Türkiye Savunma ile ilgili tedariklerde rakiplerine göre daha mı yavaş ?

Burada irdelemek istediğim konu şu Türkiye savunma ihtiyaçlarının tedariğinde  rakiplerine göre biraz yavaş mı?

Burada elbette  tedarik yapması planlayan ülkenin  mali durumu, ordusunun  ölçeği,  konjenktür  vs etken faktör .

Ör olarak  Yunanistan Türkiye
F4 alımı ve devreye girisi, 1974 yunanistanın ilk F4 leri bünyesine katılmıştı. Türk F4  leri yunanistan'nın siparişi sonrası yapıldı ve 1974 Barıs harekatından dolayı gecikmeli ulastı.
F16  Alımı  yine Yunanistan ilk Siparışını verdi , Türkiye direk alım +Tusaşta üretim yaptı.
Denizaltı 209/1400  yunanistan önce biz sonra .......
Denizaltı 214 devreye gireli yıllar oldu biz halen üretimdeyiz
Hava savunma  Yunanistan GKRY den adaya konuslanmasına izin verilmeyen S300 girite konuslandırdı biz halen S400 siparışı veriyoruz yenile
FREMM kiralamaya karar verdi biz halen TF200 üzerinde düşünüyoruz
Tank Leopar 1 önce onlar sonra biz, Leopar2 önce onlar sonra biz

Bu liste daha da uzayabilir ,Türkiye coğu zaman Yunanistan göre mali durumu daha iyi, yerli üretim yapma imkanı da daha yüksek,  Yunanın ihtiyac olarak tanımlamıs oldugu kalemleri bizler de onceden düsünüp direk  tedarik veya yerli üretimini önceden planlayıp yapmıyoruz. Hasımımız önce tedarik eder biz arkadan belirli zaman sonra envantere katmak için plan yaparız aradaki bosluğu da risk olarak hep sanki tasırız? 

Bu liste daha da uzayabilir ,Türkiye coğu zaman Yunanistan göre mali durumu daha iyi, yerli üretim yapma imkanı da daha yüksek,  Yunanın ihtiyac olarak tanımlamıs oldugu kalemleri bizler de onceden düsünüp direk  tedarik veya yerli üretimini önceden planlayıp yapmıyoruz. Hasımımız önce tedarik eder biz arkadan belirli zaman sonra envantere katmak için plan yaparız aradaki bosluğu da risk olarak hep sanki tasırız?

Yerli üretim işi yeni. Ama evet, tedarik mekanizmasında büyük sıkıntılar var. Öngörüsüzlük, cimrilik, ve hatta belki de hıyanet var işin içinde.

Hürkuş yapılır, Hava Kuvvetleri burun kıvırır. Torpille atılan ve denizaltından uzakta ateşlenen füze yapılır, (ki çok büyük kuvvet çarpanıdır bu) Deniz Kuvvetleri istemez. Leopard için tank modernizasyonu yapılır, Kara Kuvvetleri nasılsa Altay gelecek diye başından savar...

Yapılacak esaslı reformun haricinde, sivil uzmanların da bu işleri çok iyi öğrenmesi, Bakanın da bu netameli konuyu çok sıkı takip etmesi gerekiyor.

Bu liste daha da uzayabilir ,Türkiye coğu zaman Yunanistan göre mali durumu daha iyi, yerli üretim yapma imkanı da daha yüksek,  Yunanın ihtiyac olarak tanımlamıs oldugu kalemleri bizler de onceden düsünüp direk  tedarik veya yerli üretimini önceden planlayıp yapmıyoruz. Hasımımız önce tedarik eder biz arkadan belirli zaman sonra envantere katmak için plan yaparız aradaki bosluğu da risk olarak hep sanki tasırız?

Torpille atılan ve denizaltından uzakta ateşlenen füze yapılır, (ki çok büyük kuvvet çarpanıdır bu) Deniz Kuvvetleri istemez.

Bu konuyu biraz açabilirmiyiz ? Kuvvet sub-gezgin veya sub som istemiyormu ?

Ne yazıkki düşenin üzerine akbaba gibi üşüşülen nalet bir coğrafyada yaşıyoruz.
Bazı kritik projelerimizde çok öngörüsüzlükler yaşadık. En basit örneği Altay tankı. Almanya'nın bir ambargosuyla bilinmez bir tarihe ötelendi. Ona güvenen kara kuvvetleri de eski, modernize edilmemiş tankları ile dımdızlak kalıverdi.
Þu yıla kadar herhangi bir Hss nin alınmamış olması zaten başlı başına facia.
Biran önce aklımızı başımıza almamız gerek.
Kanımca öncelikle yapılması gereken şey diyanetin o dev bütçesini kısarak savunma sanayine aktarılması.
Biran önce bütün kritik projelerimizi hayata geçirip sonuçlandırmalıyız.

http://sadfor.savtera.org/index.php?topic=2250.0

"Roketsan, denizaltidaki fuzelerin mevcutlara gore daha derinden ve cok uzaktan atilmasini saglayacak bir kapsul uzerinde calisiyor. Kapsul, torpido gibi hedefe su altindan yavas ve sessizce yaklasip istenen noktada aniden su yuzeyine cikacak ve surpriz saldiri duzenlenecek. Ayrica Harpoon'daki gibi periskop derinligine cikilmasi gerekmedigi ve cok uzaktan atis yapildigi icin denizalti gizliligi de korunmus olacak Kapsulun oncelikle Atmaca gemisavar fuzesi, sonra da Gezgin seyir fuzesi icin olmak uzere en az 2 farkli tipte gelistirilmesi beklenmekte. Kapsul Roketsan'in kendi projesi ve henuz talep yok. Istenirse Reis Sinifi denizalti teslimlerine yetisebilecegi degerlendirilmekte.
"

Gerçi Atmaca ve Gezgin olmadan bir anlamı olmaz. Ancak, Deniz Kuvvetlerinin bu projeleri başlatırken, eşanlı olarak, Roketsan'a bırakmadan bu tarz kapsülü çok önceden talep etmesi gerekirdi.

NOT: Füze değil kapsül imiş. Karıştırdım, pardon.

Ne yazıkki düşenin üzerine akbaba gibi üşüşülen nalet bir coğrafyada yaşıyoruz.
Bazı kritik projelerimizde çok öngörüsüzlükler yaşadık. En basit örneği Altay tankı. Almanya'nın bir ambargosuyla bilinmez bir tarihe ötelendi. Ona güvenen kara kuvvetleri de eski, modernize edilmemiş tankları ile dımdızlak kalıverdi.
Þu yıla kadar herhangi bir Hss nin alınmamış olması zaten başlı başına facia.
Biran önce aklımızı başımıza almamız gerek.
Kanımca öncelikle yapılması gereken şey diyanetin o dev bütçesini kısarak savunma sanayine aktarılması.
Biran önce bütün kritik projelerimizi hayata geçirip sonuçlandırmalıyız.

Aslında öngörüsüzlük lafı çok kibar kalır!

Altay Projesi ise başlı başına ayrı bir ibretlik vaka. Hemen hemen tüm karar vericiler hata yaptılar.

a) En başta isterler eksik yazılmıştı KKK tarafından. Meskün mahal çatışması ihtimal dışı sayıldı, ona göre ister yoktu. Ayrıca aktif savunma sistemi projesi eşanlı başlatılmış olsaydı, Fırat Kalkanı Harekatında o kadar tank yitirmemiş olabilirdik.

b) Projeyle beraber motor geliştirmesi de ihale edilmeli ve hatta tank projesi müstakbel motora uygun olarak "genişten" çizilmeliydi. Almanın geçmişten gelen sicili belli, neyine güveniyorsun ki?

c) Siyasi karar verici konusunu ise sizin takdirlerinize bırakıyorum...

Altay Projesi ise başlı başına ayrı bir ibretlik vaka. Hemen hemen tüm karar vericiler hata yaptılar.

a) En başta isterler eksik yazılmıştı KKK tarafından. Eğer aktif savunma sistemi projeyle beraber başlatılmış olsaydı, Fırat Kalkanı Harekatında o kadar tank yitirmemiş olabilirdik.

b) Projeyle beraber motor geliştirmesi de ihale edilmeli ve hatta tank projesi müstakbel motora uygun olarak "genişten" çizilmeliydi. Almanın geçmişten gelen sicili belli, neyine güveniyorsun ki?

c) Siyasi karar verici konusunu ise sizin takdirlerinize bırakıyorum...

Bence Altay Projesinin temelleri atılırken Savunma Sanayii'nin bu sene şu anki durumunda olacağını tahmin edemiyorlardı.

Siyasi iradenin Oda yerli Olsun buda olsun ısrarları, dışardan yenilen kazıklar sonucunda oluşan milli çözümler ve değişen siyasi ortamla oluşan ortaklıklar bizi şu anki duruma getirdi.

Altay Projesi ise başlı başına ayrı bir ibretlik vaka. Hemen hemen tüm karar vericiler hata yaptılar.

a) En başta isterler eksik yazılmıştı KKK tarafından. Meskün mahal çatışması ihtimal dışı sayıldı, ona göre ister yoktu. Ayrıca aktif savunma sistemi projesi eşanlı başlatılmış olsaydı, Fırat Kalkanı Harekatında o kadar tank yitirmemiş olabilirdik.

b) Projeyle beraber motor geliştirmesi de ihale edilmeli ve hatta tank projesi müstakbel motora uygun olarak "genişten" çizilmeliydi. Almanın geçmişten gelen sicili belli, neyine güveniyorsun ki?

c) Siyasi karar verici konusunu ise sizin takdirlerinize bırakıyorum...

Kesinlikle +1

Bence Altay Projesinin temelleri atılırken Savunma Sanayii'nin bu sene şu anki durumunda olacağını tahmin edemiyorlardı.

Siyasi iradenin Oda yerli Olsun buda olsun ısrarları, dışardan yenilen kazıklar sonucunda oluşan milli çözümler ve değişen siyasi ortamla oluşan ortaklıklar bizi şu anki duruma getirdi.

Tahmin etmeleri gerekirdi! Neden her silahımızı yerli yapmaya çalışıyoruz! Dışarıdan alımlarda sürekli engellemelerle karşılaştığımız için. O halde daha önceki sorunlar nedeniyle yerli silahımızı yapmak istiyorsak, bu silahların kritik sistemleri için, bize o nedenleri yaratanlara güvenmemeliyiz! Akıl var, mantık var!

Ben Altay tankı için kısa yazmıştım.
Bizi bekleyen bir başka tehlike daha var.
Altay tankı konusunda en kötü yine 500milyon usd harcanıp başka motora göre yeniden prototip yapılır.

Amma. Biz uçak motoru için İngiltere ile tabiri caiz ise gerdeğe girmek üzereyiz. Burada yaşayacağımız bir keleğin  faturası birkaç milyar dolar ve hayati bir zaman olarak bize geri dönebilir.

Bakın biz artık yaşamsal sorunlarımızda batı ile çekişiyoruz. Batı bize bir don veriyor, bunu giyeceksin diyor. Bizde giymem diyoruz. Bunun bilincinde hareket etmemiz gerekiyor.