PKK İle Mücadele

Başbakan Davutoğlu: Yeni bir güvenlik planlamasına gidiyoruz
AKİF BEKİ01 Þubat 2016 - 00:00:00
Başbakan Davutoğlu: Yeni bir güvenlik planlamasına gidiyoruz



Başbakan Ahmet Davutoğlu, hükümetin terörle mücadele çalışmalarını anlatırken "Yeni bir güvenlik planlamasına gidiyoruz. Detaylarını Mardin'de açıklayacağım. Var olan güvenlik yapılanmasıyla bu şeylerin aşılamadığı ortada. Yeni bir güvenlik yapılanmasına ihtiyaç var. Klasik güvenlik yöntemleriyle başarılı olmanız çok zor" dedi. Davutoğlu dün Riyad seyahati sırasında, kendisine eşlik eden gazetecilerle söyleşisinde özetle şu mesajları verdi:

DİYARBAKIRLI ÇOCUĞUN SESLENİÞİ

Kâbe'de ne için dua ettiniz?

'En doğru zamanlarda en doğru kararları alabilme basireti ver yarabbi' diye. Bazen doğru kararlar yanlış zamanlarda yanlış sonuçlar doğurabiliyor.

Kâbe'de bir Diyarbakırlı 'Diyarbakır'dan selam' diye seslendi. O an ne hissettiniz?

Mescid-i Nebevi'den otele gelirken de bir çocuk 'Ben Diyarbakırlıyım' diye geldi sarıldı. 'Bize dua edin' dedi. Þimdi o çocuğun önünde iki yol var. Ya buradaki vahdet duygusuyla hiçbir etnik ve mezhebi fark gözetmeden birlikteliği yaşayacak ya da belli bir bağnazlıkla genç yaşlarda enerjisini yanlış yere sarf ettirecek bir ortamda devam edecek.

23 Temmuz'da operasyonların başlaması doğru bir karardı. Þimdi ele geçirilen malzemelere baktığımızda Sur'da 11 ton mühimmat... Amaç Türkiye'yi de bir ateş çemberinin içine sürüklemek... Eğer operasyonlar başlamamış ve bazı cesur kararlar alınmamış olsaydı bu yığınağın nerede kullanılacağı ve nasıl bir sonuç doğuracağı kaygı verici bir durum olurdu. Þimdi bu doğru kararı doğru süreçlerle desteklemek gerekiyor. 23 Temmuz'da aldığımız karar 4 halkadan oluşan terör zincirini kırmaktı. Kuzey Irak'a da ağır bir darbe vuruldu. DEAÞ'a yönelik operasyon yapıldı. Ardından kırsalda etkili bir mücadele başlattık. Sonra şehrin etrafında mezarlık görüntüsü ile halkın üzerinde baskı kurulan yerler yıkıldı. Tabii belli ilçelerde yığınak yapılan yerlerin üzerine gidildi. Silopi bitti, Sur ve Cizre de neredeyse bitti... Sona doğru yaklaştıkça terör olaylarını organize eden çekirdek kadroya yaklaşıyorsunuz. Burada birçok yabancı keskin nişancı da tespit edildi. Bunların hedefi de Türkiye'yi karıştırmak.

BAKANLAR KURULU'NDA 300 ADIM

Biz teröre bütüncül olarak bakıyoruz. Kandil'den Cizre'nin sokaklarına bütüncül olarak baktığımız gibi, 80'li yıllardan itibaren Cizre'de ilk kez mahallelere giriliyor. Bütün şehirler temizleninceye kadar bu mücadele sürecek. Þimdi operasyonun ardından nasıl bir süreç başlatacağız, onu hazırlıyoruz. Bakanlar Kurulu'nda 5-6 saat bunu konuştuk. 300 adım tespit edildi. Tüm bakanlıklara görevler verildi. Bu haftadan itibaren bütün bakanlar, genel başkan yardımcıları ve milletvekilleri dönüşümlü olarak alanda olacak. Ayrıca belediye başkanlarına da görevler verdik. İlçeleri tek tek ele alıyoruz. Bir ilçede bazı adımlar yanlıştır, diğerinde doğru olabilir.

Mahallekollar mı kurulacak?

Yeni bir güvenlik planlamasına gidiyoruz. Detaylarını Mardin'de (cuma günü) açıklayacağım. Var olan güvenlik yapılanmasıyla bu şeylerin aşılamadığı ortada. Yeni bir güvenlik yapılanmasına ihtiyaç var. Ama bu güvenlik önlemlerinin arttırılacağı anlamına gelmiyor. Sadece şartlara uygun tedbirler geliştiriyoruz. Burada klasik güvenlik yöntemleri ile başarılı olmanız çok zor.



Savunma sanayi için getirdim

GENELKURMAY BAÞKANI HULUSİ AKAR SEYAHATİNİZDE YER ALIYOR. BU BİR İLK. KATILMASININ SEBEBİ NEDİR?

Bu doğal kabul edilmesi gereken bir husus. Herhangi bir özel şey hamletmeye gerek duymuyoruz. Böyle şeylere Genelkurmay Başkanımız katılmıyor. Cumhurbaşkanımızın son ziyaretinde, Suudi Arabistan ile yüksek düzeyli stratejik işbirliği konseyi mekanizması kurulmasına karar verildi. Yoğun bir savunma sanayi işbirliği var. O nedenle Genelkurmay Başkanımızın olmasını istedim.

SEZARYEN GEREKİYOR DEDİK, AİHM'YE ÞİKÂYET ETTİ

Son zamanlarda tartışılan ambulans meselesini Genelkurmay Başkanı ve Sağlık Bakanımızla konuştuk. Her türlü kolaylık gösterildi. Ambulanslar bizim güvenlik alanımızdan çıkıp teröristlerin yoğunlaştığı yere gittiğinde, ki bu yaralıların kimlikleri de meçhul, bir iddia var ortada ama kaç kişidir kimlikleri nedir? Öyle bir algı oluşturuldu ki sanki gidilebildiği halde gidilmiyor. Önce Sağlık Bakanlığı, arkasından belediye ambulansları gönderildi. Ama bir yeri geçtikten sonra keskin nişancıların saldırısı başlıyor. Cizre'deki doktorların hepsi kahramandır. Cizre Devlet Hastanesi'ne 20 roket atılmıştır. Bir olay da var onu anlatayım: Bir kadın hamileyim diyor. 112'ye telefon ediyor. Ambulanslar gidiyor, kadını alıp hastaneye getiriyorlar. Tedavinin ardından, kadına deniliyor ki 'Bu şartlarda sezaryen gerekebilir'. Ama kadın bunu kabul etmiyor. 'Ben evde doğum yapmak istiyorum' diyor. Kadın tekrar eve götürülüyor ambulansla. Sonra bu kadın sağlık hizmeti alamadığı gerekçesiyle AİHM'ye başvuruyor. AİHM Türkiye'den savunma istiyor. Türkiye, kadına verilen sağlık hizmeti ile ilgili bilgileri AİHM'ye gönderince AİHM bu başvuruyu geri gönderiyor.



SUR'U TOLEDO GİBİ YAPACAĞIZ

"Bu şehirler 90'lı yıllarda çarpık ve kontrolsüz bir şekilde gelişen şehirler. Bu olaylar yaşanmamış olsaydı bile kentsel dönüşümün yapılması gereken yerlerdi. Sur, Silopi, Nusaybin ve benzer yerlere insanca yaşanabilecek konutlar yapılabilecek. Özellikle Sur'da bir taş üzerine taş konsa haberim olacak dedim. Tescilli Diyarbakır evleri, camiler, kiliseler, hanlar Diyarbakır'ın mimari dokusuna hiçbir zarar vermeden restore edilecek. Diyarbakır Sur'u öyle inşa edeceğiz ki aynen Toledo (İspanya) gibi mimari dokusuyla herkesin görmek istediği bir yer haline gelecek."



DAVUTOĞLU'NDAN YANIT: MERHAMETİMİZE DÜNYA ÞAHİT

Mahsun Kırmızıgül'ün Twitter mesajları tartışılıyor. Bunlara karşı ne söylemek istersiniz?
Beni de hedef alan bazı ithamlarda bulunmuş. Bizim merhametimize dünya âlem şahittir. Zulmümüze kimse şahit değil ama merhametimize herkes şahit. Filistinli çocuklar da şahit, Arakanlı yetimler de şahit. Açlıktan ölen Somalili bebekler de şahit. Yasin Börü'nün annesi, babası da şahit. Doğu'da Güneydoğu'daki, teröre karşı mücadele eden gençler de şahit. Diyarbakırlı da şahit. Bizim merhametimize dünya âlem şahit. Bunun için ayrı bir şahide ihtiyacımız yok. Ama zulmümüzü hiçbir kimse hiçbir yerde görmedi bizim. Kimseye zulmetmedik. Kimseye zalimlik yapmadık. Ama zalimlere ne kadar dik durduğumuzu herkes bilir. Filistin'de nasıl dik durduğumuzu. Suriye'de ve diğer yerlerde...

Bugün Doğu ve Güneydoğu'da zulmeden PKK'dır. PKK'nın zulmünü görmeden devlete ve şahsen bana dönük zalim diyen bizim hayat geçmişimize de Kandil'dekilerin hayat geçmişine de bir baksın. Sonra kime zalim, kime merhametli diyeceklerini görsünler. Türk halkı bizi de onları da görür. Bizim elimizde hiçbir zaman kan olmadı. Hep dökülen gözyaşlarını silen el olduk. Dünyanın her yerinde de, Türkiye'de de.

SİVİL TOPLUM VE YÖNETİCİLERLE ZİRVE

- "Geçmişten farklı olarak biz operasyona girerken operasyon sonrasını da planladık. Yarın (bugün) Bakanlar Kurulu'nda eylem planına nihai şeklini vereceğiz. Ardından bölgeden gelen işadamları ile bir toplantı yapacağım. Salı günü baroların da olduğu sivil toplum kuruluşları ile toplantı yapacağım. Çarşamba günü bölgenin bütün mülki yöneticileri ile bu rehabilitasyon planını ve bölgedeki son güvenlik durumunu ele alacağım. Perşembe günü Londra'dayım mültecilerle ilgili. Cuma günü de Mardin'e gidip kamuoyuna ilk açıklamalarımızı yapacağız. Bundan sonra niyetim, her cuma namazını Doğu ve Güneydoğu'da bir ilde kılmak. 

- Yeni operasyonlardan bahsediliyor...Gerekirse operasyon yapacağız. Dikkati başka bir yere çekmek için bir başka eylem yapabiliyorlar. Her an yeni bir risk oluşabilir. Eskiden şöyle olurdu, terörle mücadele edilir diğer boyutlar unutulurdu... Ya da diğer boyutlar olur terörle mücadele aksardı. Þimdi ikisini birlikte yapacak bir strateji gerçekleştiriyoruz. Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi kapsamında muhatabın halk olduğu, sadece bir kesimin olmadığı, büyük bir hareketlenmeyi gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Bunun için de cuma günü gideceğim, orada kalacağım. Cumartesi gerekirse bir gün daha kalacağım kritik yerlerde. Ama halkımız şunu bilecek; biz Türkiye'nin her yerindeyiz, her yerinde olacağız, herkesi dinleyeceğiz. Kürt meselesi diye bir konu gündeme gelecekse, vatandaşlarımızla doğrudan konuşuruz, arada herhangi bir örgüte ihtiyaç yoktur. Silahlar sustuğunda, zaten Türkiye özgür bir ülke. Herkes fikrini söyleyebilir. Ama silahlar bütünüyle bu ülkeden gidene kadar terörle mücadeleye ara vermek yok. Yani masaya dönülsün, konuşulsun vesaire... Hayır, bunları çok denedik daha önce... Bütün bu silahlı gruplar Türkiye'yi terk edene ve bütün bu mühimmat yok edilene kadar mücadele sürecek.

- Þu anda çözüm süreci başlamalı diyen görüşlere çok yakın durmuyorsunuz...Çözüm süreci devam ediyor... Þu anlamda devam ediyor; Türkiye'de demokratikleşme üzerinden atılacak adımlar bağlamında bir süreçten bahsediyorsak buna hiçbir zaman ara vermedik. Bu operasyonlar sürecek. Türkiye'de silahlı bir yapı var oldukça terörle mücadeleye ara vermeyeceğiz."

http://www.hurriyet.com.tr/basbakan-davutoglu-yeni-bir-guvenlik-planlamasina-gidiyoruz-40047705

Ambulanslar bizim güvenlik alanımızdan çıkıp teröristlerin yoğunlaştığı yere gittiğinde, ki bu yaralıların kimlikleri de meçhul, bir iddia var ortada ama kaç kişidir kimlikleri nedir? Öyle bir algı oluşturuldu ki sanki gidilebildiği halde gidilmiyor. Önce Sağlık Bakanlığı, arkasından belediye ambulansları gönderildi. Ama bir yeri geçtikten sonra keskin nişancıların saldırısı başlıyor. Cizre'deki doktorların hepsi kahramandır. Cizre Devlet Hastanesi'ne 20 roket atılmıştır.

Geçenlerde yanılmıyorsam TRT radyo kanalında bir yetkili, terör olayları konusunda medyaya yayın yasağı konulmasını, bütün dünyada böyle bir uygulama olduğunu söylemişti. Bu tip haberlerle terörün propagandası yapılıyormuş.

Aynı kişi bunu sözde açılım saçmalığı sırasında yapılan propaganda için söyleyebilseydi keşke! Dünya'da, özellikle batıda terör ile haberlere bir sansür  uygulandığını sanmıyorum. Bütün TV kanalları, ajanslar sürekli yayın yapıyor. Ama bu ülkede bir sansür uygulanacaksa, öncelikle başbakandan vs başlamak gerekiyor gibi görünüyor.

Başbakan diyor ki; Ambulanslar bizim güvenlik alanımızdan çıkıp teröristlerin yoğunlaştığı yere gittiğinde, özellikle bir yeri geçtiğinde keskin nişancıların saldırısı başlıyor... Yani ülkemizde bir kentimizde güvenli ve güvensiz alanlar bulunuyor diyor. Yani hayat kurtarma görevindeki ambulanslar çatışmalar nedeniyle istenilen yere gidemiyor. Gidebilse gidecek zaten. Ambulans hastaneden çıkıp bu alana girdiğinde terör tehditi altında! Başbakan diyor bunu!

Sonra ekliyor, Cizre Devlet Hastanesi'ne 20 roket atılmıştır!

E buna göre o zaman teröristlerin yoğunlaştığı bölge Hastaneyi de kapsamıyor mu Davutoğlu! Hastaneye bile 20 roket atılıyorsa nerede bizim güvenlik alanımız! Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu senin?

Yeni bir güvenlik planlaması için çoooook ama çoook geç kaldınız. Olayları okuma ve gelecek için gereken adımları atmada oldukça geride kalıyorsunuz malesef. Bu da ülkemize çok büyük zarar veriyor.

'Yaralı' almaya gidenlere roket
Mesude ERÞAN / İHA/ DHA/AA31 Ocak 2016 - 22:26:00
'Yaralı' almaya gidenlere roket



Þırnak'ın Cizre ilçesi Cudi Mahallesi'ndeki bir binanın bodrum katında bulunduğu belirtilen yaralıların alınması için dün asker ve polis operasyon düzenledi. Bu sırada evin bulunduğu mahalleden güvenlik güçlerine roketatarlı saldırı yapıldı. 3 özel harekât polisi ile 2 jandarma uzman çavuş yaralandı.

Sokağa çıkma yasağı ve operasyonların sürdüğü Cizre'de Cudi Mahallesi Caferi Sıddık Sokak (Bostancı Sokak) 23 numaradaki binanın bodrum katında olduğu belirtilen yaralıları almak için dün özel harekât polisleri ve askerlerce operasyon düzenlendi.

İHA'nın haberine göre Cudi Mahallesi Zeren Sokak'taki bir ikametten teröristlerce roketatarlı saldırı yapıldı. Saldırıda, İzmir Polis Özel Harekât kadrosunda görevli E.A., H.Ö., H.Ö. ile Çakırsögüt jandarma kadrosunda görevli Uzman Onbaşı S.K., hafif yaralandı. Hayati tehlikeleri olmayan 3 polis ile 1 uzman çavuş kaldırıldıkları Cizre Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Kafasına şarapnel parçası isabet etmesi sonucu ağır yaralanan Çakırsögüt Jandarma Karakolu'nda görevli Jandarma Uzman Çavuş E.B. ise Cizre Devlet Hastanesi'nde yapılan ilk tedavisinin ardından Þırnak Asker Hastanesi'ne kaldırıldı.



VALİLİK AÇIKLAMASI

Operasyon ve saldırıyla ilgili Þırnak Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, şöyle denildi: "İlimiz Cizre ilçesinde bölücü terör örgütü mensuplarının yakalanmasına, açılan çukurların kapatılmasına, patlayıcı tuzaklı barikatların kaldırılmasına ve bölgede bulunduğu iddia edilen yaralıların varsa alınarak hastaneye sevk edilmesine yönelik yapılan operasyon sırasında, 5 güvenlik görevlimiz yaralanmıştır. Güvenlik kuvvetlerimiz bölgedeki çalışmaları büyük bir titizlik ile sürdürmektedir." Valilik, saldırıya ilişkin detaylı açıklama yapmadı.



SAĞLIKÇILARA İZİN YOK

Bu arada 9 gündür bodrum katında beklediği belirtilen yaralıları alabilmek için Türk Tabipleri Birliği üyesi 9 doktor ile SES (Sağlık ve Sosyal Hizmetler Emekçileri Sendikası) üyesi 4 sağlık çalışanından oluşan gönüllü grup, İdil'den sonra, Nusaybin yolunda da durduruldu. İstanbul Tabip Odası yönetim kurulu üyesi Dr. İncilay Erdoğan, Hürriyet'e şunları söyledi: "Diğer sivil araçların geçişine izin veriliyor. Ancak bizim hem İdil hem de Nusaybin'den girerek Cizre'ye ulaşmamız engelleniyor. Her iki yolda bizi durduran polisler, bu yasağın sadece bizim için geçerli olduğunu söyledi. 'Talimat var, kesinlikle almayacağız' diyorlar. Yaralılara ulaşmamızın engellenmesi uluslararası sözleşmelere de aykırı. Bizim teşebbüsümüzden İçişleri Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı'nın haberi var."

CİZRE'DEN ÇIKIÞ

ÞIRNAK Cizre, Cudi Mahallesi'nde teröristlerce tuzaklanan el yapımı patlayıcıları imha için çalışma yürüten askerler, kontrol ettikleri bir evde 5 kişilik aileye rastladı. Eşi ve iki çocuğunun yanı sıra yaşlı bir akrabasıyla evde mahsur kaldıklarını belirten aile fertlerinden yürüme engelli B.A, güvenlik güçlerinden tahliye edilmelerini istedi. Operasyonun başından beri evde olduklarını ve patlamalar yüzünden binadan çıkamadıklarını anlatan aile, güvenlik güçlerince zırhlı araca alındı. Aile, il merkezindeki akrabalarına götürüldü.

http://www.hurriyet.com.tr/yarali-almaya-gidenlere-roket-40047699

Tarih:31.01.2016

Yer: Hakkari/Yüksekova

A-istihbarat uyuyor.
B-Büyük bir ihanet var!
C-Sorumsuzluk
D-Siyasi fiyasko
E-Hepsi

A-istihbarat uyuyor.
B-Büyük bir ihanet var!
C-Sorumsuzluk
D-Siyasi fiyasko
E-Hepsi

Paralel kovalamakla meşgul birileri...

Bütün gün birileri, uyduda olan pkk kanallarını oturup izliyo mu ki acaba,şimdi onu merak etmeye başladım...

O ayrı bir rezalet...

Koskoca devlet " kandırıldık" diyebilir mi yahu! Kandırıldık demekle suç ortaklığı ortadan kalkmıyor ki!

Diyarbakır Sur'daki çatışmaların sıcak görüntüleri
DHA, İHA02 Þubat 2016 - 12:33:00
Diyarbakır Sur'daki çatışmaların sıcak görüntüleri



Diyarbakır'ın Sur ve Cizre ilçelerinde PKK'lı terörislere yönelik operasyonlar devem ediyor. 60 gündür operasyonların sürdüğü Sur'da PKK'lı teröristlerle çatışmaya giren güvenlik güçlerinin görüntüleri medyaya yansıdı. Görüntülerde askerin teröristlere yer yer 100 metre kadar yaklaştığı ve şiddetli çatışmalar yaşandığı görülüyor.

Fox TV'nin haberine göre Sur'da terör örgütüne karşı yürütülen operasyonlarda sona yaklaşıldı. Tarihi ilçede yürütülen operasyonlarda teröristler etrafındaki çember ikiyüz metreye kadar daraldı. Zaman zaman bu mesafe yüz metreye kadar düştü.

Silah atışlarının çok sık duyulduğu bölgede yer alan kesken nişancılara rağmen Mehmetçik operasyonu kararlılıkla sürdürüyor. Görüntülerde bir askerin yüsek bir yapı üzerinden tespit edilen noktaya roket atışı yapması görülüyor. Arkadaşlarının önünde yapının üzerine çıkıp dizlerinin üzerinde canını hiçe sayıp roketi ateşleyen askere arkadaşları 'Aslansın, işte bu' diye destek veriyor.

CİZRE VE SUR'DA 6 PKK'LI ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

Genelkurmay Başkanlığı, devam eden operasyonlarda dün Þırnak Cizre'de 3 ve Diyarbakır'da Sur'da 3 PKK'lının etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

Þırnak Cizre'de devam eden operasyonda; 3 PKK'lı etkisiz hale getirildi. (Operasyonda, toplam etkisiz hale getirilen terörist sayısı 508'dir.) 5 adet Kaleşnikof piyade tüfeği, silahlara ait 31 adet şarjör ve 818 adet fişek, 1 adet M-16 piyade tüfeği, 1 adet roketatar, 6 adet el bombası, 1 adet el telsizi, 1 adet gece görüş dürbünü, 1 adet dürbün ele geçirildi.

Diyarbakır Sur'da devam eden operasyonda 3 PKK'lı etkisiz hale getirildi. (Operasyonda, toplam etkisiz hale getirilen terörist sayısı 148'dir.) 7adet el yapımı patlayıcı imha edildi.

Batman' da, 'bölücü terör örgütünün propagandasını yapmak' suçundan aranan bir iş birlikçi şahıs yakalanarak gözaltına alındı, bir adet tabanca ve bu silaha ait altı adet fişek ele geçirildi.

Hatay Kumlu'da, bölücü terör örgütünden kaçan 1 PKK'LI güçlerine teslim oldu.

SUR'DA BİR SIRP VE BİR İNGİLİZ GÖZALTINA ALINDI

Öte yandan Diyarbakır'ın Sur ilçesinde bir İngiliz ve bir Sırp gözaltına alındı. Þahıslar, ifadeleri alınmak üzere Terörle Mücadele Þubesi'ne götürüldü.

Terör örgütü PKK'ya yönelik gerçekleştirilen operasyonlar nedeniyle 2 Aralık'ta ilan edilen sokağa çıkma yasağının genişletilerek 63'üncü gününde devam ettiği Sur ilçesinde, yabancı uyruklu 2 kişi gözaltına alındı. İlçenin yasak kapsamına girmeyen mahallelerinde gözaltına alınan şahıslar, ifadeleri alınmak üzere Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Þubesi'ne götürüldü.

Þahıslardan birinin İngiliz, birinin ise Sırp olduğu öğrenildi.

http://www.hurriyet.com.tr/diyarbakir-surdaki-catismalarin-sicak-goruntuleri-40048347

Efkan Ala'dan 'Sırp keskin nişancı' iddialarına cevap
Gizem KARAKUÞ / ANKARA02 Þubat 2016 - 14:54:00
Efkan Ala'dan 'Sırp keskin nişancı' iddialarına cevap



İçişleri Bakanı Efkan Ala, PKK'nın Sırp keskin nişancıları olduğuna dair haberlerin doğru olmadığını söyledi.

Bir gazetecinin Sırp kökenli bir gazetecinin yakalandığının doğru olup olmadığını sorması üzerine, Ala, Başbakan Davutoğlu'nun açıkladığı yabancı keskin nişancıların olduğunu belirtti.

Ala, "Sırp keskin nişancılar olduğu spekülasyondur. Uyruk açıklamıyoruz.

Yanı başımızdaki Suriye'nin durumu ortada. Oradan geçişler olabiliyor.

Ama Türkiye'nin uluslararası ilişkileri de dikkate alınarak açıklamalar yapıyoruz" diye konuştu.

http://www.hurriyet.com.tr/efkan-aladan-sirp-keskin-nisanci-iddialarina-cevap-40048444