Libya

Libya'da ne işimiz var demedim... Libya'ya girişeceksek (Bu kadar bela arasında) belli bir askeri-ekonomik birikimle girmemiz gerekliliğidir...

Yani Suriye,Irak,Ege vb. baskı altındayız diye ki bunların hepsi -Ege hariç- bizim hatamız , ucu boş maceralara girmememiz gerekir... Üzerimizdeki baskıyı dağıtmak için bir takım atraksyonlara girmek  , bilemiyorum...

Ne yapmak  daha doğrusu bu kapasitemizle ne başarılmak isteniyor anlayamıyorum... Libya'ya gidiyoruz tamam gidelim de Libya'yı koruyacak ne uçak , ne de donanma gücümüz yok...  2 ayda bir ; 2 tanker , 10 uçakla Libya hava sahasına uçmak biraz basit bir güç gösterisi...

Libya'da ne işimiz var demedim... Libya'ya girişeceksek (Bu kadar bela arasında) belli bir askeri-ekonomik birikimle girmemiz gerekliliğidir...

Yani Suriye,Irak,Ege vb. baskı altındayız diye ki bunların hepsi -Ege hariç- bizim hatamız , ucu boş maceralara girmememiz gerekir... Üzerimizdeki baskıyı dağıtmak için bir takım atraksyonlara girmek  , bilemiyorum...

Ne yapmak  daha doğrusu bu kapasitemizle ne başarılmak isteniyor anlayamıyorum... Libya'ya gidiyoruz tamam gidelim de Libya'yı koruyacak ne uçak , ne de donanma gücümüz yok...  2 ayda bir ; 2 tanker , 10 uçakla Libya hava sahasına uçmak biraz basit bir güç gösterisi...

Yorumum sana veya baskasina karsin degildi Serkan1976."kisisel gorus bildirimi sadece"

Butun bu cephelerde artan dozda baski altinda kalmamizin esas nedeni, cografyamizda at oynatmakta olan ana gucler ile ulkemizin savunmasi ve cikarlarinin kesismesinde ibaret .

Bu nedenledir ki, bu guc odaklari,ve onlarin masalari ,elerinin guclu, avantajli oldugunu gordukleri anda bizleri bu bahsetmekte oldugumuz tum cephelerde baski altina alip, bizi geri adim attirmaya calismaktalar. "Bu durum bence normal ve beklenen olmali.

"Her ne kadar da biz yahu ,bu adamlar bizim dostumuz stratejik mutefigimiz degilmi ki diye dusunsek de"

Cag degisti bu gun devletler arasinda ilelebet dostluk, mutefiklik, kardeslik, irkdaslik, mezhep birligi gibi  temellere artik bagli kalmiyor. "Artik yegane gecerli kriter Ulke cikarlari"

Ulkeler arasi cikarlar kesistigi anda kimse bir digerinin gozunun yasina bakmaz. Bizler bunu idrak ettigimiz zaman olayin yarisini zaten cozmus oluruz.

Diger yarisi ise gercek ekonomik gucumuz  yaninda, diplomasi kabiliyetimize bagli.

Sınır ötesinde harekâtlar için uygun ekonomik ve askeri şartlar bekleniyorsa bence çok bekleriz. Türkiye bu haliyle Suriye de ve Libya da harekât yapabilecek durumda. Libya ya gönderdiğimiz kuvveti bence küçümsememek lazım. Libya için iyi bir kuvvet BAE ve Mısır gibi devletleri rakip görürseniz italya bile olsanız altından kalkamazsınız. Rusya, Suriye de çok aktif HSS, Uçak, gemi herşeyden yolladı ama Türkiye veya israil için o Rus kuvvetleri bir hamlelik konudur. Gönderilen kuvveti ülke içinde ne yaptığı önemlidir. Rusya o kuvvet ile Suriye'yi domine edebiliyor. Muhaliflere karşı üstünlük kurabiliyor yeterli yani. Bizde Libya'ya Hafter çetelerine karşı üstünlük sağlamak için kuvvet gönderdik ve bunu başardık.

Libyada ki kuvvetlere gelirsek, Libya dediğiniz ülke aslında sahil kısmına hapsolmuş bir ülkedir. Sahilden 100 km güneye o kadar gerisi çöl. Dolayısıyla geniş çoğrafyaları korumanız veya kuvvet vulundurmanız gerekmiyor. Trablus ve sirte'ye uzanan hattı kontrol ettiğinizde Libya'nın %50'sini kontrol ediyorsunuz aslında. Tabi salih kenti olduğu için Frlateyn'ler çok önemli bir avantaj sağlıyor. Bizim oradaki kuvvet ortalama 5 gemi zaman zaman 9 gemiye kadar çıkıyor. En az 4-5 Gabya devamlı orada. 250 km radar ile düz çoğrafya olduğu için 80 km derinde olan yerleşim yeri tamamen kontrol altında. Sm-1 ve ESSM ile kıyıda olan bir gemi ile Trablus üzerinde uçan unsurları hedef alabilirsiniz. Kaldı ki kara konuşlu Hawk bataryası da mevcut. Hatta hisar A ve Korkut sistemi gitti. Bu kuvvet Hafter çetelerini durdurmaya yetiyor. Mısır direk dahil olursa konu bambaşka senaryolara gider. Benim aslında beklediğimizden daha iyi işler yapıldı. Su Hisar RF de biran evvel envantere girse ilk gidecegi yer Trablus olacaktır.

Libya Ulusal Ordusu (LNA)'nun başındaki isim olan Darbeci General Hafter, Rusya Federasyonu tarafından yönlendirilen Wagner grubu ile sıkıntılı zamanlardan geçiyor.

2019'un ortalarına doğru Libya'nın başkenti Trablus'u ele geçirmek üzere Rus paralı asker grubu Wagner ile anlaşma imzalamaya hazırlanan Darbeci Haftar, bu sırada Amerikalı yetkililer tarafından "Þeytanla anlaşma yapıyorsun, yapma!" diye uyarılmış ancak buna rağmen Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) de desteğiyle anlaşmaya imza atmıştı.



The Times gazetesinde yer alan habere göre; Hafter'in başı, Wagner milisleriyle belada. Sayıları yaklaşık 2.000'i bulan bu "küçük yeşil adamlar", bugün Libya'nın neredeyse yarısını kontrol altında tutuyor. Ülkenin kalbi sayılabilecek El-Cufra Hava Üssü'nden stratejik petrol sahaları ve limanlara kadar pek çok bölge, artık sadece Kremlin ve Rus Savunma Bakanlığı'ndan emir alan Wagner milislerinin kontrolünde.

Ve gitmeye hiç niyetleri yok.
The Times'a konuşan Batılı bir Diplomat: "Hafter'e yakın askeri isimlerde bu konuda açık bir rahatsızlık var. Karar alma sürecinde kontrolü kaybetmeye başlayabileceklerine dair bir huzursuzluk hakim. Patron artık paralı askerler." dedi.

Hafter'in subayları, Wagner milislerinin ülkeyi terk etmesini istiyor ancak bir sorun var... Wagner milisleri artık Hafter'e itaat etmiyor. Patron, her zaman olduğu gibi Kremlin ve Rusya Savunma Bakanlığı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e yakınlığıyla bilinen iş insanı Yevgeniy Viktoroviç Prigojin'in kurucusu olduğu güvenlik şirketi Wagner; Rus ordusu ve istihbaratıyla bağlantılı olarak, istikrarsızlık bölgelerinde Rusya'nın çıkarları doğrultusunda operasyonlar yürütmekle suçlanıyor. Kremlin ise şirketin devletle bağlantısını reddediyor.

İlk kez 2014'te Rusya'nın Kırım'ı işgali sırasında ortaya çıkan Wagner grubu, bugün halihazırda 10'dan fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Sudan, Madagaskar, Orta Afrika Cumhuriyeti, Suriye, Libya ve Venezuela bunlardan bazıları.



Rus yetkililer her ne kadar Wagner grubunun Rus devletiyle bir bağlantısı olmadığını öne sürse de bugüne kadar ortaya çıkan pek çok raporda Wagner'in Kremlin'in çıkarları için her türlü görevi üstlendiği ve onun çıkarlarına hizmet ettiği bir gerçek.

Wagner Grubu'nun kurucusu ve liderinin, geçmişte Ukrayna vatandaşı olduğu ifade edilen ve Rusya Silahlı Kuvvetler Genelkurmay Başkanlığına bağlı askeri istihbarat servisi Baş İstihbarat İdaresinde (GRU) bir dönem çalışmış Dmitri Utkin olduğu iddia ediliyor.

Grubun isminin Hitler'in en sevdiği bestekar olan Richard Wagner'den esinlenildiği, Utkin'in 3. Reich dönemine olan ilgisiyle birlikte bu durumun Neo Nazi ideolojisinin dışa vurumu olduğu değerlendirilmekte. Utkin'in geçtiğimiz günlerde bir Telegram kanalında ortaya çıkan bir fotoğrafında vücudunda çeşitli Neo Nazi sembolleri görülüyor.

Grubun Neo Nazi ideolojisine sahip olduğu da bir sır değil zira Libya'da talan ettikleri pek çok yerde Nazi sembollerine rastlanmıştı. Hatta Bayraktar TB2 SİHA'ların favori yemeği olan Rus hava savunma sistemi Pantsir S-1 modellerinde dahi Nazi sembolleri görülmüştü.



Wagner ile Hafter'in anlaşmasında en büyük rolü oynayan ülke ise BAE. Biden yönetimi, BAE'nin Wagner grubuna sağladığı mali desteği derhal kesmesi için baskı uyguluyor.

Pentagon'a bağlı Ulusal Savunma İstihbaratı (DIA) değerlendirmesine göre; BAE, CAATSA yaptırımları listesinde adı geçen Rus paralı asker grubu Wagner grubu ile 2020'nin yaz aylarında Libya'daki faaliyetlerinde işbirliği için "mutabakat anlaşması" imzalamıştı.

Wagner, ABD Dışişleri tarafından yayınlanan CAATSA'nın 231.maddesi kapsamında 84 firmayı içeren yasaklı Rus savunma ve istihbarat firmaları arasında yer alıyor. Bu kurumlarla iş yapmak yasak ve yaptırımlar kapsamında.



Wagner'i ve dolaylı olarak Rusya'yı Libya'ya sokan, bunlara savaş uçağı dahi tedarik eden, en önemli petrol sahaları ve limanlarına sokan, hava üsleri veren, Avrupa'nın Güney kanadına kalıcı Rus varlığını yerleştiren BAE.

Wagner artık sadece Kremlin ve Rus Savunma Bakanlığı'ndan emir alıyor.  Hafter ve BAE kontrolünden neredeyse tamamen çıkmış durumdalar.

ABD'nin de ifadesi ile Þeytanla pazarlığın bedeli yavaş yavaş ortaya çıkarken, önümüzdeki günlerde Libya'da nasıl gelişmelere tanık olacağımız ise bir muamma.

https://www.savunmasanayist.com/hafterin-basi-wagner-ile-belada/

Libya Başbakanı'ndan kritik Türkiye açıklaması.

Libya Başbakanı Dibeybe, Türkiye ile imzaladıkları anlaşma sayesinde Doğu Akdeniz'deki gaz yataklarından iyi pay kazandıklarını belirtti.

Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğündeki Libya Siyasi Diyalog Forumu'nun seçtiği Abdulhamid Dibeybe başbakanlığındaki hükümete güvenoyu oturumu için Sirte kentinde toplanıldı.

Temsilciler Meclisine hükümet programını anlatan Dibeybe, Türkiye ve Libya arasında Kasım 2019'da imzalanan deniz yetki alanlarını sınırlandırma mutabakat muhtırasına değindi.

Başbakan Dibeybe, "Libya ve Türkiye'nin, Doğu Akdeniz'deki anlaşması ülkemiz çıkarınadır. Libya, Türkiye ile imzaladığı anlaşma sayesinde Doğu Akdeniz'deki gaz yatakları hakkından iyi bir pay kazandı." ifadelerini kullandı.

https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberi-libya-basbakanindan-kritik-turkiye-aciklamasi-41759050

*Insallah Libya ile Ulkemiz arasinda imzalanmis olan deniz yetki alanlarinin sinirlandirilmasi anlasmasi yaninda,her iki ulke savunma alaninda ,Libyanin savas sonrasinda tekrardan imari konusunda,ortak gaz ve petrol cikarip isletimi konusunda  her iki ulke anlasarak dostluklarini pekistirip kalici hale getirebilirler. " Bunlarin yapilabilmesi icin onumuzde bircok engel olmasina ragmen bikmadan usanmadan calismaliyiz"

Hafter'in Libya Ulusal Ordusu (LNA), Türk ticaret gemilerinin doğu Libya'daki limanlara girmesine izin verdi.
https://mobile.twitter.com/MiddleastN/status/1372247456243712010



Hafter yanlısı Tobruk Temsilciler Meclisi'nin önümüzdeki haftalarda Türkiye ve Libya arasında imzalanan deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına dair anlaşmayı mecliste onaylayacağı iddia ediliyor.
https://mobile.twitter.com/TRintheworld/status/1372992296535396352

Libya'dan Türkiye'ye ziyaret.

İletişim Başkanlığı, Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed Yunus El Menfi ile Konsey üyesi Abdullah Hüseyin El Lafi'nin Türkiye'ye ziyarette bulunacağını duyurdu.

Libya Başkanlık Konseyi'nin göreve başlamasının ardından Türkiye'ye düzenleyecekleri bu ilk ziyarette, Türkiye-Libya arasındaki köklü ilişkiler tüm veçheleriyle gözden geçirilecek, iş birliğinin daha da geliştirilmesine yönelik olarak atılabilecek adımlar ele alınacaktır.

Görüşmelerde ikili ilişkilerin yanı sıra, güncel bölgesel ve uluslararası meseleler hakkında fikir alışverişinde bulunulmasının da öngörüldüğü aktarıldı.

https://www.sozcu.com.tr/2021/dunya/libyadan-turkiyeye-ziyaret-6335780/

** Yapilacak olan Libya Baskanlik konseyi  ziyareti Turk -Libya iliskilerinin gelecegi hakkinda bizlere bir miktar isik tutacagi kanisindayim.

Bilindigi uzere Libyada uzunca bir sureden beri sahada ates kes mevcut .Libya da ulusal hukumet ile muhalifler hukumeti arasinda ulkenin tekrardan birlesimi ve yonetimi hakkinda gorusmeler yapilmak yaninda genel secim ve yeni anayasa uzerinde gerek AB ve ABD yonlendirmesi sonucu calismalara hiz verilmistir.

AB ve ABD Libyada bulunan tum yabanci guclerin Libyadan ayrilmasin yonunde muhtelif surelerde cagrida bulunmustur.

Ozellikle bizleri ilgilendiren nokta Libyadaki kazanimlarimizi elde tututup tutamayacagimiz konusunda degisik gorusler ortaya atilmakta. Turkiye icin onemli konular her iki ulke arasinda gecmiste imzalanmis bulunan Deniz sinir anlasmasi ,ulkede bulunan hava ve deniz uslerinin kullanimi,ortak petrol ve gaz sahalarinin isletimi yaninda Libyanin yeniden insasinda pay sahibi olabilmemiz onemli konular olarak siralanabilir.

ABD nin ve AB nin tutumu Turkiyenin mevcut Libya politikasi ile tamami ile ortusmedigi gorulmekte. Hukumetimizin Libya konusunda da aynen Dogu Akdeniz politikasinda oldugu gibi bir miktar frene basip beklemeye gecip gecmeyecegini birlikte gorecegiz.

Libya'dan Türkiye'ye ziyaret.

İletişim Başkanlığı, Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed Yunus El Menfi ile Konsey üyesi Abdullah Hüseyin El Lafi'nin Türkiye'ye ziyarette bulunacağını duyurdu.

Libya Başkanlık Konseyi'nin göreve başlamasının ardından Türkiye'ye düzenleyecekleri bu ilk ziyarette, Türkiye-Libya arasındaki köklü ilişkiler tüm veçheleriyle gözden geçirilecek, iş birliğinin daha da geliştirilmesine yönelik olarak atılabilecek adımlar ele alınacaktır.

Görüşmelerde ikili ilişkilerin yanı sıra, güncel bölgesel ve uluslararası meseleler hakkında fikir alışverişinde bulunulmasının da öngörüldüğü aktarıldı.

https://www.sozcu.com.tr/2021/dunya/libyadan-turkiyeye-ziyaret-6335780/

** Yapilacak olan Libya Baskanlik konseyi  ziyareti Turk -Libya iliskilerinin gelecegi hakkinda bizlere bir miktar isik tutacagi kanisindayim.

Bilindigi uzere Libyada uzunca bir sureden beri sahada ates kes mevcut .Libya da ulusal hukumet ile muhalifler hukumeti arasinda ulkenin tekrardan birlesimi ve yonetimi hakkinda gorusmeler yapilmak yaninda genel secim ve yeni anayasa uzerinde gerek AB ve ABD yonlendirmesi sonucu calismalara hiz verilmistir.

AB ve ABD Libyada bulunan tum yabanci guclerin Libyadan ayrilmasin yonunde muhtelif surelerde cagrida bulunmustur.

Ozellikle bizleri ilgilendiren nokta Libyadaki kazanimlarimizi elde tututup tutamayacagimiz konusunda degisik gorusler ortaya atilmakta. Turkiye icin onemli konular her iki ulke arasinda gecmiste imzalanmis bulunan Deniz sinir anlasmasi ,ulkede bulunan hava ve deniz uslerinin kullanimi,ortak petrol ve gaz sahalarinin isletimi yaninda Libyanin yeniden insasinda pay sahibi olabilmemiz onemli konular olarak siralanabilir.

ABD nin ve AB nin tutumu Turkiyenin mevcut Libya politikasi ile tamami ile ortusmedigi gorulmekte. Hukumetimizin Libya konusunda da aynen Dogu Akdeniz politikasinda oldugu gibi bir miktar frene basip beklemeye gecip gecmeyecegini birlikte gorecegiz.

Bu kadar ugrastan sonra insallah Masa'dan istediklerimizi alarak cikariz..

Fuzeymis motormus ucakmis bunlar Diplomasi, Strateji, Ongoru ve Masa basindaki zayifligimiz karsisinda onemsiz kaliyor..

Sirf masa basinda ve diplomaside cok basarili oldugu icin hicbir fiziki mudahale yapmadan, cok para harcamadan istediklerini alabilen ulkeler var...Ingiltereyi bunlarin basinda sayarim..vallahi cok kiskaniyorum bu beceriyi..

Karar vericilerin yerinde olsam bu diplomasi becersini arttirmayi beka meselesi sayip egitiminden tut ne gerekiyorsa MMU kadar para harcardim..

Yunanistan, Türkiye ile Libya'nın deniz yetki alanları anlaşmasını yok sayıyor.

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Türkiye'nin 2019 yılında Libya ile imzaladığı deniz yetki alanlarını belirleyen mütabakatın Yunanistan tarafından tanınmadığını ve yok hükmünde olduğunu söyledi.

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Libya'nın geçici Başbakanı Abdülhamit Dibeybe ile bir araya geldi.

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Türkiye'nin 2019 yılında Libya ile imzaladığı deniz yetki alanlarını belirleyen mütabakatın Yunanistan tarafından tanınmadığını ve yok hükmünde olduğunu söyledi.

6 Nisan'da Libya'ya gerçekleştirdiği ziyaret sonrasında temaslarını Yunanistan'da yayın yapan Star TV kanalına değerlendiren Miçotakis, söz konusu mütabakatla Yunanistan'ın egemenlik haklarının bütünüyle göz ardı edildiğini ifade etti.

Avrupa Komisyonu'nun Yunanistan'ın bu görüşlerine katıldığını da belirten Miçotakis, "Libya'nın komşusu Türkiye değil, Yunanistan'dır" diye konuştu ve bu durumu Libya'nın geçici Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed Yunus Menfi'ye de anımsattığını aktardı.

Bu konuda Menfi ile iki ülke arasındaki deniz yetki alanlarını belirleyecek ortak bir heyet oluşturulması konusunda mutabık kalındığını vurgulayan Miçotakis, yaklaşık 10 yılın ardından Libya'ya gerçekleştirilen ziyaretin oldukça başarılı olduğunu söyledi.

Röportajda "Türkiye Yunanistan ilişkilerinde 2020 benzeri bir gerginliği bekleyip beklemediği" yönündeki bir soruya ise Miçotakis, "Oruç Reis araştırma gemisinin tekrar bir gerginlik yaratacağına inanmadığını" söyledi.

Türkiye ile AB arasında yeniden başlayan istikşafi görüşmelerde ortaya konan pozitif gündemin, her an değişebileceğine de bahseden Miçotakis, görüşmelerin seyrini bunun Ankara'nın Yunanistan ve Kıbrıs'a yönelik tutumunun belirleyeceğini savundu.

YUNANİSTAN, MENFİ'Yİ "İSTENMEYEN KİÞİ" İLAN ETMİÞTİ

Libya'da 2014'te Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Fransa'nın da desteğiyle ülkenin doğusunda bazı bölgeleri ele geçiren General Halife Hafter, Trablus'taki hükümete karşı silahlı mücadele başlatmıştı.

Bu tarihten sonra ülkede Trablus ve Tobruk merkezli iki meclis, iki yönetim, iki askeri güç ve hatta iki merkez bankası çalışmaya başladı.

27 Kasım 2019'da Türkiye, Birleşmiş Milletler'in meşru kabul ettiği Trablus hükümetiyle askeri işbirliği ve deniz yetki alanları anlaşması imzaladı.

Bu anlaşmaya Yunanistan, Akdeniz'deki çıkarlarına ters olduğu gerekçesiyle karşı çıktı. İç savaşta Halife Hafter'i destekleyen Atina hükümeti, Libya'nın Atina Büyükelçisi Muhammed Yunus Menfi'yi "istenmeyen kişi" ilan ederek sınır dışı etmişti.

https://www.denizhaber.net/yunanistan-turkiye-ile-libyanin-deniz-yetki-alanlari-anlasmasini-yok-sayiyor-haber-101106.htm

**Yapilmis olan toplanti sonucuna gore ,Yunanistan ve Libya iki ülke arasındaki deniz yetki alanlarını belirleyecek ortak bir heyet oluşturulması konusunda mutabık kaldi. Burada gorusulmesi planlan neler olduguna konsantre olmamiz gerek. Ana konu Turkiye -Libya deniz sinirimi ? yoksa Libya -Yunanistan sinirimi?

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Dibeybe, bugün ilk kez Türkiye'ye geliyor.

Cumhurbaşkanlığı Sözcülüğü, Libya Milli Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe'nin Türkiye-Libya Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nin ilk toplantısı vesilesiyle ilk kez bugün Türkiye'ye geleceğini duyurdu.

Yapılan açıklamaya göre Erdoğan ve Dibeybe'nin başkanlıklarında gerçekleşecek toplantıya ilgili bakanlar da katılacak ve "köklü tarihi bağlara sahip Türkiye- Libya ilişkileri tüm boyutlarıyla değerlendirilecek, işbirliğinin daha da geliştirilmesi için atılabilecek adımlar ele alınacak".

https://t24.com.tr/haber/libya-ulusal-birlik-hukumeti-basbakani-dibeybe-bugun-ilk-kez-turkiye-ye-geliyor,945229

** Libya ile iliskileri sicak tutmak ulkemizin cikarlari icin onemli bir konudur. Hele hele Libya yeni olusuma giderken mevcut iliski seviyemizi ve ulkemizin cikarlarini gozetmek acisindan onemli bir ziyaret. Bu ziyaret sonrasindaki zaman surecinde de Libyada bulunan ve surekli ABD ve AB tarafindan dillendirilmekte olan yabanci savascilarin geri cekimi konusunda da bir takim gelismeler beklenilebilir. Libya Milli Birlik hukumetinin olusumu ile AB ulkeleri Libyanin kapisini mevcut iliskileri gelistirme ,kacak gocmen ,ve asil konu olan Libya pazarindan pay alabilme amci ile  kapiyi asindirmaya basladilar." Italya,Fransa,Yunanistan..."