EF2000 EUROFIGHTER TYPHOON

Fransızlar geçen savunma sanayinde işbirliği için heyet göndermişti. Zor oyunu bozuyor galiba. Belki Fransızların Suriye'de liman işletmesi devralması da işbirliğinin bir parçası olabilir. 

 Bizim derdimiz Yunanistan'a satılan silahlar değil,istediklerini alsınlar.Problem,kısa vadede bizim üretemeyeceğimiz kabiliyetin onlara verilirken,biz istedigimizde dirsek gösterilmesidir.Yoksa Meteor dediginin muadilini birkaç seneye Türk sanayisi yapacak zaten.F35 almalarına da bozulmuyoruz,bize vermedikleri için problem oluyor,o alanda dengeyi bozuyorlar,Kaan bitmis olsa o da problem olmayacak. Kaan'ı gectim Kızılelma/Anka3 motorları hazır olsa o bile yetecek.
 Türk-Yunan silah dengesi diye birşey kalmadi artık,bitti o konu,bunu bir türlü anlayamıyor,göremiyor insanlar.Türkiye artık A liginde bir ülkedir,kıyas kabul etmez.Ordu dört bir yanda üslenmiş,donanma Somali'de MEB koruması yapıyor,Yunan amirali Somali'nin yolunu bilmez.Gitse Husiye vurdurur kendini,geri döner.Onlar sayıyla alıyor,bizim nereye ne kadar depoladığımız belli değil,hangi denge ?

Yunan göbekten bağlı Fransa'ya. İlki Avrupa Birliği fonları yüzünden. İkincisi de savunma sanayi iş birliği yüzünden. Hatta karşılıklı savaş anlaşmaları falan var. O dönemde Fransa, Türkiye'nin hareketlerinden o kadar rahatsız olmuştu ki bu noktaya kadar taşıdıydılar.

10 sene içinde Yunanistan-Türkiye arasındaki güç dengesi ; ABD-Liechtenstein arasındaki güç dengesine benzeyecek bir duruma gelecek...

Yeter ki bu önümüzdeki 10 yılı savunma sanayi projelerimizi elimize gözümüze bulaştırmadan ; başka ülkelerin şehirlerini 82 Musul , 83 Gazze diye diye ifşalamadan , iç siyaset kaygısıyla sağa sola Eyyyyy Üyyyyy diye bağırmadan geçirelim...




YUNANİSTAN'A METEOR FÜZESİ TEPKİSİ
Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, Türkiye'nin Fransa'dan alması planlanan Meteor füzeleri nedeniyle Yunanistan'ın Fransa'ya tepki göstermesine ilişkin şunları söyledi:

"Meteor füzesi hava-hava füzeleri arasında yer alan Avrupa menşeli uzun menzilli yeni nesil bir füzedir.

Eurofighter Typhoon tedarik projesi kapsamında Meteor füzelerini envanterimize katmayı planlamaktayız. Her zaman söylediğimiz gibi bizim önceliğimiz yerli ve milli silah ve sistemlerdir.

Bu kapsamda geliştirmekte olduğumuz Meteor füzesine muadil olan GÖKHAN hava-hava füzesi ile de Hava Kuvvetlerimizi güçlendirmeyi planlamaktayız. GÖKHAN füzesi envantere girinceye kadar Eurofighter uçaklarıyla birlikte Meteor füzesinin de temin çalışmaları sorunsuz olarak devam etmektedir."

Bir süre Yunanistan karşısında artan şekilde lehimizde güç dengesizliği olacak ama eşyanın tabiatı gereği eninde sonunda Yunanistan ulusal savunma sanayini kurarak çözüm arama yoluna gidecektir. Yunanistan için bunu başarmak o kadar kolay ki aslında sadece bir karar vermeye bakar iş. Tabiki kendi KAAN larını helikopterlerini yapacak kadar ileri gitmeyecekler buna ihtiyaçları yok çünkü ama İsrail ile e benzer bir savunma sanayini yani mühimmat, aviyonik, sensör, radar, yazılım, hafif silahlar, zırhlı, araçlar, gemiler gibi alanlarda gelişecekler. Kendi seyir füzeleri hava savunma tanksavar füzeleri olacak kendi Atmaca benzeri füzeleri balistik füzeleri olacak kendi İHA SİHA ları uzayda gözlem uyduları olacak. Bu tabloda biz görece daha iyi yine oluruz ama karşıdakini bu durumda göze alamayabiliriz. İlelebet biz savunma sanayi geliştireceğiz onlar avanak avanak bizi izleyecek sanıyorsanız çok yanılıyorsunuz yaşam onları en sonunda buna mecbur edecek. Neden bu kadar iyi bir tablo onlar için oluşturdum yani balistik füzeye uyduya varana kadar mı yapacaklar denebilir ama evet yapacaklar çünkü bu iş bir başlangıca bakar gerisi kendi kendine tamamlanır. Bir siha bir tanksavar füzesi yaparsan kendini gözlem uydusu yaparken bulursun en sonunda.

Gelelim Yunanistan'ın bize göre avantajlarına. Avrupa projelerine kafadan ortak olacaklar Avrupa tedarik ağına ortak olacaklar Avrupa ülkelerinin orduları neredeyse iç pazar gibi olacak. Kısıtlamalara maruz kalmayacaklar. Diyasporadaki yetişmiş Yunanlıları kullanabilecekler bunu İsrail hep yaptı ve yapıyor... Dezavantajları ise bizim gibi son vidaya kadar üretmek zorunda kalmayacaklar bu yüzden ortak uçak projelerine girerler ama kendileri uçak üretmezler. Belki de üretirler bellide olmaz. Eşeğin aklına havuç getirme diyeceksiniz ama bu eşyanın tabiatı gereği olacak olan bir şey kaçarı yok. Bu güç dengesini ilelebet biz yapacağız onlar imrenerek bakacak sanmayın onu demek istedim bu geçici bir kaç on yıl sadece sonra iki savunma sanayi olan ülke olarak bir birimizi tartacağız Rusya ABD gibi yani. Silah üretmek o kadar zor bir iş değildir motive olunca Sırplar bile neler yaptı Yunanistan gibi bir ülke güle hakıra yapar.

Aslında Yunanistan ile aramızdaki güç oranının değişmesinin sebebi savunma sanayisi değil. Nüfus. 1960 yılında baktığınızda oransal olarak öyle 4-5 kat bir nüfus yokmuş. 3 kat falanmış. Hatta silahlandırma yarışında muhtemelen bu rakamlar baz alınmış. Oransal olarak silah satılmış. Günümüz geldiğimizde 80M Türkiye ve 10M Yunanistan çok komik görünüyor. Daha da kötüsü bunun 2M'dan fazlası Arnavut. Daha da kötüsü bu nüfusun yarısından fazlası yaşlı ve genç yok.

Yunanistan ateşle oynuyor. Eğer dünya ülkeleri sınırları değişim dönemine girersek Yunanistan adaların yarısını kaybeder. Üstüne de Batı Trakya'dan da olur. Gerçekten şu anda politik emeller uğruna ateşle oynuyorlar. Zili basıp kaçıp çocuklar gibi davranıyorlar. Ev sahibi her şeyin farkında ve o an geldiğinde o kafaları tokuşturmasını bilir.

1923'te  7 milyona 12 milyon
1960'ta  8 milyona 28 milyon
1990'da 10 milyona 57 milyon
Günümüzde 10 milyona 85 milyon

-2. Dünya savaşında ölen Yunan sayısı nüfusu etkileyen bir faktördür,
-toprak miktarı nüfusu etkileyen bir faktördür,
-AB ülkelerine,Avustralya'ya ve ABD'ye göç ile giden nüfus etkilidir,
-geçinme zorluğu ile atbaşı giden bireyselleşme ve modern zamanların modası şehir hayatı sebebiyle doğum oranlarının azalması etkilidir,


Bizde ise tam tersi savaşsız uzun yıllar ,geniş toprak,yakın zamana kadar devam eden kırsal hayat ve politika haline gelen çok çocuk sahibi olma hali sebebiyle nüfus haddinden fazla artmış. Giden dış göçten daha fazla gelen dış göçmenimiz de cabası (80'lerde Bulgaristan,50'ler ve 90'larda Irak,50'ler ve 2000'lerde Suriye, Afganistan, Afrika derken kayıtsızlarla 90 milyonu geçtik.

Bu iy mi ? Ev yetiştiremiyoruz, okul yetiştiremiyoruz, hastane doktor yetiştiremiyoruz, sanayi yatırımı çalışan sayısı aynı kalırken emekliye maaş yetiştiremiyoruz. Tarım ve hayvancılık ürünü yetiştiremiyoruz. Balık yemeden ölen var.  İstanbul'da yaşayıp boğazı göremeyen var. Yatay mimariye geçemiyoruz, her yer beton. Çok insan bazen iyidir ama kararında kalsaydık iyiydi. 16 milyonluk şehir mi olur yahu.

Avrupa ve yunanistan için geçerli olan şehir hayatı bize de geldi, bireyselleşme arttı, hayat zorlaştı artık bizde de nüfus artışı yavaşlayacak, duracak ve azalacak.

Bazı işler için göçmen almak şart olacak. Ama açık kapıyla almak var, Kanada ve Amerika gibi şartlara bağlı almak var.

İmparatorluklar yıkıldı ulus devletler geldi, şimdi sırada değişken ve karışık nüfuslu modern devletleşme var. Hepsi aynı karışıklığa erince de zaten sınırların bir anlamı kalmayacak. Ülke , ulus,sınır savaşı da gereksiz bir durum olacak. Şirketler herşeyin sahibi olunca her şey şirketler arası anlaşmalar ile hallolur. Egedeki, Akdeniz'deki madenleri , gazı petrolü de kıyı devletler ve sermaye sahipleri ile ortak bir şirket kurar çıkartırız ne olacak.

 Önce bölge sonra kıta sonra da dünya devletine doğru emin adımlarla gidiyoruz. 

1923'te  7 milyona 12 milyon nüfus oranı savaş sonrası şimdiki haritada olan nüfus.
Savaş esnasında Serv dönemi haritasında Türkiye nüfusu her halde 2 milyonu bile bulmuyordu mantıken. Vallahi ulu önder Atatürk mucize yaratmış. Şu haritaya bakıpta nasılsa isyan eder bir gün kurtulurduk sananlar hep bugünkü nüfus baskınlığına göre tahminde bulunuyor. Selanik'tekiler Trakya'dakiler kurtulamadılar işte gitti mi gidiyor zaman hakim güçten yana işliyor. İstanbul bile giderdi vallahi. Vallahi toprakların kapanın elinde kaldığı bu en son medeniyetsiz devri çok iyi savuşturmuşuz o tarihlerde toprağı kapan hele ki, sınırı da varsa üstüne çöküyordu kazanılmış toprak oluyordu bakın Zengezur u alamıyoruz işte. Ulu önder Atatürk'ü sevmeyen şerefsizler elini bırakıp ayanı öpsün vallahi azdır

1923'te  7 milyona 12 milyon
1960'ta  8 milyona 28 milyon
1990'da 10 milyona 57 milyon
Günümüzde 10 milyona 85 milyon

Günümüzdeki 1/8.5 oranı 1800'lerin başlarına benzer. Yunanistan 1-1.5 milyon civarında o sıralar, Anadolu 10 milyon civarı. Yunanların nüfus evrimi batı Avrupa ülkelerine baya benzer, 1800'lerde katlanan nüfus 1900'lerde azalan hızda artmaya devam edip 2000'lerde düşüşe geçiyor. Anadolu 1300-1900 arasında aşağı yukarı hep 10 milyon, 1900'lerde müthiş bir artış var. Benim düşüncem 1/8.5 coğrafyanın dayattığı uzun vadeli bir oran, bazı yüzyıllar sapma olsada.

Yunanlar 1923'deki müthiş oranı bir daha zor bulur, yeni bir sanayi devrimi benzeri bir şey gerek Yunan öncülüğünde.

https://en.wikipedia.org/wiki/Demographic_history_of_modern_Greece

Türkiye yakında Meteor ile 40 Eurofighter (T4/5) kontratını yapacak.

▪️Türk uçaklarının farklı çeşitleri  olacak; tek pilot/çift pilot T4 ve geliştirilmekte olan model (T5)

▪️Eurofighters, F16'lardan önce 2028'in ilk aylarında teslim edilmeye başlayacak.

▪️12 adet LockheedMartin C130 SuperHercules nakliye uçağı için ise görüşmeler tamamlanmak üzere. Gelişmeler yakında kamuoyuyla paylaşılacak

ABD ile 40 adetlik F-16 Blok 70 modeli için anlaşma tamam

Amerikan Lockheed Martin üretimi F-16 Block 70'lerden daha önce muhtemelen 2028'in ilk aylarında veya daha erken Türk Hava Kuvvetleri filosuna katılacak

ABD'den F-16 Blok 70 alım paketi, AMRAAM AIM-120C-8 füzesi tedarikini de kapsıyor.

Geriye 40 adetlik  beşinci nesil savaş uçağı F-35 anlaşması kalıyor.
-Güntay Şimşek

https://x.com/ogzhn_uyg/status/1894472190759764443?ref_src=twsrc%5Egoogle%7Ctwcamp%5Eserp%7Ctwgr%5Etweet