PKK İle Mücadele

Başlatan SKYWOLF, 11 Nisan 2009, 22:45:44

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Hükümetin "kürt açılımı" politikasını destekliyormusunuz?

Hayır desteklemiyorum,şiddetle karşıyım
64 (78%)
Evet destekliyorum, çok olumlu buluyorum
10 (12.2%)
Kararsızım, çünkü sonuçları hakkında emin olamıyorum
8 (9.8%)

Toplam Oy Verenler: 82

"Beni de gözaltına alın"
DTP'li Ayna'dan ilginç sözler: "Onlara talimatı DTP Eşbaşkanı olarak ben verdim!"

12.09.2009 15:44
İlyas AKENGİN-DİYARBAKIR-AHT

Diyarbakır Koşuyolu Parkı'nda 12 Eylül 2006 tarihinde 7'si çocuk 10 kişinin ölümüne neden olan bombalı saldırının yıldönümü nedeniyle anma töreni düzenlendi.

Patlamanın meydana geldiği Koşuyolu Caddesi'ndeki anma törenine DTP Eşbaşkanı Emine Ayna, DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, DTP İl Başkanı Fırat Anlı'nın yanı sıra patlamada hayatını kaybeden Hasan Marangoz'un annesi Gülistan Marangoz, annesi ve 4 kardeşini kaybeden 9 yaşındaki Barış Demir katıldı. Ayna, kayıp yakınlarının oturma eylemine de katılarak destek verdi. Türkiye'de savaş yaşandığını ve bu nedenle demokrasi ve adalet mücadelesi verenlerin, yok edildiğini iddia eden DTP Eşbaşkanı Ayna, "12 Eylül tarihi Türkiye için kara bir gündür. Bu parkta kimler olduğunu artık bildiğimiz için faili meçhul demeyeceğim. Artık bildiğimiz çevreler tarafından konulan bomba, 10 insanımızın ölümüne neden oldu. Ailelere iyi bakın; yalnızca Diyarbakır'a değil, Türkiye'nin her yerine bakın. Canları yanıyor, eşlerini, babalarını yitirmiş olmalarına rağmen savaş, intikam ve ölüm demediler. Hangisine sorarsanız ağızlarından barış çıkacak, kimse ölmesin diyecekler. Bu sözleri çocuklarını kaybedenler söylüyor. Eşlerini, babalarını ve kardeşlerini resimlerini tutuyorlar ve onları kaybeden için de aynı şeyi söylüyorlar" dedi.

'SİLAHLI HAK ARAMA YÖNTEMİ' OLARAK GÖSTERDİ

Tarihle yüzleşmeden demokrasi açılımının mümkün olmayacağını ileri süren DTP Mardin Milletvekili Emine Ayna, "Demokrasi açılımından söz ediyoruz. Tarihle yüzleşmeden demokrasi açılımı mümkün müdür? Barışı hedeflemeyen bir çözüm mümkün müdür? Operasyonlar hala devam ederken, biz çözümü nasıl tartışacağız? Ölümler devam ederken mümkün müdür? Silahlar sussun, ölümler dursun diyoruz. Peki söylerimsiniz demokratik siyaset kanallarının açılmadığı yerde, insanları hangi hak arama yöntemlerine yönlendirmiş olursunuz?" ifadelerini kullandı.

"BENİ DE ÖLDÜRÜN"

KCK'nın sözde Türkiye Meclisi'ne yönelik yapılan 2'nci dalga operasyonu anımsatan DTP'li Ayna "Diyarbakır'da Þırnak'ta dün arkadaşlarımız gözaltına alındı. 'Operasyonlar 14 Nisan'ın devamıdır' diyorlar. Bu, savaşta ısrarın devamıdır. Bu, demokrasi açılımı değildir. Demokrasi sadece bana değildir. 14 Nisan'da tutuklamış olduğunuz arkadaşlarım neyle suçlandıysa aynı suçları biz de işliyoruz. DTP'nin eşbaşkanı olarak benim talimatımla yapılmış eylem ve etkinliklerdir. Aynı suçları ben de işliyorum, gelin alın beni. Demokrasi ve özgürlük mücadelesi veren bu arkadaşlarımızı öldürdünüz, gelin beni de öldürün. Çözümü burada arıyorsanız gelin hepimizi tutuklayın" diye konuştu.

ÖLENLER KARANFİLLERLE ANILDI

DTP Eşbaşkanı Ayna'nın da aralarında bulunduğu grup, patlamanın meydana geldiği yere karanfil bıraktı. Patlamada oğlu Hasan Marangoz'u kaybeden anne Gülistan Marangoz, olay yerinde fenalık geçirdi, Acılı anne, "Oğlumu öldürenler umarım 200 yıl yaşar ve Allah onlara her gün bu acıları yaşatsın" tepkisinde bulundu. Patlamada 4 kardeşini ve annesini kaybeden ve kendisi de ağır yaralı olarak kurtarılan Barış Demir, anne ve kardeşlerinin öldüğü yere karanfil bıraktı, annesi ve kardeşlerini özlediğini söyledi. Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

#161
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin "Başbakan Erdoğan'ın Kürt açılımı konusundaki son beyanları" hakkında yaptıkları yazılı basın açıklaması.
14Eylül 2009

Başbakan Erdoğan'ın büyük bir heyecanla sahip çıktığı Kürt açılımı konusundaki dünkü sözleri, suçluların telaşını yansıtan inkar, yalan ve hezeyanlardır
AKP Genel Başkanı Türkiye'nin milli kimliğinden rahatsızlık duyan, Türk milletini etnik temelde ayrıştırma hastalığı ile malul olan ve Türkiye'yi bölmek için model arayışını gören ilk Başbakan olarak tarihe geçmiştir.
Kürt açılımı adı altında Türkiye'nin milli birliğine ve varlığına kastetmeyi amaçlayan yıkım projesinin taşeronu olan Başbakan Anayasa suçu işlemeye teşebbüs halindedir.
AKP 2002 yılında iktidara geldiği dönemde terörün neredeyse sıfıra indiği bir Türkiye devralmıştır.
Aradan geçen yedi yılda terör karşısında acz ve teslimiyet içine girmiş, terörle mücadeleyi bilinçli olarak zaafa uğratmış ve bölücülerin ümit ve cesaret kaynağı olmuştur.
Kanlı terör örgütüne ve maşalarına silah zoru ile bölücü emellerine siyasi yollardan ulaşma ümidi aşılamıştır.
Bölücülere bu cesareti veren Başbakan için şimdi tahsilat dönemine girilmiştir.

   Kapı kapı gezerek tanıtımını yapmaya çalıştığı yıkım projesinin amacı budur.

   Başbakan'ın ortak akıl arayışı adı altında yapmaya çalıştığı ihanete ortaklık arayışıdır.

   Bu yıkım projesini "demokratik açılım", "kardeşlik, milli birlik ve bütünlük projesi" gibi ambalajlarla pazarlamaya çalışması gerçek niyetlerini beyhude gizleme çabasıdır.

   Kan akması son bulsun, şehit anneleri ağlamasın diyerek bu yıkım projesine toplumsal destek araması ve şehit ailelerini buna alet etme hayasızlığını göstermesi, aziz şehitlerimizi sinsi amaçları için asıl istismar edenin kendi olduğunu ortaya koymaktadır.

   Buna karşı çıkanları terörle beslenenler olarak karalamaya çalışan Başbakan ve arkadaşları için bölücülük yeni siyasi istismar zemini ve rant kapısı haline gelmiştir.

   Siyasi dürüstlük ve siyasi ahlak konusunda bir türlü aşamadığı kronik sorunları olduğu anlaşılan Başbakan'a cesareti varsa şu soruların cevabını Türk milletine vermeye çağırıyorum:

   - Kan akmasını Türkiye'de etnik ayrışma, çatışma ve bölünme süreci başlatarak mı durduracaksınız?

   - Þehit annelerinin gözyaşlarını terör örgütüne teslim olarak, onlarla müzakere ederek mi dindireceksiniz?

   - Türkiye'nin milli birliğini, bölücü terörün ayrılıkçı emellerinin taşeronluğunu yaparak, bu talepleri siyaset sahnesine taşıyarak mı sağlayacaksınız?

   Kapalı kapılar arkasında İmralı ve Kandil'deki çetelerle dolaylı temas kanalları kuranların kendilerini temize çıkarmak için sloganlar arkasında sahte hamaset yapmaları gerçek niyet ve hüviyetlerini saklayamayacaktır.

   Gerçekleri Türk milletinden gizlemek için Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bu konuya gizli oturumda ele almasını isteyenlerin neden utandıklarını Türk milleti çok iyi değerlendirecektir.

   AKP'nin Meclis'in kapalı oturum yapmasındaki ısrarını sürdürmesi halinde, oturum sonrası ne cereyan ettiğini Türk milletine bizzat açıklayacağımızı şimdiden ilan ediyorum.

   TBMM İç Tüzüğünde bu konuda yer alan hükümlere rağmen Türkiye'nin bölünmesi projesine ilişkin tartışmaların devlet sırrı olarak görülmesi mümkün değildir.

   Başbakan Erdoğan'ın sıkışınca terör bitmeden operasyonların durmayacağını söyleyerek millet nezdinde aklanmaya çalışması da inandırıcı değildir.

   Ateş açılmadıkça operasyon yapılmasına gerek kalmayacağı yolunda geçmişte söyledikleri ve bu suretle terör örgütüne örtülü moratoryum önerdiği hafızalardan silinmemiştir.

   Güvenlik güçlerinin askeri operasyonları durdurma çağrılarının PKK'nın siyasi temsilcilerinin yanı sıra bizzat AKP içindeki bazı milletvekillerinden de geldiği bir gerçektir.

   Kendisine tavsiyemiz bu sözlerini hatırlaması ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile teröristleri aynı kefeye koyarak ateşkes çağrıları yapan yakın çalışma arkadaşlarına karşı neden hiç tepki göstermediğini Türk milletine anlatmasıdır.

   Türkiye'nin milli birliği ve varlığının tehlikeye düşmesi halinde, bu hain emellere geçit vermemek için Milliyetçi Hareket'in nerede olacağı bellidir.

   Bunun için Türkiye'yi ateşe atanların izni ve icazeti  aranmayacaktır.

   Başbakan Erdoğan kendisini aşan konularda konuşmayı bırakmalı ve hiç temenni etmememize rağmen böyle bir tarihi kader anı geldiğinde kendisi ve yakınlarının nereye kaçacaklarını ve kimlere sığınacaklarını düşünmelidir.

   Türkiye'nin milli birliğini ve kardeşliğini korumayı, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunmayı statükoculuk olarak gören Başbakan'la bizim konuşacağımız hiçbirşey yoktur.

   Gerçek anlamda vatan ve millet sevgisine siparişle sahip olunamamaktadır.

   Siparişle milliyetçilik de mümkün değildir.

Mesajı Paylaş

Tarihi Bir Direnişe Geçeceğiz

DTP'li Demirtaş: "Bütün dünya görecek"

15.09.2009 14:45
Demokratik Toplum Partisi (DTP) Grup Başkanvekili ve Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaş, ''Önümüzdeki günlerde bu tarihi saldırılara karşı nasıl bir tarihi direnişe geçeceğimizi hep birlikte bütün dünyaya göstereceğiz'' dedi.
DTP'ye yönelik yapılan operasyon sonucu gözaltına alındıktan sonra tutuklanan 10 DTP'li için dün akşam saatlerinde DTP'liler bir basın toplantısı düzenledi. Adliye binası önünde bir açıklama yapan DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş, "Kürtler korksaydı sizin katillerinizden, kontralarınızından korkardı. Eğer bu halk korksaydı eli kanlı faşistlerinizden korkardı. Bu halkın korkmayacağı bu halkın alnının başını öne eğmeyeceği anlaşılmadıysa henüz, biz anlatacağız. Bir kez daha anlatacağız. Bugün 10
DTP'li arkadaşımız tutuklanıp zindana gönderiliyor. Hem de hem de 'Kürt açılımı' adı altında yürütülen bir projenin hayata geçirildiği bir dönemde. Bu nedenle tarihi bir dönemden geçiyoruz. Bu şehrin valisinden daha yetkili bir arkadaşımız vali kadar resmi yetkililere sahip ama vali gibi Ankara'dan atanmamış bu halkın oyları ve siyasi iradesi ile oraya gelmiş arkadaşlarımız tutuklanmıştır. Bu bizim açımızdan küçümsenecek ve hafife alınacak bir olay değildir. Sıradan bir gün yaşamıyoruz" diye konuştu.
Selahatin Demirtaş konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kürtler bu yapılanları kabul eder mi. Kabul etmeyeceğimizi göstereceğiz. Partimiz bu tarihi gelişmeyi sizlerle birlikte değerlendirecek. Elbetteki önümüzdeki günlerde bu tarihi saldırılara karşı nasıl bir tarihi direnişe geçeceğimizi de hep birlikte bütün dünyaya göstereceğiz. Hep birlikte onurlu bir özgürlüğe devam edeceğiz."

İHA Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Dirensinler bakalım direnebildikleri kadar ama TSK ne kadar direnir bilmem yada direnirmi bilmem  >:( Mesajı Paylaş

TSK Bana göre zaaf gösteriyor..Hükümet zaten bu işin nerelere kadar gidebileceğini görmekten uzak..Þu anda resmen Türkiye Cumhutiyeti Devletine karşı ayaklanmanın prova hazırlıkları yapılıyor.Zaman , Zemin ve Þartlar oluştuğunda hayata geçirecekler..Hhadiselerin şiddetli olarak bastırılması gerekir...Sonrası çok güç olur.....Engellenir ama çok sıkıntılar yaşarız..Þu anda halkı ayaklanmaya teşvik ediyorlar. Mesajı Paylaş

#165
Mevcut hükümeti oluşturan partinin iktidara geldiğinden beri yaptıkları icraatlar nedeniyle ülkenin iç savaşa sürüklendiğini yıllardır dile getiriyoruz.

Bugün haberlerde güneydoğuda bir yerde bir teröristin cenaze töreni sonrasında pkk yandaşlarının güvenlik güçlerine saldırdıklarını gösteren görüntüler vardı. Ellerinde pkk bayrakları olan gençler, pkk ve apo lehine sloganlar atıyorladı. Bir askeri personelin de özel aracını parçaladılar. Bütün bu olaylar son yıllarda çok sık gördüğümüz olayların artarak tekrarlanması.

AKP hükümeti ne yazık ki; ülke yönetimini ele geçirdiğinden beri yaptığı uygulamalarla, bitme noktasınma gelmiş bir terör örgütünü, Bir özgürlük hareketi haline getirmiş,  şimdi de bu hareketi son olarak ortaya attığı demokratik açılım çalışmasıyla meşrulaştırmaya çalışmaktadır. Sayın başbakan, bedeli ne olursa olsun bunu gerçekleştireceğiz demektedir. Bunu bedelinin kardeşin kardeşe düşerek kan dökülmesi ve ülkenin bölünmesi olacağını halen kendileri fark edememişler anlaşılan. Ya da bunu bilmekte ve bilerek buna devam etmektedirler.

Açık bir şekilde görülmektedir ki, demokratik açılım adında öne sürülen siyasi çalşma, terörün tamamen yok olmasını sağlamayacağı gibi, ülkemizin varlığını tehdit eden tümörün çok daha hızlı yayılarak ciddi felaketlere yol açmasına neden olacaktır.

Bütün bunların vebali, bilerek veya bilmeyerek bu girişimlerde bulunmakta ısrar edenlerin ve onların destekçilerinin üzerindedir. Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

PKK'da İnfaz Zamanı!

Örgütü dolandıran 3 kişiyi öldürdüler!

16.09.2009 10:31
Türkiye, İran ve Suriye ile Avrupa ülkelerinde sürdürülen etkili operasyonlar sonucunda karmaşa yaşayan terör örgütünde son olarak ''örgütü dolandırdığı belirtilen 3 kişinin 'infaz' edildiği'' öne sürüldü.

Terör örgütü PKK'nın ''silah bırakması ve tasfiyesinin'' tartışıldığı dönemde örgüt içi kavgaların da arttığı bildirildi. Terör örgütünün dağılması endişesiyle Avrupa'ya geçmeye çalışan örgüt mensuplarının arttığı ifade edildi.

Güvenlik birimlerinin tespitlerine göre, örgütün ''Diyarbakır sorumlusu'' olduğu belirtilen ''Ziya'' kod adlı Engin Çatak ile yardımcısı ''Zinar'' kod adlı Ömer Kılıç ve örgütün lojistik işlerinin başında bulunduğu ifade edilen ''Yusuf'' kod adlı Aslan Kalkan örgüte ait 900 bin TL ile kaçtı. Bu kişiler Lice kırsalından Van'a geçerek oradan İran'ın Þehidan bölgesine gitti. Buradan Avrupa'ya geçmeye hazırlandıkları ifade edilen 3 kişi, ''Numan'' kod adlı Mehmet Dağ adındaki terör örgütü sorumlusuna bağlı kişilerce yakalanarak ''infaz'' edildi.

Öte yandan, terör örgütünün sorumlularından Mustafa Karasu, ''basın açıklaması'' yaparak son bir ay içinde Türkiye, İran ve Suriye'de devam eden operasyonlarda 56 örgüt mensubunu ''kaybettiklerini'' ifade etti. Aynı dönem içinde 23 kişinin de örgütten kaçtığını duyuran Karasu, ayrıca geçen hafta Türk Silahlı Kuvvetlerince düzenlenen operasyonlarda ''Cudi'', ''Faraşin'', ''Kemal'', ''Kato'', ''Aslan'', ''Samura'' ve ''Dirgeş'' kod adlı örgüt mensuplarının da öldüğünü belirtti.

AA Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Ayrılırsanız ayrılın lan İLKEL yaratıklar
sanki size ihtiyacımız var

Elin köpeği kara kafası topkapıda hırsızlık yapar    turistlerde türkler barbar der
gidin nereye gidiyorsunuz defolun buradan Mesajı Paylaş

Kürt açılımı basına sızdı!

16 Eylül 2009 Çarşamba 10:22
Hükümet açılımda yol haritasını şekillendirmeye başladı. Dünkü yoğun trafik sonrası ana hatlar belli oldu.

Ankara'da zirve üstüne zirve vardı. Kürt açılımı saatlerce konuşuldu. Gül, Erdoğan ve Başbuğ üçgeninde açılım masaya yatırıldı. MGK üyesi 8 bakanın yapabilecekleri hizmetleri Erdoğan'a sunduğu belirtiliyor.

Açılımın içeriğini Gazete Habertürk ele geçirdi.. Gazete bugün okurların karşısına "Alfabeye ilave: Q,W, X" manşet başlığıyla çıktı..

Hasan Öymez imzalı haberde açılımın detaylı içeriği de yer alıyor. Buna göre açılım daha çok eğitim ağırlıklı. Bunlar arasında ilköğretim andının kaldırılması ve "Ne mutlu Türküm diyene" yazılarının yenilenmeyecek olması dikkat çekiyor.

Alfabe değişebilir mi?

Haberde ayrıca alfanenin değişip değişemeyeceği ve hukuki boyutuyla ilgili otoritelerin görüşleri de dile getiriliyor.

AK Partili Burhan Kuzu: Alfabe koruma altında da, 29 harfi mi koruma altında, şimdi onu tartışmalıyız.

Prof. Mümtaz Soysal: Anayasa' nın değiştirilemez maddesine aykırı bir uygulama söz konusu olur.

Prof. Ülkü Azrak: Ancak devrim kanunlarını kaldırırlarsa alfabeyi değiştirebilirler.

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=207517



*Suça karışmayanlar 3 ay rehabilitasyonla serbest.

*Suça karışıp pişman olan 5 yıl gözetin altında tutulacak.

*Terör örgütü liderlerine af yok (yurt dışı esnekliği düşünülüyor)

*Kürtçe ilköğretim ve lisede seçmeli ders.

*QWX alfabeye dahil edilecek.

*Mahmur kampındaki Türkler getirilecek

*Mahmur kampındaki yabancılar tasfiye edilip ülkelerine gönderilecek.

*Kürtçe yer isimleri iade edilecek.

*Devlet Kürtçe yayınları destekleşecek.

*Devlet Tiyatroları 'Mem u Zin'i oynayacak.

*Kürtçe Kuran meailini devlet bastıracak.

*Devlet dairelerinde Kürtçe tercüman.

*"Ne Mutlu Türküm diyene" yazıları yenilenmeyecek.

*İlköğretim andı kaldırılacak.

*Devlet toplu Kürtçe kitap alımı yapacak ve kütüphanelere dağıtacak

*Karayollarına Kürtçe levhalar konulacak.

*GAP eylem planı uygulanacak

*Kürtçe bile imam ve polis

*Devlet dairelerine Kürtçe tercüman

*Yok olan ormanlar yeşertilecek, korucular buralarda çalıştırılacak.
Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com


Q, X, W Harfleri Türkçeye İhanet!

16 Eylül 2009 Çarşamba 14:49
Alfabeye Q, X ve W harflerinin ekleneceği iddiaları günmede bomba gibi düştü. MHP'li Vural hükümeti topa tuttu.

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Alfabeye ''Q, X ve W'' harflerinin eklenmesinin Anayasaya aykırı olacağını söyledi.

Vural, gazetecilerin konuya ilişkin soruları üzerine, Hükümetin PKK'nın isteklerine cevap verdiğini öne sürdü.

''Bu, Türkçeye ihanettir. Bu, doğrudan doğruya Türkçeyi bozma girişimidir, Türkçeyi başka dillerle karıştırma girişimidir'' diyen Vural, böyle bir şey yapmanın mümkün olmadığını ifade etti.

Türk milletinin alfabesinin bozulmak istendiğini iddia eden Vural, özetle şu görüşleri dile getirdi:

''PKK'nın siyasal ne siyasi talebi varsa bu talepleri yerine getirmek için bu açılımla bunun içi doldurulmak istenmektedir. MHP'nin rahmetli genel başkanı Alparslan Türkeş, 1960 yılında ABD'de NATO'da görevliyken bir Kürtçe alfabe hazırlığı yapıldığını söylemişti. Bu oyun, dış kaynaklı bir oyundur. Bu oyun, bu milletin dilini bozma oyunudur. Böyle bir girişim Anayasaya aykırıdır, Türkçemize de ihanettir. Türkçemize yeni harfler eklemenin bu coğrafyada yeni milletler icat etmek isteyen siyasal bölücü bir düşüncenin talebi olduğunu düşünüyorum. PKK'nın isteklerine göre alfabemizi değiştirmeyi bir açılım olarak gösteren AKP'nin ve Sayın Başbakan'ın bölücü zihniyetle nasıl bir mutabakat arayışı içerisinde olduğunu göstermesi bakımından ilginç bir örnektir. Q,X,W ile hangi anlatamadığınız derdinizi anlatmak istiyorsunuz? Bu, siyasi amaçla bu milletin dilini bozmaktır. Bu, devlet eliyle Kürtçeyi eğitim diline sokma çabasıdır. Bu, demokratik değil, bölücü bir açılımdır.''

''ATEÞKESİ RESMİLEÞTİRMEK ARAYIÞI...''

Oktay vural, ''Sınır ötesinde operasyon izni veren tezkerenin süresi 17 Ekim'de doluyor. Yeni bir tezkerenin gelmeyeceği söyleniyor. Nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna ise şu yanıtı verdi:

''Meclis yetki verdi de bu Hükümet kullandı mı? 8 gün gittiler, ABD'nin isteğiyle hemen sonlandırdılar. Hükümet, bu yetkiyi kullanmadı ki. PKK ile bölücülerle pis bir pazarlık yürütülüyor. Sayın Başbakan, 'terör olunca, terörle mücadele de olacak' dedi. Yani benim askerim kurşunu bekleyecek, yiyecek ondan sonra operasyon yapılacak.

Bu, terör örgütüne 'rahat ol, ben sana bir şey yapmayacağım' mesajı göndermektir. Sayın Başbakan, terör örgütüne ateşkes öneriyor. Bu bile teröre karşı teslimiyet anlayışıdır. MHP olarak biz, terörle mücadelede sınır ötesi operasyon dahil olmak kaydıyla bütün imkanların kullanılması konusunda kararlıyız. Aktif bir terörle mücadele stratejisi gereklidir. Anlaşılan o ki Hükümet, pasif bir şekilde bir ateşkesi bu yolla resmileştirmek arayışı içerisindedir.''

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=207591
Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz