Kurtuluş Savaşı Mevzilerimizin Bugünkü Durumları

"Bilgisiz ağaçlandırma sonucunda yok olan 97 yıllık kurtuluş savaşı siperi, kaybedilen her siper şehitlerimizin kemiklerini sızlatmaktadır.RT yaparsanız sevinirim arkadaşlar."

https://twitter.com/mahoni1915/status/1070295289037242368

Korunması gereken alanlardan bu siperler lakin bizim devlet aklı hiç bir zaman tarihi eserlere ve bölgelere pek değer vermemiştir

2015' de buna benzer bir çalışmayı da ben yapmıştım. Sandıklı-Afyon yolu istikametinde (D650) Tınaztepe' ye saptıktan sonra dağ yolundan Kocatepe' ye ulaşmak üzere yola çıkmıştım. Fakat acamice bir girişimdi. Binek arabayı resmen dağ yoluna sürdük! Halbuki, Offroad araç kiralayıp dere tepe gezebilirdim. İşte bu kısmı akıl edemedik:) kayıt cihazı olarak yanımda sadece cep telefonu ve Ipad vardı. Anca yarım saat video kaydı yapabildim. Halbuki benim niyetim; hem dağ yolunu çekmek, hem de savaş mahallini görüntülemekti.

Yol üzerinde tahkimatlara rast geldim. Bir ara bunların mevzi olabileceği aklıma gelmedi. ''Yahu, bu kadar taşı üst üste kim koymuş ola ki!'' dediğimi hatırlıyorum... dağ yolunda 1,5-2 saat yol alınca, insanın adeta nevri dönüyor. Açıkkası birazda bıkkınlık gelmişti... Git git bitmiyor, zaten hazırlıksız gelmişiz... dağ başında benden başka da kimsecikler yok. Neyse, ilerde bir çoban gördüm; ''emmi Kocatepe' ye gidecem de nevrim döndü yav. hele şu yolu bi tarif edive'' dedim. ''Yeğen, şo tarafa doğru 10 km git, yol çatallanınca sağa dön'' deyince moralim bozulmuştu... kendi kendime ''bari hava kararmadan, gidebilseydik; valla dağ başında kurda kuşa yem olacağız'' dedim. Sonradan kendime hayret etmişimdir. Binek arabayı hangi cesaretle dağ yoluna sürdün yav! Akıl kârı değil... Ama akıl parası oldu. Teker bi' patlasaydı var ya... işte o zaman ayvayı yemiştik!

Neyse ki , dere tepe gittim ama en sonunda çatal yola geldim. Toprak yol asfalta dönünce, içime bi ferahlık geldi:) Oradan vur babam Kocatepe' ye! Kocatepe' de de böyle rüzgar mı esermiş yav! Uçurtma olsan alır götürür. O derece rüzgar esiyordu. Nasıl esmesin! bütün Afyon ovası ayaklar altında. En yüksek noktaya çıkmışız. Adeta kartal yuvası! Paşam en hakim noktayı seçmiş, helal olsun dedim be:) Savaş işte buradan yönetilir... Neyse, orada da birkaç foto çektikten sonra ver eline İstanbul.

Sonradan yapmış olduğum bu geziye analiz edince; acemiliklerim bir bir ortaya döküldü... Binek arabayla, cep telefonuyla dağ başına çıkıyorsun! Olacak iş mi? Oysaki bütün ihtimalleri düşünerek hazırlıklı gitmek lazımdı. Ne doğru düzgün çekim yapabildim, ne de gezebildim. Üstüne zamanı da düzgün ayarlayamamışız. Zamansız, mekansız, beceriksiz bir gezi oldu.. Ama mutluyum:) Bazen acemilikler bile insanı mutluluk verebiliyor. Dedim ya, çok amatörceydi.     

   

Ben de izin dönemimde oralara gitmeyi planlıyorum.bir kaç tane koordinat belirleyip direkt oralara gitmek faydalı olur gibi.Teknoloji gelişti,imkanları değerlendirmek lazım. Aslında ana yola çok yakın noktalar dahi var gidip görülebilecek.Oralara gidip o günleri kafamızda canlandırmak...

Þehitlerimizi,gazilerimiz nur içinde yatsınlar

Aslında fotoğrafta da görebileceğiniz gibi, Çanakkale Savaşı mevzileri nasıl korunuyorsa, Kurtuluş Savaşı mevzileri için de bir çalışma yapılabilir. Hem tarihimize sahip çıkmış oluruz, hem de turizm geliri sağlarız!

Böyle koruyacaklarsa hiç korumasınlar daha iyi. Bu kütükleri nerden almışlar İsveç den kütük ev için satılan fırınlanmış traşlanmış böcek yemesin diye ilaçlanmış milimetrik ahşaplarmı. Þimdi bile askere hadi siper yap desen böyle güzel kent mobilyası tadında siper yapamazlar hangi mimara çizdirdiler hangi peyzaj cı kıza yeşillikleri hafriyatı düzenlettiler. Þu siperlerin bari 200 metresine hiç elleme üstüne bir çatı yap bırak camın arkasından görsün millet yeter o. O kurtuluş savaşı mevzilerininde bir düzinedine orjinal ne kaldı ise o hali ile korumaya alınsın kapalı içeri girilmez bir bina yapılsın camın arkasından 500 yıl seyredelim. Yunan antik eserlerine yapıyoruz. Korkarım bu twiter fotolarından sonra belediye oraya bir kamyon işçi gönderip belediyenin mühendisinede vazife verip oraları mesire yerine çevirir bir güzel elden geçirip bu Çanakkale mevzileri gibi tematik halde yaparlar.

Aslında haklısın. Çanakkale savaşına dair eski fotoğraflarda böyle ağaçlardan yapılmış siperler görünmüyor. Daha çok toprağa kazılmış kanallar ve bunların kenarlarına dizili kum torbaları var.

Bir kere ağaç yoktu o zamanlar oralarda. Bizimkiler bula bula o tarihi savaş alanlarını ormana çevirdiler çamların içinde sanki baltık da savaşmışız gibi görünüyor şimdi. Bakın gerçek fotolar cıscıbıl arazi ama bizim orman bakanlığı gitti oraları yemyeşil yaptı. Bir milli park alanını bırak dimi onu diyorum ben yoksa vatan imar edilir tabi koca çanakkale yarım adası milli park olacak hali yok ağaçta dikersin yolda yaparsın apartmanda yaparsın ama birazcık kısmını saygı göster orjinale sadık bırak. Uladağ gibi çamlık yapmışlar bende gitim oraları öfkem bunda. Oradaki anıtlarada değinicem ama bir günde fazla gelir şimdi öfke miktarı. Çünkü anıt laçkalığı bunları gölgede bırakır. Önüne gelen bir uyduruk anıt dikmiş sanattan anlamdan kalıcılıktan zarafetten uzak şekilde.
Þunu göstereyim yeter ama kalanları farklı değil en şahanesi bile çok özensiz Çok geç kalındı anıtlar 100 yıl sonra dikilmez ama bir elden geçirip oraların anıtını mezarını bir düzenleyip defteri kapatıp korumaya almak gerek buralar mesire yeri gibi habire askerin belediyenin aklına esmesi ile düzenlenecek yerler değil. mezarlık yapmışlar camdan garip şekilli mezar taşları sitilli sitilli filan yada ay yıldız şeklinde dizili sitilize mezar taşları. Anzaklara bakıyon çimende beyaz yerde taş oldu bitti birde kitabe oldu bitti sadelik zarafet mahremiyet her şey özenli.



Þuna bak ne gerek var aklına esen abukluğu deniyon İstanbul Modern de sergimi bu. Sembolik mezar belki ama ay yıldız yapıcam diye bir idoğuya biri batıya biri kuzeye bir igüneye bakıyor. Bizim mezarlarımız ne yöne bakar bilen yokmu biraz özen dikkat nizam yahu böyle mezarlıkmı olur sembolik bile olsa olmaz. Ay yıldız gibi dizilmiş her yerde bu var orada oysa gerek yok mezarlık böyle olmaz tematik mezarlık olmaz mezar mezardır yan yana dizersin yönünü kabeye çevirirsin dimi

Anıt nasıl olur bunu iki senede bir tekrarlıyorum hatırlayan kızar belki ama çok doluyum bu konuda. Anıtlar naıl olur arkadaşlar. Bir kere bizimkiler gibi asla olmaz onu söyleyim. Anıt dikildiğinde hiç bakım yapmadan en az bin yıl sağlam kalacak şekilde dikilmelidir. Demir beton boya kaplama fiberglas alçı çimento kullanılmaz. Bunlar ömürlü malzemelerdir en babası bir asır dayanır demir filan mesela. Anıt bronz granit krom nikel gibi malzemeler ile yapılır. Zemini kaya üzerine kondurulur devrilmeyeceği şekilde yıkılmayacak şekilde bağlanmadan bir kaya kütlesine oturtulur. Malzemeler çimento ile demir ile filan bir araya getirilmez yekpare bir blok olarak üretilir kendi kütlesi üzerinde dimdik durur. Bakım yapmazsın onarmazsın tamir etmezsin rüzgardan kardan yıldırımdan güneşten zarar görmez aşınmaz çürümez paslanmaz oksitlenmez solmaz silinmez. Kötü niyetli saldırganlarca parçalanamaz çalınamaz yıkılamaz mümkünse bunada dikkat edersin. Görüşü farklı olanlarca çürümeye terk edilemez. Gelelim şekline o nasıl olur. Dönemsel modalar ile yapılmaz karmaşık olmaz aşırı anlamlı olmaz bir hikaye anlatmaz zadede bir kitabe gibi olur bir estetiği minimalist bir zarafedi ihtişamı olur.
Meslela bunun gibi olur anıt dediğin   

http://www.tarihiistanbul.com/wp-content/uploads/2015/02/Dikilita%C5%9F.jpg

yada bu

https://www.wannart.com/wp-content/uploads/2018/02/rushmore-dag%C4%B1-wannart-1-900x580.jpg

Yada bu anıt mesela. Bunun garip bir öyküsü var granitçiye bu projeyi gizemli biri getirmiş granitçi öyle bir gözünde büyümüşki iş anormal fiyat istemiş adam gitsin diye ama adam tamam demiş ödeme yapılmış anıtı kim diktirdi belli değil şu anda parası ödendi dikildi. Bir kaç dilde bin yıl sonraya hitabelerden oluşuyor. Bakım yapılmasada binlerce yıl orada olacak

https://fwmail.net/img/i/2009/07/rehbertasi.jpg


Buda bizim anıtımız İzmir de fiberglastan. Geçen bakıma alındı kurtarıldı

https://img.haberler.com/haber/439/izmir-deki-ataturk-maski-nin-altinda-fuhus-8652439_x_4635_o.jpg

Bu yaz, Ağustos ayında da Dumlupınar'a gittim. Afyon-Uşak yolundan Dumlupınar, a saptım. Dumlupınar' da Þehitlik ve Askeri müze var. Görülmesi gereken yerler. Özellikle askeri müzenin içeriği zengin. Savaşta kullanılan çeşit çeşit tüfekler, tabancalar, mühimmatlar... cephane taşımakta kullanılan dönemin orijinal kağnı arabası bile var. Detaylı gezelim deseniz bütün gün gezecek kadar materyal var. Katılan komutanların listesi, özgeçmişi, hatıralar, haritalar...  Çeşit çok, içerik zengin. Orada bir kaç saat gezdikten sonra Dumlupınar'dan Kütahya istikametine doğru yol aldım. Yol gayet güzeldi. Yol üstün gezilebilecek yerler çok. Bir kaç yere daha uğradım. Dumlupınar meydan muharebesi anıta özellikle gitmek lazım. Orada o dönem kullanılan uçaklar da sergileniyor. Gezecek çok yer vardı, kalabalıktık; yanımızda çocuklar vardı. Çocukları zaptedemedik! Mızmızlanınca, doğru düzgün gezemeden ayrılmak zorunda kaldık. Fakat çok sayıda fotoğraf çektim.