Sohbet...

Başlatan SÜVARİ, 10 Nisan 2009, 14:57:24

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

#1370
Alıntı yapılan: Tigerfish - 06 Şubat 2023, 20:44:13
Tekrar hatırlatayım depremin şiddeti 7.8.

Eee? Japonlar bu mazerete gülerler. Orada 9'luk depremler olabiliyor. Her rakamsal artış 10 kat enerji artışına denk, ölçek logaritmiktir, lineer değildir. Bunu unutmayın.

Ancak bu ikiz depremlerin özelinde, yıkımı artıran, şiddet hariç iki unsur daha var:

1) Depremin etki sahasının da çok geniş olması. Çünkü, iki ayrı fayda, iki çok şiddetli deprem, aynı günde oldu. Çok ender rastlanan bir şey bu.

2) İki deprem de yüzeye çok yakın oldu. Yanal atımların ivmeleri çok yüksek ölçüldü. Mesajı Paylaş

İlk 4 deprem 7.7 ila 6.5 (buna da en az 0.3 ekleyin bence) arasında 100 km çaplı bir alanda meydana geldi. Bunlar yüzeye 6 km civarında olmakla, yakın çevresinde çok büyük yıkıma sebebiyet verdi, ama  yüzeye yakın depremler uzakta etkisini çabuk yitirse de, 4 ayrı depremin geniş alan içinde 4 ayrı noktada 100 km çap içinde meydana gelmesi sebebiyle etki alanı yine de geniş oldu. Son 7.5 şiddetindeki deprem ise 15 km civarında derinlikte meydana gelmekle, depremin derinde olması sebebiyle bu deprem uzaklarda da daha fazla yıkıcı etkili oldu. Mesajı Paylaş

Bir cok konda oldugu uzere deprem konusunda da CAHILIZ . Milletce cahil oldugumuz surece de deperemlerin aci etkisinden kurtulamayacagiz.


Simdi kizacaksiniz CAHILLIK de nereden cikti diye.

CAHILIZ cunku depremi sadece bir dogal afet olarak tanimlariz. Evet depremin kendisi dogal ancak sonrasinda olan tum faciat bizlerin Cehilliginden kaynaklaniyor.

CAHILIZ cunku Deprem olana kadar depremin zararini azaltabilecek onlemlerden kaciniyoruz .

CAHILIZ cunku bizi yonetenlerin olasi depremlere karsin onlem almamasini sorgulamiyoruz.

CAHILIZ cunku onca aci depreme karsin halen yeterince hazirlikli oldugumuz soylenemez.

CAHILIZ cunku depremleri ancak bir depremden digerine hatirlariz.

Bu kadar ile durmayi tercih ederim. Cunku bu gun milletimiz ve insanimiz uzuntuludur . " Ya yarin ? Ya da yarindan sonrasi  ?"

Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: re - 06 Şubat 2023, 18:27:32
Depremde iki tane sarsıntı vardır önce fay kırılır bir küt diye sallanırsın sonra on saniye ye yakın süre geçince asıl deprem başlar kırılan tabaka öbür tabakanın üstünde kaymaya başlar işte asıl deprem anı odur. Bu süre zarfında sığınacağın yere sığınabilirsin.


grafiğin sağındaki dalgalanma fayın kırılmasıdır soldaki büyük uzun grafik fayın kaymasıdır. O ikisinin arasında kaçtın kaçtın büyük dalgaya yakalandım mı böyle depremler kibrit kutusunun içinde sallanan leblebi gibi olursun dediğin gibi ayakta bile duramazsın.



O 10 saniyeye fazla güvenme bence. Çünkü o süre depremin merkezine uzaklığa göre değişiyor. P ve S dalgaları denir ona. Daha önce de anlatmıştım. 99 depreminde senin 10 saniye dediğin P dalgası ile derin uykudan uyanmıştım. Zeminden yukarıya doğru sert bir titreşimle. O sıcak havada salonda yerde yatıyordum. Sokak lambasının ışığı salonu aydınlatıyordu. O P dalgası ile gözümü açtığımda tam karşında duran kolunun yaklaşık 30 derece sağa yattığını gördüm ve S dalgaları başladı. Öyle 10 saniye falan değildi! gözümü P ile açtığım anda başladı neredeyse. Kolon sağa gitti ve elektrikler kesildi. S dalgaları binayı fırtınaya yakalanmış bir gemi gibi salladı. Binanın bir tarafı yukarı kalkıyor, diğer tarafı aşağı iniyordu. Bunu yaparken de sağa sola sallanıyordu haliyle. Ayağa kalkıp salonun kapısına ulaşmayı ve aileme yardıma gitmeyi istiyordum. Ancak bunu yaparken de binanın yıkılmakta olduğunu düşünüyodum. Çok büyük bir gürültü vardı. Binanın kolonları içerisindeki demirler gıcırdıyor, çatılardaki kiremitler küldür küldür sesler çıkarıyordu. Ve insanların çığlıkları. Sanki bir ağaç devrilir gibi sesler de vardı. Ayağa kalkamadım. Sarsıntı beni yerden yere vurdu. Sarsıntı durduğunda, düşe kalka ulaşmak istediğim ulaşmak istediğim kapının arkasına olduğumu fark ettim. Salonun bakon kapısı normalde açıktı ama sarsntı sırasında kapanmış. Pencereden dışarı baktığımda sis gibi dışarısının bembeyaz olduğunu gördüm Hemen arkamızdaki binalar zor görünüyordu. Çok keskin bir beton kokusu vardı. Salonun balkonun karşısında, arkamızdaki iki binanın arasında yıldızları  gördüm. Oysa orada 3 katlı bir bina vardı. O sis gibi görüntü o binanın yıkılması nedeniyle ortaya çıkan toz bulutuydu. Ağaç yıkılmasına benzeyen sesler yıkılan binların çıkardığı seslerdi.  Sonrasında hepimiz dışarıya çıktık. Yıkılmakta olduğunu düşündüğüm binamız, o sarsıntıya rağmen sağlam kalmıştı. 67 depreminden hemen sonra yapılmış olan sağlam binalardandı çünkü! Yıkılanlar sa yeni sayılabilecek olanlardı!

Alıntı yapılan: Tigerfish - 06 Şubat 2023, 20:44:13

Tekrar hatırlatayım depremin şiddeti 7.8.

Þiddeti değil, büyüklüğü o. Büyüklük sabittir. Değişmez. Deprem sırasında açığa çıkan enerjinin bir göstergesidir. Depremin şiddeti ise sabit değildir. Depremin yüzeye olan mesafesi, zeminin durumu vs çeşitki etkenlere göre farklı konumlarda farklı etki gösterir. Mesela o dönemki deprem uzmanları bataklık üzerine kurulan Sakarya'daki düzlük kısımda 7,4 büyüklüğündeki depremin 11 şiddetinde hissedildiğini, etrafındaki tepelerde ise 5-6 şiddetinde hissedildiğini söylüyorlardı. O tepelerde hiç yıkılan bina olmadı. Çünkü enerji o tepelerin kütlelerini hareket ettirken harcandı. Düz kısımda ise binaları  kırdı geçirdi! Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Alıntı yapılan: metin62 - 06 Şubat 2023, 22:20:24
Bir cok konda oldugu uzere deprem konusunda da CAHILIZ . Milletce cahil oldugumuz surece de deperemlerin aci etkisinden kurtulamayacagiz.


Simdi kizacaksiniz CAHILLIK de nereden cikti diye.

CAHILIZ cunku depremi sadece bir dogal afet olarak tanimlariz. Evet depremin kendisi dogal ancak sonrasinda olan tum faciat bizlerin Cehilliginden kaynaklaniyor.

CAHILIZ cunku Deprem olana kadar depremin zararini azaltabilecek onlemlerden kaciniyoruz .

CAHILIZ cunku bizi yonetenlerin olasi depremlere karsin onlem almamasini sorgulamiyoruz.

CAHILIZ cunku onca aci depreme karsin halen yeterince hazirlikli oldugumuz soylenemez.

CAHILIZ cunku depremleri ancak bir depremden digerine hatirlariz.

Bu kadar ile durmayi tercih ederim. Cunku bu gun milletimiz ve insanimiz uzuntuludur . " Ya yarin ? Ya da yarindan sonrasi  ?"

Maalesef bu cahillik değil, yoksa herkes biliyor. Başka bir şey, adını biliyorum, ifade etmiyorum. Mesajı Paylaş



GreeceInTurkiye
@GreeceInTurkiye

Yunanistan'ın Ankara Büyükelçiliği, Güneydoğu Türkiye'de meydana gelen, yıkıcı sonuçlara ve trajik insan kayıplarına yol açan deprem nedeniyle dost Türk halkına en derin taziyelerini ve dayanışmasını sunar.



https://twitter.com/GreeceInTurkiye/status/1622541311931740161

Þöyle mesajlar için illaki felaketlerin mi yaşanması lazım? Doğrusu bu insanlık budur. Geri kalan her şey boş.

Mesajı Paylaş

4 bina sağlam yanındaki 1 bina yıkılıyorsa bunu sadece depremin büyüklüğü ile , derinliği ile açıklayamazsınız...



Muhtemelen bu sözü hepiniz duymuşsunuzdur. Bu sözden bizim muhafazakarlar pek birşey anlamamış , bu deprem onu tekrardan gösterdi bize ...
Onun için dinciler için daha  uygun , başka bir  versiyonunu aşağıya yazıyorum....Belki böyle kavrar beyinleri....

Aynı günahı tekrar işlememiz halinde eski tövbemiz kabul olmaz mı? Mesajı Paylaş

Diyanet işleri başkanı bildirdi; Afet bölgesi de dahil her yerde sela okunuyormuş.

Düşün enkaz altında sesini duyurmaya çalışıyorsun ümitsizlik moralsizlik vs derken biri dışarıda bangır bangır sela okunuyor. Kafayı yer insan...

Her önüne gelen iş yaparsa böyle olur. Enkazda aşağıdaki insanı duymak için jeofon tarzı aletler kullanılır arada. Ritmik seslerle mors alfabesi gibi bir materyali bir yere vurursanız bunu bile duymaya çalışırlar. Mutlak sessizlik beklenir.

Diyanet şişkin bütçesinin hakkını vermek istercesine her aksiyonda sela okuyor. Ahmaklık tamamen ahmaklık. Mesajı Paylaş

#1378
Aslında bilinçli cahillik.

Enkaz altında yardım bekleyen kardeşlerime Allah'tan yardım dilemekten başka bir şey elimden gelmiyor malesef şu an.

Sabahtan beri enkaz altından yardım mesajı yollayanları takip ediyorum sosyal medyada. Orada olup onlara yardım edememek gerçekten çok moral bozucu. Kahroluyorum. Bir faydam olsun diye birkaç battaniye falan göndermek niyetindeydim. Ancak yardım araçlarının trafiği nedeniyle vazgeçtim. Onun yerine bunu yapabilmeleri için Ahbap derneğine elimden geldiğince bağış yaptım. Ülke genelinde halkımızın büyük desteği var. Her yerde yardım kolileri hazırlanıyor. Böyle durumlarda halkımızın kenetlenmesi harika bir şey.

Ancak bütün bunlar enkaz altında kalanların ve halen yardım bekleyenlerin yarına kadar hayatta kalabilmelerini sağlamıyor. Bu soğukta yaşama olasılıkları fazla değil. Ve halen yardım ulaşmayan yerler var. Oysa çok daha hızlı olunabilir. Depreme hazırlık ülke genelinde çok daha etkili yapılabilir. Deprem sonrası ekipler bölgeye helikopterlerle çok daha hızlı bir şekilde ulaştırılabilr mesela. Bir sürü genel maksat helikopterimiz var. Her ilde afet sırasında kullanılabilecek iş makinaları belirlenebilir ve bunları anlık olarak takip edebilecek bir sistem kurulabilir. Ekiplerin kullanabileceği ekipmanlar her bölgede kolaylıla ulaşılabilecek yerlerde depolanabilir. Gerekirse o bölgede ekipman temini için oralardaki yapı marketleriyle anlaşılabilir önceden. Bu ekipler sürekli alarm durumunda, kısa sürede toparlanıp afet bölgesine gönderilecek şekilde yapılandırılabilir. Hangi ilde, hangi afette, hangi ekip hangi alanda göre yapacak belirlenebilir. Bugün gördük ki öğle saatlerinde uçaklarla afet bölgesine gönderildiler. Kimi de kara yoluyla ulaşmaya çalıştı. Afetlerde hayat kurtarmak zamanla yarışmak demek! Yapılabilecek daha çok şey var.

Ancak bu boyutta afetler için yeterli arama kurtarma ekibi bulundurmamız çok zor. Gerçek sorun, halen depreme dayanıksız binalar yapıyoruz. Halen riski en aza indiremiyoruz. Bununla ilgili yönetmelikler, zemin etüdleri vs pek çok şey yapıldı. Bugün de gördük. Bazı binalar yerle bir. Yanlarındaki bazı binalar ise kale gibi ayakta. Japonya'da, Endonezya'da sürekli depremler oluyor. Ama bizdeki gibi afet olmuyor. Biz 17 Ağustos gibi bir afet atlattık. Binlerce can kaybı, maddi ve manevi büyük hasar gördük. Ekonomimiz bile ciddi derece olumsuz etkilendi. O deprem dışında Marmara'da yine büyük bir deprem beklentisi içerisindeyiz. Tüm deprem uzmanları bu konuda hemfikir. Ülkenin en kalabalık kenti büyük risk altında.

Bütün bunlar ortadayken, bugün aynı gün içerisinde gerçekleşen iki büyük depremle oldukça büyük bir alanda yine yıkımla karşılaştık. Yine binlerce kardeşimizi kaybettik! Bakıyorum müteahitleri suçlayanlar var, siyasetçileri suçlayan var, herkes birbirini suçluyor. Değişen pek bir şey yok. Suçlu aslında hepimiziz.

Bu kadar tecrübeyle öğrendiklerimize rağmen yeterli önlem almak yerine halen aynı dertlere ağlıyorsak bizler bilinçli cahilleriz.

Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

#1379
 İşe yaramı yaramaz mı bilemem ama bence yarar. Mesajı Paylaş
Rusya Ukrayna savaşının çözümü bağımsız Kırım devletidir.


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz