Corona Virus

Bakın cahil insanlara doğru islamı anlatmak başka birşeydir. İslamda hâşâ reform yapmak başka birşeydir. Mehmet okuyan ve mustafa islamoğlu gibi reformist kafalar türedi. Bu çok büyük bir tehlikedir. Aşama aşama islamı zayıflatma projesidir. 1400 yıldır Ehli sünnetiz. Hiç bir zaman hadis, sünnet ile Kur-an ayrılmadı. Ne olduda birden bire reformist bir akım türedi ? 1400 yıldır biz islamı yaşamıyordukta bir anda son 10, 20 yılda mı öğreniyoruz ? Samimi müslümanlar bu tuzağa düşmez.

Þu memlekette ne cahil insanlar var yahu! Bir video seyrettim, adam cami kapısını zorluyor. Namaz kılmaya geldim camii kapalı... Eyyy Müslümanlar nerdesiniz; neyden korkuyorsunuz? Allah' tan korkun! Gelin şu cami kapısını kıralım -diyor.

https://twitter.com/TTAgrup/status/1240978172813901825

Þu milleti virüs değilse bile cehalet öldürecek. Yahu arkadaş hiç mi Kur' an okumadın. Nîsa 59' uncu Ayet-i Kelimede; Allah' a, Peygambere ve Ulü' l-emre itaat edin -diyor. Devlet tedbir olarak bir karar almış, Ulü'l -emre itaat etsene birader!

Arkadaslar Corona virusune karsin vurdumduymaz  vatandaslarimizi elestirmeye yerden goge kadar hakkiniz var ancak onemli birsey kaciriyorsunuz .Cin olum oranlarinda Italyaya gore niye daha basarili gorulmekte ?

Crona virusu ile etkin mucade bahsetmis oldugunuz gibi yani laf anlamaz bananeci toplumlarda ancak olagan ustu siki ve etkin kontrollorler ile basarili yonetilebilir. Daha gelismis toplumlarda bireylerin sorumluluk ve kanunlara riayeti ve aliskanliklari daha az merkezi otorite gereksinimine ihtiyac duyulmadan daha gevsek ama  halkin kendi kendisini denetlemesi ile uygulanabilir .

Malesef bizim ulkemiz ve toplum yapimiz gevseklige uygun degildir .Bu nedenle devlet otoritesinin ve gucunu etkin sekilde boyle zamanlarda kullanilmalidir. Gecen gun de belirtmis oldugum gibi ,Corona virus salgini ile mucadele sadece Saglik bakanimizin altindan kalkabilecegi bir ebattan coktan cikmistir, bu nedenle devletimizin sair organlarinin atmakta oldugu sair adimlarin yavas oldugu kadar pek etki yaratacak onlemler olduklarini soyleyemem.

Dilerim yanilirim.

Ben iki haftadır Cuma ya gitmedim. Bunu Diyanetin resmi açıklamasına göre veya mahalle baskısıyla da yapmıyorum. Yalnız bir hadis "Soğan-sarmısak yemek haram değildir. Fakat kokusu gitmeden mescidimize yaklaşmayın!" [İbni Huzeyme] ile amel ediyorum. Başkasının Ağız kokusuna bile ruhsat verilmediğine göre toplumum genelini ilgilendiren bir meselede ne fetva nede genelge beklemem.

Þahıs ve kişilerin cahilliği ve bilgisizliğini toplumun bir kesimine ve inancına yıkılmasını da doğru bulmuyorum. Yagbu nun dediği gibi birileri dinci yapmaya çalışırken yine birileride dinsiz yapmanın peşinde.

3 gün önce komşuma virüs sebebiyle apartmanda temizliği arttıralım dedim. Okul müdürü olan komşum " Bu bir ABD ve Emperyalistlerin oyunu olduğunu, Çin'i özellikle hedef seçtiklerini ve olayı büyüttüğümü söyledi. Bugün onu maskeli evden çıkarken gördüm. İnanın o maskeler bilinçli takılmıyor. Biraz psikolojik biraz da korku.

Bakın cahil insanlara doğru islamı anlatmak başka birşeydir. İslamda hâşâ reform yapmak başka birşeydir. Mehmet okuyan ve mustafa islamoğlu gibi reformist kafalar türedi. Bu çok büyük bir tehlikedir. Aşama aşama islamı zayıflatma projesidir. 1400 yıldır Ehli sünnetiz. Hiç bir zaman hadis, sünnet ile Kur-an ayrılmadı. Ne olduda birden bire reformist bir akım türedi ? 1400 yıldır biz islamı yaşamıyordukta bir anda son 10, 20 yılda mı öğreniyoruz ? Samimi müslümanlar bu tuzağa düşmez.

Reform; düzeltmek, özüne döndürmek anlamına geliyor. İslamda reforma ihtiyaç var deniliyorsa ve bunu her gün yaşayarak görüyorsak; demek ki İslam bozulmuştur. Peki bozanlar kim dersek; bizatihi insanoğlunun kendisidir.

Peygamberin sağlığında, Müslümanlar sıkıntıları çözmekte zorlanmıyordu. Gidip Peygambere danışarak sorunlarını çözüyorlardı. Peygamberin vefatından sonra problem çözme konusunda sıkıntıya girdi. Heleki sahabeler birer ikişer ölmeye başlayınca; birinci elden danışacak, akıl alacak kimse kalmadı. Bu itibarla, dünya ve ahiret işlerini anlamladıracak birtakım görüşler ortaya çıkmaya başladı. Kavramsal olarak temel iki görüş ortaya çıkmıştır;

A-) Aklı esas alanlar
B-) Vahyi esas alanlar

Zaman içerisinde vahyi esas alanlar, aklı esas alanları bertaraf etti. Vahyi esas alanlar; akılları yettiği ölçüde ayet ve hadisler üzerinden birtakım sonuçlara ulaştı. Bu sonuçları da dinin değişmez kuralları olarak nitelendirdi ve mühürledi. İşte bugün ki Müslümanlık, ulemanın o gün için ulaştığı sonuçları yaşıyor. Ona da Ehl-i Sünnet diyorlar. 

Ehl-i sünnet islamın ta kendisidir. Bakınız herkezin taktirini alan sağlık bakanımız da ehli sünnet'imiş. Bunu da oda tv söylüyor bende diyorum pırlanta gibi adam. Nereden geliyor bu hali.
https://twitter.com/odatv/status/1240963767988518912?s=09

Bakın bu konuda dinci kesime kızıyorum şu yasaklar konusunda da diğerlerine kızıyorum. Açıkçası hükumeti çok sert elestirsemde sokağa çıkma yasağı konusunda benimde bir fikrim yok. Darbe girişiminde yapılan ohale bile katlanamayan kitle bugün sokağa çıkma yasağı istiyor. Cogununda tuzu kuru çalışani düşünen yok.. Sokağa çıkma yasağı güzel birsey değildir dostlar. Þuan yasak olmadığı için yasaklansın diyip duruyorlar 2-3 gün sonra görürüm ben onları... Yetki bende olsa ne yapacağımı bilemem aslada tek başıma vereceğim bir karar olamaz. Benim korkum tek başına karar verenlerin iyice düşünmeden yine bıseyler yapacağı ve bize pahalıya patlayacagidir... Onun dışında ne cami diye tutturan kafalardan, ne polisin yüzüne tüküren umreciden, ne otobüsten birilerinin yakını indirenlerden nede iyice düşünüp taşınmadan yasak bekleyenlerden memnun değilim. Benim bir vatandaş olarak istediğim tek şey bu ülkede rica ile minnet ile isler yürümez. Dindarları üzmeyelim, şunlari yapmayalım falan filan bizi mahveder

Ehl-i sünnet islamın ta kendisidir. Bakınız herkezin taktirini alan sağlık bakanımız da ehli sünnet'imiş. Bunu da oda tv söylüyor bende diyorum pırlanta gibi adam.
https://twitter.com/odatv/status/1240963767988518912?s=09

Evet kendisi İskender Paşa Cemaatinden. Ayrıca kendileri ''Medipol Hastanelerinin'' sahibidir. Hastane sahibinden Sağlık Bakanı, Özel okul sahibinden Milli Eğitim Bakanı falan... temelde bu tarz ilişkilere karşıyım. Neyse oralara girmeyelim. Ehlî Sünnet, İslamın kendisi falan değildir. Bunu da bilmeni isterim. Dört hak mezhep diyor; dört tane İslam mı var yani! Hak olduğuna kim karar veriyor bi' de? Bunlar Abbasi döneminin siyasetidir. Biraz İslam tarihi okursan, hakikatin sana öğretildiği gibi olmadığı göreceksin.

Size ''Ehlî Sünnet'' kavramının nereden çıktığını anlatayım;

Eba Müslim Horasani (Kendisi öz be öz Türktür) Emevi hanedanlığını yıktıktan sonra, yanlış bir karar neticesinde; hilafeti Peygamberin Amcaoğullarından Abbasilere hediye etti. Böylece Abbasi Dönemi başlamış oldu. Fakat Abbasiler, hilafetin kendilerinden de alınacağı korkusuyla vehime kapıldılar. Bu kapsamda Ehl-î Beytin (Veya Peygamber Sulbü' nün diyelim) otoritesini kırmak için; onları devlet idaresinden, din işlerinden uzaklaştırmak; muteber insan, danışılan insan olma özelliklerini bertaraf edebilmek için bir takım düzenlemelere gittiler. Çünkü Ümmet, sıkıntılı bir durumla karşılaştığında gidip onlara danışıyordu. Dolayısıyla Ehl-i Beyt imamları çevresinde bir güç merkezi oluşmuştu.Bu güç merkezini dağıtmak istediler. Bu kapsamda mahkeme, idari fıkıh ve düşünce  yollarını değiştirdiler. Numan Hoca (Nam-ı diğer İmam-ı Azam), Malik Hoca, Hambeli ve Þaf-i İdris hocaları mahkemelerin başına getirdiler. Buna da Sünnilik dediler. Sünnilik denilen şey bundan ibarettir. Bunları biliyor muydun?   



   

Partikül tekrar farklı konulara gelmek istemiyorum. Konumuzda o değil. Bunların hepsine bir cevabım var muhakkak ama konu çok uzar gider. Ve çok teferruatlı konular. Başta söylediğim gibi 1400 yıldır Ehli sünnet'iz yani biz 1400 yıldır yanlış biliyorduk ta bazı akıllılar bir kaç yılda gerçeği mı öğrendi vs. Mezheplerin neden çıktığı vs bunları Ehli sünnet düşmanlarından değilde Ehli sünnet Alimlerinden dinlersen gerçeği öğrenirsin. Yeni bir konu açmayalım. Ben sadece cahillikle mücadele ederken işi dine getirmeyelim. Hemen ehli sünnete getirmeyelim diye söylüyorum. Zira bak tıp eğitimiz almış. Bilimin içinde olan işinin ehli sağlık bakanımız da ehli sünnet imiş. Demek ki mesele başkaymış.

Hayır yani, övünüp duruyorsun da; övünülecek tarafı yok demeye getiriyorum. Tamamen iktidar mücadelesidir, aynen bugün ki gibi. Adam mahkemenin başına kadı atamış ve kadı efendi saltanatın hoşuna gidecek tarzda fetvalar veriyor! Sünnilik dediğiniz şey budur arkadaşım. O dönemin fetvaları zaman içerisinde mezhep olmuş sonradan da din olmuştur. Buna da Sünnilik demişler. Devlet din haline gelmiş bu mezhebi kuvvetlendirmek için de bir takım tarikatlar kurmuştur. Devlet parasıyla kurulan bu tarikatlar zaman içinde devlet olmuştur. Atatürk bu tarikatların tamamını kaldırmıştı fakat sonradan yeniden zuhur etti.  Yok Nakşilikti, yok İskender Paşaydı, yok İsmail Ağa cemaatiydi ... Bunlar devlet eliyle kurdurulmuş tarikatlerdir. Gerçek İslâm budur diyorsun da; ALAKASI YOK!