Barış Pınarı Harekatı

Başlatan カメせ, 05 Ekim 2019, 16:23:07

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

YPG/PKK konusunda Rusya ile yapılan mutabakattan memnun musunuz?

EVET
2 (18.2%)
HAYIR
9 (81.8%)

Toplam Oy Verenler: 11

Alıntı yapılan: UYVAR - 25 Ekim 2019, 16:49:40
Alıntı yapılan: Hyperspace - 25 Ekim 2019, 16:41:20
   Ruslar dururken Suriye Hükümetiyle Esadla görüşmeye ne gerek var yaklaşımı son derece hatalı bir yaklaşımdır.Soçi Mutabakatındaki maddeleri okuduğunuzda Adana Mutabakatının yeniden hayata geçirilmesinden bahsediliyor.Peki bunu kiminle yapacaksınız? Rusya ile mi yaptık biz Adana Mutabakatını? Yarın birgün ortalık yatışıp tüm yabancı güçler ruslar dahil Suriyeden çekildiğinde yeni anayasa hazırlandıktan sonra şu anki Suriye Hükümeti aynen devam ettiğinde Esad hala yerinde duruyor olursa hala biz milyonlarca insanın katili zalim Esadla görüşmeyiz mi diyeceğiz böyle bir saçmalık olur mu.Hükümet istediği kadar inat etsin Esadla da Suriye Hükümetiyle de görüşülecek buna el mahkum!

Hukumet dunden razi zaten, halk ikna edilemiyor. Oyle el mahkum falan derseniz sadece kendinizi komik duruma dusurursunuz.

Osman Pamukoglu ne diyor? "Mecbur kalmayacaksiniz, akilli devlet mecbur kalmaz"

    Ortada komik bir durum yok realiteler var.Asıl komiklik dünyada meşru olarak tanınan bir hükümeti sizin de tanıyıp onun başındaki lideri tanımamaktır.Yani bir ülke ben Türkiye Cumhuriyeti Devletini veya Akp Hükümetini tanıyorum ama Tayyip Erdoğanı tanımıyorum demekle aynı şey bu.Hem dünyada milyonlarca müslümanın kanını akıtan bir ülkeyle görüşmek hem de rezil kepaze bir mektuba rağmen içimize siniyorsa Esadla konuşmak da sinecek. Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: Hyperspace - 26 Ekim 2019, 01:18:54
Alıntı yapılan: UYVAR - 25 Ekim 2019, 16:49:40
Alıntı yapılan: Hyperspace - 25 Ekim 2019, 16:41:20
   Ruslar dururken Suriye Hükümetiyle Esadla görüşmeye ne gerek var yaklaşımı son derece hatalı bir yaklaşımdır.Soçi Mutabakatındaki maddeleri okuduğunuzda Adana Mutabakatının yeniden hayata geçirilmesinden bahsediliyor.Peki bunu kiminle yapacaksınız? Rusya ile mi yaptık biz Adana Mutabakatını? Yarın birgün ortalık yatışıp tüm yabancı güçler ruslar dahil Suriyeden çekildiğinde yeni anayasa hazırlandıktan sonra şu anki Suriye Hükümeti aynen devam ettiğinde Esad hala yerinde duruyor olursa hala biz milyonlarca insanın katili zalim Esadla görüşmeyiz mi diyeceğiz böyle bir saçmalık olur mu.Hükümet istediği kadar inat etsin Esadla da Suriye Hükümetiyle de görüşülecek buna el mahkum!

Hukumet dunden razi zaten, halk ikna edilemiyor. Oyle el mahkum falan derseniz sadece kendinizi komik duruma dusurursunuz.

Osman Pamukoglu ne diyor? "Mecbur kalmayacaksiniz, akilli devlet mecbur kalmaz"

    Ortada komik bir durum yok realiteler var.Asıl komiklik dünyada meşru olarak tanınan bir hükümeti sizin de tanıyıp onun başındaki lideri tanımamaktır.Yani bir ülke ben Türkiye Cumhuriyeti Devletini veya Akp Hükümetini tanıyorum ama Tayyip Erdoğanı tanımıyorum demekle aynı şey bu.Hem dünyada milyonlarca müslümanın kanını akıtan bir ülkeyle görüşmek hem de rezil kepaze bir mektuba rağmen içimize siniyorsa Esadla konuşmak da sinecek.

O mektuba gerekli cevabi veremeyenlere soyle bu laflari. Ben esadla gorusmem, gorusulmesini de sindirmem. Kimse bana bunu dayatamaz! Mesajı Paylaş
''Başarının sırrı amaca sadakattir.''

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan CNN World'e önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, gerçek trajedinin, ABD yönetiminin, Obama döneminden bu yana Suriye'deki terörist ağını desteklemesi, silahlandırması ve finanse etmesi olduğunu söyledi.
Kalın, CNN World'de Becky Anderson'ın Barış Pınarı Harekatı'na yönelik tepkiler ve iddiaları ilişkin sorularını yanıtladı.

Sözcü Kalın, Barış Pınarı Harekatı'nı trajedi olarak adlandıranların, bunun gerçeği yansıtmadığını çok iyi bildiğini ifade ederek, bu mesele konusunda ABD ile bir anlaşmaya varabilmek için Türkiye'nin aylarca uğraştığını anlattı.

Türkiye'nin yıllardır ulusal güvenliğiyle ilgili endişelerini ABD'li yetkililere aktardığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da çeşitli platformlarda bu konuyu gündeme getirdiğini ifade eden Kalın, Türkiye'nin, sınırında böyle bir koridorun ya da yapının kurulmasına izin vermeyeceğine vurgu yaptığını hatırlattı.

ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın (CIA) ve ABD Dışişleri Bakanlığı raporlarında da YPG'nin açıkça terör örgütü PKK'nın Suriye'deki kolu olarak nitelendirilmesine rağmen Türkiye'nin endişelerine ve çağrısına kulak asılmadığını belirten Kalın, "İronik ve trajik olan, ABD'nin Suriye'de Marksist-Leninist ayrılıkçı bir terörist örgütü silahlandırması ve desteklemesidir." dedi.

İbrahim Kalın, Türkiye'nin, terör örgütü DEAÞ ile mücadelenin, Türk askeri, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), PKK mensubu olmayan Kürtler gibi diğer yerel unsurlarla yürütülebileceği önerisinin de birçok kez gündeme getirdiğini de vurgulayarak, YPG-PKK'nın, DEAÞ ile mücadele adı altında ABD'den temin ettiği silahlarla Arap kasabalarında güçlendiğini ve insanları evlerini terk etmek zorunda bıraktığını söyledi.

YPG/PKK'nın harekatın ikinci gününde yaklaşık 800 DEAÞ mahkumunu serbest bıraktığını, bunu yapmasının nedeninin, YPG/PKK olmadan DEAÞ ile mücadele edemeyeceklerini iddia eden ABD ve Avrupa'ya şantaj yapmak olduğuna işaret eden Kalın, "YPG/PKK, bölgede gerçekten DEAÞ ile mücadele etmekten ziyade açıkça ayrılıkçı bir gündemi olan bir tür özerk bölge yaratmakla ilgileniyor." diye konuştu.

Kalın, Türkiye'nin desteklediği muhalif güçlerin bölgede savaş suçları işlediği yönündeki iddialara ilişkin olarak da Türkiye'nin savaş suçları dahil olmak üzere her türlü ihlal iddiasını çok ciddiye aldığını, eğer ileri sürüldüğü gibi vakalar varsa bunların etraflıca soruşturulacağını kaydetti.

Türk askerinin ve ÖSO'nun, Barış Pınarı Harekatı sırasında Suriye'de çok dikkatli hareket ettiğini, sivillere saldırmadığını dile getiren Kalın, harekata başlandığında birçok yetkilinin, ülkenin ve uzmanın, sivillerin zarar göreceğini, yüz binlerce kişinin bölgeden kaçmak zorunda kalacağını, Kürtlerin saldırıya uğrayacağını ve bölgenin demografisinin değişeceğini iddia ettiğini, bunların hiçbirinin yaşanmadığını belirtti.

Rakka operasyonunda 4 bin, Musul'da da 9 ila 11 bin sivilin öldürüldüğünü hatırlatan Kalın, bu sayıların, Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü gibi kuruluşlar tarafından belgelendiğini, bu iki örgütün bir buçuk yıl önce kanıtlara dayandırdığı raporunda, YPG/PKK'nın, Türkiye'nin temizlediği Tel Abyad ile Rasulayn'da ve diğer bölgelerde yaptıklarının savaş suçuna vardığı bulgusuna yer verildiğini ifade etti.

DİNİ AZINLIKLAR KONUSUNDAKİ İDDİALAR

Kalın, dini azınlıklar konusunda da YPG/PKK'nın iddialarının ironik olduğunu, terör örgütünün, ABD kamuoyunda ve Trump yönetimi üzerinde, bölgedeki Hristiyan azınlığın muhafızlarıymış gibi bir algı yaratmaya çalıştığını, gerçeğin ise bunun tam tersi olduğunu söyledi.

Suriyeli Hristiyanların, YPG/PKK'nın Hristiyan çocukları kaçırdıklarını söylediklerini ifade eden Kalın, YPG/PKK'ın bu çocukları kendi saflarına katarak Türkiye'ye karşı savaştırdığını anlattı. Kalın, "Kiliseleri kullandılar. Yakın zamanda bir kiliseyi bombaladılar. Bunu da Türkiye'nin üzerine atmaya çalıştılar." ifadesini kullandı.

Kalın, Türkiye'nin Hristiyan azınlığı koruduğunu, son 5-6 yılda kapılarını 4 milyon Suriyeliye açtığı zaman, kimseye dinlerinin ve etnik kökenlerinin sorulmadığını belirterek, "Türkiye'ye Kürtler, Araplar geldi. Sünni Müslümanlar geldi. Hristiyanlar geldi. Sadece bizim Hristiyan topluluğun 10
gündür ne dediğini dinleyin. Ermeni kilisesi, Arami, Süryani kilisesi... bunlar dünyadaki en eski kiliselerden ve bunlar bizim Barış Pınarı harekatımızı övdüler." ifadesini kullandı.

"3-4 YILDIR DEAÞ'A KARÞI MÜCADELE VERİYORUZ"

ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'de kaçan az sayıda DEAÞ mahkumunun çoğunun yakalandığı açıklaması hatırlatıldığında Kalın, "Diğer ülkeler gibi 3-4 yıldır DEAÞ'a karşı mücadele veriyoruz. Cerablus bölgesinde Fırat Kalkanı operasyonuna başladığımızda 3 binden fazla DEAÞ teröristini etkisiz hale getirdik." dedi.

Fırat Kalkanı Harekatına başladıklarında 3 binden fazla DEAÞ teröristini temizlediklerini söyleyen Kalın, Cerablus, Bab, Azez hattında hiçbir DEAÞ mensubunun kalmadığını ve de Afrin bölgesinin de YPG/PKK'lı teröristlerinden arındırıldığını belirtti.

Kalın, harekatın ikinci gününde serbest bırakılan DEAÞ mahkumlarının, Ayn İsa beldesi yakınlarında terör örgütü YPG/PKK'nın kontrolündeki bir kampta tutulduklarını anımsatarak, bazı DEAÞ mensuplarının, medyaya verdikleri demeçlerde, YPG/PKK teröristlerinin gece yarısı gelerek kendilerine "dışarı çıkın" dediğini ve neler olduğundan habersiz mahkumların kampı terk ettiğini, daha sonra bu YPG'lilerin geri gelerek kampı ateşe verdiğini hatırlattı.

Türkiye'nin, serbest bırakılan DEAÞ mahkumlarının izini sürerek 196'sını yakaladığını belirten Kalın, YPG/PKK'nın DEAÞ teröristlerini ABD ve Avrupa ülkelerini tehdit etmek için pazarlık malzemesi olarak kullandığını yineledi.

DEAÞ'a karşı asıl mücadeleyi Özgür Suriye Ordusu'nun (yeni adıyla Suriye Milli Ordusu) verdiğini vurgulayan Kalın, Fırat Kalkanı Harekatı sırasında çok sayıda DEAÞ üyesini bölgeden temizlediğinde ve DEAÞ ile bağlantılı gruplarla mücadele ettiğinde övgü toplayan ÖSO'nun aynı bölgeyi bir diğer terörist örgüt YPG/PKK'dan temizlemek için harekete geçtiğinde "barbar" şeklinde nitelendirilmesinin mantıksız olduğunu dile getirdi.

"DEAÞ'A KARÞI SAVAÞMAYA DEVAM EDECEĞİZ"

Harekatla iki şeyin amaçlandığını belirten Kalın, "Birincisi, sınırı terörist unsurlardan, YPG/PKK veya DEAÞ hangisi olursa olsun bunlardan temizlemek. Biz de DEAÞ'a karşı savaşmaya devam edeceğiz." diye konuştu.

Kalın, DEAÞ'ın "askeri ya da ideolojik olarak hiçbir şekilde yeniden ortaya çıkmasını" istemediklerini vurgulayarak, "(DEAÞ) Müslümanlara ve İslam'a, El Kaide ve Eş-Þebab ile bütün terör örgütlerinden daha çok zarar verdi, daha fazla Müslüman öldürdü. Bizim için hepsi aynı; sadece terörist. Irak, Ürdün, Suriye'de daha çok Müslüman öldürdü. Biz bunlarla geçmişte yaptığımız gibi savaşmaya devam edeceğiz. Fakat aynı zamanda Suriye'de YPG diye anılan PKK ile de savaşmaya devam edeceğiz. Çünkü bir terör örgütüyle diğerini kullanarak savaşamazsın. Teröristler arasında bu iyi bu kötü diye seçim yapamazsın." değerlendirmesinde bulundu.

ABD'nin "yıllardır bu iyi düşünülmemiş politikalarla bölgeye müdahale ettiğine" işaret eden Kalın, ABD'nin soğuk Savaş döneminde yürüttüğü, hepsi başarısızlıkla sonuçlanan kontrgerilla politikalarına bakılması gerektiğini ve Obama döneminde alınmış yanlış kararların da Suriyeliler ve herkes için yeni problemler yarattığını belirtti.

"İKİ YILDA 362 BİN SURİYELİ GERİ DÖNDÜ"

Kalın, operasyonun birinci hedefinin "bu bölgenin teröristlerden temizlenmesi, ikinci hedefinin de Suriyelilerin ülkelerinin kuzeyinde, Fırat'ın doğusundaki ve batısındaki bölgeye geri dönebilecek koşulları yaratmak" olduğunu belirtti.

Son iki yılda 362 bin Suriyelinin, Cerablus, Bab ve Azez gibi bölgelere geri döndüğünü paylaşan Kalın, "(Suriyeliler) YPG/PKK'nin kontrolü altından bölgelere dönmek istemediler çünkü kendilerini güvende hissetmiyorlardı. Kendilerine insanca davranılacağını düşünmedikleri için dönmediler." ifadelerini kullandı.
Þu anda harekatın Suriyeli mültecilerin geri dönüşü için uygun koşulların yaratılmasına odaklanılan ikinci aşaması üzerinde çalışıldığını belirten Kalın, Türkiye'nin Kürtlerle herhangi bir problem yaşamadığının altını çizdi ve meselenin "YPG/PKK'nin bölgeden çıkarılması olduğunu" kaydetti.

Kalın, Trump'ın kısa bir süre önce yaptığı konuşmaya da değinerek, "Trump'ın aynı açıklama içinde hem anlaşmanın tamamlanması ve Suriyelilere ev sahipliği için cumhurbaşkanımıza hem de kırmızı bültenle aranan adını anmak istemediğimiz bir teröriste ve silahlı unsurlarına teşekkür etmesi çok hayret verici." dedi.

İbrahim Kalın, ABD'nin NATO müttefikini, bir terör örgütüyle aynı kefeye koymasının, "inanılmaz ve kabul edilemez" olduğunu vurguladı.

"KÜRTLER BU COĞRAFYANIN VE TÜRKİYE'NİN BİR PARÇASI"

Kürtlerin bu coğrafyanın ve Türkiye'nin bir parçası olduğunu vurgulayan Kalın, "Türkiye, Suriye, Irak ve İran'da milyonlarca Kürt var. Hepsiyle iyi ilişkilerimiz var fakat bizim Kürtleri temsil ettiklerini iddia eden teröristlerle problemimiz var. Herkes biliyor ki onlar Kürtleri temsil etmiyor ve belki küçük bir azınlık onları destekliyor. Onların başka gündemleri var, biz de bunu açıklamalıyız." ifadelerini kullandı.

Kalın, ABD ile yapılan anlaşmayı hatırlatarak, "Aslında, 17 Ekim'de ABD'lilerle yaptığımız anlaşma uyarınca YPG/PKK'nin bu alanlardan ayrılmasını sağlamaları gerekiyordu. Yani, biz onlarla muhatap olmuyoruz. Anlaşma gereği bu alanlardan onları çıkarmak (ABD'nin) görevi." diye konuştu.
Türkiye'nin yapılan anlaşmayı ihlal etmediğini anlatan Kalın, şunları söyledi:

"Birkaç saat önce bizler konuşurken ne oldu biliyor musunuz? YPG/PKK, anlaştığımız alandaki üç köyden çıkmayı reddetti ve birliklerimize silahlı insansız hava aracı (SİHA) saldırısı düzenledi. Þimdi, (YPG/PKK) onlar anlaşmayı bizim ihlal ettiğimizi iddia ediyor. Hayır tam aksine, belirlenen bölgelerden çıkmayı reddeden YPG/PKK'dır. Onlar askerlerimize saldırdılar ve bizim onlara saldırdığımızı iddia ediyorlar. Bu inanılmaz iftira kampanyasını ve yalan bilgilendirmeyi görüyor musunuz?"

"YPG/PKK, TÜRKİYE'YE SALDIRILDIĞINDA NATO'NUN KARÞILIĞI NEREDE?"

Kalın, Türkiye'nin ABD ve Rusya ile iki ayrı anlaşma yaptığını dile getirerek, "ABD ile yaptığımız anlaşma belirli bir bölgeyi kapsıyor. ABD ile diğer bölgelere ilişkin yapmaya çalıştığımız anlaşmalar yürümedi, (Amerikalılar) dürüst değillerdi. Askerlerimiz ABD askerleriyle ortak devriyelere devam ederken YPG/PKK'yı desteklemeye ve silahlandırmaya devam etti. Trump defalarca DEAÞ'ın yok edildiğini söylerken ve uzmanlar da bunu onaylarken ABD, yaklaşık bir yıl sonra terör örgütüne silah vermeye devam etti. Neden?" sorusunu yöneltti.

Türkiye'nin NATO üyesi bir ülke olduğunu hatırlatan Kalın, "YPG/PKK Türk topraklarına saldırdığında bu topraklar Türkiye'nin değil NATO'nun topraklarıydı. NATO'nun karşılığı nerede? NATO nerede? Bence, Trump diğer milletlerin öne çıkması gerektiğini söylediğinde haklıydı." yorumunu yaptı.

Kalın, DEAÞ mahkumlarına atıfta bulunarak, "Basit bir soru, 2 bin-3 bin DEAÞ mahkumu var. Bunların çoğu Avrupa vatandaşı. Neden Avrupa ülkeleri uluslararası hukuk uyarınca onları geri almıyor? Aslında (Avrupa ülkeleri) bunu yapmaya mecburlar ancak vatandaşlarını geri almıyorlar." değerlendirmesini yaptı.

http://www.hurriyet.com.tr/dunya/cumhurbaskanligi-sozcusu-ibrahim-kalindan-cnn-worlde-onemli-aciklamalar-41359494 Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Alıntı yapılan: UYVAR - 26 Ekim 2019, 02:31:46
Alıntı yapılan: Hyperspace - 26 Ekim 2019, 01:18:54
Alıntı yapılan: UYVAR - 25 Ekim 2019, 16:49:40
Alıntı yapılan: Hyperspace - 25 Ekim 2019, 16:41:20
   Ruslar dururken Suriye Hükümetiyle Esadla görüşmeye ne gerek var yaklaşımı son derece hatalı bir yaklaşımdır.Soçi Mutabakatındaki maddeleri okuduğunuzda Adana Mutabakatının yeniden hayata geçirilmesinden bahsediliyor.Peki bunu kiminle yapacaksınız? Rusya ile mi yaptık biz Adana Mutabakatını? Yarın birgün ortalık yatışıp tüm yabancı güçler ruslar dahil Suriyeden çekildiğinde yeni anayasa hazırlandıktan sonra şu anki Suriye Hükümeti aynen devam ettiğinde Esad hala yerinde duruyor olursa hala biz milyonlarca insanın katili zalim Esadla görüşmeyiz mi diyeceğiz böyle bir saçmalık olur mu.Hükümet istediği kadar inat etsin Esadla da Suriye Hükümetiyle de görüşülecek buna el mahkum!

Hukumet dunden razi zaten, halk ikna edilemiyor. Oyle el mahkum falan derseniz sadece kendinizi komik duruma dusurursunuz.

Osman Pamukoglu ne diyor? "Mecbur kalmayacaksiniz, akilli devlet mecbur kalmaz"

    Ortada komik bir durum yok realiteler var.Asıl komiklik dünyada meşru olarak tanınan bir hükümeti sizin de tanıyıp onun başındaki lideri tanımamaktır.Yani bir ülke ben Türkiye Cumhuriyeti Devletini veya Akp Hükümetini tanıyorum ama Tayyip Erdoğanı tanımıyorum demekle aynı şey bu.Hem dünyada milyonlarca müslümanın kanını akıtan bir ülkeyle görüşmek hem de rezil kepaze bir mektuba rağmen içimize siniyorsa Esadla konuşmak da sinecek.

O mektuba gerekli cevabi veremeyenlere soyle bu laflari. Ben esadla gorusmem, gorusulmesini de sindirmem. Kimse bana bunu dayatamaz!

  Zaten onlara söylüyorum görüşmeyi yapacak olan da mektuba gerekli tepkiyi verecek olan da onlar sen değil Mesajı Paylaş

Tel Abyad'da bomba yüklü motosiklet infilak etti: 3'ü çocuk 5 sivil yaralandı

Barış Pınarı Harekatı kapsamında terör örgütü YPG/PKK'dan temizlenen Tel Abyad ilçesi kırsalında pazar yerinde bomba yüklü motosiklet infilak ettirildi. Saldırıda 3'ü çocuk 5 sivil yaralandı.



Suriye'nin kuzeyinde Güvenli Bölge oluşturmak amacıyla başlatılan Barış Pınarı Harekatı'nda terörden arındırılan Tel Abyad'da pazar yerinde bomba yüklü bir motosikletin infilak ettirilmesi sonucu 3'ü çocuk 5 sivil yaralandı.

Þanlıurfa'nın Akçakale ilçesinin karşısında bulunan Tel Abyad'ın güney kırsalında Ayn Arus köyündeki pazar yerinde, bomba yüklü motosiklet infilak ettirildi. Patlamada yaralanan 3'ü çocuk 5 sivil, Suriye Milli Ordusu'na (SMO) bağlı sağlık ekipleri tarafından en yakın sağlık noktasına sevk edildi.

Patlama nedeniyle çevredeki dükkanlarda ve araçlarda hasar meydana geldi.

TERÖR ÖRGÜTÜ MUTABAKATA UYMUYOR
Bölgeye intikal eden SMO unsurları, saldırıların terör örgütü YPG/PKK tarafından düzenlendiği ihtimali üzerinde duruyor.

Terör örgütü YPG/PKK, örgütün Barış Pınarı Harekatı bölgesinden çekilmesine ilişkin Türkiye ile ABD arasında 17 Ekim'de varılan mutabakata rağmen, Tel Abyad ve Rasulayn ilçeleri ile çevrelerinde saldırılarını sürdürüyor.

https://www.haberler.com/tel-abyad-da-teror-saldirisi-12563429-haberi/ Mesajı Paylaş

Gercekten enteresan. teyyitsiz de olsa sosyal medya da Tel Tarm yolu ve Resulayn kırsalında şiddetli carpışma haberleri geliyor. Hiçbir haber sitesinde ses yok. Mesajı Paylaş
DÜNYADA BÜTÜN GERCEKLER 3 MERHALEDEN GECER.
1. iLK BAÞLARDA HAFİFE ALINIR ÖNEMSENMEZ
2. ARKASINDAN ÞİDDETLİ BİR DİRENİÞ VE BASKIYA UĞRAR.
3. EN SON TAM BİR DOĞRU OLARAK KABUL EDİLİR..

Alıntı yapılan: OKÇULAR - 26 Ekim 2019, 22:40:30
Gercekten enteresan. teyyitsiz de olsa sosyal medya da Tel Tarm yolu ve Resulayn kırsalında şiddetli carpışma haberleri geliyor. Hiçbir haber sitesinde ses yok.
Ruslarda bizi keklediyse ben artık bir KANDIRILDIK'ı daha kaldıramam. Mesajı Paylaş

Rasulayn'da terör örgütü YPG/PKK'nın açtığı taciz ateşinde 1 asker şehit oldu, 5 asker yaralandı.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Barış Pınarı Harekâtı Rasulayn bölgesinde keşif-gözetleme yapan unsurlarımıza PKK/YPG'li teröristlerce yapılan taciz ateşinde bir personelimiz şehit olmuş, 5 personelimiz yaralanmış, meşru müdafaa kapsamında karşılık verilmiştir" ifadeleri kullanıldı.

http://www.haber7.com/guncel/haber/2910013-son-dakika-haberi-ypgden-kalles-saldiri-sehit-ve-yaralilar-var Mesajı Paylaş

YPG'den Suriye'de hain hazırlık! İşte yeni planları

Barış Pınarı Harekatı kapsamında Resulayn ve Tel Abyat'ın PKK unsurlarından temizlenmesi sonrası gözler işgal bölgesi Kamışlı'ya çevrildi. Terör örgütü yönetimi, Rusya ve Türkiye arasında uzlaşılan 13 maddelik çekilme planını tanımadığını açıkladı. Kamışlı sakinleri, bölgeden hiçbir PKK militanının çıkmadığını ve örgütün ilçe merkezine yeni silah ve militan sevkiyatları gerçekleştirdiğini söyledi.



Barış Planı Harekatı kapsamında Resulayn ve Tel Abyat'ın PKK unsurlarından temizlenmesi sonrası gözler Resulayn'ın Doğusunda bulunan işgal bölgesine çevrildi. Örgüt yönetimi Soçi'de Rusya ve Türkiye arasında uzlaşılan 13 maddelik çekilme planını tanımadığını açıkladı. Terör örgütü PKK, 150 saatlik çekilme takvimine rağmen Kamışlı ve çevre beldelerde savaş hazırlığı yapıyor.

Yeni Þafak'ın haberine göre; Kamışlı sakinlerinden Nevvaf Hacı, bölgeden hiçbir PKK militanının çıkmadığını ve örgütün Yarubiye, Malikiye, Dırbesiye ve Kamışlı İlçe merkezine yeni silah ve militan sevkiyatları gerçekleştirdiğini söyledi.

HER SOKAK BAÞINA HAM PETROL DOLU TANKERLER TAÞIYORLAR

Nevvaf Hacı yaptığı açıklamada örgütün yalnızca zaman kazanmaya çalıştığını ve tüm yerleşim birimlerinde yeni siperler hazırladığını anlattı. Nevvaf Hacı, "Soçi zirvesinin hemen ertesinde Kamışlı aksında tüm yerleşim birimlerin de hazırlıklar olağanüstü arttı. Barış Pınarı'nın ilk günlerinde tam bir hezimet yaşadılar. ABD askerlerinin çıkışı ve cephede yaşanan yenilgi örgütü ciddi bir çözülme ve belirsizliğe sürükledi. Ancak son günlerde Malikiye, Kamışlı, Yarubiye, Kahtaniye, Dırbesiye gibi beldelerde her sokak başına ham petrol dolu akaryakıt tankerleri taşıyorlar. Amaçları ham petrolleri ateşe vererek Türk uçakları ve İnsansız hava araçlarının görüş açısını engellemek. Bu kapsamda bir çok noktaya da yeni brandalar çektiler" diye konuştu.

REJİM VE RUS ASKERLER PKK'NIN İSTEMEDİĞİ NOKTALARA GİREMİYOR

Malkiye'de ikamet eden Raci Mustafa ise Esed ve Rus bayraklı konvoyların gövde gösterisinde bulunduğunu ve yalnızca PKK'nın izin verdiği noktalara girebildiğini anlattı. Raci Mustafa, "Örgütün stratejik hatları var. Silah, lojistik depoları, karargahları, gizli tünelleri ve sözde özel birlik merkezleri gibi. Rus ve rejim bayraklı konvoyları bu noktalara sokmuyorlar. Geçtiğimiz günlerde Kamışlı'da Hattin ve Kamışlı-Haseke arasında ki Duvvar Zori'ye girmek isteyen rejim ve Rus konvoylarına PKK militanları izin vermedi. Geri dönüp gittiler. Çünkü buralarda yüzlerce militan ve stratejik öneme sahip terör noktaları var" dedi.

BARAJ BÖLGESİNİ PETROL DEPOSUNA ÇEVİRDİLER

Raci Mustafa, örgütün Cevvadiye bölgesin de baraj alanı ve balık yetiştirme amaçlı kurulan havuzların Fuel Oil ile doldurulduğunu belirtti. Teröristlerin baraj bölgesine 1 milyon litreden fazla fuel oil taşıdığını kaydeden Raci Mustafa, Cemil Bayık'ın örgüte 'gerekirse tüm bölgeyi yakın' talimatı verdiğini söyledi.

YILANIN BAÞI YARUBİYE

Bir dönem Türkiye'de bulunduğunu ve yüksek öğretim gördüğünü söyleyen Abdulrezzak Seyyaf ise Türkiye-Irak-Suriye sınırlarının kesiştiği Yarubiye bölgesini yılanın başı olarak nitelendirdi. Kasaba genelinin yüzde 90 oranında Arap-Þammar aşiretinden oluştuğuna dikkat çeken Seyyaf, PKK'nın Kandil bağlantı koridoru burası. Türkiye kesinlikle bu bağlantıyı koparmalı ve örgütü içeride kuşatma altına almalı. Þu ana kadar buradan günlük militan ve malzeme akışı devam ediyor' dedi.

HAT GENELİNDE 13-14 BİN KİÞİLİK MİLİTAN GÜCÜ VAR

Abdulrezzak Seyyaf, Dıbersiye'den başlayan ve Yarubiye'ye uzanan terör koridorunda halen 13- 14 bin PKK militanı bulunduğunu söyledi ve şunları ekledi:

"PKK'ya tanınan 150 saatlik sürenin dolması ile birlikte başlayacak muhtemel operasyon durumunda bu militanların en az yüzde 60'ı bırakıp kaçacak kişiler. Çünkü bir çoğu para için yada zorla ailelerinden koparılan Arap ve Kürtlerden oluşuyor. Burada hiç kimsenin yüksek sesle söyleyemediği şey bir an önce Türk askeri gelsin ve bu terör belasından yüzbinleri kurtarsın temennisidir. Hiçbir Arap yada Kürt Rusya, Esed yada ABD'nin buralara barış, huzur, istikrar getireceğine inanmıyor. Bölge sakinlerinin isteği, umudu Türk Ordusu'nun koruduğu bir bölgede yaşamak."

http://www.haber7.com/guncel/haber/2909917-ypgden-suriyede-hain-hazirlik-iste-yeni-planlari/?detay=2 Mesajı Paylaş

Trump'ın Bağdadi'nin öldürüldüğünü açıklaması artık Işid'in son bulduğunun duyurusu gibi oldu. Başta ABD ve diğer batı ülkeleri YPG/PKK'nın Işid'le mücadelede önemli bir müttefik olduğunu öne sürüyorlardı. Artık bu konuda bir bahaneleri daha ortadan kalkmış oldu. Pkklı teröristler muhtemelen yavaş yavaş yalnızlaştıklarını artık anlamaya başlamışlardır. Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz