Suriye Krizi

Başlatan Falcon, 20 Temmuz 2011, 18:41:46

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Sizce Türkiye Suriye'ye yapılacak bir askeri müdahaleye katılmalı mı?

Katılmamalı. Bizi hiç iligilendirmez.
18 (18%)
Kesinlikle katılmalı. Çünkü müdahale sonrası Suriye'de söz sahibi olmamız için şart.
53 (53%)
Engel olmalı. Çünkü Suriye'den sonra sıra İran'a, ondan sonra da sıra bize gelecek.
24 (24%)
Başka bir düşüncem var. Aşağıda paylaşıyorum.
5 (5%)

Toplam Oy Verenler: 100

Hocam yapılacak tek şey çok hızlı ve plânlı şekilde yerli savunma sanayi altyapınızı güçlendirmek.

Özellikle MMU,Altay,Milgem,Füze teknolojimizi hızla oluşturmalıyız. Kısaca guard'ımızı sıkı almalıyız ki bize el kalktığı zaman balyozü bunlara yedirelim.

Bunlar , Fırat'ın doğusunda PKK / PYD varlığını kullanarak uydu bir kürt devleti kurup Türkiye ve Iran'a karşı kullanmaya ant içmişler...

Amaç Akdenize kadar da uzanmak ve bu tehlike de geçmiş değil hala...

Yapılacak şey güçlenmek. Yediğimiz bir darbeye karşılık 10 darbe vurmak...Suriye'yi kullanalım ypg'ye karşı diyecem ama adamları eritip bitirdik
Mesajı Paylaş

Hocam ne kadar güçlü olursan ol, bütün dünyaya karşı kafa tutamazsın. En büyük strateji, savaşmadan kazanmaktır. Sun Tzu diyor ki;

''En büyük maharet, maharetlerin doruk noktası; düşmana savaşmadan boyun eğdirmektir''

Adeta bir Kung-Fu ustası gibi, rakibin hamlesiyle rakibi alt edebilmek gerekiyor. Darbe almayacaksın ama düşmanın enerjisiyle düşmanın dengesini bozacaksın. Türkçemizde bu stratejiye; ''derenin taşıyla derenin kuşunu vurmak'' denir.

Dere neresi; Suriye
Derenin taşı kim; Suriye devleti
Derenin kuşu kim; PKK-YPG

İşte derenin taşıyla, derenin kuşunu vurabiliyorsanız; artık Kung-fu ustası olmaya hak kazandınız demektir. Ha... derenin taşı, derenin kuşunu vurmaya yetmiyorsa; itinayla yandan destek çıkılır! Mesajı Paylaş

Sanirim lafi gevelemeye gerek yok .Madem ki Suriye konusunda yapilmasi gerekenin Suriye devleti ile yeni bir saife acmaktan gectigine inaniyoruz .

O zaman bu oneriyi  ,iktidarin gerek kendi oz tabanina ,gerekse muhalefetin biz bunlari yillar once soylemistik  yorumlarindan en az yipranacak sekilde atlatabilmesi icin fikir sunmaliyiz.  Aksi halde iktidar Suriye politikasina yeni bir saife acmaktan kacinmaya devam edecektir. Mesajı Paylaş

#2943
Alıntı yapılan: Mermi - 26 Eylül 2020, 20:04:01

Aslında bu yüzden değil. Biz çok geç müdahil olduk bile diyebiliriz. Fıratın doğusunda bunlar daha 1 avuç iken gereği yapılmalıydı. O dönem biz Salih müslim'i kırmızı halılarda karşıladık. Sonra Deaş çıktı ABD Deaş'ı yenicem bahanesiyle bunlara desteğe başladı derken büyüdü de büyüdü bu hale geldi işte. Özetle gene geç kaldık :)

Yıllar önce ışid ortaya çıktığında bu terör örgütüyle mutlaka mücadele etmemiz gerektiğini söylemiştim. Hem de defalarca. Belki hatırlayanlarınız olur. O dönem bazı burnunun ucunu göremeyen arkadaşlar karşı çıkıyorlardı. O canileri gerçekten müslüman sanıp pkkyı bitiriyorlar diye seviniyorlardı. Oysa o zamanlar demiştim, ABD Işidi bahane ederek PKK/PYD'ye dünyanın silahını veriyor ve vermeye devam edecek. Bu teröristleri dünyaya terörle mücadele eden özgürlük savaşçıları olarak tanıtıp onlara bir devlet kurma niyetindeler diye. O dönem buna karşı çıkanları şimdi sahneye davet ediyorum.

Önünüzü bile göremiyorsanız bari görenlere kulak verin!

Alıntı yapılan: Partikül - 26 Eylül 2020, 21:16:51
Muhakkak bir orta yolun bulunması gerekiyor. Peki nedir O?

Suriye' yle anlaşalım... can güvenliği açısından, belli bir süre için muhaliflerin garantörü olalım (bu süre on sene olur, yirmi sene olur). Bu süre zarfında insanlar yaralarını sarar, ortak vatan duygusunu geliştirir, karşılıklı güvensizlik ortamı giderilmeye çalışılır. Sonrasında Suriyeli sığınmacıların göç ettikleri yerlere geri dönebilmesi için Suriye' yle iş birliği yapalım.  Suriye devleti kapsamlı bir af ve rehabilitasyon kanunu çıkartsın. Muhaliflere belli ölçülerde imtiyazlar versin, karşılığında muhalifler silahlarını teslim etsin. Türkiye, bu süreç zarfında muhaliflerin garantörü olsun. Karşılığında, Suriye' deki Kürt oluşumun teslim olması sağlansın. Teslim olmayı kabul etmezlerse, Türkiye-Suriye ortak harekatıyla PKK-YPG oluşumu yerle bir edilsin. Bu şekilde Amerika' nın bölgeden uzaklaştırılması kesinleşmiş olur. Aksi taktirde Türkiye sürekli olarak güneyden tehdit altında kalacaktır. Rehabilitasyon sürecini 10,20,30 yılık periyotlara böler, aşamalı olarak gevşetir ve en sonunda Suriye' yi Türkiye' nin güdümünde kendi haline bırakırız.  Suriye' yi, Rusya ve Amerikan etkisinden kurtarmak gerekiyor. Zaten Rusya alacağını aldı... Onlar hava ve Deniz üssü istiyordu, aldılar. Belki bizim işimize bile yarayabilir.

Biraz uzun oldu gerçi de...


Fikir doğru ama uygulama yanlış! Bunu en baştq yapmalıydık ama artık çok geç. Suriye ile işbirliği fırsatı kaldı mı? Duygusal devlet yönetimi ile yıllar önce kardeşim Esad için uzun süredir her mecrada katil Esed diyenlerle konunun muhatabı olan Esad'ın işbirliği yapacağını düşünmek boş bir hayal bence. İşbirliği için iki taraftan birinin veya her ikisinin de yönetimden ayrılması gerekir.

Acaba bu kısırdöngü içerisinden çıkamamamız da dıj güjlerin bir oyunu mu? Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

 Resulayn'da bomba yüklü araçla saldırı: Çok sayıda ölü ve yaralı var

Þanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinin karşısında bulunan Suriye'nin Resulayn kentinde, bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda 6 kişi hayatını kaybetti, 3 kişi de yaralandı.

Resulayn'ın Tel Halaf Mahallesi'nde dün 2 kişinin yaşamını yitirdiği, 12 kişinin yaralandığı saldırıların ardından bugün akşam saatlerinde bomba yüklü araçla gerçekleştirilen saldırıda ise 6 sivil vatandaş hayatını kaybederken, 3 kişi de yaralandı.

VALİLİKTEN SALDIRI AÇIKLAMASI

Resulayn'da meydana gelen bombalı araç saldırısıyla ilgili Þanlıurfa Valiliği'nden de açıklama yapıldı. Açıklamada şöyle denildi:

"26.09.2020 tarihinde, saat 18.00 sıralarında Resulayn-Haseke Yolunda meydana gelen, PKK/YPG'li teröristlerce masum sivilleri hedef alan el yapımı patlayıcı düzeneğinin patlatıldığı olayda, 6 Suriyeli sivil hayatını kaybetmiş, 3 Suriyeli sivil de yaralanmıştır.Yaralılar Resulayn Hastanesi ve Ceylanpınar Devlet Hastanesinde tedavi altına alınmış olup, Valiliğimiz koordinasyonunda danışmanlık hizmeti verilen yerel kolluk birimlerince adli makamlarla gerekli koordinasyon sağlanarak olaya ilişkin tahkikata başlanılmıştır."

https://www.hurriyet.com.tr/dunya/son-dakika-haberler-resulaynda-bomba-yuklu-aracla-saldiri-cok-sayida-olu-ve-yarali-var-41621490 Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Ister sevin ister sevmeyin Idlib Suriye toprağı ve Esad denilen herif Suriye devlet başkanı... Halkına nasıl davrandığı zerre umrumda değil. Iki tane arabın kendi içindeki mezhep kavgası yüzünden Türk askerlerinin canlarını yitirmesi benim zoruma gidiyor. Yarın birgün Amerika veya Çin gelip "Türk ordusu Kürtlere soykırım uyguluyor o yüzden biz onların çağrısı üzerine Hakkari ve Sirnaga geldik"diyip ordusunu buraya soksa ve şırnakta hakkaride kafasına göre postane okul vs. açıp artık orası kendi topragiymis gibi davransa merak ediyorum tepkiniz ne olurdu ? Adam buraya yazıyor Esad idlibi bombalıyor diyor. Bombalar cunki içindekilerin ve şuan bize kaçan mültecilerin hepsi Isid zamanında bir avuç tuzla koşmuşlardı iside ve "alevilerin kafasını kesecez" naraları atıyordu. Isid gidince devran döndü kaçtılar. Þuan Suriyenin birçok noktasında sünni alevi karışık normal hayatlarına devam ediyor. Isid ve HTS idlibte sivillerin atasına karışıp saldırıyor arkadaşım bunu burda bilmeyen yok. Ya şu kafayı anlamıyorum ve çok tiksindim. Adamlar (ruslar) 35 askerimize bomba yağdırdı lakin rejimin idlibi bombalaması kadar konuşulmadı.  Benim askerin Idlibteki isidci araptan daha az değer gördü. Bunu tarih yazdı,  hafızalarada kazıldı. Dune kadar yapılan herşeyi "çok doğru , helal , yanindayiz" diye şak-şaklayanlar bugün suriyede yapılan hataları birbirinin üzerine atıyor. (Kimlerden bahsettiğim anlasilmistir).. Dünyada barisilmayan ülke,  lider yoktur , oy kaybetme korkusu vardır. Mesajı Paylaş

#2946
Alıntı yapılan: SKYWOLF - 27 Eylül 2020, 00:16:30
... Suriye ile işbirliği fırsatı kaldı mı? ... Esad'ın işbirliği yapacağını düşünmek boş bir hayal bence. İşbirliği için iki taraftan birinin veya her ikisinin de yönetimden ayrılması gerekir.

Þu dünyada olmayacak iş yoktur. Her an her şey olabilir, kestirip atmamak lazım. Hele niyetlenelim, hele bi' yola düşelim; illaki bir menzile ulaşılır.

İzleyenler oldu mu bilmiyorum ama bir ara Yunus Emre' yi konu alan bir TV dizisi vardı. Aklıma oradaki bir replik geldi... Yunus Emre, yolda giderken Tabduk Emre' yle karşılaşır; selamın aleyküm-aleyküm selam faslından sonra derki;

Yunus Emre: Yine karşılaştık

Tapduk Emre: Eee... yol bu! Yola çıkıp varmayan, yoldan çıkıp varan yoktur.


Düşününce, ne kadar da güzel bir cümle öyle değil mi?

Suriye' yle ipleri kopardığımız an, yoldan çıktığımız andı. Peki yoldan çıkıp da bir yerlere varabildik mi?

El-cevap: Hayır

Demek ki tekrardan doğru yola girmek gerekiyormuş.

Þayet Tabduk Emre haklıysa; tekrar doğru yola girdikten sonra hedeflerimize ulaşacağımızı düşünüyorum. Yaralar sarılır, küsler barışır, hayata dair yeni bir sayfa açılır. Yeter ki yola çıkalım, yoldan çıkmayalım.

Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: Tong Yabgu - 27 Eylül 2020, 00:52:28
Ister sevin ister sevmeyin Idlib Suriye toprağı ve Esad denilen herif Suriye devlet başkanı... Halkına nasıl davrandığı zerre umrumda değil. Iki tane arabın kendi içindeki mezhep kavgası yüzünden Türk askerlerinin canlarını yitirmesi benim zoruma gidiyor. Yarın birgün Amerika veya Çin gelip "Türk ordusu Kürtlere soykırım uyguluyor o yüzden biz onların çağrısı üzerine Hakkari ve Sirnaga geldik"diyip ordusunu buraya soksa ve şırnakta hakkaride kafasına göre postane okul vs. açıp artık orası kendi topragiymis gibi davransa merak ediyorum tepkiniz ne olurdu ? Adam buraya yazıyor Esad idlibi bombalıyor diyor. Bombalar cunki içindekilerin ve şuan bize kaçan mültecilerin hepsi Isid zamanında bir avuç tuzla koşmuşlardı iside ve "alevilerin kafasını kesecez" naraları atıyordu. Isid gidince devran döndü kaçtılar. Þuan Suriyenin birçok noktasında sünni alevi karışık normal hayatlarına devam ediyor. Isid ve HTS idlibte sivillerin atasına karışıp saldırıyor arkadaşım bunu burda bilmeyen yok. Ya şu kafayı anlamıyorum ve çok tiksindim. Adamlar (ruslar) 35 askerimize bomba yağdırdı lakin rejimin idlibi bombalaması kadar konuşulmadı.  Benim askerin Idlibteki isidci araptan daha az değer gördü. Bunu tarih yazdı,  hafızalarada kazıldı. Dune kadar yapılan herşeyi "çok doğru , helal , yanindayiz" diye şak-şaklayanlar bugün suriyede yapılan hataları birbirinin üzerine atıyor. (Kimlerden bahsettiğim anlasilmistir).. Dünyada barisilmayan ülke,  lider yoktur , oy kaybetme korkusu vardır.
nerdeyse her kelimesine katıldığım bir yorum olmuş,daha düne kadar türkmen kızlarını pazarlarda köle kimi satanlar bu şerefsizlerin içinde yaşıyor(hepsi elbette değildir.) . Mesajı Paylaş

#2948
@SKYWOLF, o dönem mücadele etmemiz gerekiyordu ama hangi orduyla ? neyle mücadele edeceksiniz ? Muhtemelen 2015'li yıllardan bahsediyorsun. O dönem burada neler konuşuldu bilmiyorum ben 2018 yılında üye oldum. Ama 2015 yıllarında çözüm süreci bitti ve Güney doğuda bütün şehirlerde terörle mücadele başladı. Neredeyse hergün şehit haberleri geliyor. Þehirler harabeye dönmüş. Cizre, Nusaybin gibi şehirlerde sözde öz yönetimler ilan ediliyor. Cumhuriyet tarihinin belki en büyük terör ayaklanmasıyla karşı karşıya kaldık. 10 bin silahlı terörist şehirlerde öz yönetim olan etmişti. Deaş konsolosluk çalışanlarını rehin almış. Kriz üzerine krizler. O sene istanbul , Ankara büyük şehirlerde neredeyse her ay bombalar patlıyordu. Böyle bir durumdaydı. Ve silahlı kuvvetlerde Siha gibi terörle mücadelede çarpan yoktu. Deaş gücünün en zirve dönemindeydi. Bağdat'a kadar dayanmış. Bütün Suriye ve Irak 'ta çok büyük çoğrafya'ya hakimdi. Savaşsaydık binlere yakın kayıp olurdu. Çünkü zırhlı birliklerle bu savaşı yapacaktık FK harekâtında olduğu gibi. Ve deaş'ı en zirve olduğu dönemdi. Ve orduda Fetö hain şebekesi temizlememişti. Kısacası Bu zırhlı birlikle Siha olmadan, ordunun en seçkin birlikleri güneydoğuda iken ve Fetö varken çok büyük hezimet alınabilirdi. Mesajı Paylaş

#2949
Biz de onu diyoruz sayın Mermi ... Siz ne diyorsunuz hep ; "tamam hatalar yapılmış , artık ne yapacağız onu söyleyelim" diyorsunuz ya işte geçmişte bu hataları yapanlar , hatalı çıkarımlarına devam ediyor...

İNAT , İNAT ,İNAT ... Bizim esnek bir devlet olup gelişen olaylara göre konum almamız gerekiyordu...
Tamam hatalı bir işe girip Esad'ı devirme operasyonuna katıldık , artık bizi bu işe sokanların amaçlarının Suriye halkı felan olmadığını anladık değil mi? Rusya da bu işi , üsleri bırakmaz bunu da anladık .Esad'ın gitmeyeceğini de anladık ,Muhalefetin iç savaşı kaybettiğini de anladık ....

Eeee hala bu İNAT niye?

Þimdi şu İNAT etmeyi bırakıp , başımıza örülen YPG tehlikesini bertaraf etmek için Suriye devlet ile çalışmak lazım...

Bu tartışmanın en başında  şu soruyu sormuştum...Suriye'de artık bizim esas düşmanımız kim?
Ben  , bizim karar vericilerin daha Suriye'de esas düşmanımızın kim olduğunu kavradıklarını bile zannetmiyorum...

Tüm gücümüzle Fırat'ın doğusunu YPG egemenliğinden arındırmak için destek vermeliyiz  bu işi kim yapacaksa artık ... Rusya mı olur Suriye mi olur bilmem...

Biz bu fırsatı 30 km. tampon bölge koyup kaybettik...Bu hattı geçip ypg'ye saldırırsak ambargoların kralını yeriz Batı'dan... Bu işi maşa ile Suriye-Rusya üzerinden yapmalıyız... Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz