(Hisar A-O)Alçak-Orta İrtifa Hava Savunma Füze Sistemi Projeleri

Başlatan kosavalı1989, 27 Nisan 2009, 22:11:10

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

bazı kazıplarımızın olduğu gerçek ama bu er ya da geç bir şekilde olacaktı. kıbrıs, suriyede pkk ya abd desteği vs konularda zaten karşı karşıyayız. sürekli kongrede ki budalaların tehditleri altında rica minnet paramızla rezil olacak değiliz. abd patriot teklif ett ama hemde s-400 den daha pahalıya hemde kongre tehlikesi vardı. s-400 alımı belkide kendi hava savunma ürünlerimizie daha fazla odaklanmamıza sebep oldu. Sn merzifonlu haklı Trump ın ifadeleri link de mevcut.
https://www.diken.com.tr/trump-adim-adim-s-400-krizini-anlatti-berbat-bir-durum-ama-erdogan-sucsuz/ 
bakınız almanya bazı işlerimize taş koyuyor patriot alsaydık da abd canı istediğinde bunu yapacaktı. bir şekilde bu sistemi kırıp kendimize yetmemiz lazım ve maalesef bunu zor durumlar yaşayarak yapacaz.
Mesajı Paylaş

FMS yolu ile satışlarda eğitim, teknik ve yedek parça destek programları satışa dahildir. Yedek parça desteği ile parça başı fiyatlandırmanın da ayrı kavramlar olduğunu unutmamak lazım.

Diğer taraftan ihalede best offer ile FMS yolu ile alım üst bedeli de farklı kavramlardır. Örneğin, 40 adet F-16 B-70 ve modernizasyon vs vs teklifi üst sınırı belirtilmiş FMS yolu ile doğrudan tedariktir. İhale konusu değildir. Ancak ihalede ise, teklifler arası rakamlar ve kabiliyetler ile kazanımlar yarışır. Teorik olarak,  en ucuz değil en uygun teklif kazanmış sayılsa da, bedel, teklifin teknik ve sayısal özellikleri, know how, offset vs kazanımlar için asgari kazanımlar bellidir. Diğer taraftan ihale konusu bir alımda FMS kredisi kullanıldığında da borcun (ihale bedelinin) kredi ile yapılandırılması, FMS hizmetlerinin artı bedelleri ile yeniden gerçekleştirilir. Mesela Türkiye ilk olarak ihalede  F-16'ya karar verdiğinde birim bedel 20 milyon dolar ise de, FMS işin ,içine girip yapılandırma yapıldığında, Blok -30'dan 40'a geçildiğinde ödenen rakam ihale bedelinin çok çok üzerine çıkar, altına inmez. Veya biz yurdışında bir gemi, obüs, zırhlı araç ihalesine girdiğimizde  peşin fiyat veririz. Peşin fiyatlar karşılaştırılır ama, kimin bedeli nasıl taksitlendirdiği, kredilendirdiği işin ayrı bir boyutudur.

Bu bakımdan konu geldi çattı önemli bir hususa. Büyük ihracat rakamları gerçekleştirmek istiyorsak, savunma sanayi kadar, kredilendirme, satış sonrası hizmetler ve bunların rastgele olmaktan çıkartılıp,  merkezileştirilip, mevzuat haline getirilmesine de çalışmamız lazım. Bu surette Savunma Sanayi, Kredi Kuruluşlarımız. kurulabilecek Savunma Sanayi ve  TSK Eğitim döner sermayeleri, TSK personeli ve hatta eğitim/satış sonrası eğitimde değerlendirilebilecek  emeklileri gibi birçok kesim için sürdülebilir bir döngüsel gelişme ortamı yaratabiliriz.   
Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: mehmet05 - 23 Ağustos 2024, 23:36:37
Bu bakımdan konu geldi çattı önemli bir hususa. Büyük ihracat rakamları gerçekleştirmek istiyorsak, savunma sanayi kadar, kredilendirme, satış sonrası hizmetler ve bunların rastgele olmaktan çıkartılıp,  merkezileştirilip, mevzuat haline getirilmesine de çalışmamız lazım. Bu surette Savunma Sanayi, Kredi Kuruluşlarımız. kurulabilecek Savunma Sanayi ve  TSK Eğitim döner sermayeleri, TSK personeli ve hatta eğitim/satış sonrası eğitimde değerlendirilebilecek  emeklileri gibi birçok kesim için sürdülebilir bir döngüsel gelişme ortamı yaratabiliriz.   

Ah ki ne ah, bu konuları her İDEF'de ona buna bulaşarak soruyorum. Herkes, tabi yapılmalı, filan diyor ama işte sonuçta hala yaprak kıpırdamadı. Bakımı filan geçtim, kredi konusunu bile aşamıyoruz hala. Türk Eximbank dillerden düşmüyor ama sıfır kere sıfır.  Bakım eğitim işini cefakar kurumlar üsleniyor ama tabi işler büyüdükçe bu kalemler sıkıntı olmaya başlayacak. Þimdi elimizin uzandığı Pakistan ile filan top çeviriyoruz. Fakat ileride daha büyük işler çıktığında nasıl bir kaos olacak, bu sefer cefakarlık kurtaracak mı emin değilim. Mesajı Paylaş

üzerinden zaman geçti ama ben yanlış hatırlamıyorsam,  2013'te  en yüksek puanı  Çin'in  aldığı açıklanmıştı,  takiben  batıdan bir gürültü koptu.
bu  ilk ihaleye Rusya s300  ile katıldı diye hatırlıyorum.
2015'te  ihalenin  iptali duyurulmuştu  galiba,  sonra da   malum süreç başladı.
ihale iptal edildikten sonra  gelen tekliflerde bence  bize en uygun  teklif MEADS  idi.
haberlerde teknoloji transferinden  bahsedilen tek teklif de MEADS  teklifi idi zaten,  kapalı kapılar ardında teknoloji transferi yapan başka firmalar olmuşsa da bu medyaya pek yansımadı.
fakat ilk ihaleye s300  ile gelen Rusya  ikinci sürece s400  ile gelerek biraz el yükseltmişti.
takvim artık 2017'ye geldiğinde ABD ve Türkiye arasında  bir  güvensizlik  oluştuğundan  batı sistemleri ne dönük  bir şüphe de iyice belirgin olmuştu.
sanırım başta Suriye'de  yanlız bırakıldığını  hisseden Türkiye,   biraz da  istese yalnızlıktan kurtulabileceğini kanıtlama  dürtüsüyle sonuçlarının buralara gelebileceğini  pek  düşünmeden bir karar verdi.

aslında Türkiye'nin  sonuçların buralara geleceğini  düşünmemesi,  eğer  makul bir ABD  olsaydı  gerçekten de  doğru bir hesap olabilirdi;  ama orada  bu hesap hatasına iten sanırım,  ABD'nin  taktik manevralar yaptığı ve  özellikle Suriye  politikasının   kısa ve orta vadede değişebileceğini  düşünmekten kaynaklandı.
işin aslı,  ABD  özellikle Türkiye ile olan diplomatik ilişkilerinde  on yıldan uzun süredir   hiç de makul bir noktada değil.
çuval  olayını  takiben  Irak  özelinde uzlaşılamayan çok nokta vardı  iki ülke arasında.
silahlı  pradator  istemiştik,  o süreçleri  hatırlarsınız.
taa  o dönemlerde  onların bize olan bakışlarında  hissedilir bir değişim vardı ve  bu  yeni tavır  hızla   kurumsallaşıyordu.

bizimkiler S400  seçerken,  bunun bir rüzgar olduğunu,  esip geçeceğini  düşündüler belki de.
Irak  ile başlayan   çıkar çatışmaları,  Suriye  ile artık zirve yapmıştı .

ABD  bu  yeni tabloyu  iyice  kurumsallaştırırken,  biz  stratejik ortak  durumunun  devam edeceği  ümidiyle  politikalar geliştirdik.
öyle ki,  S400  seçilirken  belki de en kötü senaryoda bile  stratejik ortağa CAATSA  uygulanacağı ve hatta  40  yıllık uçakların  modernizasyonunda  stratejik ortağa bu denli sorun çıkartılacağı  yoktu.

forumlara üye olduğum günden beri  yazıyorum.
ABD  gibi büyük devletler  bir politika ürettikleri zaman  20  30  yıldan önce o politikayı pek sorgulamazlar.
Afganistan'da  yirmi yıl civarında kaldılar,  Irak'ta   yirmi yıldır varlar.
Suriye politikalarının 2030'dan önce  çok keskin bir şekilde değişimini beklememek gerek,  bu da demek oluyor ki  iki ülke arasındaki temel çıkar çatışmaları kısa vadede değişmeyecek.

ha,  yine de ben  biz istersek F35'i  alabileceğimizi ve  şu modernizasyon işlerinin bu kadar uzamasının çok tatsız bir şaka olduğunu düşünüyorum;  çünkü  burada İran bir realite ve  beğensen de beğenmesen de  onları dengeleyebilecek başka bir güç yok ortada.
ABD  bile olsan,  bu günden yarına İran'ı  İslan dünyasında  dengeleyebilecek,  bunu hayal edebilecek  başka bir güç yaratamazsın aga.
F35'lerimizi  o yüzden başkasına vermiyorsun,  F16  satışına o yüzden  peşin peşin  hayır demiyorsun.
yoksa sizin Türkiye'den gelecek 20  milyara ihtiyacınız olmadığını iyi biliyoruz.

burada temel sorun,  şakanın da  blöfün de  artık gerçekten tadı kaçmaya başladı.
bu uçak konusu   fabrikaya bu gün sipariş ver,  yarın  teslim edilsin  şeklinde  olmuyor.
eğer bu  tatsız şaka  4  yıl daha devam ederse,  o gün artık  bıçak kemiğe dayanmış olur.
o  yüzden  ilişkilerin  bozulmasını filan artık biraz  tartışmak gerek.
batıyla  mülteci kabul anlaşmasından  ibaretmiş gibi görülen  ilişkilerin  biraz daha bozulması mı?
yoksa ordunun  yavaş yavaş  uçaksız kalması mı?
bu tatsız şaka devam edecekse eğer,  yeni dış politikaları bu  iki soru üzerinde yeniden değerlendirmek ve  bir yol haritası çıkartmak gerek.

1950  sonrası  NATO  ile   yeni bir sürece girdik.  bazen   sevindik,  bazen üzüldük;  ama  artık yeni bir süreç  üretmek zorundayız.
bunun karşılığı  tabiki tüm gemileri yakıp batıyla düşman olmak değil;  ama ortada uzun süredir  isimsiz bir çocuk var ve artık bu çocuğa bir isim koymamız gerekiyor.
---


https://www.aksam.com.tr/ekonomi/meads-sirketinden-turkiyeye-hava-savunma-fuze-sistemi-teklifi/haber-594394


bence bunu  seçmeliydik.

Mesajı Paylaş

ABD ve İran düşmanlığı bu asrın en büyük algı operasyonudur ABD ve İran derin devletleri ittifak halindedir. İki devletinde gerçek hasmı Türkiye dir.
Amaçları Türkiye'yi parçalamak küçük federe veya bağımsız yerel yönetimler haline getirerek gelecekte oluşturulacak büyük İsrail'e katmak
Osmanlı impartorlu gibi bir İsrail imparatorluğu oluşturmak. Þii İslam  İslam'ı yok etme projesinin bir basamağıdır,  Selefi ve ılımlı İslam gibi.
PKK ve feto gibi proje örgütleri besleyen diyer tarafından Selefi terör örgütlerini kontrol eden ABD aynı zamanda Þiiler ile beraber hareket ediyor onlara hava desteği vererek selefiler ile savaşıyor gerçek bu.
Þimdi biz nasıl bir yol izleyeceğiz içimizde bunları bildiği halde abd ye ve silahlarına hayranlık duyan bir kitle de
var. Mesajı Paylaş

ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Peki güzel iki sorum var

ABD'den patriot alsaydık

1-Rus uçakları 34 askerimizi şehit edebilcek miydi?

2 -birde 4.5 veya 9 milyar dolar'a pahalı demişsiniz peki gerilen ilişkilerden ötürü bir dolar 1.5 lira iken şu an 33-34 lira yani o zaman dolar yükselmeden önce 4.5 milyar veya 9 milyar dolar daha ucuz değil miydi?
Þimdi uçak ve modernizasyonu için 23 milyar dolar iken bu dolar kuru ile bize daha pahalı değil mi?

Yine dışına itildiğimiz 100 f35 ve 10 milyar dolarlık iş payı zararı mantıklı mı?2.5 milyar dolara ucuza s400 kapattık diyorsunuz ya alın kaybedilen "10 milyar dolar ve 100 Uçak "diyorum ki burada daha eski uçağa ve modernizasyonu için 23 milyar dolar ödemeden bahsediyoruz aynı şekil dolar kurunun 1.5 liradan 33-34 liraya gelmesinden  bahsediyoruz yani bu 23 milyar doları 33-34 liralık dolar kuru ile ödemeden bahsediyoruz.
sebep ne? ABD ile s400 sürtüşmesi yüzünden.

Süper mantığınız ve matematik hesabınız var bravo

Madem maliyet dediniz alın size patriot seçmemenin maliyeti Mesajı Paylaş

@Denizci16, size ek olarak firmalarımızın F-35 üretiminden alacağı sanayi payını atladınız. Özellikle pandemi zamanı ve son dönemde F-35 için üretim tesisi bulunamazken, biz programda kalsaydık, bu ek üretimin tamamını biz alabilirdik. Ek milyarlarca dolarlık üretim yapılacaktı. Bitti mi bitmedi, SOM-J, LM-Roketsan ortaklığı ile ABD ve bütün müttefik ülkelere pazarlanacaktı. Bugün NSM değil, SOM-J kullanacaktı herkes. Bitti mi tabi ki de bitmedi, yerli mühimmatların F-35'den atılması için yaptığımız lobiyi bir dönem LM'de destelemeye başlamıştı. İsrail'e yapıldığı gibi ek bir sistem ile yerli mühimmat eklenmesi ihtimali ufukta görünmeye başlamıştı. Fakat bunlar önemli değil, bizim S-400 alarak dünyaya verdiğimiz mesaj daha önemli tabi. O mesaj neydi kimse bilmiyor ama önemli. Mesajı Paylaş

Konunun çözümü basit ABD Kürt Devleti Suriye, Doğu Akdeniz politikalarını değiştirirse problemlerin hepsi çözülür. Mesajı Paylaş

"1-Rus uçakları 34 askerimizi şehit edebilcek miydi?"

evet,
uçaklara Patriot ile  karşı koymak şart değil ve  o uçaklar  F16  ile de önlenebilirdi.
mesele o gün elimizde  Rus uçaklarını  önleyecek sistem eksikliği değil.
Ukrayna savaşına kadar biz Rusya'yı  93  harbiyle hatırlıyorduk ve şimdiki Rus  ordusunun gücünü de  olduğundan çok daha  yukarılara koyuyorduk.
Ukrayna savaşıyla  anladık ki Rus ordusu bir süper güç ordusu değilmiş.
kendileri de bunu iyi anladı ve şu an  o saldırıyı tekrarlamazlar,  Patriot olsa da,  olmasa da.

"Yine dışına itildiğimiz 100 f35 ve 10 milyar dolarlık zarar mantıklı mı?"

ABD  türkiye'ye karşı çuval olayından beri hiç mantıklı olmadı ki.
çuval konusu,  Kerkük tapu daireleri konusu,   Kuzey Irak'tan  ABD  başkanına yazılan mektup konusu...
bunlar olurken ve dört tane silahlı pradator satılmazken ortada bir s400  filan da yoktu zaten.

üstelik  birden bire Güney kıbrıs'a  silah ambargosunun kaldırılması ne oluyor?
orası bizim burnumuzun dibinde.

bunları  içerideki hadiselerle ilişkilendirdiğimde zülfiyare dokunuyor,  o yüzden  girmiyorum;  ama sizin  hissedip de anlatabilemediğiniz şeyler  esasen  o bağlamda açıklanabilecek şeyler.
forum kapalı olaydı konuşurduk da,

günün meselesi ,  1950  sonrası   "NATO'ya sadakat,  Amerika'ya siyaset, Avrupa'ya  ticaret"  şeklinde özetleyebileceğim düzen  artık bizi taşımıyor,  o gömlek bu bedene uymuyor.

bu durum  bize özel de değil,  ABD  INF:  anlaşmasından çıktı,  Fransa cumhurbaşkanı NATO'nun  beyin ölümü gerçekleşti"  dedi,  Rusya Kırım'ı  aldı...
açık ki tüm dünya ikinci dünya savaşı sonrası dengeleri gücü  yettiğince revize ediyor.
Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz