Ermeni Soykırımı Yalanı

Başlatan SKYWOLF, 18 Mayıs 2009, 13:00:39

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

ABD'den 'Soykırım' açıklaması

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Harf: "Obama ve üst düzey yetkililer, Osmanlı İmparatorluğu'nun sonlarında 1,5 milyon Ermeni'nin katledildiği veya ölüme yürüdüğünü, tarihi bir gerçek olarak kabul ettiğini birçok kereler belirtmişti ve gerçeklerin tam, adil ve içten kabulünün Türkiye, Ermenistan ve Amerika dahil herkesin çıkarına olduğunu söylemişlerdi"

WASHINGTON (AA)

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf, 1915  yılı olaylarıyla ilgili gerçeklerin "tam, adil ve içten kabulünün Türkiye,  Ermenistan ve Amerika dahil herkesin çıkarına olduğunu" söyledi.



Harf'e günlük basın toplantısında, Papa Franciscus'un 1915 yılı  olaylarına ilişkin Ermeni iddiaları hakkındaki sözleri hatırlatılarak, bu konuda  ABD'nin duruşu soruldu.

    ABD Başkanı Barack Obama ve üst düzey yetkililerin, "Osmanlı  İmparatorluğu'nun sonlarında 1,5 milyon Ermeninin katledildiği veya ölüme  yürüdüğünü tarihi bir gerçek olarak kabul ettiğini" söyleyen Harf, Obama ve  yetkililerin "gerçeklerin tam, adil ve içten kabulünün Türkiye, Ermenistan ve  Amerika dahil herkesin çıkarına olduğunu" belirttiğini ifade etti.

    Harf, "Bu alanda ve daha genel anlamda zulmün önlenmesinde, yönetimin  çalışmalarına rehberlik eden ilkelerden biri, ülkelerin, geçmişlerinin çok acı  unsurlarıyla hesaplaşmaları ve bunları kabul etmeleriyle ilerleyebildiği ve daha  güçlü oldukları şeklinde. Bunu yapmak, farklı ve daha hoşgörülü bir gelecek inşa  etmek için esastır" diye konuştu.

http://www.milliyet.com.tr/abd-den-soykirim-aciklamasi/dunya/detay/2044151/default.htm Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

ABD'li ünlü şarkıcı Cher'den Türkiye'ye 'soykırım' çağrısı
hurriyet.com.tr 15 Nisan 2015
Ünlü şarkıcıdan şok açıklama



Ermeni asıllı ABD'li şarkıcı Cher, Twitter'dan Türkiye'ye çağrıda bulunarak, 1915 Olayları'nın 'soykırım' olarak tanınmasını istedi.

Asıl adı Cherilyn Sarkisian olan ünlü şarkıcı, 14 Nisan'da, "100 yıl önce yaşanan bir şey için Türkiye'deki insanlara kızgınlık hissetmiyorum ya da onları suçlamıyorum. Fakat hükümetin 'soykırım'ı tanıması gerektiğini düşünüyorum" yazdı.

Cher, bir gün önce de büyük annesinin 1915 Olayları'na ilişkin anlattığı bir hikâyeyi takipçileriyle paylaştı.

http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28739377.asp Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Alıntı yapılan: SKYWOLF - 15 Nisan 2015, 08:25:41
ABD'den 'Soykırım' açıklaması

WASHINGTON (AA)

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf, 1915  yılı olaylarıyla ilgili gerçeklerin "tam, adil ve içten kabulünün Türkiye,  Ermenistan ve Amerika dahil herkesin çıkarına olduğunu" söyledi.

    ABD Başkanı Barack Obama ve üst düzey yetkililerin, "Osmanlı  İmparatorluğu'nun sonlarında 1,5 milyon Ermeninin katledildiği veya ölüme  yürüdüğünü tarihi bir gerçek olarak kabul ettiğini" söyleyen Harf, Obama ve  yetkililerin "gerçeklerin tam, adil ve içten kabulünün Türkiye, Ermenistan ve  Amerika dahil herkesin çıkarına olduğunu" belirttiğini ifade etti.


http://www.milliyet.com.tr/abd-den-soykirim-aciklamasi/dunya/detay/2044151/default.htm
Bu ABD denilen katil yuvası soykırım nedir bilmek istiyorsa Japonya'ya attıkları atom bombası ve sonuçlarına baksın! Mesajı Paylaş
Ben Fransa'yı veya Fransızları asla sevmedim ve bunu söylemekten asla vazgeçmedim.
İslam halkı bize, örneğin Fransa'dan hep yakın olacak.
Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. Yalnızca kazanabiliriz. İktisadi durumumuz birkaç yıldan fazla dayanmamıza elverişli değil. Goering bunu size anlatabilir. Başka çıkar yolumuz yok, harekete geçmeliyiz... Kişisel etkenlerden başka siyasi durum da bizden yanadır; Akdeniz'de; İtalya, Fransa ve İngiltere arasında bir rekabet vardır; Yakındoğu'da hava gergindir... İngiltere büyük bir tehlike içerisindedir. Fransa'nın durumu da bozulmuştur. Doğumlar azalmaktadır... Yugoslavya çöküş tohumlarını taşıyor... Romanya her zamankinden zayıf... Türkiye'yi Mustafa Kemal'in ölümünden bu yana dar kafalı, kararsız, güçsüz insanlar yönetiyor. Bütün bu elverişli durumlar, iki ya da üç yıl içinde ortadan silinecektir. Benim kaç yıl yaşayacağımı kimse bilemez. Bundan ötürü, dört ya da beş yıl beklenilmesi doğru olmayan bir planı, hemen uygulamaya başlamalıyız.

Onlar da "Soykırım" dedi!
Çek Cumhuriyeti, 1915 olaylarını "Ermeni Soykırımı" olarak kabul etti. Parlamento, Ermeni halkına yönelik taziye ve dayanışma mesajları da iletti.


Çek Cumhuriyeti, sözde "Ermeni Soykırımını" tanıdı.

Karar, Çekya Parlamentosu Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu'nda kabul edildi. Sözde Ermeni Soykırımı'nın yüzüncü yıldönümüne ithaf edilen önerge, oybirliği ile parlamentodan geçti.

Kararda, 1915 olaylarını Ermeni Soykırımı" olarak kabul eden ülkelere atıfta bulunuldu, Çek Cumhuriyeti'nin soykırımların inkârını kınadığı kaydedildi.

Çek Cumhuriyeti, Ermeni halkına yönelik taziye ve dayanışma mesajını da iletti.

Komisyon kararında, "Aynı zamanda Süryaniler, Küçük Asya Rumları ve Ezidilere yönelik katliamların da anıldığı" kaydedildi.
http://www.ulusalkanal.com.tr/dunya/onlar-da-soykirim-dedi-h56797.html Mesajı Paylaş
Ben Fransa'yı veya Fransızları asla sevmedim ve bunu söylemekten asla vazgeçmedim.
İslam halkı bize, örneğin Fransa'dan hep yakın olacak.
Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. Yalnızca kazanabiliriz. İktisadi durumumuz birkaç yıldan fazla dayanmamıza elverişli değil. Goering bunu size anlatabilir. Başka çıkar yolumuz yok, harekete geçmeliyiz... Kişisel etkenlerden başka siyasi durum da bizden yanadır; Akdeniz'de; İtalya, Fransa ve İngiltere arasında bir rekabet vardır; Yakındoğu'da hava gergindir... İngiltere büyük bir tehlike içerisindedir. Fransa'nın durumu da bozulmuştur. Doğumlar azalmaktadır... Yugoslavya çöküş tohumlarını taşıyor... Romanya her zamankinden zayıf... Türkiye'yi Mustafa Kemal'in ölümünden bu yana dar kafalı, kararsız, güçsüz insanlar yönetiyor. Bütün bu elverişli durumlar, iki ya da üç yıl içinde ortadan silinecektir. Benim kaç yıl yaşayacağımı kimse bilemez. Bundan ötürü, dört ya da beş yıl beklenilmesi doğru olmayan bir planı, hemen uygulamaya başlamalıyız.



Avrupa Parlamentosu'nda 'Ermeni Soykırımı' tasarısı kabul edildi. Türkiye'ye 1915 olaylarını soykırım olarak tanımlaması ve arşivlerini açması çağrısı yapıldı.

DIÞİÞLERİ BAKANLIĞI AÇIKLAMASI
Dışişleri Bakanlığı konuyla ilgili jet bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada "Avrupa Parlamentosu kabul ettiği kararla, zamanında uluslararası hukukla bağdaşmaz şekilde ve yetki alanını aşarak yapmış olduğu hatayı tekrarlamıştır." dendi.
http://www.ensonhaber.com/avrupa-parlamentosundan-soykirim-karari-2015-04-15.html
Mesajı Paylaş
Ben Fransa'yı veya Fransızları asla sevmedim ve bunu söylemekten asla vazgeçmedim.
İslam halkı bize, örneğin Fransa'dan hep yakın olacak.
Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. Yalnızca kazanabiliriz. İktisadi durumumuz birkaç yıldan fazla dayanmamıza elverişli değil. Goering bunu size anlatabilir. Başka çıkar yolumuz yok, harekete geçmeliyiz... Kişisel etkenlerden başka siyasi durum da bizden yanadır; Akdeniz'de; İtalya, Fransa ve İngiltere arasında bir rekabet vardır; Yakındoğu'da hava gergindir... İngiltere büyük bir tehlike içerisindedir. Fransa'nın durumu da bozulmuştur. Doğumlar azalmaktadır... Yugoslavya çöküş tohumlarını taşıyor... Romanya her zamankinden zayıf... Türkiye'yi Mustafa Kemal'in ölümünden bu yana dar kafalı, kararsız, güçsüz insanlar yönetiyor. Bütün bu elverişli durumlar, iki ya da üç yıl içinde ortadan silinecektir. Benim kaç yıl yaşayacağımı kimse bilemez. Bundan ötürü, dört ya da beş yıl beklenilmesi doğru olmayan bir planı, hemen uygulamaya başlamalıyız.

"Ermeni Soykırımı" tasarısı kabul edildi
Güven ÖZALP/ BRÜKSEL 16 Nisan 2015
"Ermeni Soykırımı" tasarısı kabul edildi



Avrupa Parlamentosu'nda (AP) 'Ermeni Soykırımı' tasarısı kabul edildi. AP, 1915 olaylarını "soykırım" olarak nitelediği ve Türkiye'ye geçmişiyle yüzleşerek "tanıma" çağrısı yaptığı kararı ezici çoğunlukla kabul etti. Tasarının kabul edilmesine tepki gösteren Başbakan Ayrdımcısı Yalçın Akdoğan, "Goygoyculuk yaparak ciddi konular ele alınamaz. AP'nin bir dirayeti, gücü, vizyonu varsa tarihi safsataları bıraksın günümüzde yaşanan hadislerle ilgili bir tavır takınsın" ifadelerini kullandı.

AP'nin herhangi bir bağlayıcılığı bulunmayan kararına ilişkin oturumda Türkiye'ye yönelik sert eleştiriler gündeme gelirken başından bu yana "soykırım" ifadesini kullanmamaya özen gösteren Avrupa Birliği Komisyonu ve üye ülkeler arasında konsensüs olmaması nedeniyle net pozisyon almamaya çalışan AB Konseyi tutumundan taviz vermedi.

TÜRKİYE'DEN AP'YE JET YANIT

Oturumun başında ve sonunda söz alan AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Kristalina Georgieva, parlamenterlerden gelen yoğun eleştirilere rağmen "soykırım" ifadesini kullanmadı. "100 yıl önceki trajik olaylar" ifadesini tercih eden Georgieva, "Olaylar için kullanılan kelime ne olursa olsun gerçeğin tarihi açıdan inkarı mümkün değil" demekle yetindi. Georgieva ana vurguyu Türkiye ile Ermenistan arasında uzlaşıya odaklarken "önkoşulsuz normalleşme" çağrısı yaptı.

ÜYELİK BAĞLANTISI YOK
Son dönemde Türkiye ile yıldızı bir türlü barışmayan AP'nin Ermenistan'ın ve Ermeni diasporasının tezleri temelinde hazırladığı ve Türkiye'den gelen telkinlere kulaklarını tıkadığı kararla ilgili süreçte en olumlu gelişmeyi ise "tanıma" konusunun Türkiye'nin AB üyelik süreciyle ilişkilendirilmemesi oluşturdu.

Oturumda söz alan 64 parlamenterin önemli bölümü metin paralelinde konuşarak "Bu kararla bir soykırımı soykırım olarak tanıyoruz ve Türkiye'den de aynı adımı bekliyoruz" tezini işledi. Oylamada karara destek vermekle birlikte "orta yol" bulmaya çalışan parlamenterler ise 1915 olaylarının hangi kelimeyle tanımlanması gerektiğinden çok "tarihin siyaset için kullanılmaması gerektiği", "bu tür kararların sorunun çözümüne katkı sağlamadığı" ve "Osmanlı İmparatorluğu'yla Türkiye arasında ayrım yapılması gerektiği" vurgularıyla Ankara ile Erivan arasındaki ilişkilerin en kısa zamanda normalleştirilmesine odaklandı.

PAPA VURGUSU
Karar metninde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun geçen yıl yaptığı açıklamalardan olumlu şekilde bahsedilirken Papa Françesko'nun açıklamalarına verilen tepki yoğun şekilde eleştirildi. Verilen iki değişiklik önergesiyle Papa'nın yaptığı açıklamaya da metinde atıf yapılması sağlandı. Bu bağlamda yapılan açıklamalarda ise "Papa'ya verilen cevap Türkiye'nin bizden ne kadar farklı olduğunu gösteriyor", "Erdoğan inkarcı. Papa'yı tehdit etti" ve "Kimse Papa'ya karşı mafyavari açıklamalarda bulunamaz, bulunmamalı" ifadeleri öne çıktı.

AB'DE HERKES TANIMIYOR
AP, "Ermeni soykırımı" iddialarını tanıyan bir kararı 1987'de kabul etti. Bazı metinlerde 1987 kararına atıf yapılırken AP'nin Türkiye raporlarına yıllardır "soykırım" ifadesi girmedi. Geçtiğimiz haftalarda ise insan hakları konulu bir raporda tek maddeyle AB üyelerine, "bu iddiaları tanıma ve bu iddiaların tanınması için daha fazla çaba harcama" çağrısı yapıldı.
28 AB ülkesinden 11'i de 1915 olaylarını "soykırım" olarak tanıyor.

AKDOĞAN'DAN AP KARARINA TEPKİ
AVRUPA Parlamentosu'nun Ermeni tasarısını kabul etmesine bir tepki de Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'dan geldi. Twitter hesabından açıklama yapan Akdoğan, "AP kıymet-i harbiyesi olmayan son kararıyla sözünün ağırlığını ortadan kaldırıyor. Goygoyculuk yaparak ciddi konular ele alınamaz. AP'nin bir dirayeti, gücü, vizyonu varsa tarihi safsataları bıraksın günümüzde yaşanan hadislerle ilgili bir tavır takınsın" ifadelerini kullandı.

Vatikan'dan Papa'nın 'soykırım' ifadesine ilişkin ilk resmi açıklama
İÞTE TASLAKTAKİ 8 MADDE
1-Osmanlı İmparatorluğu'nda 1.5 milyon masum Ermeni'nin hayatını kaybettiği vurgulanarak yaşanan olayların 'soykırım' olduğunun altı çiziliyor. İnsanlığa karşı tüm suçlar ve soykırımlar kınanırken bunların inkârına yönelik her teşebbüs esefle karşılanıyor.
2-Türkiye, 100. yıl anmalarını fırsat olarak değerlendirerek arşivlerini açmaya, geçmişiyle yüzleşmeye ve "Ermeni soykırımını" tanımaya yönelik çabalarını sürdürmeye böylelikle Türk ve Ermeni halkları arasında gerçek uzlaşma yolunu açmaya teşvik ediliyor.
3-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun taziye içeren ve Osmanlı Ermenilerine yönelik zulümleri tanıyan açıklamaları doğru yönde atılmış bir adım olarak değerlendiriliyor.
4-Türkiye ve Ermenistan, Avrupa ulusları arasındaki başarılı uzlaşma örneklerini kullanmaya ve halklar arası işbirliğini odağa yerleştiren bir gündem izlemeye davet ediliyor. Türkiye ve Ermenistan arasında imzalanan protokollerin ön koşulsuz şekilde onaylanıp uygulanması ısrarla tavsiye ediliyor.
5-Türkiye'nin kültürel mirasın korunmasına ilişkin yasal yükümlülüklerine saygı göstermesi talep ediliyor. Geçen yüzyılda yıkılan ya da harabeye dönen kültürel mirasın envanterinin çıkarılması isteniyor.
6-Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesine yönelik sivil toplum inisiyatiflerine destek veriliyor.
7-Soykırımların ve insanlığa karşı suçların zamanında önlenmesinin ve etkili şekilde cezalandırılmasının uluslararası toplumun ve AB'nin ana önceliklerinden olması gerektiği belirtiliyor.
8-Soykırımlar İçin Uluslararası Avrupa Anma Günü oluşturulması öneriliyor.

http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28746695.asp Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Sabah işe giderken radyoda başbakan konuşuyordu. 13 yıldır dünya bizi alkışlıyor dedi. Herhalde haberleri pek okumuyor eski dışişleri bakanı. Kendilerini alkışladıklarını düşündüğü dünyadan pek bihaber gördüm kendilerini.  >:( >:( Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Papa'nın soykırım açıklamasına İtalya'dan destek geldi
İtalya Başbakanı Matteo Renzi, 1915 olaylarını 'soykırım' olarak niteleyen Papa Francesco'ya destek verdi.


İtalya kamuoyu ve bazı muhalefet partilerinin, "Hükümet soykırım konusunda Papa'yı yalnız bıraktı, onu savunmadı" baskılarının artması üzerine hükümet kanadından peş peşe açıklamalar gelmeye devam ediyor.

İki gün önce ilk açıklamayı yapan Başbakanlık nezdinde AB'yle İlişkilerden Sorumlu Devlet Sekreteri Sandro Gozi, bugüne kadar hiçbir İtalyan hükümetinin Ermeni meselesine ilişkin resmi bir pozisyon almadığını hatırlatarak "Zaten bir hükümet 'soykırım' kelimesini kullanmamalı, bu tarihçilerin görevi" diyerek Türkiye'nin tezine destek vermişti. Bunun hemen ardından konuşan Dışişleri Bakanı Paolo Gentiloni ise, "15 yıl önce Papa 2. Jean Paul'ün de benzer şekilde ifadeleri olmasını hesaba katarsak Türklerin Papa'ya karşı sert açıklamaları haklı gibi görünmüyor" demişti.

TÜRK ÖĞRENCİ, PAPA'NIN AÇIKLAMASINI SORDU
İki günlük ABD ziyareti kapsamında dün Washington'daki Georgetown Üniversitesi'nde öğrencilere hitaben bir konuşma yapan Başbakan Matteo Renzi, bunun ardından kendisini Türkiye-Vatikan arasındaki tartışmaların içine çeken bir soruyla karşılaştı. Söz konusu üniversitede okuyan Furkan Pehlivanlı adlı Türk öğrenci, İtalyan Başbakan'a "Papa Francesco, 1915 Olayları'nı 'soykırım' olarak tanımladı. İtalya'nın bu konudaki resmi tavrını sormak istiyorum" sorusunu yöneltti.

"PAPA'NIN MESAJI GAYET AÇIK"
Renzi bu soruya şöyle cevap verdi: "İtalya Hükümeti'nin bu konudaki pozisyonu oldukça açık. Dışişleri Bakanımız, Türk hükümetinin Papa'ya karşı verdiği tepkiler konusunda pozisyonumuzu ortaya koydu. Papa, bir asır öncesinde olanlar için oldukça açık bir mesaj verdi. Erdoğan ve mevkidaşımın (Davutoğlu) tepkisi ise negatif oldu ve bunun üzerine Dışişleri Bakanımız Paolo Gentiloni de Türk hükümetinin bu tepkisini eleştirdi."

"AB'YE GİRMEK ANKARA'NIN ELİNDE"
"Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu düşünüyorum ve Avrupa kurumlarına entegrasyon sürecini gerçekleştirmesi herkes için çok anlamlı olur" diye açıklamalarını sürdüren 40 yaşındaki Başbakan, "Türkiye aynı zamanda NATO'nun da önemli bir üyesi. Ancak şu an Türkiye'nin Avrupa kurumlarına entegrasyonunun, Ankara hükümetine bağlı olduğu aşikar" dedi. Eylül ayında Galler'de düzenlenen NATO Zirvesi'nde de, Türkiye'nin Avrupa'ya girişi konusunda desteklerini resmen dile getirdiğini aktaran Renzi, "Ancak Türkiye bugün, Avrupa Topluluğu'nun bazı temel değerleri ve fikirlerine uymak zorunda" diye konuştu.
http://www.ensonhaber.com/papanin-soykirim-aciklamasina-italyadan-destek-geldi-2015-04-17.html
AB girmeye uğraştığımız kadar Þanghay İşbirliği Örgütü'ne girmeye çalışsaydık belkide girmiştik ??? Mesajı Paylaş
Ben Fransa'yı veya Fransızları asla sevmedim ve bunu söylemekten asla vazgeçmedim.
İslam halkı bize, örneğin Fransa'dan hep yakın olacak.
Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. Yalnızca kazanabiliriz. İktisadi durumumuz birkaç yıldan fazla dayanmamıza elverişli değil. Goering bunu size anlatabilir. Başka çıkar yolumuz yok, harekete geçmeliyiz... Kişisel etkenlerden başka siyasi durum da bizden yanadır; Akdeniz'de; İtalya, Fransa ve İngiltere arasında bir rekabet vardır; Yakındoğu'da hava gergindir... İngiltere büyük bir tehlike içerisindedir. Fransa'nın durumu da bozulmuştur. Doğumlar azalmaktadır... Yugoslavya çöküş tohumlarını taşıyor... Romanya her zamankinden zayıf... Türkiye'yi Mustafa Kemal'in ölümünden bu yana dar kafalı, kararsız, güçsüz insanlar yönetiyor. Bütün bu elverişli durumlar, iki ya da üç yıl içinde ortadan silinecektir. Benim kaç yıl yaşayacağımı kimse bilemez. Bundan ötürü, dört ya da beş yıl beklenilmesi doğru olmayan bir planı, hemen uygulamaya başlamalıyız.

Almanya, 1915 olaylarını "soykırım" olarak nitelendirmeyecek. Alman Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier, parlamentoda 24 Nisan Cuma günü, 1915 olaylarını anmaya yönelik etkinlikte "soykırım" sözünün kullanılmayacağı sinyalini verdi.
Spiegel Online'in bildirdiğine göre, Estonya'da bulunan Steinmeier, konuya ilişkin bir soruya verdiği yanıtta, "Ermeni halkının yaşadığı dehşet, bir kelimeye ya da bir kelime etrafında tartışmaya indirgenemez" dedi. Steinmeier, yaşananlar için "soykırım" yerine "katliam" sözünü kullanmayı yeğledi.

1915 olaylarına ilişkin tartışmaların yeni olmadığını kaydeden Alman Dışişleri Bakanı, geçen yıl Türk ve Ermeni mevkidaşlarına olayların 100.yılına hazırlanmaları konusunda tavsiyede bulunduğunu aktardı. Tarafların bu konuda adım atmadıklarını belirten Steinmeier, "Ne yazık ki, komşularının işbirliği olmamıştır" dedi.
Tartışmalar sürüyor

Alman Parlamentosu'nda 24 Nisan Cuma günü okunacak bildiride yer alacak metin konusunda tartışmaların sürdüğünü kaydeden Steinmeier, "Ermeni halkının yaşadığı dehşet ve katliam için 100 yıl sonra uygun bir dil bulunması çabaları sürüyor" diye konuştu. Mesajı Paylaş
Ben Fransa'yı veya Fransızları asla sevmedim ve bunu söylemekten asla vazgeçmedim.
İslam halkı bize, örneğin Fransa'dan hep yakın olacak.
Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. Yalnızca kazanabiliriz. İktisadi durumumuz birkaç yıldan fazla dayanmamıza elverişli değil. Goering bunu size anlatabilir. Başka çıkar yolumuz yok, harekete geçmeliyiz... Kişisel etkenlerden başka siyasi durum da bizden yanadır; Akdeniz'de; İtalya, Fransa ve İngiltere arasında bir rekabet vardır; Yakındoğu'da hava gergindir... İngiltere büyük bir tehlike içerisindedir. Fransa'nın durumu da bozulmuştur. Doğumlar azalmaktadır... Yugoslavya çöküş tohumlarını taşıyor... Romanya her zamankinden zayıf... Türkiye'yi Mustafa Kemal'in ölümünden bu yana dar kafalı, kararsız, güçsüz insanlar yönetiyor. Bütün bu elverişli durumlar, iki ya da üç yıl içinde ortadan silinecektir. Benim kaç yıl yaşayacağımı kimse bilemez. Bundan ötürü, dört ya da beş yıl beklenilmesi doğru olmayan bir planı, hemen uygulamaya başlamalıyız.

New York Times gazetesi Türkiye'nin "inatçı unutkanlığı" başlıklı yazısında  sözde Ermeni soykırımı ile ilgili olarak Türkiye için en büyük tehlikenin "soykırım" ifadesini kullanmak değil; 100 yıl önce yaşananları inkar etmek olacağını yazdı.
Gazetenin yazı işleri kurulunun ortaklaşa kaleme aldığı yazıda, dünyada geniş ölçüde 20. yüzyılın ilk soykırımı olarak tanınan sözde Ermeni soykırımının 24 Nisan'da 100. yıldönümü olarak anılacağına rağmen Türkiye'nin soykırım sözcüğünü kullanan herkese sinirli bir şekilde saldırmaya devam ettiğini ifade edildi. Gazete, Papa Françesko'nun geçtiğimiz pazar günkü ayininde kullandığı "soykırım" ifadesinden sonra Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi'ni geri çağırdığını, Avrupa Parlamentosu'nun çarşamba günü Ermeni Soykırımı önergesini kabul ettiğini Erdoğan'ın ise bu gelişmeye karşı "bir kulağımızdan girer, öbüründen çıkar" diye karşılık verdiğini aktardı.
Editörlerin ortak yazısında, geçtiğimiz yıl Erdoğan'ın bu konuda daha uzlaştırıcı bir tavır sergilemesine karşı bu yönde hiçbir adım atılmadığı; aksine Cumhurbaşkanı'nın Türkiye'yi uluslararası bir iftarının kurbanı olarak göstermeye çalıştığı yorumu yapıldı.

Yazı şöyle devam etti: "Geçen yıl konunun araştırılması için Erdoğan'ın bağımsız bir panel kurulması çağrısından neden şimdi vazgeçtiğinin anlaşılması zor. Türkler tarihi tam olarak incelemeyi ve kabul etmeyi reddettikçe Türkiye'nin uluslararası boyutta aldığı zarar daha büyük olacak.. ABD, bu inkara göz yumma durumundan vazgeçmeli. Obama, 2008 yılındaki başkanlık seçimlerinde başkan olarak "Ermeni Soykırımını" tanıyacağını söylemişti. Türkiye ile ilişkileri iyi tutmak önemli ancak en azından ABD de Avrupa ve Papa Françesko'ya katılarak Erdoğan'a şunu açıkça belirtmeli; Türkiye için en büyük tehlike "soykırım" sözcüğünü kullanmak değil; 100 yıl önce yaşananları kabul etmeyi reddetmek" Mesajı Paylaş
Ben Fransa'yı veya Fransızları asla sevmedim ve bunu söylemekten asla vazgeçmedim.
İslam halkı bize, örneğin Fransa'dan hep yakın olacak.
Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. Yalnızca kazanabiliriz. İktisadi durumumuz birkaç yıldan fazla dayanmamıza elverişli değil. Goering bunu size anlatabilir. Başka çıkar yolumuz yok, harekete geçmeliyiz... Kişisel etkenlerden başka siyasi durum da bizden yanadır; Akdeniz'de; İtalya, Fransa ve İngiltere arasında bir rekabet vardır; Yakındoğu'da hava gergindir... İngiltere büyük bir tehlike içerisindedir. Fransa'nın durumu da bozulmuştur. Doğumlar azalmaktadır... Yugoslavya çöküş tohumlarını taşıyor... Romanya her zamankinden zayıf... Türkiye'yi Mustafa Kemal'in ölümünden bu yana dar kafalı, kararsız, güçsüz insanlar yönetiyor. Bütün bu elverişli durumlar, iki ya da üç yıl içinde ortadan silinecektir. Benim kaç yıl yaşayacağımı kimse bilemez. Bundan ötürü, dört ya da beş yıl beklenilmesi doğru olmayan bir planı, hemen uygulamaya başlamalıyız.


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz