Dünyadaki 442 santral kapanmadıkça nükleer enerjiden vazgeçmeyiz

Başlatan darkevvilboy, 25 Mart 2011, 13:38:53

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Japonya'da nükleer santralde meydana gelen kaza, Türkiye'de santral inşasını tartışmaya açtı. Nükleer konusunda kararlılığını dile getiren Enerji Bakanı Taner Yıldız, "Nükleer santralden biz vazgeçsek, dünyadaki 443 olan santral sayısı 442'ye düşer, santral sayısı 1 azalmış olur." diyor. Bakan, Mersin-Akkuyu, nükleer santral sahasının depremselliğinin yeniden ele alınacağını kaydetti.
Türkiye, 50 yıllık nükleer hayalini gerçekleştirmek için Ruslarla Mersin Akkuyu'da nükleer santral inşası konusunda anlaşma imzalarken, Sinop için de Japonya ile görüşmelerini sürdürüyor. Ayrıca üçüncü bir santral kurulması için yer belirleme çalışmaları devam ediyor. Ancak, bütün bu gelişmeler sürerken Japonya'da 9 şiddetinde deprem ve tsunami sonucu bu ülkedeki Fukushima Nükleer Santrali'nde kaza meydana gelmesi, nükleer santral konusundaki tartışmaları alevlendirdi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ise nükleer santral inşası konusunda kararlı. Konuyla ilgili Zaman'ın sorularını cevaplandıran Bakan Yıldız'ın görüşleri şöyle:

Japonya'da üzücü bir deprem ve nükleer kaza yaşandı. Bu gelişmeler Türkiye'yi nasıl etkiledi? Nükleerden vazgeçilebilir mi?

Þunu söyleyebilirim; nükleer santralden biz vazgeçsek, dünyada sadece şu olur: 443 santral sayısı 442'ye düşer, nükleer santral sayısı 1 azalmış olur. Yani biz nükleerden vazgeçtik diye dünya da vazgeçecek değil. Bu nedenle, dünya 442 nükleer santrali kapatma kararı almadıkça biz de kararlılığımızı gözden geçirmeyiz. Biz otobana girdik, geri dönüş yok. Ama, eleştiriye de açığız.

Japonya'daki gelişmelerden sonra Türkiye'de nükleer güvenlik tartışılıyor. Kamuoyu biraz tepkili, göz ardı ediliyor diye...

Güvenlik çok önemli bir konu ve mutlaka gözden geçirilecek. Fakat burada bir yanlış yapılıyor. Japonya'daki nükleer kaza hatırlatılıyor ve ilk soru 'Nükleerden vazgeçecek misiniz, geçmeyecek misiniz?' veya 'Nükleerde var mısınız, yok musunuz?' Bu kadar net ve keskin sorular soruluyor. Biz de 'Varız, yapacağız' diyoruz. Soru, 'Bu kadar kararlı mısınız?', cevap 'Evet, kararlıyız'. Oysa, Japonya'daki olay herkes ve her kesimle ilgili bir husustur. Kimse kulaklarını tıkayamaz. Sıra dışı bir afet var. Güvenlik önlemleri artırılmalı. Ama, soru 'Nükleerden vazgeçtin mi geçmedin mi?' diye sorulursa biz de, 'Vazgeçmedik' diyoruz. Çünkü, Çernobil'den sonra dünyada 140 santral işletmeye alındı, herkes bunu yaptı, bütün gelişmiş ülkeler, Fransa, Japonya, Güney Kore vb.

Mersin-Akkuyu'da deprem riski var. Deprem güvenliği için yeniden bir değerlendirme olacak mı?

Evet, nükleerde güvenlik tartışılmalıdır, konuşulmalıdır. Biz güvenlik konusuyla ilgili şunu diyoruz: Deprem güvenliği yeniden ele alınacak. Fakat, bu kaza olmasaydı depremselliği ele almayacak mıydık? Bundan vaz mı geçecektik? Bu göz ardı edilecek bir kalem değil. Biri çıkıp, 150 yıl orada kaza olmayacak dese, garanti verse işletme süresi boyunca hiçbir deprem olmayacak dese dahi, depremle ilgi önlem almak lazım, bunu alacağız biz. Bu çerçevede Mersin-Akkuyu'nun güvenlik önlemleri yeniden ele alınacak, lisanslanmış olan yer haritası, jeolojik yapısı proje firması Ruslar tarafından yeniden ele alınacak, yeniden lisanslandırılacak. Bu çalışmalar yapıldıktan sonra ilgili bütün kamu kurum ve kuruşlarından izin alınacak. Burada tsunami etkisi konuşuluyor. Bütün bunlar dikkate alınarak, kurulacak santral Türkiye'nin en güçlü binası olacak. Yani güvenlik önlemlerinin hepsi tek tek elden geçirilecek, lisans alınmış olsa dahi.

Türkiye-Japonya nükleer görüşmeleri, kazadan sonra nasıl etkilenir? Süreçte aksama olur mu?

Japonya ile müzakereler devam ediyor. Fakat, deprem sonrası ben Japon tarafını arayıp, 'Geçmiş olsun, yapabileceğimiz bir şey var mı?' diye sordum. Başka bir şey de konuşmuyoruz. Çünkü, Japonya ile ilgili televizyona baktığımızda görüştüğümüz kişiler kazanın başında görev yapıyor. Daha önceki görüşmelerimizde çalışmaların mart sonuna kadar sonuçlandırılmasını istemiştik. Sonuçlanmazsa ne olur? Ortada olağanüstü bir durum var. Japonya tarafı isterse süreyi uzatacağız.

Tekrar olacak ama güvenlik konusunda endişeler var. Riske mi atılıyor insanlar?

Biz insanları riske atacak herhangi bir iş yapmayız. Burada güvenlik önlemlerini artıracak unsurları halkımızla daha çok paylaşmalıyız, evet ama, kamuoyu daha çok 'Nükleerde var mısınız, yok musunuz?'a yoğunlaşıyor. Þeffaf olmamız lazım, tamam ama, vazgeçtik desek, basında manşet olacak. Diğer anlatımlarımız manşet olmuyor. Bunun dışında güvenlikle ilgili bütün endişeleri paylaşıyoruz ve her türlü tedbiri alıyoruz, takip ediyoruz ve halkımızı en küçük riske atacak bir olayın içinde de olmayız. Tabii bir de, her enerji kaynağına karşı bir çevreci grup var. Bunlara dikkat etmek lazım.
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1112507&title=dunyadaki-442-santral-kapanmadikca-nukleer-enerjiden-vazgecmeyiz Mesajı Paylaş
  • Gösterim 3,685 
  • Genel Konular
  • 2 Yanıtlar



#1
nükleer enerji gerekli mi...bence kesinlikle evet
riskli mi....yeni nesil santrallerde çok yüksek güvenlik standartları olsa dahi işin içinde "nükleer" olunca ...evet riskli
şu durumda bırak vazgeçmeyi geç bile kalındı ama benim asıl sıkıntım şu nasıl doğal gaz da petrolde yurt dışına bağımlıysak bunda da o olacak çünkü nükleer yakıtı biz üretmeyecez bildiğim kadarı ile öyle bir tesisimiz yok ve yine bildiğim kadarı ile cevher olarak uranyum yatağımız olsada bunları işleyemeyince bağımlılık devam edecek

onuniçin enerji bağımlılığımızı azaltmak için santral sayısını artırmak ama hepsinden önce yakıt üretmek ve atık depolamak için gerekli altyapının hazırlanması lazım ve bu iki konu ile ilgili her hangi birşey duymuş dadeğilim şahsen ve bu beni üzüyor , düşündürüyor vallahi.. ??? Mesajı Paylaş

#2

Rusya, 2025'e kadar hızlı nötron teknolojisine sahip olacak.


Atomexpo-2015 forumunda konuşan Rosatom Genel Müdürü Kiriyenko, Rusya'nın 2025 yılına kadar hızlı nötron reaktörleri teknolojisine sahip olacağını açıkladı.

Forumda söz alan Rosatom Genel Müdürü Sergey Kiriyenko, bu teknolojinin, geleceğin nükleer enerjisinin gelişimi için bir ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Nükleer yakıt döngüsünün kapanması ve nükleer atıkların önemli ölçüde azaltılması için gerekli olan bu teknolojiye çok az sayıda ülkenin sahip olduğunu belirten Kiriyenko, Rusya'nın bu alanda lider durumda olduğunu kaydetti.

'RUBLEDEKİ DÜÞÜÞ ROSATOM'U ETKİLEMEDİ'

Rusya Federal Atom Enerjisi Kurumu (Rosatom) Mali İşler Direktörü Nikolay Solomon, Rusya ekonomisindeki düşüşün, kurumun ne Rusya ne de yurtdışındaki çalışmalarını etkilemediğini söyledi.

Geçen yılın sonuçlarına göre, Rosatom'un 10 yıl vadeli yurtdışı sipariş portföyü rekor miktara ulaşarak 101,4 milyar dolar olarak gerçekleşti. Solomon, "Büyüme, 150 milyar dolara ulaşacak" dedi.

Rosatom yetkilisi, "Rosatom'un hiçbir çalışanı hiçbir şirketinin yaptırımlara maruz kalmadığına da dikkat çekti.
RUSYA VE ABD ARASINDAKİ İÞBİRLİĞİ DEVAM EDİYOR

Rosatom Başkan Yardımcısı Kirill Komarov, nükleer enerji alanında Rusya ve ABD arasındaki işbirliğinin aksamadan devam ettiğini bildirdi.

Yeni ortak projeler ve yeni sözleşmeler için olanakların incelendiğini kaydeden Başkan Yardımcısı, ABD'deki nükleer santrallerin ihtiyaçlarının yaklaşık yüzde 20'sinin Rusya tarafından temin edildiğini, bu ülkeye yaklaşık 6 milyar dolarlık malzeme ihracatı için iki ülke arasında anlaşıldığını hatırlattı.

Komarov, Rosatom'un yurtdışı sözleşme portföyünün orta vadede 64 nükleer güç ünitesini içerdiğini de sözlerine ekledi.

http://tr.sputniknews.com/ekonomi/20150601/1015763663.html#ixzz3bqB9V2IE
Biz daha nüklere gecemedik. Adamlar nötron a geciyor... Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz