Ka-50/Ka-52

Adam löp diye komşusu ülkeyi yuttu sen hâlâ "Rusya burnunun dibindeki topraklar için savaşıyor" masallarına inan...

Bu hareketin uluslararası hukuktaki ismi işgal ; halk arasındaki ismi de Faşistlik'tir.

Uluslararası hukukta işgal olduğuna hemfikiriz. Kimse o toprakları Rusya'nın olduğunu kabul etmez. Aynı zamanda Güney Kıbrısı da kimse kabul etmeyecek ve uluslararası hukukta işgaldir.

Gelelim şimdi KKTC konusuna, peki uluslararası hukukta buna ne denir.  Türkler ayrılmak istediler, çünkü Rumlarla birlikte yaşamak imkansız hale gelmişti. Sadece 2 yol vardı, Rumlar Türkleri öldürecekti veya Türkiye müdahale ederek ikiye bölünecekti
Ukrayna'da farklı olaylar yaşanmadı, Rus ve Rusya yanlısı halk ayrılmak istediler, çünkü Azov gibi faşistleri hükümet destekleyerek halkı sorgusuz sualsiz infaz ediyordu. Ruslara kan kusturacaktı veya Rusya müdahale edecekti.

Senin mantığına göre Rusya'nın yaptığı faşistlik ise Türkiye'nin de Kıbrıs'ta yaptığı da aynısımıdır.

Yazınızı şimdi gördüm...Kıbrıs'ta Türkiye uluslararası antlaşmalarla tanınmış Garantör bir devlet...Rusya'nın işgali ile ile Kıbrıs'ın ne alakası var?

Yunanistan, İngiltere ve Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin 1'nci maddede belirtilen taahhütlerini kaydederek, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını, ülke bütünlüğünü, güvenliğini ve anayasanın temel maddeleri ile oluşan durumu (state of affairs) tanırlar ve garanti ederler.
GARANTİ ANTLAÞMASI (Zürich,11 Þubat 1959)

5 Aralık 1994 Budapeşte, Ukrayna için de Rusya garantör devlet, arasında ABD, Fransa ve B.Britanya da var, uluslararası antalşmalarla tanınmıştır. Türkiye Kıbrıs'ta Türk halkını korumak ve güvenliğini sağlamak için geldik dediyse, Rusya da aynısı yapıyor.

Garantör olunca topraklarının yarısını yutma hakkı varsa o zaman Rusya haklıymış sizin mantığına göre.
Ancak şu var K.Kıbrıs uluslararası toplum ve ülkeler tanımıyor, bunun aynısı Ukrayna'nın doğusu için de geçerli ve böyle olacak.

Bu kadar dezenformasyon yapılmaz. Budapeşte Memorandumu'nda, Ukrayna elindeki nükleer silahları devrediyor. Bunun karşılığında ABD, İngiltere ve Rusya, Ukrayna'nın bağımsızlığına ve mevcut sınırlarının korunmasına saygı gösterme taahhüdünde bulunuyor. Yani, antlaşmayı ihlal eden aslında Rusya'nın kendisi.

Kıbrıs'taki durumla Ukrayna'daki durumu aynı hukuki zemine oturtmak yalancılıktan ya da cahillikten başka bir şey değil. Merak eden 1960 tarihinde Türkiye, Yunanistan ve İngiltere arasında imzalanan antlaşmanın içeriğini inceleyebilir. Bu antlaşmaya göre Kıbrıs'ta anayasal düzen bozulduğu anda Türkiye'nin müdahale etme hakkı var.

Senin mantığına göre Rusya'nın yaptığı faşistlik ise Türkiye'nin de Kıbrıs'ta yaptığı da aynısımıdır.

Bu son cümleyi okuduktan sonra sen tercihini bir taraf için yapmışsın, hem de gönüllü.

Ya alıntı da ya sizin yazdığınızda bir hata var, ne olduğu anlaşılmıyor.

Konu Ka-50/52 biz oturduk Kıbrısı tartışıyoruz.


Kıbrıs genelinde konu Ukrayna ile hiç uyuşmuyor, adada bağımsız (!) bir devlet  varken, rumlar önce ingilizleri sona türkleri imha ederek adayı yunanistana bağlamaya ve türkiyeyi güneyden de çevrelemeye çalıştılar, Türkiye bu kıskaç hareketini kırmak için askeri harekat düzenledi. Ve  adadaki türklerinin güvenliğini sağlayabileceği bir alanı süpürdü.

Ukrayna ise zaten bağımsız bir devletti, eğer bu ülkedeki rusların güvenliğini sağlamak amaç olsaydı rus yoğun bölgelere sınırlı bir harekat düzenleyip güvenli alan sağlayarak mevzileri sağlamlaştırmalıydı Rusya.
Ama putin baştan beri yanlış strateji ve öngörüyle hareket ettiği için iş bir açmaza saplanıp kaldı, milyarlarca dolar ve binlerce insanın canına maloldu.
Öngördükleri senaryo ukrayna halkının savaşmayacağı zelenskinin kaçacağı rus yanlısı bir hükümet teşkil edileceği üzerine kuruluydu, ne zelenski kaçtı ne ukrayna halk gönüllü olarak rusyaya katıldı.
Savaşta da  baştan ne tam işgal harekatı yaptı , ne savunma sathı oluşturma düşünülmüş.
ruslar bu işe doğru düzgün planlama yapmadan tipik ayılıklarıyla dalmışlar çok belli artık.