PKK İle Mücadele

Başlatan SKYWOLF, 11 Nisan 2009, 22:45:44

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Hükümetin "kürt açılımı" politikasını destekliyormusunuz?

Hayır desteklemiyorum,şiddetle karşıyım
64 (78%)
Evet destekliyorum, çok olumlu buluyorum
10 (12.2%)
Kararsızım, çünkü sonuçları hakkında emin olamıyorum
8 (9.8%)

Toplam Oy Verenler: 82

ABD, YPG'ye Türkiye için söz verdi

Türkiye'de yapılan görüşmelerde güvenli bölge için birlikte çalışırız diyen ABD, ardından YPG'ye "Türkiye size saldırmayacak" diye güvencesini sundu.


Suriye'de 8 yıldır devam eden iç savaşın yanındaki bölgede DEAÞ, YPG gibi terör örgütleri de durumdan faydanalanıp, egemenlik kurmaya çalışıyor.

Türkiye, Fırat Kalkanı Harekatı'yla DEAÞ'ı etkisiz hale getirip sınır güvenliğini sağlarken, YPG/PKK'ya karşı da Zeytin Dalı Harekatı'nı başlatıp bölgeyi teröristlerden temizledi.

Bununla birlikte Türkiye uzun yıllardır, Suriye'nin kuzeyindeki sınır bölgesinin teröristlerden arındırılıp Suriyeli mültecilerin, bu bölgelere yetiştirilmesini savunuyor.
ABD, YPG'YE KOÞTU

Geçtiğimiz günlerde Türkiye'ye gelen ABD heyetiyle, Suriye'nin kuzeyinde güvenli bölge kurulması ve müşterek harekat merkezi kurulması konusunda mutabık kalındı. Ancak ABD, her zamanki gibi Türkiye ile bu görüşmeleri yaptıktan sonra Suriye'deki teröristlerin ayağına gitti.

ABD'li yetkililerle görüşmelerini, "ABD'li yetkililer bize bu bölgenin şiddetten ve çatışmadan arındırılması ve Türkiye'nin tehditlerini durdurmak için hevesli olduklarını doğruladılar." ifadeleriyle açıklayan YPG'li teröristler, Türkiye'ye karşı ABD'nin kendi yanında olduğunu savundu.

Türkiye, bölgenin teröristlerden arındırılıp Suriyeli halkın evlerine dönmesini isterken; ABD'nin, YPG'ye "Türkiye size saldırmayacak" diye güvence vermesi Amerikalıların, Suriye politikasındaki ikiyüzlülüğünü bir kez daha gözler önüne serdi.

https://www.ensonhaber.com/abd-ypgye-turkiye-icin-soz-verdi.html Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

"O bölgede ypg ileti kafasini kaldirdigi zaman Türk ordusu koparacak" diye iletmesi daha dogru. Mesajı Paylaş

İHA'lar Fırat'ın doğusuna geçti... ABD hava sahasını açtı


Uğur Ergan
uergan@hurriyet.com.tr

Türkiye ile ABD arasında Suriye'nin kuzeyinde Fırat'ın doğusunda 'güvenli bölge' kurulması için mutabakata varılmasından tam bir hafta sonra Türkiye'ye ait insansız hava araçları (İHA) hattın Suriye tarafında uçmaya başladı.

MİLLİ Savunma Bakanlığı'nın dün resmi Twitter hesabından ABD ile yürütülen müşterek harekât merkezi kurma çalışmalarıyla ilgili yapılan açıklamada, "Bölgede insansız hava araçlarımız (İHA) görev icra etmeye başlamıştır" denildi. Bir askeri yetkili, "Bölge ile sınırın Suriye tarafı yani Fırat'ın doğusu mu kastediliyor" sorusuna, "Açıklama gayet net. Güvenli bölgenin nerede kurulacağı belli. Başka bölgeyi kastetme durumu yok" yanıtını verdi.

Türk İHA'ları daha önce söz konusu hattın Türkiye tarafı ile Suriye'de Rusya'nın izniyle kimi zaman İdlib'in yanı sıra TSK'nın denetiminde olan Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekât bölgelerinde uçuyordu. Böylece Türk İHA'ları ilk kez Fırat'ın doğusunda Suriye tarafında da uçuş yapmaya başlamış oldu. İHA'lar bölgede çoğunlukla Hatay, Gaziantep, Þanlıurfa, Diyarbakır ve Batman'dan havalanıyor.

SAVAÞ UÇAKLARI DA KEÞİF YAPABİLİR

Bu, ABD'nin kendi denetiminde olan Suriye'nin kuzeyindeki bölge üzerinde hava sahasını Türk İHA'larına açtığı anlamına geliyor. Türk İHA'ları, bölge üzerinde uçarak keşif yapıyor. Bu keşiflerle, terör örgütü PYD/YPG'nin bölgedeki konuşlanması, mevzi, beton blok ve tüneller gibi tahkimatı, hareketliliği, bölgeden geri çekilmeye başlayıp başlamadığı tespit ediliyor. ABD ile varılan mutabakat uyarınca, terör örgütünün tahkimatı ile birlikte ağır silahlarının da imha edilmesi gerekiyor. Kulislerde, ileri aşamada savaş uçaklarının da bölgede keşif yapabileceği iddiaları konuşuluyor.

7'NCİ KOLORDU DA TOPLANTIYA KATILDI

Milli Savunma Bakanlığı'nın açıklamasında, "ABD ile koordineli bir şekilde Suriye kuzeyinde tesis edilmesi planlanan güvenli bölge kapsamında Þanlıurfa'da kurulacak müşterek harekât merkezinin faaliyete geçirilmesine yönelik çalışmalara devam edildiği" de vurgulandı. Þanlıurfa Akçakale'de 3'üncü Hudut Alay Komutanlığı'nda yapılan toplantılara dün Diyarbakır'daki 7'nci Kolordu Komutanı Korgeneral Sinan Yayla ile üst düzey askeri yetkililerin de katıldığı öğrenildi. Harekât merkezinin Þanlıurfa'daki 20'nci Mekanize Zırhlı Tugay Komutanlığı veya Akçakale 3'üncü Hudut Alay Komutanlığı içinde kurulması bekleniyor. Türkiye ve ABD'nin 5-7 Ağustos tarihlerinde 'güvenli bölge' için mutabakata varmasından sonra, önceki gün 6 ABD'li ve 11 Türk askeri yetkili Þanlıurfa'da müşterek harekât merkezi kurma çalışmalarına başlamıştı.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/ihalar-firatin-dogusuna-gecti-abd-hava-sahasini-acti-41302190 Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

***Firatin Dogusunda IHA miz ucmakta ve gerekirse kesif maksati ile ucagimiz ucabilecekmis vs bunlarin hepsi netice sunmayan daha fazla ABD ile yapilmis olan mutabakati olumlu gosterilmesi icin pompalanmakta olan haberler. Firatin Dogusundan kaynaklanan guvenlik sorunumuzu cozebilmek icin ABD ile yapilan anlasma taleplerimizi ve iddialarimizin ne  kadarini karsiladi ona bakmali. Anlasma mevcut hali ile isteklerimiz karsilamaktan bir yana ilerisi icin de basimiza sorun olacagi kanisindayim. " Alttaki yazi da ne demek istedigimi aciklar mahiyette"

Fırat'ın doğusundaki 'devletçik'in doğumundan kim sorumlu?

Türkiye ile ABD arasında Suriye'de Fırat'ın doğusunda kurulması tasarlanan 'güvenli bölge'nin coğrafi olarak nasıl bir şekil alacağını, nasıl işleyeceğini, nasıl bir içerik kazanacağını ayrıntılarıyla müzakereler sonuçlandığında öğrenebileceğiz.

Genel hatlarıyla Fırat'ın Suriye topraklarına girdiği Karkamış'tan itibaren doğuya doğru Irak'a kadar uzanan 430 kilometreye yakın sınır hattının -en azından önemli bir bölümüne- bitişik bir şekilde uzanan bir koridor tasarlanıyor. Bu koridorda Türkiye ile ABD'nin birlikte koordine edip denetleyecekleri bir düzen kurulacaktır. Haberlerde YPG'nin silahlı unsurlarını ve ağır silahlarını bu şeridin uzağına çekeceği belirtiliyor.

Bu düzenleme, uygulamada ABD'nin Türkiye ile PKK'nın Suriye'deki uzantıları olan YPG (askeri kanat) ve PYD (siyasi kanat) arasında bir anlamda tampon işlevi görmesi anlamına gelecektir. ABD'li askerler uygulamayı yürütmek üzere Þanlıurfa'da kurulacak ortak komuta merkezinde Türk subaylarıyla birlikte çalışacaklar, ancak sahadaki durumu konuşmak üzere muhtemelen ayrı bir kanal üzerinden YPG ile de temas edeceklerdir.

ASIL SORU BÖLGENİN NİHAİ STATÜSÜ

Türkiye ile ABD'nin denetleyecekleri bu hat, kısaca 'Fırat'ın doğusu' diye adlandırdığımız, Suriye topraklarının yaklaşık üçte birini kaplayan büyük coğrafyanın yüzölçümü olarak çok küçük bir bölümünü oluşturuyor.

Türkiye'nin sınırla ilgili güvenlik kaygılarına ve beklentilerine en ideal çözümün bulunduğu bir senaryoda bile güvenli bölge dışında Fırat'ın doğusunda yayılan bu coğrafyanın Suriye'nin geleceğinde nasıl bir statüye oturacağı bugün için bir büyük sorudur.

REJİM FIRAT'IN DOĞUSUNA GEÇEMEYİNCE

'Fırat'ın doğusu' dediğimiz alanı bir üçgen gibi düşünelim. Bu üçgenin üst kenarını 430 kilometreye yaklaşan Türkiye sınırı oluşturuyor. Üçgenin kuzeydoğu noktasından güney istikametinde aşağı inen kenarı ise Irak sınırını çiziyor. Silopi'nin hemen güneyinden başlayan ve Fırat'ın Irak sınırına vardığı Al Qaim'e kadar inen bu kenarın uzunluğunu kaba bir hesapla 360 kilometre olarak tahmin edebiliriz.

Üçgenin Al Qaim'den başlayıp kuzeybatıya doğru Türkiye'ye kadar çıkan diğer kenarı Fırat Nehri boyunca uzanıyor. Girintili çıkıntılı bir güzergâh izlediği için uzunluğunu hesaplayabilmek zor ama çok kaba bir hesapla 500 kilometre gibi bir tahmin yapabiliriz. Karkamış ile Al Qaim arası düz bir çizgi halinde kuş uçuşu 380 kilometre tutuyor.

Üçgenin kuzey kenarında Türkiye/ABD/YPG aktörleri karşı karşıya geliyor. Üçgenin Fırat boyunca uzanan kenarında nehrin batısı büyük ölçüde artık Esad rejiminin kontrolündeki bir bölge. Yalnızca kuzeye çıkıldığında nehrin Menbiç'e kıyısı olan bölgesinde YPG ve ABD kontrolü, onun hemen üstünde Karkamış'a kadar dar bir alandaki Fırat Kalkanı bölgesinde TSK ve Özgür Suriye Ordusu'nun hâkimiyeti söz konusu. Yine de üçgenin bu kenarını büyük ölçüde rejim bölgesi olarak kabul edebiliriz.

Nehir hattı boyunca Esad rejimi karşı kıyıda YPG'nin ana omurgasını oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve onun müttefiki ABD askeri gücü ile karşı karşıya konumlanıyor. Rejim, egemenliğini Fırat'ın karşı kıyısına geçiremiyor.

DEAÞ YENİLİNCE İPLER YPG'YE GEÇTİ

Altını çizmemiz gereken nokta şu: Nehrin karşı kıyısındaki alan -kuzey bölgesindeki Kürt yerleşimleri hariç tutulursa- Irak sınırına kadar inen derinlikte başta Rakka olmak üzere ağırlıklı olarak Arap nüfusun yaşadığı topraklardır. Ancak DEAÞ'ın 2013 sonrasında bu bölgeyi büyük ölçüde eline geçirmesi buradaki denklemi tersyüz etmiştir.

ABD, DEAÞ'a karşı mücadeleyi YPG ile Arap grupları bir araya getirerek kurduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) üzerinden yürütmüştür. SDG'de Arap unsurlar da olmakla birlikte kadrolarda çoğunluk YPG'dedir, komuta kademelerinde özellikle YPG söz sahibidir. Örneğin SDG komutanı Mazlum Kobani, yani gerçek adıyla Ferhat Abdi Þahin, Türkiye'de aranan PKK'lı teröristler listesinde üst sıralarda yer alan bir isimdir.

SDG sonuçta 2018 sonu, 2019 başında DEAÞ'ın Fırat'ın doğusundaki alan hâkimiyetine son verirken, DEAÞ'tan geri alınan topraklardaki Arap yerleşimlerinde kontrol bu kez önemli ölçüde YPG kadrolarına geçmiştir. Bu durum, YPG ile Arap unsurları ve bölgedeki aşiretler arasında gerilimlere yol açmaktadır. Ayrıca, DEAÞ'ın uyuyan hücreleri üzerinden nokta atışı şeklindeki saldırılarını sürdürmesi Fırat'ın doğusunda tabloyu zorlaştıran bir başka sorundur.

YPG YÖNETİMİNDEKİ DEVLETÇİK NASIL DOĞDU?

Objektif çizgisiyle tanınan uluslararası düşünce kuruluşu Uluslararası Kriz Grubu'nun (International Crisis Group) Fırat'ın doğusuna ilişkin son raporundaki verilere göre, Suriye'nin doğal kaynaklarının yüzde 80'i bu topraklar üzerindedir. Suriye'nin petrolünün yüzde 95'i bu bölgededir. Keza SDG artık Fırat üzerindeki Tabqa barajını da kontrol etmektedir.

'Suriye'nin Kuzeydoğusunda İmkansızı Başarmaya Çalışmak' başlıklı rapordaki en çarpıcı ifadelerden biri bu bölümde karşımıza çıkıyor:

"ABD, Suriye'de YPG'nin yönettiği özerk bir devletçiğin kuruluşuna katkıda bulunmak gibi bir niyetle yola çıkmamış olabilir. Böyle de olsa, ABD DEAÞ'a karşı yürüttüğü savaşın seyri içinde, bugün alan olarak Lübnan'ın beş kat büyüklüğünde, üzerinde milyonlarca Suriyelinin yaşadığı ve çıkış yeri olan Kürtlerin çoğunlukta olduğu bölgelerden bugün çok daha geniş bir alana yayılan bir devletçiğin meydana gelmesini (midwifing) sağlamıştır."

Raporda kullanılan İngilizce "midwifing" fiili sözlük karşılığı olarak doğrudan "ebelik yapmak" anlamına da geliyor. Dolayısıyla metni bu şekilde çevirmekte de hiçbir mahzur yok.

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sedat-ergin/firatin-dogusundaki-devletcikin-dogumundan-kim-sorumlu-41302140 Mesajı Paylaş

Rusya, Türkiye'den Esad'ı dikkate almasını istedi



Türkiye bir taraftan ABD ile güvenli bölge için görüşmeler yürütürken, diğer taraftan Rusya'dan da belli konularda tartışmalı talepler geliyor.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Fırat'ın doğusuna düzenlenmesi planlanan harekata ilişkin değerlendirmede bulundu.

Rus sözcü Zaharova, "Terörle mücadele faaliyetleri için Þam'ın onayı alınmalı. Burada egemen bir ülke söz konusu olduğu için bu, ilk ve mutlak şarttır. Bu, Rusya'nın hiçbir şekilde değişmeyen ilkesel duruşu olup, Türkiye tarafından düzenlenen harekatlar için de geçerlidir.

İLETİÞİM HALİNDEYİZ
Hiç kuşkusuz, Türk partnerlerimizle iletişim halindeyiz. Halihazırda çözülen ve henüz çözüm bulunmayan sorular var ancak bu, egemen bir ülke olarak Suriye'nin topraklarını kontrol etmesi gerektiği ve topraklarında yaşananlara ilişkin kararlar alma hakkına sahip olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz." diye konuştu.

https://www.ensonhaber.com/rusya-turkiyeden-esadi-dikkate-almasini-istedi.html Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Amerika'dan YPG itirafı



ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, terör örgütü YPG'yi partner olarak kabul ettiklerini söyledi.

Amerika'nın yaptığı silah ve para yardımlarıyla Suriye'nin kuzeyine yuvalanan terör örgütü PKK'nın uzantısı YPG, Türkiye sınırına yaklaşarak tehdit oluşturmaya başladı.

Türkiye'nin sınır güvenliğini sağlamak için hazırlıklara başlayan Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), operasyon için hazır duruma geldi.

TSK, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatını beklerken Amerika, teröristler için zaman kazanma çabası içerisine girdi.

Güvenli bölgenin oluşturulması için Türkiye ile masaya oturan Amerika, bir yandan teröristlere güven veriyor.

Amerika'nın Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, YPG'nin Türkiye'de kanlı saldırılar düzenleyen terör örgütü PKK'nın bir kök grubu olduğunu kabul etti. Ancak YPG konusunda, Türkiye ile aynı noktada olmadıklarını belirtti.

YPG İLE PKK ARASINDAKİ BAĞI KABUL ETTİ
Jeffrey, "Türkiye ile Kuzey Suriye'deki rolümüz konusunda ters düşüyoruz. Biz YPG ile partneriz, ki onlar özünde PKK'nın yan kuruluşu. PKK ile kökleri olan bir grup.

"TERÖR ÖRGÜTÜ OLARAK GÖRMÜYORUZ"
Ankara tarafından terör örgütü olarak tanınan bir grup. Biz Suriye'deki insanları terörist  grup olarak tanımlamıyoruz.



"TÜRKİYE ASKERİ OPERASYON YAPMAK İSTEDİ"
Ne bizim ne de BM'nin listesindeler. Onlarla partner olmamamız gerektiğini istiyorlar. Birçok kez onların peşinden gitmekle tehdit ettiler. Askeri olarak peşlerine gitmek istediler. Güvenli bölge ismini verdiğimiz bir şey üzerinde çalışıyoruz. Türkiye sınırından çekilecekler. " ifadelerini kullandı.

https://www.ensonhaber.com/amerikadan-ypg-itirafi.html Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Alıntı YapPençe ;PKK'ya yakın kaynaklar Russia Today'e yaptıkları açıklamalarda Türkiye'nin son zamanlardaki hava saldırılarının eskisinden çok daha sertleştiğini, PKK içinde çok fazla kayıp olduğunu söyledi. Hakurk vadisi tamamen kontrol altında. Pkk sözde lideri Karayılan , Lelikan'ın , Þekif Dağı ve Vadisi'nin , Armış Vadisi , Erdilkovi ve Karker sırtlarının tamamen TSK kontrolünde olduğunu kabul etti. #Irak
Mesajı Paylaş
]

Alıntı YapIraklı  kaynaklara göre İran Devrim Muhafızları, Kürdistan Bölgesel Yönetimi sınırına güçlerini yığmaya başladı.

Irak'ın içerisindeki  kamplarda ve köylerde operasyonlara hazırlandıkları düşünülüyor.
Mesajı Paylaş
]

Hakkari'de EYP patladı: 1 sivil yaşamını yitirdi

Þemdinli ilçesinde, askeri bölgeye malzeme taşıyan kamyonetin geçişi sırasında el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu 1 sivil hayatını kaybetti.

Hakkari'de Þemdinli'ye bağlı Çatalca köyü kırsalında askeri bölgeye malzeme taşıyan kamyonetin geçişi sırasında PKK'lı teröristlerce daha önce yola döşenen el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu 1 sivil vatandaş hayatını kaybetti.

BÖLGEDE GENİÞ ÇAPLI OPERASYON BAÞLATILDI
Hakkari Valiliği patlama ile ilgili yaptığı açıklamada, "18.08.2019 günü İlimiz Þemdinli İlçesi Çatalca Mahallesi yoluna bölücü terör örgütü mensuplarınca tuzaklanan EYP'nin (el yapımı patlayıcı) sivil aracın geçişi sırasında infilak etmesi sonucu 1 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Konu ile ilgili adli tahkikat devam etmektedir" denildi.

https://www.ensonhaber.com/hakkaride-eyp-patladi-1-sivil-yasamini-yitirdi.html Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Son dakika! Üç belediye başkanı görevden uzaklaştırıldı

İçişleri Bakanlığınca, Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye Başkanları görevlerinden uzaklaştırıldı. Diyarbakır'a Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Mardin'e Mardin Valisi Mustafa Yaman, Van'a Van Valisi Mehmet Emin Bilmez belediye başkan vekili olarak görevlendirildi.
İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:

"Son yıllarda teröre karşı yürütülen kararlı mücadele sonucunda büyük bir acziyete düşen PKK/KCK terör örgütü ve uzantıları; bazı belediye başkanları aracılığıyla belediyelerin imkânlarını illegal amaçlar için kullanmışlardır.

Anayasa ve kanunlarda görev ve sorumlulukları tanımlanan, Devletin bütünsel organizasyonunun bir parçası ve temel görevi vatandaşların mahalli ve müşterek nitelikli ihtiyaçlarını karşılamak olan bazı belediyeleri terör faaliyetlerinin desteklenmesi için militan kaynağı, mali kaynak ve araç-gerecin temin edildiği lojistik merkezlere dönüştürmeye çalışmışlardır. Hatta bu belediyeleri ülkemizin diğer bölgelerinden ayrı bir yönetim modelinin parçası haline getirmeye çalışarak Anayasamızın 3. maddesinde açıkça tanımlanan, ülkemizin devleti ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne kasteden bir araç olarak kullanmışlardır.

Bu durumun adli ve idari soruşturmalar ile tespit edilmesi sonucu; Bakanlığımızca terör örgütleri ile iltisak-irtibatı olan, terör örgütlerine destek verdikleri yönünde tespit ve deliller bulunan belediye başkanları Anayasanın 127 nci maddesi ve 5393 sayılı Belediye Kanununun 47 nci maddesine istinaden görevden uzaklaştırılmış, yerlerine Belediye Kanununun 45 inci maddesi uyarınca belediye başkan vekilleri görevlendirilmiştir.

Bu süreç ile beraber Devletin tüm birimlerinin yoğun mücadelesi sonucunda; terör örgütlerine katılım son 30 yılın en alt seviyesine inmiş, yurt içindeki terörist miktarı da 1800-2000'li rakamlardan 600'lü rakamlara kadar gerilemiştir. Doğu ve Güneydoğudaki birçok ilimiz/ilçemizde belediyelerin kaynakları terör örgütünün finansmanı yerine yerel hizmetlere yönlendirilmiş, terör örgütü ve destekleyicileri tarafından çukur ve barikatlarla kaotik bir yapıya dönüştürülmeye çalışılan şehirlerimiz huzurun ve hizmetin öne çıkarıldığı gerçek belediyecilikle tanışmıştır. Bu sayede kamu kaynakları güvenceye alınmış, vatandaşlarımızın huzur ve refah düzeyi kaynakların belediye hizmetlerinde kullanılmasıyla arttırılmıştır.
Belediye başkanı görevlendirmeleriyle belediyelerin sağladığı imkânları kaybeden bölücü terör örgütü ve onun güdümündeki siyasal uzantıları, militan bulma, maddi kaynak temin etme ve kendi tabanını yönlendirmedeki sıkıntıları çözmek adına 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Genel Seçimlerini kendileri açısından bir fırsat olarak görmüştür. Terör örgütü seçildikleri zaman kolay yönetebilecekleri, kendi güdüm ve yönlendirmesinde olacak kişilerin aday gösterilmesi için büyük çaba sarfetmiş, tutuklu olmasına rağmen sağlık sorunu nedeniyle tutuksuz yargılanmasına karar verilen Ahmet Türk başta olmak üzere haklarında Silahlı Terör Örgütü Kurma veya Yönetme, Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Suçu ve Suçluyu Övmek suçlarından soruşturma ve kovuşturma yürütülen kişiler bazı belediyelerde bilerek ve isteyerek belediye başkan adayı gösterilmiştir.

"Silahlı Terör Örgütü Kurma veya Yönetme" suçundan Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesince 2017/129 Esas sayılı kovuşturma,
"Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Suçu ve Suçluyu Övmek" suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 2018/7592 sayılı soruşturma,
''Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma" suçundan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca 2019/30425 sayılı soruşturma,
"Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Suçu ve Suçluyu Övmek" suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 2019/111869 sayılı soruşturma,
"Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Suçu ve Suçluyu Övmek" suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 2019/106124 sayılı soruşturma,
"Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Suçu ve Suçluyu Övmek" suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 2019/111864 sayılı soruşturma,
"Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Suçu ve Suçluyu Övmek" suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 2019/111876 sayılı soruşturma,
"Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Suçu ve Suçluyu Övmek" suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 2019/111845 sayılı soruşturma,
"Terör Örgütü Propagandası Yapma, Terör Örgütüne Üye Olma" suçundan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca 2019/28838 sayılı soruşturma yürütülen Adnan Selçuk MIZRAKLI Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı olmuştur.





http://www.hurriyet.com.tr/gundem/son-dakika-uc-belediye-baskani-gorevden-uzaklastirildi-41305465 Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz