Libya

savas gemimizlerle libyayi darmadagin ederiz

libya  güneyi cöl  nüfusu  cogu deniz kiyisinda yasiyor kuzeyinde

Gezgin olmaliydi  simdi  olsun som yeter  petrol  bölgeleri icin


[IMG]https://resmim.net/f/hSDbCd.jpg[/img]

Hafterin Moskovada ateskes anlasmasini imzalamadan masadan kalkmasi ve sonrasinda da ayrilip once  Urdune ucmasi ve oncesi ve sonraki olaylar neyi ifade ediyor.

Oncelikle daha once belirtmis oldugum gibi ABD nin Libya olayina sesiz kalmasini beklenemezdi .
ABD once Moskova konferansi oncesi Hafter ile Roma da gorustu  .Moskova ateskes  konferansinin basarisizlikla sonuclanmasi sonrasi ise Istanbulda Fayiz es Sarac ile gorustu. Rusyanin ise ABD nin hamlelerinden habersiz oldugu veya tahmin edememis oldugu varsayimini pek inandirici gormuyorum.  Berlinde bu hafta yapilmasi planlanan ve ABD  nin de katilacagi toplantiya AB ve ilgili devletler yogun hazirlik yapmaktalar.

Oyle gorunuyor ki Rusya ve ABD Libya konusunda kendi aralarinda bir gorus birligine vardilar. Ki Rusya Hafter uzerindeki etkisini gostermedi.  ABD ile Rusya arasindaki mutabakat ne olabilir oncelikle TC nin Libya uzerindeki hedeflerini sinirlandirmak  ki bu tezden AB ulkeleri ozellikle Fransa ,Italya ,Ingiltere gibi Libya petrollerinin isletiminde gozu olan ulkeler oldugu kadar  Libya uzerinden gelmekte olan gocmenler konusundan muzdarip olan ulkeler. Rusyanin istegi belli Akdenizde kendisine Lazkiye sonrasi ikinci bir us. ABD nin talebi belli Rusyayi bu ulkede de delegeleri vasitasi ile ulkenin kontrolunde soz sahibi olunmasi.

Peki bu isin biz neresindeyiz. Oncelikle Rusya veya ABD nin oluru olmadan Turkiyenin Libya uzerine kolayca artik bir operasyon duzenleyebilmesi icin artik ne ortam ne de yeterli zaman oldugu kanisindayim.  Bizler icin artik ana hedef Libya UMH ile imzalamis oldugumuz dogu akdeniz MEB anlasmasinin iptalinin onlenebilmesi icin daha gercekci ve tum Libya taraflarini kapsayici sekilde bir strateji izlenmesinde yarar oldugunu dusunuyorum . En kotu senaryo ise Libyanin bolunmuslugu olmali ki bu da olasiliklardan biri gibi gorunmekte.

Hafter, kendi iradesiyle masayı dağıtamayacağına göre, birileri tarafından telkin edilmiş olmalı! Amaç ne olabilir dersek; UMH güçlerini açıktan destekleyen tek ülke Türkiye olduğuna göre hedefte direkt Türkiye olsa gerek. Akla gelen seçenekler;

-Türkiye' yi iyice sahaya çekmek, sıcak çatışmanın tarafı yapmak,
-Coğrafi uzaklık nedeniyle Türkiye' nin müdahale edemeyeceğini düşünmek,
-Müdahale edebiliyor olsa bile, ağır zayiat verdirebilecekleri düşünmek. 
 
   Burada hemen akıllara ''Osman Başıbüyük'' komutanımızın söyledikleri geliyor. Özetle diyordu ki; Türkiye' yi sahaya çekerek Türkiye' yi sonu olmayan bir yıpratma savaşının tarafı yapmak istiyor olabilirler. Coğrafi uzaklık nedeniyle; Türkiye' nin Hava Kuvvetlerini kullanma imkanı sınırlıdır. Ancak KC-135R uçaklarıyla iki sefer yakıt ikmali yaparak Libya hava sahasında operasyon yapılabilir ki, bununda sürekli uygulanabilirliği yoktur. NATO kuvvetleri 2011 yılında yaklaşık 10 bin sorti yararak Kaddafi' yi etkisiz hale getire bilmişlerdi. Ayrıca burada kullanılacak akıllı mühimmatlar, stokların tükenmesine neden olacaktır. Biten stokları tamamlamak zaman alacağı gibi, tamamlayamama riski de bulunuyor. Çünkü bazı kritik parçalar yurt dışından hazır alınıyor; hadi vermezlerse...! Hassas mühimmatı Libya' da tükettiğimizi varsayalım; peki Doğu Akdeniz' de cereyan edebilecek hassas bir gelişmeye nasıl müdahale edeceğiz? diyordu.

Komutanımızın dikkat çektiği hususlar, hakikaten insanı rahatsız ediyor. Fakat Libya' da ki hak ve menfaatlerimizi de korumak zorundayız. Diğer bir seçenek olarak; Hafter' e destek veren aşiret ve grupları kendi tarafımıza çekmemiz daha pratik bir çözümmüş gibi görünüyor. Bu şekilde insan desteğinden mahrum kalan Hafter mücadeleye devam edemeyecektir. Fakat bu aşiretler, güç ve paraya bakar -diyorlar. Feodal düzen insanları güçlü kimse onun tarafında yer almayı tercih eder. Bu durumda gücümüze de  göstermemiz gerekiyor.

İş iyice inada binerse; Hafter' in paralı askerlerine güçlü bir darbe, aşiretler üzerinde etki yapabilir. Belki Hafter' i tekrar masaya çekebiliriz. Fakat her halükarda, Türkiye' yi direkt çatışmanın içine çekmek isteyenler olduğunu da unutmamak lazım. Çünkü Hafter' in kendi iradesi yoktur ve birileri tarafından güdülüyor. Rusya' yı bile iplemediğine göre; demek ki güvendiği başka yerler var. 

"Libya'da ateşkese Birleşik Arap Emirlikleri engel oldu"

Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri, Libya'da ateşkese Birleşik Arap Emirlikleri'nin engel olduğunu açıkladı

Bakan Çavuşoğlu'ndan Libya açıklaması



Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Libya'daki ateşkes süreci ve Doğu Akdeniz gerilimi hakkında hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Dışişleri Bakanı Çavuşoğl,: "(Libya konusunda) Kötümser değiliz. Bir gerçek var ki Hafter barış istemiyor. Siyasi süreci değil, askeri çözüm istiyor" dedi.

Bakan Çavuşoğlu, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfının (SETA) düzenlediği "Küresel Belirsizlik Ortamında Türk Dış Politikası" konulu panelde konuştu.

Çavuşoğlu, Libya'daki durumla ilgili bir soru üzerine, soruna çözüm için Moskova'da yapılan görüşmelerden Libya'daki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'in süre istedikten sonra ayrılmasını "hayal kırıklığı" olarak değerlendirdi. Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"O gün de gördüm ki Rus dostlarımız için bir hayal kırıklığı oldu. Onlar elinden gelen çabayı gösterdiler. Hala da gösteriyorlar. Þimdi iki gün daha süre istediklerini anlıyoruz Rus tarafının açıklamalarından. Umarım Berlin (Zirvesi) öncesi bu anlaşma, ortak açıklama imzalanır ve Berlin'e daha umutla gideriz ki oradan somut sonuçlar çıkar, kalıcı bir ateşkes, daha sonra da siyasi sürece gideriz. Yani kötümser değiliz ama bir gerçek var ki Hafter barış istemiyor. Yani Suriye rejimi gibi siyasi süreci istemiyor, askeri çözüm istiyor."

Çavuşoğlu, Trablus içinde sokak çatışmaları olması durumunda bunun yıllarca sürebileceğini, çok sayıda can kaybı olabileceğini, Libya'nın bölünebileceğini söyledi.

Bakan Çavuşoğlu, İdlib'deki duruma ilişkin soruyu yanıtlarken de buradaki gelişmelerin Türkiye'nin güvenliğini etkilediğini, 400 bin kişinin yerinden edildiğini, Suriyelilerin evlerine dönmesi konusunu Rusya ile görüştüklerini belirtti. 400 bin kişiden büyük kısmının Türkiye sınırına geldiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, Türkiye'nin hazırlık yaptığını ancak bunun yetmeyebileceğini ifade etti.

Türkiye'ye Suriyeliler konusunda yeterli yardımın yapılmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, İdlib'deki sorunun çözümü için de uluslararası toplumun destek vermesi gerektiğini söyledi. Çavuşoğlu, şunları dile getirdi:

"Bizim güvenliğimize büyük bir risk oluşursa kendimizi korumak için gereken adımları da atarız. Bu rejime yönelik bir tehdit değil. Başından beri Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunageldik. Bunu da laf olsun diye söylemiyoruz. Birilerine şirin görünmek için veya 'harekatları başlattık ama böyle oyalayalım' diye de söylemiyoruz. Biz gerçekten sınır bütünlüğüne bağlıyız. Bu topraklar Suriye halkının topraklarıdır. Neticede bize yönelik bir tehdit oluştuğunda biz de gerekli tedbirleri almak durumundayız. Cumhurbaşkanımızın da vermeye çalıştığı mesaj budur."

http://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-bakan-cavusoglundan-libya-aciklamasi-41420425

Hafterin adamlarından birilerine milyon dolar ve kimlik değişimi vaad etsek iki güne mermi manyağı yaparlar aslında.. Sonuçta herkes menfaatine bakıyor sanmıyorum ki Hafterin kara kaşına vurgun olsunlar

"Libya'da ateşkese Birleşik Arap Emirlikleri engel oldu"

Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri, Libya'da ateşkese Birleşik Arap Emirlikleri'nin engel olduğunu açıkladı

Ben bu aciklamanin dogru olmadigi kanisindayim.

BAE  organizator olabilecegi yani baska bir deyis ile "Mastermind" hic ihtimal vermiyorum.
BAE  bu konudaki rolu manivella ve finansorluk baska birsey degil. Siz asil BAE ipleri kimin elinde olduguna bakarak oyunu bozani bulmus oluruz.

"Libya'da ateşkese Birleşik Arap Emirlikleri engel oldu"

Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri, Libya'da ateşkese Birleşik Arap Emirlikleri'nin engel olduğunu açıkladı

Birleşik Arap Emirlikleri kim oluyor ki! Devlet bile denemez. Onların da arkasında illaki Suudi Arabistan vardır. Arabistan' da devlet değil zaten. Onların da çobanı var. Amerika' nın hiçbir sözünden çıkamayacaklarına göre... İşin kötüsü Amerika' nın da çobanı var: Büyük İsrail!

BEA>Suudi Arabistan>Amerika>İsrail denkleminde;

Þekilde görüldüğü üzere bütün oklar İsrail' i işaret ediyor! Bu ilişkiler ağının içine Mısır' ı dahil edemiyorum; zira Mısır, barış görüşmelerinden memnun olduğunu ifade etmişti. Hatta teşekkür bile etti. Örtülü de olsa Mısır' dan ''teşekkür'' almayı başardık:)

Þu İsrail meselesine bir hal çare düşünsek iyi olacak. Her şekilde Türkiye' yi sabote ediyorlar. ''Boş ver Rum' u-Yunanı; gel seninle MEB anlaşması yapalım!'' demiş olsak mesela? Karşılık olarak sende Suriye' deki YPG güçlerini desteklemekten vazgeç. Benim seninle başka bir derdim yok. Bölücülüğü bırakırsan, senin güvenlik endişelerini giderebilirim. En azından beni tehdit olarak görmekten kurtulmuş olursun. Yalnız sende benim kırmızı çizgilerime basmayacaksın. Bu şartlar altında ilişkilerimizi düzeltebiliriz -diyebiliriz. Yalnız kabul ederler mi? bence bir ihtimal!

"Libya'da ateşkese Birleşik Arap Emirlikleri engel oldu"

Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri, Libya'da ateşkese Birleşik Arap Emirlikleri'nin engel olduğunu açıkladı

Birleşik Arap Emirlikleri kim oluyor ki! Devlet bile denemez. Onların da arkasında illaki Suudi Arabistan vardır. Arabistan' da devlet değil zaten. Onların da çobanı var. Amerika' nın hiçbir sözünden çıkamayacaklarına göre... İşin kötüsü Amerika' nın da çobanı var: Büyük İsrail!

BEA>Suudi Arabistan>Amerika>İsrail denkleminde;

Þekilde görüldüğü üzere bütün oklar İsrail' i işaret ediyor! Bu ilişkiler ağının içine Mısır' ı dahil edemiyorum; zira Mısır, barış görüşmelerinden memnun olduğunu ifade etmişti. Hatta teşekkür bile etti. Örtülü de olsa Mısır' dan ''teşekkür'' almayı başardık:)

Þu İsrail meselesine bir hal çare düşünsek iyi olacak. Her şekilde Türkiye' yi sabote ediyorlar. ''Boş ver Rum' u-Yunanı; gel seninle MEB anlaşması yapalım!'' demiş olsak mesela? Karşılık olarak sende Suriye' deki YPG güçlerini desteklemekten vazgeç. Benim seninle başka bir derdim yok. Bölücülüğü bırakırsan, senin güvenlik endişelerini giderebilirim. En azından beni tehdit olarak görmekten kurtulmuş olursun. Yalnız sende benim kırmızı çizgilerime basmayacaksın. Bu şartlar altında ilişkilerimizi düzeltebiliriz -diyebiliriz. Yalnız kabul ederler mi? bence bir ihtimal!

Filistin filistin dedik yıllarca bağırdık görünen bir şey yok.
Filistin de sağolsun Akdenizde bize karşı imza vererek teşekkürlerini iletmiş oldu.
Biz neden duralım peki ?

Ülke çıkarlarımıza çok uygun bir talep bence, bir de hava sahasını da açmamız söz konusu olabilir.
Malum savaş uçakları için alan kısıtları var.
Yunana gideceklerine buraya gelirler.
İlişkilerin iyileşmesi dolaylı yoldan başka ülkelerin(örtülü silah ambargosu) de fikrini değştirmesi mümkün diye düşünmekteyim.

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/dunya/1714509/guardian-turkiye-libyaya-2-bin-suriyeli-savasci-gonderiyor.html

https://www.theguardian.com/world/2020/jan/15/exclusive-2000-syrian-troops-deployed-to-libya-to-support-regime

Ingiliz gazetesine göre TC , Libya'ya 2000 Suriye'li savaşçı gönderiyor.
11000tl maaş + TC vatandaşlığı vaadi ile.
Yorum yok!

TC = TÜRKİYE CUMHURİYETİ