K2 Black Panther Ana Savaş Tankı

Aracı en ekstrem senaryoya göre düşünmeniz gerekiyor. Bir mevkiden öbürüne gitmek gibi senaryolarda bu aracın görevi ama fabrikadan çıkarken durmadan Atina'ya gidecekmiş gibi tasarlanmak zorundadır. Bu senaryo da dizele alternatör takarak pilleri şarj ederek filan yapılamaz. Yani en zor senaryoda pil batarya devreden çıkar direk ürettiğin ceyranı motora vermek kullanmak zorunda kalırsın o zamanda 1500 bg ile gidebilen aracı jeneratörle 2000 bg ile işletebilirsin. En zayıf halkadır parametreleri belirleyen.  En güzel tank Alman Leo 2 gibi bir tanktır ve uzunca zamanda öyle olacak biz görmeyiz jeneratörle çalışan tank benden söylemesi. ama Toyota araçlar gibi hibrit denenebilir belki ama bence oda karmaşıklık ve attığın taş ürküttüğün kurbağa gibi tercih edilmez asker basit aracı seçer hep ama gerçek hibrit yani Toyota lar gibi hibrit görülebilir. bizim konuştuğumuz ise bence şahsi fikrim imkansız


Bu tartışma yavaş yavaş Con Ahmet'in Devri Daim Makinası tartışmasına evrilecek gibi geliyor ben orda bırakırım şimdiden deyim kaçtı demeyin sonra

Sn Putty,
Bu yazdıklarınızdan, yukarıda yazılanları anlamadığınız ortaya çıkıyor. Olmayacak senaryoları yazıp aynı şeyleri tekrar edip duruyorsunuz. Buradaki hibrit sistemi anlamak lazım önce.
2.8litrelik bir mazotlu jeneratör ile bataryaları şarj ediyorsunuz. Ve bu bataryalar elektrik motorlarını sürüyor. O kadar.
Daha az yakıtla Trakya'dan Atina'ya gidecek bu zırhlı obüs. Mazotu koydukça şarj edecek ve yol alacak.
MTU 881 mazot motoru 1000 beygir üreteceğim diye, yüksek kayıpla çalışıp aşırı yakıt harcıyor. MTU 881 motoru, 18.2litre hacimli karmaşık bir motor ve Atina'ya varıncaya kadar transmisyonunun ve kendisinin, bozulma şansı, hibrit motordan çok daha yüksek. O koca motorun saatte harcadığı 161 litre yakıt yüzünden, her bir öbüsü, bir taşıyıcı kamyona ya da trene koyup cepheye gönderiyorlar.
2.8litre hacimli jeneratör ile Hibrit tahrikli e-fırtına, saatte 32litre yakıt tüketiyor. Bu tüketim karşılığında MTU 881 motorundan %30 daha fazla güç ve 3 kat daha fazla torque üretiyor.
E-Fırtına tahrik sisteminin daha üstün ve ekonomik olduğu ortada. Yapılacak şey, bu tahrik sistemini soğukta, sıcakta, çölde, çamurda vs test edip kullanılabilirlik sertifikasyonunu bu alete aldırmak. Bunun içinde yeniliğe ve gelişmeye açık beyinler lazım.

enteresan olan e-firtina'nin normal firtinadan daha agir olmasi. bunun da sebebi herhalde >357KW bataryasi gibi gorunuyor. Tesla Model S'de en ust modelinde 100 KW'lik batarya var. Bu alete 3.5 kati sigdirilmis.

E-Fırtına'da batarya aracın gövdesinin yan tarafında yaklaşık 40x50x150 cm gibi bir dikdörtgen zırhlı muhafaza içinde. Aracın ana zırhı dışında ayrı bir muhafaza içinde olması daha güvenli gibi. Yine daha önce de söylemiştim. Elektrikli obüs, tank, zma; TSK'nın birer batarya, bölük alıp, fiilen birliklerde arazide, tatbikatlarda, sonrasında çatışma alanlarında denemesi çok faydalı olacaktır.

Yaşar bey siz beni anlamıyorsunuz asıl. Ben üstüne basa basa anlaşılmayan yeri tekrar ediyorum olacağı bildiğimden. Düşünün bu hibrit araç küçük jeneratör ile pili ful doldurdu ve bu pil aracı 30 km sürebiliyor en fazla hadi 100 km olsun imkansızı verelim hayalen. Tamam atış yaptı 20 km öteye gitmesi lazım dediğiniz oldu araç bunu 500 bg küçük jeneratör ile pil sayesinde gerçekten başarabildi. Peki ertesi gün komutan emir verince 1000 km öteye nasıl gidecek aynı sistemle. Diyelim pil ful dolu emir altı 1000 km öteye nasıl hücuma kalkacak yüz km sonra piller bitecek 500 BG motor o zaman dar boğaza girecek. Bu senaryoyu yapamayan tank olmamış demektir kendinden istenelerin kolaylarını mı yapacak sadece. Bu yüzden tankı en zayıf olduğu hali ile yorumlamak gerek

Bu kullanım sisteminde Obüs vs gibi ağır araçların uzun mesafelere kendi hareket sistemleri ile değil, tren, taşıyıcı gibi araçlarla nakledilmesi düşünülüyor bence. Zaten hızları düşük olan bu araçlar, başka araçlar tarafından taşınarak daha hızlı uzak mesafelere gönderilebiliyorlar.

Yaşar bey siz beni anlamıyorsunuz asıl. Ben üstüne basa basa anlaşılmayan yeri tekrar ediyorum olacağı bildiğimden. Düşünün bu hibrit araç küçük jeneratör ile pili ful doldurdu ve bu pil aracı 30 km sürebiliyor en fazla hadi 100 km olsun imkansızı verelim hayalen. Tamam atış yaptı 20 km öteye gitmesi lazım dediğiniz oldu araç bunu 500 bg küçük jeneratör ile pil sayesinde gerçekten başarabildi. Peki ertesi gün komutan emir verince 1000 km öteye nasıl gidecek aynı sistemle. Diyelim pil ful dolu emir altı 1000 km öteye nasıl hücuma kalkacak yük km sonra piller bitecek 500 BD motor o zaman dar boğaza girecek. Bu senaryoyu yapamayan tank olmamış demektir kendinden istenelerin kolaylarınımı yapacak sadece. Bu yüzden tankı en zayıf olduğu hali ile yorumlamak gerek

Sn Putty,
ben sizi anlıyorum. Siz Beygir Gücüne takılmışsınız ve orada kalmışsınız.
Burada küçük, büyük jeneratörü unutun. Bataryaları devamlı dolu tutacak bir jeneratör var. Bataryalar dolduğunda obüs, tahrik sistemi ile ve tam yükle 300km yol gidiyor. MTU881 motoru 225 km gidiyor. MTU881 motoruna 1500litre mazot yetiştirmeniz gerekiyor her 225 km'de. Oysa E-Fırtına'ya 250litre mazot lazım her 300km'de. Obüs'ün tahrikten yoksun kalması için mazotunun bitmiş ve bataryalarının boşalmış olması gerekir.
Hiç bir obüs ya da tank cepheden 1000km öteye tek sefer yaparak gitmez. Gidemez. Tank ve Obüs sistemlerinin çalışma ve lojistik tedarik hattı ve yarıçapı içerisinde çalışma zorunluğu vardır. Bunun dışında bir hareket için taşıyıcı kamyonlar kullanılır. Tank komutanı ve birlik lojistik komutanı beraber çalışarak tedarik menzili içinde kalmak zorundadırlar. Mazot, Su ve mühimmat tedarikini zırhlılara zamanlı ulaştırmak savaşın kazanılması ya da kaybedilmesi demektir.


E-Fırtına'nın sisteminize entegre edilebilmesi için:
1. Doğru bakım ekipleri ve eko sistemin kurulması,
2. Lojistik tedarik sistemini tekrar programlamak,
3. Zırlı ve lojistik ekiplerinin eğitimden geçmeleri,
4. Hibrit sistemli obüslerin yoğun testleri geçmeleri gereklidir.



PS Sn mehmet05'e katılıyorum. Bir birlik kurup bunları denemek lazım.

Aracı en ekstrem senaryoya göre düşünmeniz gerekiyor. Bir mevkiden öbürüne gitmek gibi senaryolarda bu aracın görevi ama fabrikadan çıkarken durmadan Atina'ya gidecekmiş gibi tasarlanmak zorundadır. Bu senaryo da dizele alternatör takarak pilleri şarj ederek filan yapılamaz. Yani en zor senaryoda pil batarya devreden çıkar direk ürettiğin ceyranı motora vermek kullanmak zorunda kalırsın o zamanda 1500 bg ile gidebilen aracı jeneratörle 2000 bg ile işletebilirsin. En zayıf halkadır parametreleri belirleyen.  En güzel tank Alman Leo 2 gibi bir tanktır ve uzunca zamanda öyle olacak biz görmeyiz jeneratörle çalışan tank benden söylemesi. ama Toyota araçlar gibi hibrit denenebilir belki ama bence oda karmaşıklık ve attığın taş ürküttüğün kurbağa gibi tercih edilmez asker basit aracı seçer hep ama gerçek hibrit yani Toyota lar gibi hibrit görülebilir. bizim konuştuğumuz ise bence şahsi fikrim imkansız

Bu tartışma yavaş yavaş Con Ahmet'in Devri Daim Makinası tartışmasına evrilecek gibi geliyor ben orda bırakırım şimdiden deyim kaçtı demeyin sonra

Sn Putty,
Bu yazdıklarınızdan, yukarıda yazılanları anlamadığınız ortaya çıkıyor. Olmayacak senaryoları yazıp aynı şeyleri tekrar edip duruyorsunuz. Buradaki hibrit sistemi anlamak lazım önce.
2.8litrelik bir mazotlu jeneratör ile bataryaları şarj ediyorsunuz. Ve bu bataryalar elektrik motorlarını sürüyor. O kadar.
Daha az yakıtla Trakya'dan Atina'ya gidecek bu zırhlı obüs. Mazotu koydukça şarj edecek ve yol alacak.
MTU 881 mazot motoru 1000 beygir üreteceğim diye, yüksek kayıpla çalışıp aşırı yakıt harcıyor. MTU 881 motoru, 18.2litre hacimli karmaşık bir motor ve Atina'ya varıncaya kadar transmisyonunun ve kendisinin, bozulma şansı, hibrit motordan çok daha yüksek. O koca motorun saatte harcadığı 161 litre yakıt yüzünden, her bir öbüsü, bir taşıyıcı kamyona ya da trene koyup cepheye gönderiyorlar.
2.8litre hacimli jeneratör ile Hibrit tahrikli e-fırtına, saatte 32litre yakıt tüketiyor. Bu tüketim karşılığında MTU 881 motorundan %30 daha fazla güç ve 3 kat daha fazla torque üretiyor.
E-Fırtına tahrik sisteminin daha üstün ve ekonomik olduğu ortada. Yapılacak şey, bu tahrik sistemini soğukta, sıcakta, çölde, çamurda vs test edip kullanılabilirlik sertifikasyonunu bu alete aldırmak. Bunun içinde yeniliğe ve gelişmeye açık beyinler lazım.

Sn Yaşar
Düşüncelerime, tercüman olmuşsunuz, bravo benden 1 + ateşledim

Yaşar bey siz beni anlamıyorsunuz asıl. Ben üstüne basa basa anlaşılmayan yeri tekrar ediyorum olacağı bildiğimden. Düşünün bu hibrit araç küçük jeneratör ile pili ful doldurdu ve bu pil aracı 30 km sürebiliyor en fazla hadi 100 km olsun imkansızı verelim hayalen. Tamam atış yaptı 20 km öteye gitmesi lazım dediğiniz oldu araç bunu 500 bg küçük jeneratör ile pil sayesinde gerçekten başarabildi. Peki ertesi gün komutan emir verince 1000 km öteye nasıl gidecek aynı sistemle. Diyelim pil ful dolu emir altı 1000 km öteye nasıl hücuma kalkacak yüz km sonra piller bitecek 500 BG motor o zaman dar boğaza girecek. Bu senaryoyu yapamayan tank olmamış demektir kendinden istenelerin kolaylarını mı yapacak sadece. Bu yüzden tankı en zayıf olduğu hali ile yorumlamak gerek

Sn Putty,


Moskova Kiev 800 km yalnış hatırlamıyorsam,
Kim nereye 1 günde 1000 km lik hücuma kalkıyorki, zaten o kadar mesafe gidecekse paletli araç treylere biniyor...
Anlatmak istediğinizi anladım da kilometre sığaları bu makinaların zaten çok az kim diyordu hatırlamıyorum 400 km yol git tank la 2 hafta araca binmezsin diyorlardı sıfır konfor, zaten palet atar bence...

Aracı en ekstrem senaryoya göre düşünmeniz gerekiyor. Bir mevkiden öbürüne gitmek gibi senaryolarda bu aracın görevi ama fabrikadan çıkarken durmadan Atina'ya gidecekmiş gibi tasarlanmak zorundadır. Bu senaryo da dizele alternatör takarak pilleri şarj ederek filan yapılamaz. Yani en zor senaryoda pil batarya devreden çıkar direk ürettiğin ceyranı motora vermek kullanmak zorunda kalırsın o zamanda 1500 bg ile gidebilen aracı jeneratörle 2000 bg ile işletebilirsin. En zayıf halkadır parametreleri belirleyen.  En güzel tank Alman Leo 2 gibi bir tanktır ve uzunca zamanda öyle olacak biz görmeyiz jeneratörle çalışan tank benden söylemesi. ama Toyota araçlar gibi hibrit denenebilir belki ama bence oda karmaşıklık ve attığın taş ürküttüğün kurbağa gibi tercih edilmez asker basit aracı seçer hep ama gerçek hibrit yani Toyota lar gibi hibrit görülebilir. bizim konuştuğumuz ise bence şahsi fikrim imkansız


Bu tartışma yavaş yavaş Con Ahmet'in Devri Daim Makinası tartışmasına evrilecek gibi geliyor ben orda bırakırım şimdiden deyim kaçtı demeyin sonra

Sn Putty,
Bu yazdıklarınızdan, yukarıda yazılanları anlamadığınız ortaya çıkıyor. Olmayacak senaryoları yazıp aynı şeyleri tekrar edip duruyorsunuz. Buradaki hibrit sistemi anlamak lazım önce.
2.8litrelik bir mazotlu jeneratör ile bataryaları şarj ediyorsunuz. Ve bu bataryalar elektrik motorlarını sürüyor. O kadar.
Daha az yakıtla Trakya'dan Atina'ya gidecek bu zırhlı obüs. Mazotu koydukça şarj edecek ve yol alacak.
MTU 881 mazot motoru 1000 beygir üreteceğim diye, yüksek kayıpla çalışıp aşırı yakıt harcıyor. MTU 881 motoru, 18.2litre hacimli karmaşık bir motor ve Atina'ya varıncaya kadar transmisyonunun ve kendisinin, bozulma şansı, hibrit motordan çok daha yüksek. O koca motorun saatte harcadığı 161 litre yakıt yüzünden, her bir öbüsü, bir taşıyıcı kamyona ya da trene koyup cepheye gönderiyorlar.
2.8litre hacimli jeneratör ile Hibrit tahrikli e-fırtına, saatte 32litre yakıt tüketiyor. Bu tüketim karşılığında MTU 881 motorundan %30 daha fazla güç ve 3 kat daha fazla torque üretiyor.
E-Fırtına tahrik sisteminin daha üstün ve ekonomik olduğu ortada. Yapılacak şey, bu tahrik sistemini soğukta, sıcakta, çölde, çamurda vs test edip kullanılabilirlik sertifikasyonunu bu alete aldırmak. Bunun içinde yeniliğe ve gelişmeye açık beyinler lazım.

Bu güzel bir tahrik yöntemidir. Amerika bile şu an mtu 1500 hp cenderesine düşmemek için hibrit sistemlerde kendine çözüm arıyor.


Yanlış hatırlamıyorsam halihazırda Europowerpack'in dayanıklılık, bakım aralığı, çalışma koşulları ve yakıt ekonomisine yakın üretilecek dizel motor 1600 hp'lere anca çıkabildi mtu'da.


Top kalibreleri artma eğiliminde olduğu için zırhlarda kalınlaşacak haliyle tanklar ağırlaştığında Alman tankları bile bu +%30 verimden dolayı hibrit tahriğe yönelebilir.


Tabi burada da bir konu var. Dönüp kendimize sormamız gereken.


Tamam daha düşük ve alternatifi bol bir beygir sınıfından bir motoru jenaratör olarak kullandık. Elektrikli motor sayesinde 1300-1500 hp değerlere yaklaştık. Bu bize metalurujik yetersizliklerden dolayı başka ülkelerden alamadığımız veya yapamadığımız tank motoru dezavantajından kurtardı.


Peki ya elektrik motorunun metalurujisi? Tamam içinde bir yanma patlama gerçekleşmiyor ama bir dirençle karşılaşıyor. 60 ton bir aleti dağ taş gezdirecek 4 dişlide 4 motordan bahsediyoruz. Bunun dayanımı nasıl olacak? Harp sahasında tank motoru gibi kapağı aç çıkar gibi pratik olacak mı?


Birde son olarak gözden kaçırılmaması gereken birşey var. Askeri araçlar askerin arazideki barınaklarıdır aynı zamanda. Bu hibrit tankların elektrik desteği daha ön planda olduğu için arazide kurulan geçici shelterların ve sistemlere bu hibrit araçlardan güç verilmesi de planlar dahilinde.

Peki ya elektrik motorunun metalurujisi? Tamam içinde bir yanma patlama gerçekleşmiyor ama bir dirençle karşılaşıyor. 60 ton bir aleti dağ taş gezdirecek 4 dişlide 4 motordan bahsediyoruz. Bunun dayanımı nasıl olacak? Harp sahasında tank motoru gibi kapağı aç çıkar gibi pratik olacakmı?

Sn Battlestar,
AC-DC motorları üzerine tez yazmış birisi olarak size şunu söyleyebilirim; DC elektrik motorları imalatı kolay ve verimleri çok yüksek motorlardır.
Bakımları ve idameleri, karmaşık transmisyonu olan içten yanmalı motorlardan çok daha kolaydır. Fırçalı ve fırçasız DC motor üreticileri çok Türkiye'de. Ayrıca bu cins motorların yurt dışından temini de kolay.
Bu konuda Aselsan çok ileride. 400kw+ Permanent Magnet Brushless elektrik motorları üretebilen bir firma.
https://www.gecce.com.tr/haber/aselsan-12-metrelik-otobusu-yurutebilen-yerli-ve-milli-elektrikli-motor-gelistirdi-312016.html


E-Fırtına'da kullanılan tahrik sistemi, %100 yerli ve milli bir sistem. O bakımdan parça, yeni motor takma gibi sorunların minimum seviyede olması beklenmeli derim. Elektrik motoru milini doğrudan obüsün tahrik miline bağlıyabilirsiniz. DC fırçasız motorda hız 0'dan sonsuza kadar olduğundan arada transmisyona/dişliye gerek kalmaz.