EF2000 EUROFIGHTER TYPHOON

Herhangi bir sıcak çatışma durumunda kim takar Almanya'yı. Ülkemizin savunması için kullanacağımız silah sistemlerini nerede ve nasıl kullanacağımızı kimseye sormaya gerek yok. Aksini iddia eden uçaklarını alıp bir taraflarına...

Herhangi bir sıcak çatışma durumunda kim takar Almanya'yı. Ülkemizin savunması için kullanacağımız silah sistemlerini nerede ve nasıl kullanacağımızı kimseye sormaya gerek yok. Aksini iddia eden uçaklarını alıp bir taraflarına...

Çok doğru... savaş ortamı hasıl olduğunda verilen garantiler, sözler, antlaşmalar vs. gibi kısıtlamaların tamamı geçerliliğini yitirir. Top yekûn savaşta Allah ne verdiyse dibine kadar kullanmak farz-ı ayn' dır. Ha!... peki ne olur? savaş bittikten sonra yıllarca sürecek ambargolara maruz kalırız... diplomatik engeller, her alanda ödettirilmek istenen bedeller vs. önümüze yüklü bir fatura olarak getirilir. Zaten millet, devletiyle birlikte çıkarılacak faturaya katlanmaya hazırdır. Asıl olan savaşı kazanarak düşmana bedel ödetmektir. Ondan sonra Kıbrıs Barış Harekatı örneğinde olduğu gibi diplomatik ve ekonomik alanda mücadele yıllarca sürer gider. Neticede gülü seven dikenine katlanır. İnşallah günün birinde dikensiz gül bahçelerine de sahibi oluruz.

Alman şartlarını kabul ettiğimize göre; Yunanistan ile bir denge ortamı yaratarak, Yunan tarafının hepi topu 24 Rafale uçağına güvenerek bir akılsızlık yapmasını engelleme çabası olarak algılıyorum. Yoksa Alman mış, Amerikan mış bilmem ne belaymış... hiç bir kısıtlamayı Türk milletinin hazmetmesi mümkün değildir. İnsanın her şeyden önce haysiyetine dokunuyor.   

İşin aslı ben sizin kadar iyimser değilim

Eyer kısıtlama ve limitleme sözkonusu ise,20+20 şeklinde bir anlaşma yapıp ilk 20 adet tranche4 ve ecrs Mk2 radarlı versiyonu alıp diğer 20 adet paket için beklemeliyiz...

Aklıma Almanyanın G.doğuda yaptığı Tank kullanma kısıtlaması geliyor, bazı yedek parçaların gelmediği söylenir.

Aynı durum ef2000 dede gelir ve tıpkı gerek f35 gerek Ukrayna'daki kısıtlanan F16 lar gibi bunun ef2000'de yapılmayacağının garantisi yok , sonuçta bir taahhüt veriyorsun ve buna uymadığın zaman belirli başlı yaptırımları kabul ediyorsun...

Şayet bu şartlar doğru ise 20 den fazla sipariş verilmemeli ,20 tane teknolojik gelişim için ve NATO,Ab uyumluluğu için yeterli.

http://all-andorra.com/rolls-royce-turbomeca-adour/

Bence İngiltere ile anlaşma yapıp jaguar spectra ve T45 goshawk'ta kullanılan motoru gerek kızılelma gerek Anka3'e uyarlayıp bunları hızlı ve daha fazla sayıda envantere katmak daha faydalı olacaktır.

Yada

TF6000 ve TF10000 için danışmanlık ve teknoloji transferi ile daha hızlı bir biçimde envantere katmak bunun için Rolls Royce'dan destek alınabilir.

Alman bir yandan başını kuma gömmüş bir yandan hala ego tatmini derdinde. Alman siyasetçisi bu karar ile seçmene kuyruğu dik tuttuklarını gösterme çabasında. Yine Fransız, Yunan'ı açıktan satmışken, belli ki Türkiye karşısında böyle bir manevrayı bir taraftan yediremiyorlar. Her ne kadar demokrasi kassalar da, gurbetçileri çalıştırdıkları 2. Sınıf işler alışkanlığı ile Almanya'nın zencileri bizler olduk. Alışkanlıkları bırakmak kolay değil belki ancak artık çok şey değişti. Ne o Kürtçü faşistler, ne Yunan Almanı savunmayacak, üretim gücü, kapasitesi için yine o aşağıladıkları Türk'e mahkumlar.

Geçen Almanya'ya giden ancak geri dönen bir Türk doktorun röportajına rastladım internette. Almanya'da kazanmak için ne kadar çok çalışılırsa verginin arttığını, para biriktirme imkanının olmadığını , bir yandan da Alman faşistler ile uğraşmak zorunda kaldığını, hastası bile olmayanların sisteme gerçek dışı şikayetlerle iftiralar attıklarını söylüyordu. Evet Alman, Batı para baronlarının elinde oyuncak olmuş, vergi toplama derdinde. Öyle noktalar ki vergi tuzağı denilen, verginin verimliliğinin kalmadığı insanların çalışmaktan vazgeçtiği marjinal çizgi çoktan geçilmiş.

Alman ambargodan bu noktaya gelirken karşılarında yalvaran, alttan alan yoktu. Mecburiyetten bu noktaya geldiler.

Turan Oğuz:

Bir filo Eurofighter Typhoon'un ilk ne zaman harekata hazır olacağını (IOC) hayal ediyorsunuz? 2025 mi? 2026 mı?

Türkiye Ekim 2023'te Typhoon için ilgisini açıklamıştı, ilk teklifin gelmesi bile 1,5 yıl sürdü.

Bundan sonra iyi ihtimalle; 6 ay teklif değerlendirilecek, 6 ay yeniden teklif (BAFA) istenecek: 2026 Q1

1 yıl sözleşme görüşmeleri ile Almanya ve Fransa'nın son kez ikna edilmesi sürecek: 2027 Q1.

Hepsi yeni olursa ilk uçakların (T4) gelmesi 2029.

40 uçağın teslimlerin tamamlanması 2032-2033.

Muhtemel başlangıç harekat kabiliyeti (IOC): 2030

Muhtemel tam harekat kabiliyeti (FOC): 2033.

Bende kendimi karamsar zannederdim...    

Bu adam ne anlatıyor Allah aşkına? Teklif süreci 1,5  yıl sürmedi. Süreç uzadıysa bu da almanların cavcav tutumlarından kaynaklandı. Herifin ortaya attığı sunum baştan sonuna kadar asparagas

Bu Turan oguz denen kisi ciddiye alinacak birisi dehil..Twetterde de sacmaliyor..

1 yıl oldu bu başlığa yazmayalı.
son yazdığımdan beri fikrim değişmedi,  almayız biz bunları.

fakat,  Adalar denizinde  kimseye  bağlı olmadan yapılabilecek şeyler de var.
elimiz kolumuz o kadar bağlı değil.
Adalar Denizi üzerinde ille de  savaş  uçağı  uçurma  durumu  yok.

kısa vadede tek çözüm yolu her türden füze üretiminde gaza basmak.
Siper ve Tayfun sayısını  hızlıca arttırıp  sahil şeridinin  güvenliğini  yerli sistemlerle sağlayacağız  mecbur.

Anadolu ve TB3  ikilisi de  önemli  olacaktır.
ek olarak da havadan havaya füze taşıyan  insansız  Akıncı ile ne  yapılabileceğine  bir bakmak yararlı olur.
ve  hatta belki  Gökhan füzesinin  Hürkuş'a  ve  Atak  helikopterine  entegrasyonu düşünülebilir.
Hürkuş'tan veya  helikopterden ateşlenen füze gemilerin veya sahil şeridindeki Siper radarlarının  güdümüyle de işini  yapar .
en sonunda  yerli motorlu  insansız jetlerle   Adalar Denizi  üzerinde   kimseye bağlı kalmadan  oldukça etkin bir güvenli  hava sahası  oluşabilir.

http://youtu.be/sVAE6D55Ey4?si=ANnhvAmsh1mmQ8QL

Ardan Zentürk ef2000 için olumlu konuşmuş,F16 için ise ABD kongresi ile yahudi,Ermeni diasporası olduğu için gelmesi zor olduğunu bu yüzden ef2000'e yöneldiğimizden bahsetmiş.

Sizinle bir ortak noktamız var herhalde. Ben de Arda Zentürkü  ilgiyle izlerim. Kendisinin çok keskin bir siyasi görüşü var

Almanya'nın bu uçaklar için; "Ege Denizi üzerinde uçuramazsınız" şeklinde bir şartının olduğunu zannetmiyorum.
Eğer varsa da bizimkilerin kabul edeceğini hiç düşünmüyorum.
Özellikle de böyle bir konjonktürde.

Almanya'nın bu uçaklar için; "Ege Denizi üzerinde uçuramazsınız" şeklinde bir şartının olduğunu zannetmiyorum.
Eğer varsa da bizimkilerin kabul edeceğini hiç düşünmüyorum.
Özellikle de böyle bir konjonktürde.

Almanlar çok rahat sart koyarlar...

Biz de "denize düşen yılana sarılır " durumunda olabiliriz...

Ha gerçek çatışma durumunda ne olur bilemem...

Leopar tanklari içinde kısıtlamalar vardı ama takmadik diyenler vardı.. Ne kadar doğru yanlış bilemem...