz.  Ancak bu anlaşma kapsamında bu rezervleri kilit altına alıyor, ulusumuzun büyük zenginliğini - bu büyük bir zenginlik, olağanüstü bir zenginlik; çok kısa bir süre önce böyle bir zenginliğe sahip olduğumuzu bilmiyorduk - elimizden alıyor ve milyonlarca aileyi yoksulluk ve işsizlik içinde bırakıyoruz."

Soru: Bizim ülkemizin de pek çok zenginliği, enerji rezervleri var. Neden bütün bunlara kilit vurulmasını hükümet yetkilileri kabul ediyor ve milyonlarca aileyi yoksulluk ve işsizlik içerisinde bırakacak adımları atıyorlar?

      Tüm Bunların Anlamsızlığı

"Aslında, sadece Çin'in 14 günlük karbon emisyonu Amerika'nın kazanımlarını silip süpürecektir - ve bu inanılmaz bir istatistiktir - milyarlarca ve milyarlarca dolar harcamak zorunda kaldıktan, iş kaybettikten, fabrikaları kapattıktan ve işletmelerimiz ve evlerimiz için çok daha yüksek enerji maliyetlerine maruz kaldıktan sonra, 2030 yılında Amerika'nın beklenen azaltımlarından elde edilen kazanımları tamamen silip süpürecektir."


Soru: Eğer mesele gerçekten karbonsa da bu sözleşmeyi uygulamanın hiçbir anlamı yok. Ülkeyi ve halkı sefalete düşürmenin karşılığını Çin 14 günde karbon salınımı ile kapatacaksa halka bu zulüm neden yapılacak?

 

       Küresel Isınma Palavrası

 

"Paris Anlaşması tüm ulusların tam uyumu ile tam olarak uygulansa bile, 2100 yılına kadar küresel sıcaklıkta yalnızca bir derecenin onda ikisi kadar - bunu düşünün; sadece bu kadar - Santigratlık bir azalma sağlayacağı tahmin edilmektedir. Çok çok küçük bir miktar."

 

Soru: Trump, küresel ısınma konusunda ortada bir abartı olduğunu, dünyadaki tüm ülkeler; kömür, petrol, doğalgaz, hayvancılık ve tarımı bitirse dahi küresel ısınmanın yok denecek kadar az olacağına dikkat çekiyor. Küresel ısınma da bir aldatmaca olduğuna göre bu Paris Sözleşmesinin esas maksadı nedir?

 

        Yenilenebilir Enerjinin Yetersizliği

 

"Yüzde 1'lik bir büyümeyle yenilenebilir enerji kaynakları iç talebimizin bir kısmını karşılayabilir, ancak yüzde 3 ya da 4'lük bir büyümede, ki ben öyle umuyorum, mevcut tüm Amerikan enerji türlerine ihtiyacımız var, aksi takdirde ülkemiz ciddi elektrik kesintisi riskiyle karşı karşıya kalacak. Birçok durumda işlerimiz durma noktasına gelecek ve Amerikan ailesi, iş kaybı ve yaşam kalitesinin çok düşmesi şeklinde bunun sonuçlarına katlanacak."

Soru: Paris İklim Sözleşmesi taraf ülkelere "Kömür, petrol, doğalgaz gibi enerji kayrakları yerine, "yenilenebilir enerji" denilen "güneş, rüzgar, jeotermal" gibi kendini yenileyen enerjilerin kullanılmasını şart koşuyor. Ülkemizde sanayi, üretim ve 85 milyon insana yetecek kadar "yenilenebilir enerji" sistemi kurulu mu? Değil. Yeterli yenilenebilir enerji üretmeden eldeki enerji kapasitelerini kapatmak demek, ülkenin fişini çekmek demektir. Neden halkımıza bu reva görülüyor?

 

      Bir Başkanın Gerçek Yükümlülüğü Kime Karşıdır?

"Başkan olarak bir yükümlülüğüm var ve bu yükümlülük Amerikan halkına karşıdır. Paris Anlaşması ekonomimizi baltalayacak, işçilerimizi engelleyecek, egemenliğimizi zayıflatacak, kabul edilemez yasal riskler yükleyecek ve bizi dünyanın diğer ülkeleri karşısında kalıcı olarak dezavantajlı duruma düşürecektir." Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: DelKu - 13 Nisan 2025, 09:50:34Ve bunca hengame içinde İklim Kanunu denen vatana ihanet projesi TBMM onaylandı, vatana ihanet tanımını kullanmaktan her zaman imtina ettim ama bu kanun tam anlamıyla ekonomik ve siyasal olarak Serv anlaşmasının geri dönüşüdür bunu ilerideki yıllarda çok daha iyi anlayacaksınız, en ufak bir iyi niyet aramıyorum bu işin arkasında, işbirlikçileri de 3 kuruş günlük menfaatleri için çocukların geleceğini satıyor, anlamadıkları ne kadar muktedir olurlarsa olsunlar işlerin bir anda tersine dönebileceği bir bakmışlarki torunları da en sefil hayata sürüklenmiş.

Ben haini pardon düşmanı hep dışardan arıyoruz halbuki içerdeler ve içerden işgal ediliyoruz diyince bazılarının işine gelmiyordu, partizanlık yapıyorlardı buyursunlar buna cevap versinler.

Et yiyemedikleri yada yiyeceklerinin de içinde kurtçukların yasallaştığı zaman beni hatırlarlar..

Mesajı Paylaş

Bu tip yasalarda, işlerde  hemen hiç sekmedi, iktidarı muhalefeti fark yok. Mesajı Paylaş

İklim anlaşmasını biraz araştırdım. Kesinlikle olması gereken oluyor. Hatta geç bile kalındı.yoksa geriye yaşanacak bir dünya kalmayacak. Umarım bütün devletler buna uyar. Fon beklentisiyle veya ne sebeple olursa olsun hükümeti bu konuda kutluyorum. Hep eleştiri olmaz doğruya doğru. Mesajı Paylaş

Eskiden de hayvancılık vardı bu dünyanın hiçbir zaman 0 karbon olmadığı anlamına gelir...

0 karbon olunca ne olacak? Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: Efes - 13 Nisan 2025, 16:12:40İklim anlaşmasını biraz araştırdım. Kesinlikle olması gereken oluyor. Hatta geç bile kalındı.yoksa geriye yaşanacak bir dünya kalmayacak. Umarım bütün devletler buna uyar. Fon beklentisiyle veya ne sebeple olursa olsun hükümeti bu konuda kutluyorum. Hep eleştiri olmaz doğruya doğru.

Sen maddi boyutunu artırdın mı ? Ne tip vergiler, ne tip maddelere karşı planlanıyor ? Sertifika sistemi hakkında ne düşünüyorsun ? Bu sistemin borsalarla ne ilgisi olabilir bizi aydınlatabilir misin ? Mesajı Paylaş



Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz