İSTANBUL KANALI

Başlatan Subutay, 11 Mayıs 2011, 20:56:20

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

#160
Muhalefet, biz iktidar olduğumuzda projeye yatırım yapanların parasını ödemeyeceğiz deyince; CB dün çıktı ve dedik ki, neyi vermiyorsunuz! O parayı sizden söke söke alırlar! dedi.

Duyduğumda kulaklarıma inanamadım. Bir proje yapıyorsunuz ve anlaşmazlık durumunda LONDRA MAHKEMELERİNİ yetkili kılıyorsunuz! Bu nasıl iştir ya... Dünyanın neresinde görülmüş? Bu memleket sömürge mi, dominyon mu, muz cumhuriyeti mi?

Dedelerimiz, günün birinde adam biri çıksın ve ulusal projelerde herhangi bir anlaşmazlık çıkarsa, LONDRA MAHKEMELERİNİ YETKİLİ KILSIN diyerekten şehit olmadı. Ben bu projeye karşı çıkarken; aynı zamanda dedelerimizin mübarek şehit kanlarına da sahip çıkıyorum.

İstiklâl Savaşı' nın en büyük getirisi KAPÜTÜLASYONLARIN kaldırılması olmuştur. Ve biz dedik ki, Türkiye Cumhuriyeti hudutları içinde T.C kanunları geçerlidir. Ve bunu bütün dünyaya kabul ettirdik. Þimdi adamın biri çıkmış ve İngiliz Mahkemelerini yetkili kılıyor. Doğal olarak isyanlardayım.

Yarabbi sen büyüksün... Artık duy sesimizi. Üçler, beşler, yediler, kırklar aşkına. Ahmed-i Muhtar Muhammed Mustafa aşkına... Duy sesimizi Yarab-ül Alemin diyoruz. Aksi taktirde II. İstiklâl Savaşımızı vermek zorunda kalacağız ve bir Atatürk' ümüz daha yok. Halen meseleyi idrak edememiş olanlar için mesele bu kadar vahimdir.
  Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: Partikül - 27 Haziran 2021, 15:47:19
Muhalefet, biz iktidar olduğumuzda projeye yatırım yapanların parasını ödemeyeceğiz deyince; CB dün çıktı ve dedik ki, neyi vermiyorsunuz! O parayı sizden söke söke alırlar! dedi.

Duyduğumda kulaklarıma inanamadım. Bir proje yapıyorsunuz ve anlaşmazlık durumunda LONDRA MAHKEMELERİNİ yetkili kılıyorsunuz! Bu nasıl iştir ya... Dünyanın neresinde görülmüş? Bu memleket sömürge mi, dominyon mu, muz cumhuriyeti mi?

Dedelerimiz, günün birinde adam biri çıksın ve ulusal projelerde herhangi bir anlaşmazlık çıkarsa, LONDRA MAHKEMELERİNİ YETKİLİ KILSIN diyerekten şehit olmadı. Ben bu projeye karşı çıkarken; aynı zamanda dedelerimizin mübarek şehit kanlarına da sahip çıkıyorum.

İstiklâl Savaşı' nın en büyük getirisi KAPÜTÜLASYONLARIN kaldırılması olmuştur. Ve biz dedik ki, Türkiye Cumhuriyeti hudutları içinde T.C kanunları geçerlidir. Ve bunu bütün dünyaya kabul ettirdik. Þimdi adamın biri çıkmış ve İngiliz Mahkemelerini yetkili kılıyor. Doğal olarak isyanlardayım.

Yarabbi sen büyüksün... Artık duy sesimizi. Üçler, beşler, yediler, kırklar aşkına. Ahmed-i Muhtar Muhammed Mustafa aşkına... Duy sesimizi Yarab-ül Alemin diyoruz. Aksi taktirde II. İstiklâl Savaşımızı vermek zorunda kalacağız ve bir Atatürk' ümüz daha yok. Halen meseleyi idrak edememiş olanlar için mesele bu kadar vahimdir.

+1 Mesajı Paylaş

Lütfen kullandığımız kelimelere dikkat edelim arkadaşlar!

Kanal İstanbul ile ilgili görüşleri daha önce belirtmiştim. Bize faydasından çok zararı dokunacağını düşünüyorum.

Devletin yaptığı bu tip projeler hakkında herkes fikrini dile getiriyor. Bu normal bir durum. Ancak kaç kişi o projelerin gerçekleşmesi için yapılan ihalelerin, yapılan sözleşmelerin içeriğini biliyor?

Devlet vatadaştan vergi alıyor. Neden? Yol, su, elektrik vs hizmetleri sağlamak için diye öğretilmişti bize zamanında. Ama vergi dışında bunlara sürekli fatura kesiliyor. Ama devlet yol yapıyor. Vatandaş o yolu kullanmak için yine para veriyor. Yap-işlet-devret ile özel sektöre yaptırılıyormuş. Devletin kasasından tek kuruş para çıkmıyormuş vs. İyi de belirli sayıda araç geçişi garantisi veriliyorsa ve o sayının altında kalınıyorsa, ki pandemi nedeniyle epey zaman şehirlerarası ulaşım durmuştu, bunun bedelini devlet ödemiyor mu? Bir de bugünlerde daha da dillenen iddialar var. Hani devletin kasasından para çıkmadan yapılan işler gibi işlerde, devletin bankasından kredi verip sonrasında bunu geri almamak gibi! Ne yazık ki ülkemiz ilginç bir halde. Hiç bir şey net değil, iddialar bol, iddiaları çürütecek argüman dahi yok, hiç bir şey şeffaf değil!

Siyaset bizde hep aynı. Muhalefet bozuk plak gibi. Hep laf, hep şikayet. Sürekli sorunları dile getiriyorlar, ancak o sorunların çözümü için hiç bir önerileri olmuyor. Sadece karşı çıkmak için konuşuyorlar. İktidara sorsan her şey güllük gülistanlık. Her şey yolunda. Aksini iddia eden zaten hain! Bütün dünyanın bizi kıskandığını sanan ilginç ve sabit bir destekçi kitlesi var.

Geçenlerde yeni açılan bir alışveriş merkezine gittim. Reklam amaçlı araçlar getirmişler. Aracın vergisiz fiyatı satış fiyatının yaklaşık üçte biri kadar. Yani kendine bir araba alırken devlete de iki araba parası veriyorsun. Haydi bu araç lüks diyelim, normal bir binek arabayı almak ble bizde senelerce kredi ödemeye mahkum ediyor. Aynı aracı mesela öğrencilik yıllarında yurt dışında okurken garsonluk yapan arkadaşım orada bir kaç para biriktirerek alabiliyorken dünyanın bizi kıskanması gayet normal!

Üretip dünyaya satmamız gerekirken, üretmediğimizi fazlasıyla tüketen bir toplum haline getirildiğimizin farkında bile değiliz. Tüketim sadece ekonomiyi hareketlendiriyor. Güçlendirmiyor!

Konuyu biraz dağıtmış gibi görünebilirim. Ancak Kanal projesinini de bu genel durumdan hiç bir farkı olduğunu sanmıyorum. Milleti ilgilendiren her projenin her detayı kesinlike şeffaf olmalı! Neyin neden, kime , nasıl ve ne zaman yaptırıldığı, bütün herşey açık şekilde görülebilmeli. Lafla değil! Belge ile! Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

#163
Niye Turkiye Cumhuriyeti mahkemeleri muhatap alinmaz.

Oncelikle konuyu Kanal Istanbul veya Iktidarin yapmis oldugu icrattlardan ayri tutarak cevap verecegim.
"yani genel kaide"

Onclikle dis finans gerektiren buyuk olcekli proje veya yatirimlarda ,Yatirim yapicilar alacaklarini guvence altina alabilmek icin konu uzerinde olusabilecek anlasmazliklarin cozumunde genelde ya Isvicre mahkemelerini tarafsizlik nedeni veya Ingiliz mahkemelrinde cozumu tercih ederler Ingiliz yargisinin cogu ulkenin yargi sistemine gore etkin ve bagimsiz oldugundan dolayi. Yani bir tur guven.  Niye Turk yargisini pass geciyorlar derseniz .Oncelikle birakin yabancilari bizler bile kendi yargimiza olan guven ve tarafsizligindan suphe duymaktayiz. Birakin anlasmazlik konusunda  ingiltere veya isvicre adalet sistemine gidilmesini bir yana ozel veya devlet projelerinde ozel kredi finansman garantisi yeterli gorulmedigi cogu zaman devlet guvencesine tabiyiz. Bu da ne durumda oldugumuzun malesef gercekleridir.

Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: SKYWOLF - 27 Haziran 2021, 17:55:02
Lütfen kullandığımız kelimelere dikkat edelim arkadaşlar!

Kanal İstanbul ile ilgili görüşleri daha önce belirtmiştim. Bize faydasından çok zararı dokunacağını düşünüyorum.

Devletin yaptığı bu tip projeler hakkında herkes fikrini dile getiriyor. Bu normal bir durum. Ancak kaç kişi o projelerin gerçekleşmesi için yapılan ihalelerin, yapılan sözleşmelerin içeriğini biliyor?

Devlet vatadaştan vergi alıyor. Neden? Yol, su, elektrik vs hizmetleri sağlamak için diye öğretilmişti bize zamanında. Ama vergi dışında bunlara sürekli fatura kesiliyor. Ama devlet yol yapıyor. Vatandaş o yolu kullanmak için yine para veriyor. Yap-işlet-devret ile özel sektöre yaptırılıyormuş. Devletin kasasından tek kuruş para çıkmıyormuş vs. İyi de belirli sayıda araç geçişi garantisi veriliyorsa ve o sayının altında kalınıyorsa, ki pandemi nedeniyle epey zaman şehirlerarası ulaşım durmuştu, bunun bedelini devlet ödemiyor mu? Bir de bugünlerde daha da dillenen iddialar var. Hani devletin kasasından para çıkmadan yapılan işler gibi işlerde, devletin bankasından kredi verip sonrasında bunu geri almamak gibi! Ne yazık ki ülkemiz ilginç bir halde. Hiç bir şey net değil, iddialar bol, iddiaları çürütecek argüman dahi yok, hiç bir şey şeffaf değil!

Siyaset bizde hep aynı. Muhalefet bozuk plak gibi. Hep laf, hep şikayet. Sürekli sorunları dile getiriyorlar, ancak o sorunların çözümü için hiç bir önerileri olmuyor. Sadece karşı çıkmak için konuşuyorlar. İktidara sorsan her şey güllük gülistanlık. Her şey yolunda. Aksini iddia eden zaten hain! Bütün dünyanın bizi kıskandığını sanan ilginç ve sabit bir destekçi kitlesi var.

Geçenlerde yeni açılan bir alışveriş merkezine gittim. Reklam amaçlı araçlar getirmişler. Aracın vergisiz fiyatı satış fiyatının yaklaşık üçte biri kadar. Yani kendine bir araba alırken devlete de iki araba parası veriyorsun. Haydi bu araç lüks diyelim, normal bir binek arabayı almak ble bizde senelerce kredi ödemeye mahkum ediyor. Aynı aracı mesela öğrencilik yıllarında yurt dışında okurken garsonluk yapan arkadaşım orada bir kaç para biriktirerek alabiliyorken dünyanın bizi kıskanması gayet normal!

Üretip dünyaya satmamız gerekirken, üretmediğimizi fazlasıyla tüketen bir toplum haline getirildiğimizin farkında bile değiliz. Tüketim sadece ekonomiyi hareketlendiriyor. Güçlendirmiyor!

Konuyu biraz dağıtmış gibi görünebilirim. Ancak Kanal projesinini de bu genel durumdan hiç bir farkı olduğunu sanmıyorum. Milleti ilgilendiren her projenin her detayı kesinlike şeffaf olmalı! Neyin neden, kime , nasıl ve ne zaman yaptırıldığı, bütün herşey açık şekilde görülebilmeli. Lafla değil! Belge ile!

Iste bu.

Benim aradigim yapici muhaliflik bu.

Bu Kanal tam olarak ne getirecek ne götürecek orasi cogunukla halen sir. Bu kanala gercekten ne derecede ihtiyac var? Yüksek tonajli gemilere emniyetli sefer garanti edebilecek mi? Evergreen vakasi yasandiginda bu kanalin kapasitesi artacak. Ama bu tür büyük kazali engeler cok nadir yasaniyor. Montrö antlasmasinin altini ne derecede oyuyor? Bu antlasma aslinda genel olarak dogal su yollarin hakimimyetimizin belgesi. Bana kalirsa arkasinda genel olarak yatan bu düsünce. Kanal Istanbul amaclanan gemi seferlerinin sayisini tuturmasa Kanala yakin bir mülk sahibi olanlara emlak piyasasini hareketlendirir. Simdilik benim görebildigim tek positif bir faktör bu.

Benim kafami kurcalayan akintilara karsi erozyonu önlemek icin ne tür teknikli tedbirler amaclaniyor? Istanbul Bogazi binlerce sene sonra yatagina az cok oturdu, ama erozyon az ölcüde olsa devam ediyor. Bu Kanal Panama Kanalina benzemeyecek. Akintilari kontrol etmek icin savak kapaklari düsünülüyor mu? Bu bir

Ikincisi ise bir cok gayri resmi kaynaklardan Manhattan Projesi  gibi bunun altinda yattigini ögrendim. Yani finans merkezi gibi bir odak bölgesi.



Ama ne yazik ve aci ki ben bunlari burda sevyeli ve yapici bir ortamda tartisamiyorum. Taraftar olanlardan cok muhalif olanlara daha cok saygim olsun isterim. Ama yok, biri elinden gelse hükumeti oldugu gibi infaz edecek, öbürüne bakarsan cok A- Haber izliyormusuz.... Onlara diyecegim: Kusura bakmayin ama egitim ve rasyonel alaninda sinifta kaldiniz. Kalmadiniz, okuldan atildiniz.




Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: metin62 - 27 Haziran 2021, 17:58:32
Niye Turkiye Cumhuriyeti mahkemeleri muhatap alinmaz.

Oncelikle konuyu Kanal Istanbul veya Iktidarin yapmis oldugu icrattlardan ayri tutarak cevap verecegim.
"yani genel kaide"

Onclikle dis finans gerektiren buyuk olcekli proje veya yatirimlarda ,Yatirim yapicilar alacaklarini guvence altina alabilmek icin konu uzerinde olusabilecek anlasmazliklarin cozumunde genelde ya Isvicre mahkemelerini tarafsizlik nedeni veya Ingiliz mahkemelrinde cozumu tercih ederler Ingiliz yargisinin cogu ulkenin yargi sistemine gore etkin ve bagimsiz oldugundan dolayi. Yani bir tur guven.  Niye Turk yargisini pass geciyorlar derseniz .Oncelikle birakin yabancilari bizler bile kendi yargimiza olan guven ve tarafsizligindan suphe duymaktayiz. Birakin anlasmazlik konusunda  ingiltere veya isvicre adalet sistemine gidilmesini bir yana ozel veya devlet projelerinde ozel kredi finansman garantisi yeterli gorulmedigi cogu zaman devlet guvencesine tabiyiz. Bu da ne durumda oldugumuzun malesef gercekleridir.



+1

Bu analiz icin size tesekkür ediyorum. Mesajı Paylaş

#166
Alıntı yapılan: metin62 - 27 Haziran 2021, 17:58:32

Onclikle dis finans gerektiren buyuk olcekli proje veya yatirimlarda ,Yatirim yapicilar alacaklarini guvence altina alabilmek icin konu uzerinde olusabilecek anlasmazliklarin cozumunde genelde ya Isvicre mahkemelerini tarafsizlik nedeni veya Ingiliz mahkemelrinde cozumu tercih ederler...

Koskoca Türkiye Cumhuriyeti' nin itibarı, Londra Mahkemelerinden daha aşağı bir seviyeye düşürülmüşse -ki bunu bilerek isteyerek ve planlayarak yaptılar; bütün dünya yansın, insanlık yok olsun ve müsebbip olanlar kahrolsun! Ne yazık ki, memleketi bu hale getirdiler.

Uyuşmazlık halinde Londra Mahkemelerinin yetkili kılındığı bir proje devletin, milletin has projesi olamaz. Böyle şeyler anca sömürge devletlerde olabilir. Çünkü devletin kuruluş esaslarına aykırıdır. Biz bu devleti, uyuşmazlıklarımızı yabancı mahkemelerde çözmek için kurmadık. İdrak sahibi olan vicdanlar; sırf bu nedenle bile projenin devlet projesi olmadığı anlayabilirler.

Uluslararası sermaye, dandirikten bir proje için yabancı mahkemelerin salahiyetini arıyorsa; zaten o projenin devlet projesi olmadığını onlar da biliyor demektir. Çünkü bu asil millet, Osmanlı' nın borçlarını bile son kuruşuna kadar ödemiştir. Bu borç benim değildir! dememiştir.

Ayrıca uluslararası sermaye T.C.' nin itibarına güvenmiyorsa; onların getireceği paraya da lanet olsun. Getirmesinler zaten. Adamlar kurnaz, projenin kendi projeleri olduğunu biliyor; bu iktidar marifetiyle Türk milletine dayattıklarından haberdar ve o nedenle endişeliler. Diyorlar ki, günün birinde Türk milleti uyanır ve meseleye el koyarsa... en azından alacaklarımızı garantiye alalım! Bütün mesele budur.

Ve bu iktidardan sonra, ne idiğü belirsiz iktidarların iş başına geçmesini engellemek maksadıyla; Atatürk' ün emirleri doğrultusunda; iş başına getireceğiniz insanların asli cevherlerini araştırmaktan biran olsun geri durmayacağız. Bu memlekette her önüne gelen Cumhurbaşkanı, Başbakan, Milletvekili veya devlet memuru olamayacaktır. Eşitlik diye bir şey yoktur. Her Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı eşit değildir. Çünkü 19 yıllık iktidarları döneminde ne idiğü belirsiz yüzbinlerce insana vatandaşlık verdiler. Sırf Türk vatandaşı olmuş diye soyu, sopu, dini, milliyeti belli olmayan bir takım insanların YÜCE TÜRK MİLLETİNİ yönetmesine kesinlikle izin verilemez.    Mesajı Paylaş

Tigerfish hocam
Yapan; inadıniza yapıyorum dediği için ne yazık ki bir şekilde taraf hissediyoruz hepimiz.

Ben sade vatandaş olarak şu eleştirileri yapabilirim ;
-Millet olarak tüm yumurtaları tek sepete koyuyoruz.Beklenen depremde neler olur nasıl olur bilemiyorum.
-Kanal etrafındaki yapılaşma ile İstanbul 20 seneye belki 30 milyona ulaşacak nüfusu. Adada yaşayan belki 15 milyon insana elektrik , temiz su sağlamak çok zorlaşacak.
-Zaten çok kalabalık İstanbul. Bu keşmekeş iyice artacak. Yaşam kalitesi alt gelir grubunda hali hazırda çok kötü.
-Askeri olarak ise bu ada izole edilir ise kötü bir durum oluşur.
-Ülkemiz artık büyümesini Ege'ye Anadolu'ya kaydırmalı yeni cazibe merkezleri oluşturmalı . Nüfus dağıtılmalı.
Kanalın faydaları ;
-Rusya ticaretini daha seri yapacak, halka faydası yok
-Nato gemileri daha çok geçecek Karadenize, bunun da faydası yok. Bence zararı olur.

Almanya her şehrinde neredeyse eşit nufusu olan, heryerde aynı standardi insanına vermesi gücünün sebeplerinden biri bence.
Velhasılı bu kanalın bana ve halka bir faydası olacağina inancım yok. Borcunu ödeyeceğimiz kesin.
Umarım bilmediğimiz bir sebebi vardır. Mesajı Paylaş

#168
Alıntı yapılan: Tigerfish - 27 Haziran 2021, 18:28:20

Ama ne yazik ve aci ki ben bunlari burda sevyeli ve yapici bir ortamda tartisamiyorum. Taraftar olanlardan cok muhalif olanlara daha cok saygim olsun isterim. Ama yok, biri elinden gelse hükumeti oldugu gibi infaz edecek, öbürüne bakarsan cok A- Haber izliyormusuz.... Onlara diyecegim: Kusura bakmayin ama egitim ve rasyonel alaninda sinifta kaldiniz. Kalmadiniz, okuldan atildiniz.

:) Bırak Allah aşkına ya! Bu milletin gerçek sahiplerine 19 yıldır küfür ediliyor, aşağılanıyor ve hakaret ediliyor. sabır taşı olsa çatlar... Ben doğruya doğru, eğriye eğri derim. Hükümetin Azerbaycan, Libya, Somali, Doğu Akdeniz ve Terörle Mücadele konularında ki politikalarını sonuna kadar destekledik. Açılım-Saçılım politikası, Suriye politikası, sığınmacılar meselesi, Türkiye' de ki soygun ve vurgun düzeni ve diğer akıl almaz işlerin tamamına karşıyım ve muhaliftim. Zaten ideolojik olarak tümden karşıyım ve dünya görüşlerini kabul edip benimsemem mümkün değildir. Türk' e, Türklüğe ve Atatürk' e düşman olanları sevmem, saymam ve kabul etmem mümkün değildir.

Güya eğitim alanında sınıfta kalmışım! Yanlışla doğruyu, eğriyle büğrüyü birbirinden ayıramıyorsanız; asıl siz kusura bakmayın. Bu proje devlet projesi değildir... Akıl sahibi olan vicdanlar bu gerçeği görür.

Sana bir gerçekten bahsedeyim mi;

Geçenlerde işim gereği Ankara'daydım. Bilenler bilir; Ankara' da Eskişehir yoluna paralel Otogar' a giden bir bulvar vardır. Ticaret Bakanlığı' nın önünde askeri alana paralel tenha bir alan var. Gündüz gözüyle, bir otobüs dolusu sığınmacı mı terörist mi ne idiğü belirsin insan çantalarıyla indi ve ağaçlık alanda kayboldu gitti. Nereden baksan 45-50 kişiydiler. Hepsi genç ve hepsi erkek... Nasıl oluyor bu arkadaş ya! Adam te Afganistan' dan yola çıkıp Ankara' nın göbeğine kadar elini kolunu sallayarak nasıl gelebiliyor? Gözlerimle gördüm ve kahrettim... Bu kadar sahipsiz bir devlet olamaz ya. Kimlerin eline kaldık arkadaş yahu! Ve halen yapıcı muhalefetten bahsedecek kadar basiretiniz bağlanmış durumda. DEVLET ELDEN GİDİYOR ARKADAÞIM! SENİN HABERİN VAR MI? Siz neden bahsediyorsunuz?  Bu 8-10 milyon sığınmacının Türkiye' de ne işi var? Bu konuda da ciddi endişelerim var. Ayrı mesele... 

Yapıcı muhalefet diye bir şey yok hocam. Adam İNADINA YAPACAĞIM diyor. Daha hangi yapıcı muhalefet! İt ürür kervan yürür diyor. Bu kervan kimin kervanı arkadaş? Bu soruları hiç kendine sordun mu? halâ yapıcı muhalefet diyorsunuz ya HAYRET YANİ! yapıcı muhalefeti mi kalmış? Mesajı Paylaş

#169
umarım ülkemiz için hayırlısı olur.
ben, bu konunun rafa kaldırılacağını umuyorum.
Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz