PKK İle Mücadele

Başlatan SKYWOLF, 11 Nisan 2009, 22:45:44

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Hükümetin "kürt açılımı" politikasını destekliyormusunuz?

Hayır desteklemiyorum,şiddetle karşıyım
64 (78%)
Evet destekliyorum, çok olumlu buluyorum
10 (12.2%)
Kararsızım, çünkü sonuçları hakkında emin olamıyorum
8 (9.8%)

Toplam Oy Verenler: 82

Alıntı YapÞehit babasının isyanı
Þehidin babasından korkunç iddia: Baba diyor bize ateş ettirmiyorlar..
Þehit Babası: Hükümet dört çapulcuyla baş edemiyorsan ben başka ne diyeyim. Koca bir devletin var, koca bir milletin var. Dört tane çapulcu, devleti yok, milleti yok. Dört çapulcu ile başademiyorsa, yazıklar olsun.


ÞIRNAK'ın Uludere İlçesi'nde güvenlik güçleri ile teröristler arasında çıkan çatışmada şehit olan Piyade uzman Çavuş 24 yaşındaki Mehmet Tez'in şehit düştüğü haberi, babası Rasim Tez'e hasat için gittiği Yerköy İlçesi'ne bağlı Belkavak Köyü'ndeki evinde Yozgat İl Jandarma Komutanı Binbaşı Süleyman Gürz tarafından verildi.


Þehit babasından hükümete tepki

BİZE ATEÞ ETTİRMİYORLAR
Acı haberle yıkılan baba Tez, Binbaşı Gürz ile birlikte ilçeye getirildi. Baba Gürz, "Oğlumun düğününü yapalı bir yıl oldu. Evinin yarısı Bolu'da, yarısı burada. Bu adamın suçu ne? Trakya'da, Ege'de niye ölümler olmuyor, buralardan oluyor?" dedi. Baba bir de korkunç bir iddia ortaya attı. Þehit oğlunun sözlerini söyleyen baba, "Baba diyor bize ateş ettirmiyorlar" dedi.

Haber sabah saatlerinde ulaştı
Uludere'de Irak sınırı kesiminde gece saatlerinde güvenlik güçleri ile teröristler arasında çıkan çatışmada şehit olan Yozgat Yerköy doğumlu Piyade Uzman Çavuş Mehmet Tez'in şehit düştüğü haberi, baba evine sabah saatlerinde ulaştı.

Oğlunun şehit düştüğü haberini Belkavak Köyü'ndeki tarlaya arpa ve buğday hasadı için gitmeden önce Binbaşı Süleyman Gürz'den öğrenen baba Rasim ile anne Fatma Tez sinir krizlleri geçirdi. Þahidin ailesine haber verilirken, sağlık ekipleri de hazır bulundu.

'İÇİÞLERİ BAKANI NİYE CENAZELERDE YOK?'
Oğlunun şehit düştüğü haberiyle yıkılan anne Fatma tez ağıtlar yakıp, "İzine gelecektin yavrum, cenazen gelecek yavrum" diyerek gözyaşı döktü. Baba Rasim Tez ise hükümete tepkisini dile getirirken şunları söyledi:

Dört çapulcuyla baş edemiyorsan
"Hükümet sürüm sürüm sürün. Hükümet dört çapulcuyla baş edemiyorsan ben başka ne diyeyim. Koca bir devletin var, koca bir milletin var. Dört tane çapulcu, devleti yok, milleti yok. Dört çapulcu ile başademiyorsa, yazıklar olsun. Biz savaşmadık mı?, bu millet savaşmadı mı, biz de gideriz oraya. Analarımız, bacılarımız kazma ile kürek ile sopa ile savaşmadı mı? Hep beraber savaşmadık mı?. Terör giderek daha da çoğalıyor. 20 tane Meclis'te grup kurmuş, 60 tane de AK Parti'nin içinde var. Bunlar PKK'lı terörist. Her gün şehit, her gün şehit. Samsun'da biri bir yumruk vurdu, taaa Amerika'dan telefon açıp, başsağlığı diliyor. Ondan sonra 15 tane şehit var. Niye birine gidip de İçişleri Bakanı başsağlığı dilemedi. Kulağım sağır değil, gözüm de görüyor. Sen duydunmu hiç İçişleri Bakanı'nın bir şehit cenazesine katıldığını Allah için. Ben bir millet isem, kökünü kazırım. İsrail'e bak, görüyon işte. Ben çok duyguluyum, metanetliyim, ama hazmedemiyorum. Bu çocuğun suçu bu devlete, bu millete hizmet etmek mi?"

Jandarma ekipleri tarafından Belkavak Köyü'nden alınan şehit ailesi, Yerköy İlçesi'ndeki evlerine getirildi. Þehidin baba evi, Türk bayrakları ile donatıldı. Fenalık geçiren şehit askerin babaannesi Sultan, torunları tarafından kucakta eve taşındı. Ailenin en küçük oğlu olan şehit Mehmet Tez'in, Fatih ve Sultan adlarında iki kardeşi daha bulunuyor.

Kaynak:Birçok  haber sitesinde mevcut.

Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: wolfork - 16 Haziran 2010, 20:53:19
Bölücü terör örgütünün siyasi kanadı milyonlarca oy almış,meclise 20 teröristvekili sokmuş,halk desteği yok öyle mi?
Siz toz pembe dünyanızda yaşamaya devam edin.
Her gün sokaklarda eylem yapan,otobüs yakan,molotof atan,sivil polisi linç eden,bölücübaşı lehine slogan atan halk değil zaten???
3 değil,5 değil.
2.5-3 milyon,belki daha fazla terörist ve sempatizanı var bu ülkede.
Kürtlerin sayısına 15 milyon desek %20 sine geliyor ki,azımsanacak bir oran değil.
Mesajımı daha dikkatli okursan benim söylediğimin aynısını söylediğini  göreceksin %20 diyosun bu oran halk desteği olarak kabul edilemez. Mesajı Paylaş
Güçlü Ekonomi , Güçlü Ordu , Güçlü Türkiye

Alıntı yapılan: boxer - 17 Haziran 2010, 01:24:53
Mesajımı daha dikkatli okursan benim söylediğimin aynısını söylediğini  göreceksin %20 diyosun bu oran halk desteği olarak kabul edilemez.

O bölge için hiç azımsanamayacak ve sürekli artan bir oran. Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Teröristlerin size ateş açmadan sizin de ateş açmama gibi bir saçmalık olduğunu çok duyuyoruz etraftan özellikle kaçakcılıkla mücadele edenlerden  ama karşına çıkıp sana ateş eden teröriste sen ateş etmeyeceksin gibi bir şey bana mantıksız gibi geliyor. Ha bende duydum çevremden bu tür şeyleri ama o kadar can alıcı değil benim bildiğim olaylar.

Ama yinede çok vahim bir olay. İnsanın aklına yüzlerce şey geliyor.... >:( Mesajı Paylaş

Evet ateş emri gelmedi teröristler önümüzden geçip gitti diye anlatılırdı doğuda askerlik yapanlar tarafından bir anlam veremezdim belki de sallamasyon anılardandır diye düşünürdüm ama bu olayda bir uzman çavuş tarafından dile getirilmiş ayrıca youtube ye girip dağlıca baskınındaki binbaşının ses kaydını dinlerseniz bahsedilen hadisenin gerçekten varolduğunu anlarsınız.Askeri disiplinin terörle mücadeledeki dezavantajı olabilir bu konu daha fazla yetki verilmeli askerlerimize Binbaşı rütbesindeki askerimiz teröristi görünce tümenden emir bekliyor çok saçma. Mesajı Paylaş
Güçlü Ekonomi , Güçlü Ordu , Güçlü Türkiye

Mehmetçik Kuzey Irak'a girdi

TARİH   : 16 Haziran 2010

SAAT    : 17:15

NO        : BN - 71  / 10

1.   Þırnak ili Uludere ilçesi güneyinde, Türkiye - Irak sınırında sınır güvenliğini sağlamakla görevli bir üs bölgesine, 16 Haziran 2010 tarihinde saat 01:00'de teröristler tarafından saldırı teşebbüsünde bulunulmuştur.

2.   Üs bölgesinde bulunan güvenlik kuvvetleri teröristlerle sıcak temas sağlamış, silahlı helikopterlerin desteği ile bölgedeki çatışmalar sabaha kadar devam etmiştir. Aynı zamanda bölge özel birliklerle de takviye edilmiştir. Bu çatışmalar esnasında bir uzman çavuş şehit olmuştur.

3.   Saldırı teşebbüsünde başarısız olan teröristlerin, Kuzey Irak bölgesine kaçmaya başlaması üzerine üç Komando Bölüğü ve bir Özel Kuvvetler Taburu ile teröristler takip edilmiş ve sınır ile yaklaşık 2-3 kilometre derinlikteki çatışmalar neticesinde, dört terörist etkisiz hale getirilmiştir. Bu çatışmalarda teröristlerle birlikte dört adet kaleşnikof piyade tüfeği ve bir adet biksi makineli tüfeği de ele geçirilmiştir. Bu birliklerin bulundukları bölgedeki arama faaliyetleri halen devam etmektedir.

4.   Bu harekâtla koordineli olarak; daha derinlikte tespit edilen teröristler ile havan ve doçka uçaksavar mevzilerine de 16 Haziran 2010 günü saat 10:30 ile 11:45 arasında hava harekâtı icra edilmiştir. Hava harekâtı, harekât merkezinden izlenmiş ve hedeflerin isabetle vurulduğu görülmüştür.

      Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

http://www.tsk.tr/10_ARSIV/10_1_Basin_Yayin_Faaliyetleri/10_3_Bilgi_Notlari/2010/BN_71.html Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Taraf'tan Þok İddia 

Taraf Gazetesi Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Güner'in, Reşadiye Saldırısından İsrail'i Sorumlu Tuttuğunu Açıkladı. 

Taraf Gazetesi Yazarı Emre Uslu, Ankaralı bazı gazetecilerle görüşen Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Aslan Güner'in, Reşadiye saldırısından İsrail'i sorumlu tuttuğunu söyledi.


Gazeteci Ömer Þahin'in, Kanal a'daki 'Görüş Farkı' programına katılan Taraf Gazetesi yazarları Doç. Dr. Önder Aytaç ile Emre Uslu, son günlerde artan terör saldırılarıyla ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı.

Emre Uslu, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Aslan Güner'in, Ankaralı bazı gazetecileri çağırarak, "Reşadiye saldırısının arkasında İsrail var" dediğini aktardı. Uslu, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un da aynı düşüncede olduğunu savundu.

Önder Aytaç ise terör örgütü elebaşı Apo'nun bazı gazetecilerle görüşmesi için avukatlarına talimat verdiğini açıkladı. Prof. Dr. Doğu Ergil ile birlikte Ömer Þahin'in 'Görüş Farkı' programına katılan Önder Aytaç ve Emre Uslu, ilginç açıklamalarda bulundu. Abdullah Öcalan'ın avukatlarının kendisini arayarak randevu istediğini açıklayan Aytaç, "Öcalan'ın neler düşündüğünü bana anlatmak istediğini söylediler. Daha gününü belirlemedik, sanırım önümüzdeki günlerde görüşeceğiz. Öcalan'ın birebir gazeteciler bağlamında talimat verdiği kanaatindeyim." dedi.

Aytaç, listede başka isimler de olduğunu söylerken Abdullah Öcalan'ın cezaevinde en çok takip ettiği gazetecilerin Ahmet Altan ve Mümtaz'er Türköne olduğunu da savundu.

Önder Aytaç, Abdullah Öcalan'ın İmralı'dan başka bir hapishaneye tahliye edilmesini önerirken gerekirse idam edilmesini önerdi. Aytaç, şöyle devam etti: "Abdullah Öcalan, orada kalacağına, bence bir an önce sivil bir hapishaneye alınmalıdır. Hatta olası ise çağırırsınız, dersiniz ki bütün bunlardan sorumlu sizsiniz. Türk mahkemeleri yargılar ve idam eder. İdama dönük ne gerekiyorsa. Çünkü o kendisinin hayatı üzerine bina etmiş pekçok şeyi. Bundan daha çok bir şey yapamaz PKK."

Taraf Yazarı Emre Uslu, Başbakan ABD'de iken ve İçişleri Bakanı Atalay, "demokratik açılım" açıklaması yapacağı bir sırada Tokat Reşadiye'de yaşanan terör olayıyla ilgili çarpıcı bir iddiayı ortaya attı. Uslu, Ankara'lı bazı gazetecilerle görüşen Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Aslan Güner'in, saldırıdan İsrail'i sorumlu tuttuğunu söyledi. Uslu, iddiasını şöyle dile getirdi:

"Devletin de bir düşüncesi var. Bu düşünceye göre Ankara gazetecilerini çağıran Genelkurmay İkinci Başkanı, Reşadiye olayından sonra bu işin arkasında İsrail var diyor. Ben bunu dolaylı yoldan Ankara gazetecilerine teyit ettirdim. Bugün başka bir kaynağım da aynı şeyi Genelkurmay Başkanı'nın da düşündüğünü ifade etti. Dolayısıyla devlet, son İskenderun saldırısını söyleyemem ama (bu konuda bir bilgim yok) devlet en azından Reşadiye saldırısının arkasında İsrail'in olduğunu düşünüyor."

http://www.haberler.com/taraf-tan-sok-iddia-2108806-haberi/
Mesajı Paylaş

Diyarbakır'da 10 tutuklama

Kandil ve Mahmur'dan gelenler tutuklandı
17 Haziran 2010 Perşembe, 11:37:11

Terör örgütü PKK'nın Kandil ve Mahmur kamplarından gelen grubun içinde yer alan 10 kişi hakkında da tutuklama kararı verildi.

Irak'ın kuzeyindeki Kandil ve Mahmur kamplarından 19 Ekim 2009 günü gelen 34 kişi arasında yer alan 10 kişinin yargılanmasına Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı.

Duruşmada tutuksuz sanıklar Kandil'den gelen Elif Uludağ ve Müftü Taş ile Mahmur'dan gelen Ayşe Kara, Abdullah Yaman, Caziye Kabul, Zehra Tunç ve Sisin Yaman hazır bulunurken, Mehmet Adamış, Nizar Buldan ve Yusuf Þen katılmadı.

Sanıklar adına Elif Uludağ, ortak hazırladıkları yazılı savunmayı okudu.

Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, duruşmaya katılan 7 sanık ile katılmayan 3 sanık hakkında tutuklama kararı verdi.

Mahkeme salona çağrılan polisler eşliğinde 7 kişi önce sağlık kontrolü için hastaneye, ardından de cezaevine gönderildi.

Kandil ve Mahmur kamplarından gelen 34 kişi arasında yer alan 7 kişi ise bu sabah 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başlanmış, mahkeme heyeti duruşma sonunda sanıklar Mustafa Ayhan ve Hüseyin İpek ile Nurettin Turgut'un tutuklanmasına, diğer 4 sanığın ise tutuksuz yargılanmasını karar vermişti.

AA Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Kelkit Kırsalı'nda çatışma
3 terörist öldürüldü
17 Haziran 2010 Perşembe, 21:17:27

Kemal ÖZDEMİR / ERZİNCAN (AHT)

Gümüşhane ve Erzincan Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı istihbarat çalışmaları neticesinde Gümüşhane'nin Kelkit ilçesi kırsalında güvenlik güçleriyle terör örgütü PKK mensupları arasında çıkan çatışmada 3 terörist ölü olarak ele geçirildi.

Gümüşhane ve Erzincan Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı istihbari çalışmalar neticesinde Erzincan'ın 20 kilometre kuzeyinde Kelkit Kırsalı'nda güvenlik güçleriyle terör örgütü PKK mensupları arasında saat 20.15 sıralarında çatışmaçıktı. Güvenlik kuvvetlerinin ''dur'' ihtarına ateşle karşılık verilmesi üzerine çıkan çatışmada 3 terörist silahlarıyla birlikte ölü olarak ele geçirildi. Bölgede takibini sürdüren jandarma ekipleri kaçması muhtemel olan teröristlerin yakalanması için çalışmalarını sürdürürken, yer yer kaçan teröristlerle sıcak temas sağlandığı öğrenildi. Bölgede geniş çaplı operasyon devam ediyor. Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

 BDP'li Demirtaş'tan canlıda şok öneri

Son dönemlerde artan terör olayları nasıl önlenir, şiddet sarmalından nasıl çıkılır, akan kanın durması için yapılması gereken şey ne? Bu sorulara iki siyasetçiden somut iki öneri geldi; BDP Genel Başkanı Demirtaş adres olarak  PKK'yı gösterdi.

Demokratik açılım çerçevesinde, PKK'lıların bir plan dahilinde eve dönmelerinin sağlanması yani Kandil ve Mahmur'dan dönüşler ve ardından planlanan ancak gerçekleşmeyen Avrupa'dan gelişler.

Sınırda gerçekleşen coşkulu karşılamanın yarattığı olumsuz hava ve bu nedenle açılımın sekteye uğradığı yorumları. Aradan 9 ay geçmişken, Habur'dan geçenlerin yargılanmalarına karar verilmesi ve 10 kişinin tutuklanması. Gelinen noktada, PKK'nın saldırılarına hız vermesi, şehit haberleri ve TSK'nın son olarak sınırdan Kuzey Irak'a girmesi.

"Þiddet ortamı nasıl son bulacak ve açılım süreci nereye varacak?" sorusuna, BDP Genel Başkanı Selahahtin Demirtaş ile AK Parti Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt, NTV'de yayınlanan Canlı Gaste'te yanıt verdiler. İki siyasetçiden de somut öneri geldi. İşte bu iki siyasetcinin canlı yayında söyledikleri;

DEMİRTAÞ: PKK MUHATAP ALINMALI

"Başbakan, 'anaların gözyaşı dinecek, akan kan duracak' dedi. Bunun yolu da diyalogdu ancak bunun yerine askeri operasyonlarla teslim alamaya, tasviye etmeye çalışıldı. Eski yöntemlerde ısrar edildi. 'Bir yandan askeri yöntemlere devam ederim, bir yandan da demokratikleşme olur' demek; böyle bir şey yok.

"TERÖR SORUNU YOK KÜRT SORUNU VAR"

Ortada bir terör sorunu yok, ortada bir Kürt sorunu var. Kürt halkının dilinin, kültürünün kabulü sorunu var. Hala Kürt halkı inkar ve asimilasyon tehdidi altında. AKP hükümeti bunu çözeceğine dair bırakın somut adımı, tam terisne asimlasyonu genişletecek politikaları uyguluyor.

Biz aylar önce grup toplantısında, 'askeri operasyon hazırlığı var. Tankların önüne geçeriz' dedik. Operasyonlar başladı, barış yürüyüşü yaptık ve bir milletvekilimiz yapılan müdahale sonucu yaralandı. Biz barış için sokaklardayken, AKP'den çıt çıkmadı. 'Ne olacak, iş nereye gidiyor, nasıl önlerim' yerine, operasyonlara hız verildi.

"DEVLET PKK'YI MUHATAP ALMALI"

Þunun artık Türkiye ve tüm toplum tarafından cidi olarak tartışılması lazım: Türkiye Cumhuriyet Devleti, hükümetin de siyasi iradesini içine alarak, PKK ile diyalog kurmalı ve şiddeti sonlandırmalı. Bunun başka yöntemini; kansız ve sancısız bir yöntemi ben bilmiyorum. En akılcı yöntem budur yani diyalogdur. PKK ile diyalog kurulacak ve şiddetin bitirilmesi konusunda ikna edilecek.

Þiddet konusunda işin muhatabı BDP değildir. Siyasal çözüm noktasında rol alır ve muhataptır. Meclis'te, yasal ve anayasal düzlemde muhatap BDP'dir. Bu noktada partimiz kendini bir kenarıya itmiyor. Silahı elinde tutan  , bu konuda ikna edilmesi gereken BDP değildir. Zaten BDP, şiddetin sonlandırılmasında ikna olmuş durumdadır ve bunun için çaba sarf etmektedir.

Eğer devlet de şiddetin bitmesinde samimiyse, askeri operasyonları durdurduğunu açıklayıp, örgüte diyalog çağrısı yapıp, bunun üzerinden bir süreç işletmelidir. Bu çalışma başladığı gün, ben inmanıyorum ki akan kan duracak ve sonuç alınacaktır. Böylesi bir irade ortaya çıkarsa, eminim ki herkes hükümetin arakasında olacak.

Þu ortamda ise, AKP hükümeti bizden ve demokratik kamuyoundan destek bulamaz. Askeri operasyonlarda ısrar ediyorsa, BDP bu politkaya destek vermeyecektir."

"KURT: SİLAH BIRAKSIN"

"'PKK muhatap alınsın' demek, çözümsüzlüğün dilidir. 'O zaman BDP neye yarar?' diye adama sorarlar. Ben Demirtaş'ın samimi olduğuna inanıyorum ama yetkileri ve güçleri bu kadarmış. Onların ifade ettiğ şey, yasal olarak bakıldığında tam da kapatma sebebidir. Adeta AKP'ye 'niye kendini kapattır mıyorsun?' demektir.

BDP ile örgüt aynı tabandan beslendiklerini söylüyorsa, Türkiye'nin onlardan beklediği şiddetin bitmesine yönelik çabalardır. İllegal yapıları adres gösteriyorlarsa, bu onları etkisizleştiren bir şeydir. O yapının içerisindeki birçok arkadaşımız da, bunun çözümsüzlük teklifi olduğunu ifade ediyor.

"TARTIÞMALI YASADIÞI BİR ÖRGÜT VAR"

30 yılın çatışmalı ortamının ürettiği yasa dışı bir örgüt var. Bu Kürt sorunun bir yansıması olarak ortaya çıkmış bir örgüt ve gerçek bu. Ama bunu var eden esas zeminin, Kürt sorunu olduğunu unutmamak gerekir. Bize düşen, hukuk içerinde, legal düzlemin ve sivil siyaset alanının genişletilmesini sağlayarak, Kürt sorununu oluşturan unsurları ortadan kaldırmaktır.

Başbakan ile sayın Demirtaş'ın görüşmesi gündemde. Teklif buysa, oradan çözüm çıkmaz. 'Bizim hükmümüz yok, PKK'yla görüşün' diyorlarsa çözüm olmaz.

Abdullah Öcalan yakalandığında, bütün militanlar Irak Kürdistan'ına çekildiler ve çatışmasızlık ortamı yaşandı. Tam da hiçbir şey olmamışken yaratılan bu ortamın, bugün her şey yapılıyorken yapılması gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Dağda suça bulaşan bu gençlerin, çatışmasızlık ortamı olması ve operasyonların durması için, yine oraya çekilmeleri ve Türkiye'nin demokratikleşmesine katkıda bulunmaları gerekiyor. Yapılması gereken tam da budur.

Selahattin DEMİTRTAÞ:

"Ben somut bir öneri yaptım. AKP'nin somut önerisi, PKK'nın silahlı güçlerinin sınır dışına çekilmesi ise, bunu BDP'ye söylemeyecekler; muhatabı biz değiliz. AKP olarak çıksınlar ve bu çağrıyı yapsınlar. Bunu birinin örgüte söylemesi lazım, herhalde hükümet dışında kimse söyleyemez."

NTVMSNBC


Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz