Ermeni Soykırımı Yalanı

Başlatan SKYWOLF, 18 Mayıs 2009, 13:00:39

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Rus kayıtlarında geçen sözler: Müslümanlardan daha iyi koşullarda yaşıyorlar.

Rus Genelkurmayı belgelerine göre 1915`te ne oldu?

Ermeni meselesinin dış politikanın en üst sıralarına oturduğu şu günlerde, Dışişleri Bakanlığı`nın desteğiyle, Rus arşivlerinde çalışan Mehmet Perinçek`in `11 Aralık 1915 Tarihli Resmi Ermeni Raporu` isimli kitabında yayınladığı belge, 1915`teki olayları farklı bir bakış açısıyla anlatıyor.

Ermeni olaylarının en sıcak şekilde yaşandığı 11 Nisan 1915`te Rusya`nın Kafkas Ordusu Kurmay Başkanı General Leonid Mitrofanoviç Moskova`ya bir rapor yazdı. Ermeni meselesinden İngilizleri suçlayan Bolhovitinov, raporunda; `Müslümanlardan daha iyi koşullarda yaşıyorlar` dediği Ermenilerin `sistematik katliama` giriştiğini yazdı.

Kitabında yer verdiği belgeyi, Rus arşivlerinde 1 yıl süren araştırmaları sonucu elde eden Mehmet Perinçek, Bolhovitinov`un raporda `Ermenilerin 19. yüzyılın sonunda ve Birinci Dünya Savaşı`nda verdiği kayıpların sorumlusunun kendileri olduğunu` anlattığını söyledi. Perinçek, `Raporda, `Bu karşılıklı kırımı ateşleyen, bu kırımı başlatan Ermeni çeteleridir` diyor. 65 sayfalık bu raporun tam metnini yayınladık. Sıhhiye birlikleri yapmışlar. Ermeni gönüllü birlikleri bando takımları bile kurmuş. Ermeni revirleri bile var. Bunlar da tehdidin ne büyük olduğunu gösteriyor. Bolhovitinov, ayrıca bu gönüllü birlikleri oluşturanların da Osmanlı Ermenileri olduğunu söylüyor` diye konuştu.

General Bolhovitinov`un yazdığı raporu Rus Genelkurmayı`nın arşivinden bularak yayınlayan İstanbul Üniversitesi Araştırma Görevlisi Mehmet Perinçek, çalışmasını Dışişleri Bakanlığı`nın projesi kapsamında gerçekleştirdi. Perinçek`e göre; `Bolhovitinov raporu bir istisna oluşturmuyor. Rus arşivlerindeki belgeler, Türklerin vatanını savunduğunu ortaya koyuyor.`

OLAYLARIN YAÞANDIĞI SIRADA YAZILDI

Rusya`nın Kafkas Ordusu Kurmay Başkanı General Leonid Mitrofanoviç Bolhovitinov, söz konusu raporunu 11 Nisan 1915`te, Ermenilerin kendilerine bir ayrıcalık tanınmamasını şikayet amacıyla yazdıkları bir rapora cevaben yazmış. Ayrıca Bolhovitinov`un yazdığı rapor, kendisinin görevi nedeniyle de çok önemli. Perinçek, bu durumu şöyle anlatıyor: `Bolhovitinov, karargahta bulunuyor ve cephedeki bütün bilgilerin aktığı kişi. Sadece yerel bir noktadaki gözlemlerini yazmıyor, bütün cephedeki bilgiler onda toplanıyor. Raporu yazdığı tarih, Ermeni olaylarının en ateşli yaşandığı günler. Türk ve Rus ordularının savaştığı bir dönem, 27 Mayıs 1915`teki tehcir kararının birkaç ay sonrası. Bu raporu yazan kişi Türkiye`nin savaştığı ordunun komutanı ve o bölgede savaşıyor. Bolhovitinov`un Türklere en ufak bir yakınlık hissetmesi söz konusu değil. Raporu, olayların üzerinden 5-10 sene geçtikten sonra, soğukkanlı bakabileceği bir dönemde değil, tam tersine Türk ve Rus hınca hınç savaştığı zamanlarda yazıyor. Raporda tehcir ile ilgili tek bir kelime yok. Hatta Bolhovitinov, `Biz Türklerle işbirliği yapan Kürt aşiretleri de gittik cezalandırdık, yaktık, yıktık` diyor. Savaş döneminde bunların meşru olduğunu kendisi ifade ediyor. Buradan, Türklerin meşru bir vatan savunması içinde olduğu ortaya çıkıyor.`

ERMENİLER MÜSLÜMANLARDAN İYİ KOÞULLARDA YAÞIYORDU

Perinçek, Ermeni gönüllü birliklerinin verdiği raporlarda da itiraflar bulunduğunu söyledi. Ermenilerin `Rusları kendilerine yeteri kadar destek olmamak`, `Türkler ve Kürtler ile eşit tutmak` ve `Kürtlerin arazilerine el koymalarına izin vermemekle` suçladıklarını anlatan Perinçek, General Bolhovitinov`un cevabi raporunda bir sütuna Ermeni iddialarını, karşı sütuna da bu konudaki tespitlerini yazdığını söylüyor. Raporda Ermeni meselesinin İngiliz kışkırtmasına bağlandığını belirten Perinçek, Bolhovitinov`un sorunun 19. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıktığını ve bu tarihe kadar Ermenilerin Müslümanlara göre daha iyi koşullarda yaşadığını raporuna yazdığını anlattı.

Rus generalin raporunda, Ermenilere `bağımsız ve özgür Ermenistan kurabilecekleri` fikrini aşılayan İngilizlerin, karşılıklı kıyımın fitilini ateşlediğini yazdığını ifade eden Perinçek, bunun ardından gönüllü Ermeni birliklerinin Müslümanlara karşı `sistematik katliama` giriştiğinin de belirtildiğini söyledi. Perinçek, `Bolhovitinov, `bu terör olayları sonucunda birçok Müslüman`ı katlettiler; bunun karşısında da Müslümanlar karşılık verdi` diyor. Bolhovitinov, yağmaya başvuran Ermeni çetelerinin kendilerini engelleyen Rus askerlerine bile ateş açtığını anlatıyor ve Ermenilerin verdikleri rakamların da abartılı olduğunu raporunda açıkça yazıyor. Bolhovitinov, ayrıca Ermenilerin de Birinci Dünya Savaşı sırasında kayıp verdiklerini ancak verdikleri rakamlara güven olmayacağını, çünkü dış yardım almak için bu rakamları abarttıklarını söylüyor` dedi.

http://www.tumgazeteler.com/?a=5088990 Mesajı Paylaş
  • Gösterim 68,441 
  • Genel Askeri Konular Ve Stratejik Değerlendirmeler
  • 180 Yanıtlar


ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

21 Ağustos 2009 Cuma 11:02
Amerika'da bir eyalet mahkemesi sözde Ermeni Soykırımı iddialarıyla ilgili şok bir karara imza attı.

Californiya eyaleti temyiz mahkemesi önemli bir karara imza attı.

Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemindeki 1915 olaylarında hayatını kaybeden Ermenilerin yakınlarına hayat sigortası kapsamında ödeme yapılmasını öngören eyalet yasası, federal temyiz mahkemesi tarafından iptal edildi.

9'uncu Temyiz Mahkemesi kararında, söz konusu yasanın, ülkenin dış politikasına anayasaya aykırı şekilde 'müdahil olduğu' belirtildi.

ERMENİLER'İN YARISI BU EYALETTE YAÞIYOR

ABD'de, 1915 olayları merkezi yönetim tarafından 'kıyım', 'katliam' gibi tanımlamalarla anılırken, ülkedeki Ermenilerin yaklaşık yarısının yaşadığı ve Ermeni lobisinin güçlü olduğu California'da eyalet hükümeti, 1915 olaylarıyla ilgili soykırım iddialarını doğru kabul ederek bu yönde yasalar çıkarmıştı.

ERMENİLER İSYAN EDİYOR

Ermeniler söz konusu yasayı iptal eden temyiz kararına itiraz edeceklerini bildirirken, avukat Brian Kabateck, "Karar yanlış. Bu bir felaket. Temyiz mahkemesi, California'da yaşayan 1 milyon Ermeni'ye, hükümetin kullandığı soykırım kelimesinin yasa dışı olduğunu söylüyor" diye konuştu

http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=204375
Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

"Tek amacımız para, Ağrı peşinat olabilir"

Ermenilere Los Angeles Mahkemesi'nden iyi haber
14 Ağustos 2011 Pazar, 10:59:32
"Tek amacımız para, Ağrı peşinat olabilir"

ABD'nin Los Angeles kentinde, Türkiye Cumhuriyeti ve Türkiye Merkez Bankası ve Türkiye Ziraat Bankası'na karşı açılan davada ilk adım geldi. Federal Bölge Mahkemesi, başvurudan sekiz ay sonra davalıların yani Türkiye Cumhuriyeti, Türkiye Merkez Bankası ve Türkiye Ziraat Bankası'nın dava ile ilgili gerekli duyuruları da aldığına karar verdi. Gazete Habertürk'te Kazım Cindemir'in haberine göre Davacı olan Ermeniler bunu "başarı" olarak yorumlarken mahkeme Türkiye'den savunma yapmasını istedi. Dava ile ilgili telbigatı "alındı" sayan mahkeme savunma için son tarihin de 19 Ağustos olduğunu açıkladı.

AMAÇ TAZMİNAT
1915 trajik olaylarında ölen Ermeniler'in yakınlarını temsilen açılan davada, o dönemde Adana çevresinde yaşayan Ermeniler'in topraklarının gasp edildiği öne sürülerek tazminat talep ediliyor. Bu toprakların bir bölümü üzerinde ise halen İncirlik Hava Üssü bulunuyor. Dava, ABD'de Ermenilerin en yoğun yaşadığı bölgelerden biri olan Los Angeles'taki Bölge Mahkemesi'ne, eşi de davacılar arasında yer alan Avukat Vartkes Yeghiayan tarafından açılmıştı.

63 MİLYON DOLAR İSTİYORLAR
1915 olaylarında dedelerinin mülklerini kaybettiğini iddia eden Ermeni davacılar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Merkez Bankası ve Ziraat Bankası'na karşı açtığı davada, Adana'da,İncirlik üssü de dahil olmak üzere, dedelerine ait toplamda 49,5 hektar olduğunu savundukları topraklar için 63 milyon 900 bin dolarlık tazminat talebinde bulunuyor.

Davacıları California Eyaleti'ndeki üç hukuk firması temsil ediyor. 1915 olaylarında el konulduğunu öne sürdükleri arazilerin tapularına sahip olduklarını ileri süren davacılar, Türkiye'nin İncirlik Üssü'nü ABD'nin kullanımına açarak topraktan kar sağladığını savunuyorlar.

Son Alınan karar ile, davacılar, geçen sekiz ayda davayla ilgili belgeleri ve duyuruları davalılara ilettiğini mahkemeye onaylatmış oldu.

TEK AMACIMIZ PARA
Amerikalı Ermenilerin ABD'de Türkiye Merkez Bankası ile Ziraat Bankası'na karşı açtığı davanın avukatlarından Ermeni asıllı Mark Geragos,  arkadaşımız Daphne Barak'a konuşmuştu. Kendisini Amerikalı bir Ermeni olarak tanımlayan 53 yaşındaki Geragos, "Yıllarca davalar açtık. İnsanlar neden araziler ve mülkler hakkında dava açmadığımızı soruyordu. Ancak bunun için binlerce elkonulan mülklerin, arazilerin tapusuna ihtiyacımız vardı. Çünkü bunlar Türk devleti tarafından Ermenilerin elinden alındı. Tüm davalar para için. Ama aynı zamanda kurbanları onore etme de var. Türkiye akıllı olsa topraklarının bir kısmını, Ermenistan'a verirdi. Ağrı Dağı iyi bir peşinat olabilirdi. Bundan sonra tazminatlar konusunu getirirdik masaya. Bir dünya devleti olmak istiyorlar ve bunu yapmanın yolu da buradan geçiyor. Türkiye akıllıysa yapması gereken bizimle masaya oturmaktır" demişti.

http://www.haberturk.com/dunya/haber/658797-tek-amacimiz-para-agri-pesinat-olabilir
Mesajı Paylaş

Haha güldüm. Dünya devleti olacak isek her sene nüfusunun bilmem kaçta kaçını göç olaral veren sefil bir ülkeyle aynı masay oturacağız. Tapular varsa buyursunlar mahkemeye versinler hatta Türkiye'ye de başvursunlar. Ama işkembeden sallamasınlar. Mesajı Paylaş

Ermeniler İncirlik'i istiyor

Ermeniler, "İncirlik dedelerimizin yasadışı el konulan toprakları üzerine kuruldu" iddiasıyla İncirlik'i istiyor.
02.09.2011 - 05:36

Vatan Gazetesi'nden Uğur Koçbaş'ın haberine göre: Osmanlı vatandaşı Ermeniler'in torunlarının ABD'de "İncirlik dedelerimizin yasadışı el konulan toprakları üzerine kuruldu" iddiasıyla açtığı tazminat davasında ABD Dışişleri'nin Türkiye'ye, "Davaya savunma gönderin" diye diplomatik nota gönderdiği ortaya çıktı. Buna rağmen savunma yapmayan Türkiye, 100 milyon dolar tazminatla karşı karşıya...
ERMENLİLER İNCİRLİK'İ İSTİYOR

Osmanlı döneminde yaşayan Dikran Efendi ile Kalina Hatun isimli Ermeniler'in yakınlarının, ABD'de İncirlik Üssü'nün kurulduğu arazinin bir kısmının kendilerine ait olduğu iddiasıyla açtığı davada kritik bir gelişme yaşandı. İncirlik'in yüzde 3.671'i üzerinde hak iddia eden 3 Ermeni'nin California Federal Mahkemesi'nde açtığı davada ABD Dışişleri'nin bir diplomatik nota ile Ankara'yı uyarmasına rağmen savunma göndermeyen Türkiye'nin "sorumluluklarını yerine getirmediği için gıyabında mahkum" (default) ilan edilmesi tehlikesi belirdi.

Dava dosyasına göre Alex Bakalian, Anais Harotunian ve Rita Mahdessian tarafından, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Ziraat Bankası ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası aleyhinde açılan davada davacı taraf, 1915 yılında el konularak Ziraat Bankası'na devredildiğini iddia ettikleri 4 parça arazi ve evlerinin toplam büyüklüğünün 496 dönüm olduğunu ve bu toprakların şu an tamamının İncirlik Üssü içerisinde kaldığını ileri sürüyor.

Davacı Ermeniler'in bunun karşılığında istediği miktar ise arazi ve apartmanlar için 63.9 milyon dolar. Buna ek olarak arazinin ABD ordusuna kiralanmış olması nedeniyle şimdiye dek elde edilen kira gelirlerinden pay ve geriye dönük faiz de talep ediliyor. Tüm bunlar bir araya getirildiğinde Türkiye'ye mahkemeden yaklaşık 100 milyon dolarlık bir fatura çıkarılıyor.
Avukat önerisi

ABD vatandaşı olan Ermeni asıllı davacılar, söz konusu arazinin ABD tarafından üs olarak kullanılması ve İncirlik üssünde Pizza Hut, Taco Bell gibi Amerikan firmalarının faaliyet göstermesi amacıyla California Federal Mahkemesi'ne dava açabilme imkanı bulmuş ve mahkeme de gerekçeleri ciddi görerek davalı taraflardan savunma alınmasına karar verdi. Bu talep Lahey Konvansiyonu aracılığıyla Türkiye devletine Mart ayında bir resmi yazışma ile iletildi. Ancak Türkiye, güvenlik ve devlet sırlarını içeren gizlilik gerekçesiyle bu talebi reddetti. Bu kez davacılar 14 Nisan tarihinde ABD Dışişleri'ne başvurarak Türkiye'den diplomatik yollarla savunma talep edilmesini istedi. Nitekim 20 Haziran tarihinde Amerikan Dışişleri Bakanlığı, Ankara Büyükelçiliği aracılığıyla gönderdiği CONS 11-01208 dosya numaralı diplomatik notada Türkiye'den davaya savunma göndermesini resmen talep etti. Notada, "ABD yasalarına göre davalı taraf olarak savunma vermek zorundasınız. Size ABD'de bir avukat tutmanızı öneriyoruz. Bu konuda ABD Dışişleri yardımcı olmaya hazırdır. 60 gün içinde savunma göndermezseniz mahkemeden 'default' kararı çıkma ihtimali bulunuyor" denildi.
Bankalar ciddiye aldı

ABD Federal Mahkemeleri, "default" kararını savunma vermesi istenen kişinin mahkemeye gelmemesi ya da savunmasını göndermemesi durumunda veriyor. Hukukçuların "hükmen mağlubiyet" olarak tanımladıkları bu karar verildiği an, davalı tarafın dava süresince bir daha hiçbir şekilde duruşmalara müdahil olma şansı kalmıyor. Bu durumda da mahkeme genellikle suçlanan kişinin suçunu kabul ettiğini varsayarak kararını davalı tarafı haklı bularak veriyor. ABD'nin verdiği bu notanın üzerinden 70 günden fazla süre geçmesine rağmen Türkiye'nin savunma göndermemesi nedeniyle davacılar mahkemeye "default" başvurusu yaptı ve kararın birkaç gün içinde çıkması bekleniyor. 1915-1923 yılları arasında davaya konu olan mülkleri sahiplenen Ziraat Bankası ile 1923'ten sonra devredilen Merkez Bankası ise durumun ciddiyetinin farkına vararak Amerika'daki bir hukuk firmasıyla anlaştı ve mahkemeden savunma vermek için 19 Eylül'e kadar süre istedi. Talep kabul edildi.
İşte İncirlik'teki araziler

Dava dosyasına eklenen haritada Google Earth üzerinden konulan bu görüntü yer alıyor. İncirlik üssünün güneydoğu kısmında yer alan 4 parça toprağın üzeri boyanmış şekilde gösteriliyor. Üzerinde hak iddia edilen arazinin İncirlik Üssü'nün %3.671'ine karşılık geldiği belirtiliyor. Karşılığında istenen 69 milyon dolarlık tazminat bedelinin ise ABD ordu dökümalarında yer alan ve İncirlik üssünün değerinin kayıtlı olduğu belgeden alınan veri ile hesaplandığına vurgu yapılıyor. Dosyada ayrıca Osmanlı vatandaşı Ermeniler'in pasaport örneği ve Osmanlı arşivinden alınmış tapu bilgileri de var.

http://www.ensonhaber.com/ermeniler-incirliki-istiyor-2011-09-02.html Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

'1915 bizi bağlamaz, 1923 bağlar'
Ziraat ve Merkez Bankası, Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1923'te kuruldu" denilerek, her iki bankanın da sorumlu olamayacağı belirtildi
26 Eylül 2011 Pazartesi, 09:44:54


SİBEL HÜRTAÞ/ GAZETE HABERTÜRK

Türkiye, Ermenilerin İncirlik Üssü için açtığı 100 milyon dolarlık davayı reddederken Ziraat ve Merkez Bankası "tazminat" tehdidine karşı davaya savunma gönderdi. Ortak savunmada, "Mallara 1915'te el konulduğu iddia ediliyor ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti 1923'te kuruldu" denilerek, her iki bankanın da sorumlu olamayacağı belirtildi.

T ÜRKİYE'nin tanımadığı Ermenilerin İncirlik Üssü için açtığı mülk davasını Ziraat Bankası ile Merkez Bankası "olası tazminat mahkûmiyeti riski" nedeniyle tanıdı. İki banka California Mahkemesi'ne gönderdiği ortak savunmada, "Ermeni ailenin tehcire ilişkin olarak göndermede bulunduğu Osmanlı-Türk kanun ve kararlarının 1923 yılında kurulan Türkiye Cumhuriyeti ile bir bağlantısının kurulamayacağını" öne sürdü. Ermenilerin açtığı İncirlik Üssü davasında, savunma süresi 19 Eylül'de sona erdi. Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin "egemen bağışıklık" ilkesi kapsamında davayı tanımadığını açıkladı ancak Ziraat ve Merkez Bankası savunma gönderdi.

İNCİRLİK ÜSSÜ'NE DAVA

Osmanlı döneminde yaşayan Ermeni aile Dikran Efendi ile Kaline Hatun'un yakınları Amerika'da yaşayan Ermeni Alex Bakalian, Anais Harotunian ve Rita Mahdessian, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Ziraat Bankası ve Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası hakkında dava açtı. Ermeni aile, Adana'da bulunan dört parça arazi ve evlerinin toplam büyüklüğü olan 496 dönüm topraklarına 1915 yılında el konulduğunu, mülklerinin aynı yıl Ziraat Bankası'na devredildiğini iddia etti. Aile, bu mülklerin 1923'te ise Merkez Bankası'na devredildiğini belirtti. Mülklerin üzerine şu an İncirlik Üssü'nün yapıldığını belirten Ermeni aile, arazi ve apartmanlarının bedelinin 63.9 milyon dolar olduğunu belirtti. Aile, arazinin bedelinin yanı sıra ABD ordusuna kiralandığını belirterek, şimdiye kadar elde edilen kira gelirlerinden pay ve 1915'ten işletilecek olan faizi ile birlikte Türkiye'nin 100 milyon dolar tazminat ödemesi için dava açtı.

SON TARİH 19 EYLÜL'DÜ

Davaya bakan California Federal Mahkemesi, gerekçeleri ciddi buldu ve tarafların savunmalarının alınmasına karar verdi. Savunma talebini mart ayında Türkiye'ye iletti, ancak Türkiye talebi reddetti. Mahkeme, 19 Eylül'e kadar süre verdi. Dışişleri Bakanlığı, savunma vermeyi reddetti. 19 Eylül'e kadar ABD'ye savunma göndermeyen Bakanlık, "Egemenliği uyarınca bir ülkeyi başka bir ülkenin yargılamamasını" düzenleyen egemen bağışıklık ilkesi kapsamında savunma verilmeyeceğini açıkladı. Amerika'da yürürlükte bulunan egemen bağışıklığa ilişkin yasa ise ABD mahkemelerinin bu ilkeye karşın başka ülkelerin davaya bakabileceğini savunuyor. California Mahkemesi de bu düzenleme uyarınca davayı kabul etti.

YANIT BANKALARI BAĞLAR

Türkiye'nin yanı sıra davalı konumunda olan Ziraat Bankası ile Merkez Bankası ise olası tazminat tehdidine karşı savunma süresinin son günü olan 19 Eylül'de ABD Mahkemesi'ne yanıt yazdı. İki banka, dava için ABD'de faaliyet gösteren Saltzman Evinc Hukuk Bürosu ile anlaşarak, ortak yanıt yazdı. Dilekçenin ilk cümlesinde bu yanıt yazısının sadece Ziraat Bankası ve Merkez Bankası adına verildiği özel olarak vurgulanarak, yanıtın Türkiye Cumhuriyeti adına verilmemiş olduğu belirtildi.

ORTAK YANIT VERİLDİ

Ermeni aile, mülklerine 1915 yılında meydana gelen tehcir sırasında el konulduğunu öne sürerek, durumdan Türkiye'yi sorumlu tutmuştu. Bankaların ortak yazısında ise tehcire göndermede bulunulan 1915'in Türkiye Cumhuriyeti'ni bağlamadığı belirtildi. Türkiye Cumhuriyeti'nin 1923'de kurulduğu kaydedilerek, "tehcire ilikin göndermede bulunulan Osmanlı-Türk kanun ve kararlarının, 1923'te kurulan Türkiye Cumhuriyeti'yle bağlantısı kurulamaz" denildi. Dilekçede Ziraat Bankası'nın 1863'te kurulurken, Merkez Bankası'nın 1930'da kurulduğu anımsatıldı. Dışişleri Bakanlığı'nın davayı reddetmesine gerekçe olarak gösterdiği egemen bağışıklık ilkesini iki banka da ortak yanıtında kullandı. Bankalar, "yabancı devlet statüsünde" olduklarını belirterek, bu nedenle egemen bağışıklık ilkesi gereği mahkemenin yargılama yapamayacağını savundu. Ayrıca Türkiye ile ABD arasında tazminat taleplerine ilişkin olarak imzalanan anlaşmanın bu davanın görülmesine engel olduğu iddia edildi.

Dava açanlar yakınları mı değil mi?

Davayı açan Alex Bakalian, Anais Harotunian ve Rita Mahdessian, mülklerin 1915'teki sahipleri olan Dikran Efendi ile Kaline Hatun'un pasaport örneği ve Osmanlı arşivinden alınmış tapu bilgilerini vermişlerdi. İki banka, bu belgelerin yeterli olmadığını iddia ederek, davacıların bu ailenin yasal mirasçıları olduklarını gösteremediklerini kaydetti. Bankalar, bu nedenle davanın kabul edilemeyeceğini savundu. Ortak yanıtta, "California Medeni Usul Yasası ve Türkiye Borçlar Yasası da dahil olmak üzere, mevcut davaya uygulanabilir tüm ilgili yasal düzenlemeler çerçevesinde bu iddialar kesin olarak zamanaşımına uğramıştır" denilerek, davanın reddi istenildi.

http://www.haberturk.com/gundem/haber/673017-1915-bizi-baglamaz-1923-baglar Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Sarkozy Türkiye'yi tehdit etti



"Yıl sonuna kadar Ermeni soykırımını kabul etmezseniz..."
06 Ekim 2011 Perşembe, 20:43:31

Güney Kafkasya ziyareti kapsamında Ermenistan'a gelen Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını desteklediklerini belirterek, bu iddiaların kabul etmeyenlere cezai işlem uygulanmasını amaçlayan yasa taslağı hazırlayabileceklerini söyledi.

Erivan'daki temaslarına 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını yansıtan Tsitsernakaberd anıtını ziyaret ederek başlayan Sarkozy, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'nin tarihiyle yüzleşmesi gerektiğini iddia ederek, Türkiye'nin yıl sonuna kadar Ermeni iddialarını kabul etmemesi durumunda "başka girişimlerde de bulunacaklarını'' söyledi. Sarkozy, ''başka girişimler" arasında Ermeni iddialarının kabul edilmemesine cezai yaptırım uygulanmasını sağlayacak yasa tasarısı hazırlamanın da bulunduğunu söyledi.

Anıta çelenk bırakan Sarkozy, anıt özel defterine de Ermeni iddialarına ithafen "Fransa unutmuyor" ifadesini kaydetti.

AA

http://www.haberturk.com/dunya/haber/676981-sarkozy-turkiyeyi-tehdit-etti Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Tek kelimelik bir cevap yeterli bence: HOÞT! Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com


Ne oldu şimdi?  hani kediye kedi diyordun sarko.... Senin tüm ortadoğu ve kuzey afrika politikalarına taş koyan bir Türkiye var artık değilmi? btö ye desteğin de deşifre oldu... patine mi basıldı, nasırın mı acıdı havlıyorsun?

Biz aslında derdinizi biliyoruz ve hiç unutmuyoruz. Kanuninin mektubu öyle bi oturmuşki içinize kıvrandırıyor hala...

Her seçim dönemi öncesi aynı teraneler... Baymadımı hala? Yahudi olduğunu biliyorduk da ermenilerle bu yakınlık nereden? altı üstü 450000 ermeni asıllı fransıza gülücük dağıtmak... köşe başında gece iş tutmaktan ne farkı var?

Keser dönüyor sapı da beraber, hesaplar da dönecek elbet. sarko nasılsa seçimde hezimet kaderin.

Sonra ne olacak? Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz