PKK İle Mücadele

Başlatan SKYWOLF, 11 Nisan 2009, 22:45:44

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Hükümetin "kürt açılımı" politikasını destekliyormusunuz?

Hayır desteklemiyorum,şiddetle karşıyım
64 (78%)
Evet destekliyorum, çok olumlu buluyorum
10 (12.2%)
Kararsızım, çünkü sonuçları hakkında emin olamıyorum
8 (9.8%)

Toplam Oy Verenler: 82

Rakamın kaynagını hatırlamıyorum ama ya okudugum bir kitaptı yada bir komutana sormuştum ordanda aklımda kalmış olabilir.O zaman
zaten fransada militanları 5000 di sadece ayrıca Irak dışında lübnan azerbaycan ermenistan suriye lübnan iran yunanistan  da zaten kampları vardı.Bu sayı biraz abartı olabilir bende öyle düşünüyorum ama o zaman dogu bölgesinde gerçekten osman pamukoglu gelmeden önce 12000 bindi belki okadar yüksek olmayabilir ama gerçekten çok yüksekti.Zaten o 1984 te ERNK kurulduktan sonra (PKK üst yönetimi) sonra Suriye ve İran'da hareketlilik yapmıştır.Başka silahlı bir kuruluş daha kurmuşlardı.Bölgedeki inanılır kaynaklar PKK gücünün 7-10.000 gerilla arasında olduğunu belirtmektedir.
1-Fransa"da 60.000-100.000 arasında Kürt yaşamaktadır. 1990 yılında Kanuni Süleyman Sergisi, Cumhurbaşkanı Mitterand tarafından açıldığı sırada nümayiş yapan yaklaşık 150 kişi, güvenlik kuvvetleriyle karşı karşıya gelmiştir. O dönemden beri Kürtler Fransa"da nümayiş yapmaktadırlar. 1993 Kasım ayında Kürdistan Komitesi ve Yek-Kom kapatılınca bu örgüt, Kürdistan Enformasyon Merkezi, Kürt İşçileri Kürt Derneği, Kürt Halkı ile Dayanışma Ulusal komitesi adı altında kurulan paravan örgütler eliyle faaliyetine devam etmiştir. 1995 yılında Fransa"da aktif PKK militanı sayısı yaklaşık 5.000"dir.
2-İsveç 1984 yılında PKK"yı terörist örgüt ilan etmiş ve Öcalan"ın orada ikametini yasaklamıştır. İsveç"te yaklaşık 10.000 Kürt yaşamaktadır. İngiltere"de PKK militanlarının sayısı 700-800"dür. İngiliz istihbarat servislerinin Þubat 1994 tarihli gizli bir notuna göre, 1993 yılında PKK bu ülkede yaklaşık 6 milyon mark karşılığı İngiliz lirası haraç toplamıştır
3-Almanyada 1000 kadar militan oldugunu tahmin ediliyordu.Ama ERNK Avrupa temsilcigili burdaydı.1990 yılları başında 7000 sayısına ulaşmıştır.Taraftar sayısı ise 50000 kişiye ulaşmıştır.O zaman her mahalleye bir temsilci ve gözetleyici koymuştu.(almanyada)
4-1994 yılında Avrupa"da ve Balkanlar"da 313 dernek PKK ile işbirliği yapmaktaydı. Bunlardan 178"ı Almanya"da, 10"u Avusturya"da, 6"sı Belçika"da, 9"u Danimarka"da, 2"si İspanya"da, 23"ü Fransa"da, 6"sı Yunanistan"da, 2"si İtalya"da, 12"si Hollanda"da, 20"si İsveç"te, 13"ü İsviçre"de ve 22"si değişik yerlerdedir.
Her nekadar sayı abartı olarak görünsede o dönede belki de faal militan sayısı 40 ile 45 bin (sadece dogu degil tüm dünya ve avrupa) kişidir ama desteklere bakarsak baya kişi faal oldugunu görebiliriz.Hatta Azerbaycanda Yezidi kolu bile bunlara destek veriyordu .Asala ile iş birligi vardı.Ayrıca ta Kazakistandan bile destek geliyordu.
Eger dogru hatırlıyorsam Kitap Fransa Kriminoloji Enstitüsüne Aitti.
Saygılar.Belki yanılıyorda olabilirim Sayın Orko_8 Mesajı Paylaş

5-6 bin toplamda varsa adamlara helal nerde saklıcan, nasıl beslicen o kadar adamı? Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: rstr617 - 20 Eylül 2010, 20:57:27
Alıntı yapılan: orko_8 - 20 Eylül 2010, 20:44:25
90 bin militan mı?? Bu rakamın kaynağı nedir?

Tamamen sallamasyon. Üstelik bu, pkk propagandasıdır. Bir zamanlar köy çocuklarını "gerilla vurulmaz, görülmez, duyulmaz" diye kandırıp dağa çıkarıyorlardı. Böyle efsanelerin cahil halk üzerindeki etkisi malum...  Pkk militanlarının bugüne kadar tesbit edilen en çok olduğu dönem 1992 yılı başlarındanda 20 bin kişidir.

Hocam o dediginiz sadece Kuzey Irak tarafından ve İran destekli olanlardır.Sadece onları hesaba katmışssınız bunların diger kısmıda var.Eger rakamları toplarsak
20000 Kuzey Irak
7000 Almanya
1000 İsviçre
5000 Fransa
1000 Yaklaşıkta Ermenistan Yunanistan Azerbaycan
+__________
34000 bin yapar sadece diyelim ki bu tahminden ibaret en çok 20 bin bu örgüte destek veren sayıda mı 20 bin
Ama rakam abartı bende biliyorum.Ama gerçekten o dönemde Erdal Sarızeybek'in de dedigi gibi ordan biz gittik sonra ne oldu kimse operasyon yapmadı bu süre zarfı içerisinde örgüt toparlandı eger bir örgüt  kendine boş süre bulmuşssa büyük bir toparlanma yapar emin olun zaten destek fazla bide cahil halk çok tamam eger kış ayında pkk okadar çok saldırı yapmıyorsa bu zaman diliminde sadece kış ayı için degil toparlanma amaçlı da yapıyordur. Mesajı Paylaş

Sınırötesi operasyon yapılmamasını hükümete bağlamışsınız, maşallah diyorum. Bu hızla giderken çok şeyi kaçırmışsınız, askere sınırötesi yetkisi uzatıldı.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:23
1-bu nedenle TSK ve polisin yaptığı teröristle mücadele tam anlamıyla başarıya ulaşamamakta,alınan başarılı sonuçlar havada kalmaktadır.kırsal da teröristi tepeleyen devlet şehirde kendisine taş atan çocuğu pkk boyunduruğunda kurtaramamış,aksine taş atan çocuğa ceza vererek devlete karşı olmasına dolaylı etki sağlamıştır.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:232- bölgede tarım ve hayvancılık neredeyse tek geçim kaynağıdır.ancak tarımda ve hayvancılıkta dışa bağımlı hale düşmemiz en çok bu bölgeyi vurmuştur.bölge insanı yasal sınır ticareti,kaçakçılık ve mazot ticaretine mahkum kalmış bunun içinde kuzey ırakta rahatça hareket etmek arzusuyla pkk ya teslim olmak zaman zaman da destek vermek durumunda kalmıştır.


Devletin tek yaptığı çocukları hapse atmak değildir. Canla başla terörle mücadele eden devlet, bir yandan mücadeleyi yürütürken birçok yandan da terörün ekmeğine yağ sürmüştür, anlamak mümün değil. Devletin yaptığı birçok şey terör örgütü için bahane olmuştur. Diyorlar ki, devlet senin dilini yasakladı gel dağa. Yasakladı mı gerçekten, evet? Evet de, bunun çözümünün devletle savaşmak olmadığını ordaki halka nasıl anlatacaksın? Anlatmaya da pek hevesli değildi zaten devlet. Aç kalıp dağa çıksınlar diye teör örgütüne sempati duyan bütün köyleri yakıp hayvanlarını da öldürdü. Sözde, 'terörle mücadele' edildi. Köyünü yaktığın adamın ne yapmasını bekliyorsun, gidip profesör olmasını mı? O köyler yakıldığı için dağlarda binlerce terörist gezmeye başladı. Zaten bölgede bir "vatandaşlık bilinci" yok. Kafasını kızsa yedi sülalesini öldüren insanlar askere polise mi acıyacak? Ha ayrıca 10 yıl kadar önce terör bitirildi bahanesiyle polis özel harekatını tasfiye edip panzerlerine silahlarına el koyan askerin de terörün giderek artmasındaki katkısı gözardı edilemez. Polisin elini kolunu bağlarsan olacağı bu. Bu konuda Hanefi Avcı'nın kitabını okuyunuz, pek çok şey anlatmış.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:233-12 eylül 2010 referandumunda boykotun etkili olması devletin sokakta ve vatandaşın evinde artık hakimiyet kuramadığını göstermektedir.hele ki okul boykotu başka bir aşama göstergesidir.pkk okulları boykot ettirerek bölgede eğitim düzeyinin yükselmesine sekte vurarak genç nesli emri altına almak istemekte,destek vermeyen bölge halkında da ben varım devlet yok mesajı vermek istemektedir.aslında bir nevi gandhi felsefesi uygulamaya çalışmaktadır.devletimiz acil olarak hem teröristle mücadele hemde sosyo ekonomik anlamda terörle mücadele etmezse,bu boykotlar zinciri korkarım ki,hastane boykotu,adliye boykotu hatta devlet dairelerinin boykotu şekliden genişleyebilir.

Yukarda yazdıklarıma paralel olarak, başlarda terör örgütünden korkan, katledilen, kundaktaki bebeğe kadar kurşuna dizilen bölge halkı hem "stockholm sendromu" etkisiyle hem de devletin kürtçe konuşanı hapse atması, hapiste dışkı yedirmesi, bulgaristan ve yunanistan'da Türklere yapılan Türkçe konuşmama, yazmama, okumama zorlamasıyla terör örgütünden korkar noktadan giderek terör örgütüne sempati duyma noktasına gelmiştir. İster gönüllü, ister zorla olsun, terör örgütü bugün bölgede istediğini yaptırabiliyor. Sempati duymayanlar bile korkudan karşı çıkamıyor, gittikçe bölge halkı esir alınıyor.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:234- yapılması gerekenler bölgede kırsalda pkk ya alan bırakmayacak şekilde yüklenilmelidir.bu yapılırken şehir de ve kırsal alandaki vatandaşa birinci derecede gözetilecek ve korunacak unsur olmalı,mücadelenin bölge halkına değil teröriste ve teröre karşı olduğu hissettirilmelidir.devlet eliyle ekonomik faaliyetler güçlendirilmeli,özellikle tarım ve hayvancılık bölgeye özgü koşullarla desteklenerek pkk ya ekonomik alanda söz bırakılmalıdır.

Bölge halkının çoğu isteyerek veya zorla teröre sahip çıkıyor, öldürülen teröristlere karşılık eylem yapıyor bugün. Yani teröristi öldürmek bile suç oldu. Barış güvercini diye çıkıp da öldürülen terörirstlerin hesabını soran, asker öldüğündeyse bayram yapan yaratıklar sayesinde bölge halkı giderek devlet karşıtına dönüşüyor.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:235- devlet bölgede yaşanan acı veren olayların izlerini silmelidir.pkk nın en çok sömürdüğü argümanlar bunlardır.geçmişte terörle mücadele adı altında yaşadığı faaliyetlerde ve uyuşturucu ticaretine adı karışmış kim olursa olsun adalet karşısında çıkarılmalıdır.

Silebilecekse silsin, çok güzel olur. Ama öyle şeyler yapılmış ki ne silinebilir ne unutturulabilir. Bahsettiğiniz tür faaliyetler yapan kişilerin üzerine gidildiğinde "TSK'ya karşı savaş yürütülüyor" deniyor. (Aynı kişiler polis içinde çıkarılınca kimse bişey demiyor ama. Suçlu asker kişi olunca zannederim hukuk değişiyor)


Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:236-ağalık düzenine sert bir darbe vurulmalı,derebeyi gibi davranan kendisinde mahkeme gibi hüküm vermek yetkisi gören ağaların etkisi silinmelidir.aşiret ve ağalık sisteminin kaldırılması biraz hayalcilik bence ancak etkisi en aza indirgenmelidir.

Ağalık sistemi geçmişten bugüne bölgede devletin tek dayanağıdır. Devlet yanlısı ağalar desteklenmiş, hatta bazı yerlerde terörle mücadele tamamen ağalara devredilmiştir. Bugün bölgede 5000 silahlı korucuya sahip ağalar var. Bu düzeni ne devlet yıkabilir, ne millet. Bu konuda umutlu değilim. Özellikle hakkari bölgesindeki ağalar devlet yanlısı görülüp kendine avantaj sağlıyor, el altından da terör örgütüyle birlikte pis işler yürütüyor. bu düzen biraz zor bozulur... Mesajı Paylaş

ruhumuz var teslim etmeden önce

Alıntı yapılan: Falcon - 20 Eylül 2010, 21:28:17
Alıntı yapılan: rstr617 - 20 Eylül 2010, 20:57:27
Alıntı yapılan: orko_8 - 20 Eylül 2010, 20:44:25
90 bin militan mı?? Bu rakamın kaynağı nedir?

Tamamen sallamasyon. Üstelik bu, pkk propagandasıdır. Bir zamanlar köy çocuklarını "gerilla vurulmaz, görülmez, duyulmaz" diye kandırıp dağa çıkarıyorlardı. Böyle efsanelerin cahil halk üzerindeki etkisi malum...  Pkk militanlarının bugüne kadar tesbit edilen en çok olduğu dönem 1992 yılı başlarındanda 20 bin kişidir.

Hocam o dediginiz sadece Kuzey Irak tarafından ve İran destekli olanlardır.Sadece onları hesaba katmışssınız bunların diger kısmıda var.Eger rakamları toplarsak
20000 Kuzey Irak
7000 Almanya
1000 İsviçre
5000 Fransa
1000 Yaklaşıkta Ermenistan Yunanistan Azerbaycan
+__________
34000 bin yapar sadece diyelim ki bu tahminden ibaret en çok 20 bin bu örgüte destek veren sayıda mı 20 bin
Ama rakam abartı bende biliyorum.Ama gerçekten o dönemde Erdal Sarızeybek'in de dedigi gibi ordan biz gittik sonra ne oldu kimse operasyon yapmadı bu süre zarfı içerisinde örgüt toparlandı eger bir örgüt  kendine boş süre bulmuşssa büyük bir toparlanma yapar emin olun zaten destek fazla bide cahil halk çok tamam eger kış ayında pkk okadar çok saldırı yapmıyorsa bu zaman diliminde sadece kış ayı için degil toparlanma amaçlı da yapıyordur.

Örgüt militanlarıyla milisleri karıştırmayın. Milis, yani eylem yapmaya sıcak bakan sempatizan sayıısı elbette çok daha fazladır ama örgüt militanı sayısı abartılı rakamların çok altındadır. Her dönem nerde ne kadar militanın olduğu zaten istihbaratın bilgisi dahilindedir. 1992 yılı başında yurt içi+yurtdışı kamplarda toplam silahlı militan sayısı 20 bin civarındadır. Mesajı Paylaş

ruhumuz var teslim etmeden önce

Alıntı yapılan: EfsaneAsker - 20 Eylül 2010, 21:27:27
5-6 bin toplamda varsa adamlara helal nerde saklıcan, nasıl beslicen o kadar adamı?
Saklama gerek yok hocam adamlar gelip dogudan insanımızı alıyor beynini yıkıyor okutuyor militan yapıyor.Sanki bütün teröristler dagdaki çoban işssiz sadece o kadar insan kampta egitiliyor nato kafa nato mermer olan bir insan sonra karşına bombacı provakatör olarak çıkıyor.Siz buna inanıyormusunuz orda mühendisten tutun da sosyologa doktora kadar insan var.Gündemi belirleyen insan var adamlar çat kapı mı oo biz şu
dagdaki şu karakola sızakta orayı vurak oo ne güzel lay layy loom sonrada geri gelek bombayı yapak patlatak ondan sonra lay lay loom
bunları ögrenmek kolaymı elbette bir yerde egitim veriliyor bu üniversite egitimine kadar ulaşıyor avrupada (fransa -belçika) Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: rstr617 - 20 Eylül 2010, 21:33:08
Alıntı yapılan: Falcon - 20 Eylül 2010, 21:28:17
Alıntı yapılan: rstr617 - 20 Eylül 2010, 20:57:27
Alıntı yapılan: orko_8 - 20 Eylül 2010, 20:44:25
90 bin militan mı?? Bu rakamın kaynağı nedir?

Tamamen sallamasyon. Üstelik bu, pkk propagandasıdır. Bir zamanlar köy çocuklarını "gerilla vurulmaz, görülmez, duyulmaz" diye kandırıp dağa çıkarıyorlardı. Böyle efsanelerin cahil halk üzerindeki etkisi malum...  Pkk militanlarının bugüne kadar tesbit edilen en çok olduğu dönem 1992 yılı başlarındanda 20 bin kişidir.

Hocam o dediginiz sadece Kuzey Irak tarafından ve İran destekli olanlardır.Sadece onları hesaba katmışssınız bunların diger kısmıda var.Eger rakamları toplarsak
20000 Kuzey Irak
7000 Almanya
1000 İsviçre
5000 Fransa
1000 Yaklaşıkta Ermenistan Yunanistan Azerbaycan
+__________
34000 bin yapar sadece diyelim ki bu tahminden ibaret en çok 20 bin bu örgüte destek veren sayıda mı 20 bin
Ama rakam abartı bende biliyorum.Ama gerçekten o dönemde Erdal Sarızeybek'in de dedigi gibi ordan biz gittik sonra ne oldu kimse operasyon yapmadı bu süre zarfı içerisinde örgüt toparlandı eger bir örgüt  kendine boş süre bulmuşssa büyük bir toparlanma yapar emin olun zaten destek fazla bide cahil halk çok tamam eger kış ayında pkk okadar çok saldırı yapmıyorsa bu zaman diliminde sadece kış ayı için degil toparlanma amaçlı da yapıyordur.

Örgüt militanlarıyla milisleri karıştırmayın. Milis, yani eylem yapmaya sıcak bakan sempatizan sayıısı elbette çok daha fazladır ama örgüt militanı sayısı abartılı rakamların çok altındadır. Her dönem nerde ne kadar militanın olduğu zaten istihbaratın bilgisi dahilindedir. 1992 yılı başında yurt içi+yurtdışı kamplarda toplam silahlı militan sayısı 20 bin civarındadır.
Tamam ozaman o toplamdır eger öyle hatırlıyorsam ama milisleri çok fazlaydı buna çok eminim ama ben 20 bini gene az buldum o zaman aralıgında toparlandılar . Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: rstr617 - 20 Eylül 2010, 21:29:21
Sınırötesi operasyon yapılmamasını hükümete bağlamışsınız, maşallah diyorum. Bu hızla giderken çok şeyi kaçırmışsınız, askere sınırötesi yetkisi uzatıldı.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:23
1-bu nedenle TSK ve polisin yaptığı teröristle mücadele tam anlamıyla başarıya ulaşamamakta,alınan başarılı sonuçlar havada kalmaktadır.kırsal da teröristi tepeleyen devlet şehirde kendisine taş atan çocuğu pkk boyunduruğunda kurtaramamış,aksine taş atan çocuğa ceza vererek devlete karşı olmasına dolaylı etki sağlamıştır.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:232- bölgede tarım ve hayvancılık neredeyse tek geçim kaynağıdır.ancak tarımda ve hayvancılıkta dışa bağımlı hale düşmemiz en çok bu bölgeyi vurmuştur.bölge insanı yasal sınır ticareti,kaçakçılık ve mazot ticaretine mahkum kalmış bunun içinde kuzey ırakta rahatça hareket etmek arzusuyla pkk ya teslim olmak zaman zaman da destek vermek durumunda kalmıştır.


Devletin tek yaptığı çocukları hapse atmak değildir. Canla başla terörle mücadele eden devlet, bir yandan mücadeleyi yürütürken birçok yandan da terörün ekmeğine yağ sürmüştür, anlamak mümün değil. Devletin yaptığı birçok şey terör örgütü için bahane olmuştur. Diyorlar ki, devlet senin dilini yasakladı gel dağa. Yasakladı mı gerçekten, evet? Evet de, bunun çözümünün devletle savaşmak olmadığını ordaki halka nasıl anlatacaksın? Anlatmaya da pek hevesli değildi zaten devlet. Aç kalıp dağa çıksınlar diye teör örgütüne sempati duyan bütün köyleri yakıp hayvanlarını da öldürdü. Sözde, 'terörle mücadele' edildi. Köyünü yaktığın adamın ne yapmasını bekliyorsun, gidip profesör olmasını mı? O köyler yakıldığı için dağlarda binlerce terörist gezmeye başladı. Zaten bölgede bir "vatandaşlık bilinci" yok. Kafasını kızsa yedi sülalesini öldüren insanlar askere polise mi acıyacak? Ha ayrıca 10 yıl kadar önce terör bitirildi bahanesiyle polis özel harekatını tasfiye edip panzerlerine silahlarına el koyan askerin de terörün giderek artmasındaki katkısı gözardı edilemez. Polisin elini kolunu bağlarsan olacağı bu. Bu konuda Hanefi Avcı'nın kitabını okuyunuz, pek çok şey anlatmış.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:233-12 eylül 2010 referandumunda boykotun etkili olması devletin sokakta ve vatandaşın evinde artık hakimiyet kuramadığını göstermektedir.hele ki okul boykotu başka bir aşama göstergesidir.pkk okulları boykot ettirerek bölgede eğitim düzeyinin yükselmesine sekte vurarak genç nesli emri altına almak istemekte,destek vermeyen bölge halkında da ben varım devlet yok mesajı vermek istemektedir.aslında bir nevi gandhi felsefesi uygulamaya çalışmaktadır.devletimiz acil olarak hem teröristle mücadele hemde sosyo ekonomik anlamda terörle mücadele etmezse,bu boykotlar zinciri korkarım ki,hastane boykotu,adliye boykotu hatta devlet dairelerinin boykotu şekliden genişleyebilir.

Yukarda yazdıklarıma paralel olarak, başlarda terör örgütünden korkan, katledilen, kundaktaki bebeğe kadar kurşuna dizilen bölge halkı hem "stockholm sendromu" etkisiyle hem de devletin kürtçe konuşanı hapse atması, hapiste dışkı yedirmesi, bulgaristan ve yunanistan'da Türklere yapılan Türkçe konuşmama, yazmama, okumama zorlamasıyla terör örgütünden korkar noktadan giderek terör örgütüne sempati duyma noktasına gelmiştir. İster gönüllü, ister zorla olsun, terör örgütü bugün bölgede istediğini yaptırabiliyor. Sempati duymayanlar bile korkudan karşı çıkamıyor, gittikçe bölge halkı esir alınıyor.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:234- yapılması gerekenler bölgede kırsalda pkk ya alan bırakmayacak şekilde yüklenilmelidir.bu yapılırken şehir de ve kırsal alandaki vatandaşa birinci derecede gözetilecek ve korunacak unsur olmalı,mücadelenin bölge halkına değil teröriste ve teröre karşı olduğu hissettirilmelidir.devlet eliyle ekonomik faaliyetler güçlendirilmeli,özellikle tarım ve hayvancılık bölgeye özgü koşullarla desteklenerek pkk ya ekonomik alanda söz bırakılmalıdır.

Bölge halkının çoğu isteyerek veya zorla teröre sahip çıkıyor, öldürülen teröristlere karşılık eylem yapıyor bugün. Yani teröristi öldürmek bile suç oldu. Barış güvercini diye çıkıp da öldürülen terörirstlerin hesabını soran, asker öldüğündeyse bayram yapan yaratıklar sayesinde bölge halkı giderek devlet karşıtına dönüşüyor.

Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:235- devlet bölgede yaşanan acı veren olayların izlerini silmelidir.pkk nın en çok sömürdüğü argümanlar bunlardır.geçmişte terörle mücadele adı altında yaşadığı faaliyetlerde ve uyuşturucu ticaretine adı karışmış kim olursa olsun adalet karşısında çıkarılmalıdır.

Silebilecekse silsin, çok güzel olur. Ama öyle şeyler yapılmış ki ne silinebilir ne unutturulabilir. Bahsettiğiniz tür faaliyetler yapan kişilerin üzerine gidildiğinde "TSK'ya karşı savaş yürütülüyor" deniyor. (Aynı kişiler polis içinde çıkarılınca kimse bişey demiyor ama. Suçlu asker kişi olunca zannederim hukuk değişiyor)


Alıntı yapılan: süvari - 20 Eylül 2010, 17:27:236-ağalık düzenine sert bir darbe vurulmalı,derebeyi gibi davranan kendisinde mahkeme gibi hüküm vermek yetkisi gören ağaların etkisi silinmelidir.aşiret ve ağalık sisteminin kaldırılması biraz hayalcilik bence ancak etkisi en aza indirgenmelidir.

Ağalık sistemi geçmişten bugüne bölgede devletin tek dayanağıdır. Devlet yanlısı ağalar desteklenmiş, hatta bazı yerlerde terörle mücadele tamamen ağalara devredilmiştir. Bugün bölgede 5000 silahlı korucuya sahip ağalar var. Bu düzeni ne devlet yıkabilir, ne millet. Bu konuda umutlu değilim. Özellikle hakkari bölgesindeki ağalar devlet yanlısı görülüp kendine avantaj sağlıyor, el altından da terör örgütüyle birlikte pis işler yürütüyor. bu düzen biraz zor bozulur...
+1000000000 Mesajı Paylaş

Maraş  , Sivas , Başbağlar... Özel Harekatı terörle mücadeleden çeken , tasfiye eden , doğudaki köylünün evlerini yakıp ineklerini kurşunlayan doğudaki köylüyü bu sayede devlete düşman eden onları dağa çıkaran ve bilerek kendi askerlerimizi şehit ettiren bu sayede batıdaki insanlarımızı doğuluya karşı düşman ettiren...  Türk milletini gözbebeği ordusundan soğutmaya çalışan gizli bir yapılanma mevcut. Mesajı Paylaş
Güçlü Ekonomi , Güçlü Ordu , Güçlü Türkiye

Arkadaşım rstr617

adım adım fikir jimnastiğini yapalım

1-öncelikle hanefi avcı'nın kitabını okudum.orda ince bir ayrıntıyı kaçırdınız sanırım.avcı kitabında 378-384 sayfaları tekrar okumanızı rica edeceğim.avcı'nın bu sayfalarda anlatığı görüşlere aynen katılıyorum.benim daha önce yaptığım açıklamaları az olsa destekleyici nitelikte olduğunu görüyorum.

2-hükümet derken mevcut hükümete tahvil etmedim.1978'den beri ülkedeki bütün iktidara gelen siyasi partiler konuyu sadece askere tahvil ederek sorumluktan kaçmıştır.buna 1980-1983 arasındaki askeri hükümette dahildir.TSK başarılı olduğu dönemlerde hükümetler bu başarıyı sosyo ekonomik politikalar ve terörün dış kaynaklı desteklerini önleyen politikalarla engel olamamışlardır.

2006 yılında evine misafi olduğum eski Dışişleri Bakanı Þükrü Sina Gürel'e şu soruyu sormuştum:siz apo'nun yakalandığı zaman kıbrıs'tan sorumlu devlet bakanıydınız,ve apo'nun üstünden "lazaros mavros" adında gerçek bir rum pasaportu çıktı ve bu pasaport yunan dışişleri bakanlığı tarafında sağlandı.sözgelimi 17 kasım adlı örgütünün liderinden birinde gerçek bir türk pasaportu çıksaydı ne olurdu.Sayın Gürel'in cevabı şu şekildeydi "sadece sen değil yedi göbek torunun bile avrupa tarafından töhmet altında bırakılır,her avrupa ülkesinde taciz edilirdi" dedi.bu cevap üzerine ben "peki kabineniz neden sustu,hükümetteki  partiniz neden eline hukuki bir fırsat geçmişken yunanistan'a lahey'de dava açmadınız,neden yunanistan'ın terörü destekleyen ülke damgası yemesini sağlamadınız ve neden bu konuda hiç olmazsa ölen şehitlerimiz için tazminat istemediniz ve neden daha çok şey yapabilecekken yapamadınız" diye sordum.Sayın Gürel'in cevabı İsmail Cem'in yunanistandan aynı tavrın tekrarlanmayacağına dair yazılı taahhüt alması bunlara engel oldu.ben ve bir kaç bakan direndik ancak Sayın Ecevit olayın Türk-yunan savaşına döneceğinden çekinerek İsmail Cem'in tavrını destekledi" şeklinde cevap verdi.Bu diyaloğu hükümetlerin ne derece terörle mücadeleye önem verdiklerini ve dış destek konusunda kararlılıkları göstermek için anlattım.

3-sınır ötesi operasyon yapılma yetkisinin çıkarılması ayrı şeydir sınır ötesi operasyon yapmak ayrı şeydir.bu ayrımı bileceğinizi sanıyorum.1964 ve 1967 de TSK'ya 2 defa Kıbrıs'a çıkarma yapma izni verildi,ancak çıkarma 1974'te yapılabildi. sanırım bu dediğim ayrımı yapabilmek için yeterli bir örnektir.

4-Özel Harekat Polisi sayısının azatılması son derece yanlıştı buna kesinlikle katılıyorum.çünkü polis özel harekat salt sıcak temasta bulunmuyor hem TSK hemde TEM şubeleri için kırsal alanda istihbari faaliyetlerde de bulunabiliyordu.sayıları azaltılması ve kırsal alandan çekilmesi zafiyet yaratmıştır.keza kent merkezlerinde bile operasyon yapabilme kabiliyetleri azalmıştır.

5-Terörle mücadele özel yasalar ister ve hukuki dayanakları masum halkı korumak amacı taşımalıdır.ancak uyum yasaları ile TEM kanunu zayıflatılmıştır.11 eylül'den sonra ABD de tren garı saldırısından sonra İspanyada TEM kanunları söz ettiğim şekilde revize edilirken ve güvenlik güçlerinin eli masumları korumak amacı taşıyan kanuni hakları da kapsayan şekilde güçlendirilirken bizde tam tersi durum yaşanmıştır.

6-TSK ve Emniyet terörle mücadele de acemi olduğu 1984-1992 döneminde bile güç kullanmaya çekinmemişti.ancak son 2 yılda devletin güvenlik güçleri taraflı psikolojik harp ile ateş etmeye çekinir hale getirilmeye çalışılmaktadır.açık konuşacağım resmen şu anda TSK yalnız konumdadır.son 2 yılda yaşanılanların acı olayların sorumluluğu salt TSK'ya yıkılmaya çalışılmaktadır.devletin bakanının terörle mücadele edin dediği komutanlar terör sanığı haline getirilmeye çalışılmakta,devletin hükümeti bu konuda sus pus olmuş izlemekle yetinmektedir.hükümetin bu tavrı pkk yı ve destek veren derneksel ve siyasi kollarını cesaretlendirmektedir.TSK'ya karşı yürütülen psikolojik savaşa gösterdiği bu hükümetin dolaylı olarak destekleyici tavrı seçim boykotu,terörist cenazesinin törenle kaldırılması,okul boykotu ve aleni olarak özerlik isteğine dönüşmüştür.özerlik isteğinin bir sonraki adımı bağımsızlıktır.bu zafiyet sürerse yarın aleni olarak bağımsızlık isteği ve bu isteği destekleyen dış müdahaleyi de görebiliriz.

Saygılarımla...

Süvari  
Mesajı Paylaş
EY TÜRK İSTİKBALİNİN EVLADI!
İÞTE,BU AHVAL VE ÞERAİT İÇİNDE DAHİ, VAZİFEN; TÜRK İSTİKLAL VE CUMHURİYETİ'Nİ KURTARMAKTIR!
MUHTAÇ OLDUĞUN KUDRET, DAMARLARINDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
Mustafa Kemal ATATÜRK


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz