Karadeniz Enerji Kaynakları

Başlatan Afşar1, 19 Kasım 2018, 13:31:45

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Onlar hep hormanlu bizim gibi olmaz Mesajı Paylaş
Rusya Ukrayna savaşının çözümü bağımsız Kırım devletidir.

Alıntı yapılan: putty - 13 Aralık 2023, 05:38:14
Hollanda'nın tarım endüstrisi ile Hollanda tarımı nı karıştırmayalım. Unilever in yarısı Hollanda dır Lipton Calve Algida filan neler neler marketiniz boşalır çıkartsanız ürünlerini. Bütün Bursa tarımını topla bir Algida etmez tarım ekonomisi olarak. Dünyadaki her markette lipton çay var bir tane sallama çay içtiğinde Hollanda tarım ekonomisi rakamı büyüyor ama Hollanda'da tek dal çay üretilmez. Ona bakarsanız dağları karlı isviçre bile Nestle ile bizden büyük tarım endüstrisidir. Demek istediğim tarım ekonomisi domates biber buğday değil sadece jelibom sakız fabrikasıda tarım endüstrisinin içindedir. Yoksa toprağı ekme anlamında Hollanda bizimle yarışamaz ne toprağı ne güneşi ne gündüzü yeter. Tarım endüstrisiyiz diyoruz bire bilmemne üretip dünyayı geçeceğiz sanıyorsak kumda oynarız İtalya nın Nutellası ile baş edemez bizim bütün tarımımız

Arkadaşlar tarımda markalaşmanın farkı. Tabi işin içinde uyuşturucu kara para da olabilir. Sonuçta Hollanda limanları uyuşturucunun Avrupa'ya çıkış limanı. Ama diğer taraftan Yüzyıllar önce lale borsasında, vadeli emtea senetleri üzerinden dünyada İlk ekonomik kriz çıkartan milletten bahsediyoruz. Sanal mal senetlerinin arzının gerçek mal miktarının kat ve kat üstünde olup, yatırımcının birden gerçek lale istemesi üzerine çıkan, senetleri pul eden kriz. Bugün dünyada da emtea fiyatları, gerçekte var olanın çok üzerinde emtea senetlerinin alınıp satıldığı, gerçek arz ve talep üzerine olusmayan borsalarda gerçekleşir. Zira piyasaları dengede tutmak için ABD, Avrupa başta dünyanın önde gelen ülkeleri tarafından gittikçe daha fazla basılan para, tedavüle çıkmaması enflasyon yaratmaması için para piyasalarına, borsalara aktarılır, zaman zaman krizlerle yok edilir . Sanal paralarla emtea fiyatları da bizzat paranın efendileri tarafından gerçek fiili arz ve talep dışında bu borsalarda misal olarak 1 birimlik bir mal için 1000 birimlik senet varken belirlenir zira piyasada da ekonominin ihtiyacının 1000 katı para vardır.Özetle dünya 3 kağıt üzerinde döner Sosyo ekonomik, siyasi ihtiyaçlara göre ekonomi şekillendirilir. Serbest piyasada sadece piyasa hakimlerinin serbestisidir Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: Kaptan-I Derya - 12 Aralık 2023, 23:47:57
Sn Yaşar'a katılmakla beraber şunu söylemek isterim. Ben köy çocuğu değilim, ya da ziraat mühendisi de değilim yani tarımdan hiç anlamam ve ilgi de duymuyorum. Ama babam ülkedeki en büyük gıda şirketlerinden birinde orta-üst düzey yönetici ve Ziraat Mühendisi. Size burda Türkiye'nin tarım ve gıda sanayisinin sorunları hakkındaki sektörün bizzat içindeki insanlar tarafından duyduğum problemleri yazsam herhalde 20 sayfa yazmam gerekir. Ki ben babamın arkadaşları ve misafirler ile konuştuğu konulardan ve biraz da meraktan öğrendim. Türkiye deki tarımın sosyolojik boyutundan, teknolojik boyutuna, piyasaya sürülmesine o kadar çok yanlış var ki bu ülkede belki de eğitimden sonra en kötü olduğumuz  alan denilebileceğini düşünüyorum. Tüm sorunları geçtim burası savunma sanayi forumu. Onu ilgilendiren bir alana değineceğim. 

Olası bir bağımsızlık savaşı verdiğimiz durumda siz bu ülkenin dışarıya tarımda ne kadar muhtaç olduğunu biliyor musunuz? Mesela Yoğurt, bizim binlerce yıllık kadim Türk ürünümüz. Torku şirketinin bir kaç sene önce geliştirdiği zamana kadar yediğiniz Türk marka hazır yoğurdun bile mayası nerden geliyordu. Binlerce yıllık ata tohumlarımızı zamanında birileri Amerika peşkeş çektiğinde ve hala ata tohumunu desteklemeyen bir durumda hatta engelleme politikası devam ederken  yediğiniz mısırın, kullandığınız şekerin hangi ülkenin tohumları ithal edilerek yetiştirildiğini zannediyorsunuz. Yada Kanadalılara bizim gösterdiğimiz zamanında ihraç ettiğimiz  mercimeğin bugün hangi ülkeden ithal ettiğimizi düşünüyorsunuz. İsrail tohumları olmasa bugün ülkede bazı ürünlerde 1 kamyon ürün bile yetişmez. Ki İsrailliler, Belçikalılat ve  Hollandalılar  bu tohumların genetiğiyle oynayarak tekrar kullanılmasına izin vermeyerek kendine nasıl bağımlı hale getirdiğini de belirtmek isterim. Ki gayet normal tarım gibi kritik ve önemli bir konuda.Her güçlü akıllı ve doğru yönetilen ülkede bunu yapar. Monsanto diye bir şirketin bu ülkenin tarım ürünlerine ne kadar zarar verdiğini ve tüm dünyada nasıl bir amaç güttüğünü de. Ki benim değindiğim işin ham gıda kısmı. Bu işin endüstriyel gıda kısmı var ki felaket! felaket! Bu işin içinden gelen insanlar endüstriyel gıda alırken içi almaz.Türkiye'de tüm dünyada olduğu gibi bir endüstriyel gıdanın sıkıntısı zaten var bir de üstüne Türkiye gibi ülkelerin kendine has sorunları eklenince çok başka bir boyuta çıkıyor. Yani emin olun bu ülke bir gün bir konuda sıkıntı yaşayacak hale gelirse o da tarım ve ilaç sektörü olur. Düşmana Atmaca, SOM atarız. Milgemlerle mavi vatanı savunuruz, MMU ile hava sahamızı savunuruz , savaşırız ama arkada Türk milletini nasıl besleriz. Türk milletinin ihtiyaç duyduğu sağlık ihtiyaçlarını nasıl sağlarız. Ne sen sorun ne ben söyleyeyim. Felaket tellallığı emin olun yapmıyorum. Gerçekler bu.

Türk tarımı bir reform olarak yeniden ele alınmalı ve yapılandırılmalıdır. Ve bu iş onlarca yıl sürecek çok zorlu bir  süreç. Tam bağımsız ve milli bir Türk tarımı da MMU gibi projeden onlarca kat daha zordur da. İşin sosyal sorunu, politik sorunları, ticari sorunları gibi sorunları  falan değinmiyorum bakın. Milli bağımsızlığı ilgilendiren  yurtdışına bağımlılığımızdan bahsediyorum. Türkiye elinde imkan olmasına rağmen türlü nedenlerden dolayı köküne kadar tarımda enerji de ki bağımlılığımız gibi bağımlıyız. Ve şu an için tünelin ucunda bir ışık da gözükmüyor. Türkiye  yerli ve milli savunma sanayinin önemini  belli zamanlarda yaşadığımız acılarla tecrübe etti ve ders aldık.Ve bugün bu hale geldik. Gittikçe iyiye giden ve tünelin sonunu görebildiğimiz bir sektör. Umarım bu durumu tarımda yaşayacağımız acı tecrübeler ile yaşamayız. Çünkü gıda  insanın en çok ihtiyaç duyduğu en önemli şey. Acı tecrübeler felakete sürükleyebilir. Umarım ileride tarımda da bu sorunları yaşamadan doğru adımlar atılır ve bu alanda çalışmalar yapılır ve yerli ve milli tarıma sahip oluruz.

Normalde bu kadar uzun ileti alıntılamam ama bu sefer bir istisna yapıyorum ,çünkü sonuna kadar katılıyorum.

+1

Ek olarak sadece tarım değil hayvancılık da bitti , ve denizcilikten / balıkçılıktan da pek anlamadığımız ortada.
Bu iş çok ciddi bir beka meselesi , en az elalemden dilendiğimiz uçaklar kadar önemli, norveç babasın hayrına dünyanın bütün tohumlarını topladı değil mi ? Hala gaflet uykusundayız geleceğimizi zehirleyip kaybediyoruz
Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: putty - 13 Aralık 2023, 05:38:14
Hollanda'nın tarım endüstrisi ile Hollanda tarımı nı karıştırmayalım. Unilever in yarısı Hollanda dır Lipton Calve Algida filan neler neler marketiniz boşalır çıkartsanız ürünlerini. Bütün Bursa tarımını topla bir Algida etmez tarım ekonomisi olarak. Dünyadaki her markette lipton çay var bir tane sallama çay içtiğinde Hollanda tarım ekonomisi rakamı büyüyor ama Hollanda'da tek dal çay üretilmez. Ona bakarsanız dağları karlı isviçre bile Nestle ile bizden büyük tarım endüstrisidir. Demek istediğim tarım ekonomisi domates biber buğday değil sadece jelibom sakız fabrikasıda tarım endüstrisinin içindedir. Yoksa toprağı ekme anlamında Hollanda bizimle yarışamaz ne toprağı ne güneşi ne gündüzü yeter. Tarım endüstrisiyiz diyoruz bire bilmemne üretip dünyayı geçeceğiz sanıyorsak kumda oynarız İtalya nın Nutellası ile baş edemez bizim bütün tarımımız

Bir de bu firmaların Hollanda da üretimleri var mı, ne kadar acaba?  Hollanda da üretmeyen bir firmanın dış satışı Hollanda için ihracatı değildir. Bu firmaların Türkiye üretimleri tamamen tahmin olmak üzere muhtemelen Hollanda'dan fazladır. Dış satışları ise Türkiye'nin ihracat hanesine yazar. Türkiye'de kazandıklarını aktarmaları ise ihracat değil, sermaye, fon akışı olur. Mesajı Paylaş

#64
Alıntı yapılan: DelKu - 13 Aralık 2023, 11:45:07

Normalde bu kadar uzun ileti alıntılamam ama bu sefer bir istisna yapıyorum ,çünkü sonuna kadar katılıyorum.

+1

Ek olarak sadece tarım değil hayvancılık da bitti , ve denizcilikten / balıkçılıktan da pek anlamadığımız ortada.
Bu iş çok ciddi bir beka meselesi , en az elalemden dilendiğimiz uçaklar kadar önemli, norveç babasın hayrına dünyanın bütün tohumlarını topladı değil mi ? Hala gaflet uykusundayız geleceğimizi zehirleyip kaybediyoruz
Hayvancılık ile tarım zaten birbiri ile ilintili ve ordada çok ciddi sorunlar var. Tarım Hayvancılık ve Gıda sanayisi  bir ülkenin en kritik ve en önemli gücü aslında. Pek göz önünde olmadığı için ve biraz da toplumların alt tabaka insanlarının bulunduğu sektör olduğu için siyasiler içinde şov yapılacak malzemesi olmadığı için hep örselenen ama akıllı ve büyük devletler içinde açık bir hedef tahtası.

Türkiye'de maalesef özellikle Marshall yardımlarından sonra başta Amerika olmak üzere yıllarca Türk tarımı çok ağır şekilde yıpratıldı başkaları tarafından. Özal öncesi ham gıda ve hayvancılık yıpratıldı , Özal sonrası Türkiye'de özel sermayenin ve yabancı sermayenin girmesi  ile endüstriyel alan çok yıpratıldı ve mahvoldu. Birde üstüne bizim kendi kendimize yaptığımız,  maaliyetten kaçma odaklı  bir takım  şeyler de eklenince çok daha kötü oldu. Sn Yaşar geçen günlerde İngiltere'de yaşadığını söylemişti. O çok daha iyi anlar ve söyler. En basitinden aynı markaların ürünlerin içindeki kimyasallardan tutun da üretim hatlarına,  denetleme mekanizmasına o kadar fark var ki.Bunu ambalajından ve biraz araştırarak çok rahat fark edebilirsiniz.
Bu saydıklarımın sonucunda en vahimi ise bağımlılık olarak İlaç sektörü. Aslında temelinde ilaç dediğimiz de bağlantı olarak tarıma bağlı ama  tabi modern ilaç sanayisi üzerine çok ekledi tarımdan koptu gitti. Ama temeli de tarıma dayanır en nihayetinde.

Kısacası  bağımsız bir Türkiye için mühendis ordularımız gibi ilaç ve gıdamızı milli yapmamız için bilim insanlarına, doktorlara, biyologlara, ziraatçilerimize ve bilgili kültürlü çiftçilere ihtiyacımız var. Ve Tabiki tüm bunları sağlamak için ve yabancı elini ülkeden çıkartacak siyasi iradeye de. Mesajı Paylaş
Toprakların ucu deniz olan bir ulusun sınırını, halkının kudret ve yeteneğinin hududu çizer bu yüzden mükemmel ve kaadir bir Türk Donanmasına malik olmak gayedir.

Umutlar artmış yeni arama sahalarında sondaja başlanıyormuş. Çok şükür on milyar varil eş değeri gaz yada petrolü bulmaya çok yaklaştık inşallah

Türkiye'den yeni keşif hamlesi! Karadeniz'de çok önemli 3 noktada sondaja başlanacak
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, bu yıl enerjide yeni keşiflerin beklendiğini belirterek, 'Karadeniz'de çok önemli 3 lokasyonda 2024 içerisinde arama yapacağız.' ifadesini kullandı.
...


https://www.star.com.tr/ekonomi/turkiyeden-yeni-kesif-hamlesi-karadenizde-cok-onemli-3-noktada-sondaja-baslanacak-haber-1856353/ Mesajı Paylaş
Rusya Ukrayna savaşının çözümü bağımsız Kırım devletidir.

Benzin 41 lira mazot 41 lira

Eee başka

Menderes döneminden beri gaz bulunuyor,petrol bulunuyor

Yersen.... Mesajı Paylaş

Bu sefer farklı çok yaklaştık hissediyorum Mesajı Paylaş
Rusya Ukrayna savaşının çözümü bağımsız Kırım devletidir.

Sn.Putty

Onun için mi elektrikli araban varmı diye sordunuz akaryakıtın bu fiyatından dolayı.

Benim mekanımda elektrikli arabalar var ama pek de tercih edilmiyor, hatta faydasından çok zararı var. Hybrid araba tercih edilir hanımlar tarafından. Kaba ve güçlü benzin/gaz ile çalışan Toyota Highlinder, Prado ve Land Cruiser  tercih ederim. Soğuk iklimde kötü karayol şartlarında bunlardan iyisi yok. Gaz ucuz, benzin de pek pahalı sayılmaz. Mesajı Paylaş

Eeee sn.marmara akaryakıt fiyatları ucuz olsa 2500,3000 CC arabalar tercih ederiz

Birde neymiş efendim elektrikli araba doğa dostuymuş peki ona yüklenen elektrik ne ile üretiliyor bunu soran,sorgulayan yok termik mi,doğalgaz mı? Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz