F-35 Müşterek Taarruz Uçağı Projesi

Başlatan Felix, 22 Mart 2009, 00:38:42

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 3 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

F-35 LERİN İPTALİ DURUMUNDA ALTERNATİF ALINABİLECEK UÇAKLAR!

Gripen NG
15 (17.4%)
EF-2000 Tranche3
39 (45.3%)
Rafale
11 (12.8%)
SU-35
12 (14%)
MİG-35
4 (4.7%)
SU-57
20 (23.3%)
JF-17 Block3
9 (10.5%)
FC-31
11 (12.8%)

Toplam Oy Verenler: 86

Bu ülkede 2013e kadar fetöye düşman olanlar bir anda fetöcülükle suçlanırken , 2013e kadar kol kola gezenler yıllardır fetöyle mücadele eden insan durumuna düştürler. Yani fazla ciddiye almayın.Bakarsınız yarın F35ler Türkiyede üretilmeye başlar. Burası Türkiye olur böyle şeyler... Mesajı Paylaş
ムゲン (mugen) - Japonca bir kelime olup ,  Türkçede "sonsuz" anlamına gelir.

#1691
ABD, F-35' i vermek durumunda... vermezse, Türkiye' yi tamamen gözden çıkarttı demektir. O zaman da kartlar başka türlü karılır. ABD' nin o riski göze alabileceğini hiç zannetmiyorum. F-35' e karşılık Türkiye(!) Çok orantısız bir kıyaslama olur.

F-35' in bilinmeyen özellikleri, nereden baksanız 5-10 yıl içerisinde bilinir hale gelecektir. Sırlarını şunun şurasında en fazla ne kadar saklayabilirler ki (!) Zaten daha gelişmişini mutlaka yapacaklardır. 5-10 yıllık bir sır için, Türkiye gibi bir ülkeyi; 50-100 yıl  kaybetmeyi göze alabilirler mi (?) Hiç zannetmiyorum. Belki de Türkiye' nin hayrına olur ::)

Mesajı Paylaş

#1692
Alıntı yapılan: serkan1976 - 23 Mart 2019, 17:53:22
Alıntı yapılan: SKYWOLF - 23 Mart 2019, 11:23:20
Alıntı yapılan: Mermi - 23 Mart 2019, 11:17:27
2 konuda hatalı yorum yapılıyor. 1. Nokta F-35 almayalım TF-X e odaklanalım. Sen ne kadar odaklanırsan odaklan o proje 2035'ten erken operasyonel olamaz. Kaldı ki 2035'e yetiştirirsek harika bir iş başarmış oluruz. 2. Nokta, alternatif yok. Bu bilinmesi lazim. Olsa bile birim maliyeti 80 milyon dolara inmiş 5. Nesil bir uçak ve 12 milyar dolar firmaların iş payı var. Þimdi bütün bunları bırakıp 100 milyon dolara 4. Nesil EF-2000 almak veya ondan daha pahalıya Rafale almak ne kadar mantıklı ? Üstelik ekonomik anlamda ciddi problemler düşünüldüğünde S-400'lerde direnmenin hiç manası yok. Zaten iş sonunda söylediğimiz noktaya gelecek.

Bence Sorun S400 değil! O sadece bir bahane. S400'den vazgeçsek bile bu sefer başka bir şeyi bahane edeceklerini düşünüyorum.

Sayın SKYWOLF; bu krizin başından beri "rahat olun hem S-400 hem de F-35 gelecek" diye yorumlarınızı takip ettim ki bu konuda sizden rahat kimsenin olmaması özellikle dikkatimi çekmişti.Þimdi fikrinizin yavaş yavaş değiştiği emarelerini görüyorum . Özellikle şu alıntıladığım  yorumunuz benimle birebir aynı görüşü yansıtıyor....

ABD olaya global bakıyor...Kim benim yanımda ;İsrail,Mısır,Suudiler,BAE vb... Kim benim karşımda ; Türkiye, vs...vs...
Þu an kendi politikalarına tamamen ters bir Türkiye var karşısında... Adam niye en gizli derin darbe uçağını politikasına muhalif olan bize versin ki? Zaten bu proje başında biz bu muhalif politikayı izleseydik adam başta bizi JSF  projesine bile almazdı...

Kasım ayına kadar ki kısa vadede  bu politik anlaşmazlık çözülemeyeceğine göre bu iş yatar... Þimdiye kadar ben de S-400 den F-35 için vazgeçilebilir mi acabasından olaya iyimser bakmak istedim ama olay S-400 boyutunu aştı...Bunun arkası da gelir...

Bazı arkadaşlar "S-400'den vazgeçersek  geri vites yaparsak ,ABD F-35 vermeye mecbur kalır , NATO da bu durumda yanımızda olur" diyor ama ABD şu anda bir akıl hastası tarafından yönetiliyor. S-400 vazgeçsek bile sizin dediğiniz gibi bu sefer de Suriye'de ki kürtlere kullanırsınız diye vermiyorum diyebilir...Yunanistan silah dengesini bozarsınız yine vermem diyebilir...Der de der bu ABD...

Ben olsam Rusya ile gizli bir anlaşma yapar F-35 olayı soğuyana kadar ödenen para saklı kalmak koşuluyla S-400 alımını gizlice ertelerim...

Ama yok ben ; ABD blöf yapıyor ben de bu blöfü görüyorum derseniz orasını bilemem....


Haklısınız. Ama şunları da göz ardı etmemek lazım:

ABD daha önce de buna benzer krizler yarattı. Ne öldürür, ne güldürür politikasına devam ediyor. Özellikle savunma sanayiinde  yürüttüğü bu politika nedeniyle yerli savunma sanayimizi daha fazla güçlendirmek zorunda kaldığımız bir gerçek!

Ülkemizin yönetimizi yönetenler, mevcut ktidar ve öncekiler, çok uzun bir süre ABD çıkarlarına paralel hareket ettiler. Kaldı ki ABD bizim müttefikimiz olarak kabul edildiği için bu gayet normal bir durum. Ancak öyle bir noktaya gelindi ki bu ikili çıkar ilişkisi daha önce görülmemiş bir şekilde zarar gördü.

Hatırlarsanız bu ülkede çözüm süreci adı altında bölücü terör örgütü yandaşlarına büyük ayrıcalıklar tanındı! Öyleki gözümüzün önünde şehirlerimize iş makineleriyle hendekler açarak iç savaş provası yapacak seviyeye kadar şımardılar. Ancak bunu yaparken, sözde müttefikimiz Suriye'de bu yaptığını resmen hayata geçiriyordu! Açık bir şekilde silahlandırdığı teröristlerle Akdeniz'e açılan bir uydu devlet kuruyordu.

Bütün onlar olurken içeride bizim gibi vatanseverlerin yükselen seslerinin etksindendir belki, ayakta uyuyan birileri uyanmaya başladı. Fakat özellikle onlar uyurken, zaten büyük orandan onların aracılığıyla devletin tüm kademelerine yerleştirilmiş bir ABD yapımı FETÖ, yükselen bu seslere tepki vermeye başlayan uykuculara müdahale etti. Amaç mevcut iktidarı yıkmay mıydı yoksa başka bir şey mi bilemem bir darbe girişiminde bulundular. Özellikle cemaatler gibi dini yapılanmalara karşı son derece katı önlemlerle korunduğunu düşündüğümüz ordumuzu içerisine bile ne kadar fazla sızdıkları ortaya çıktı. Bu iyi korunan bir yapı içerisine bu kadar yoğun yerleşebilmelerine rağmen, özellikle siyasi kısımda böylesine yoğun bir sızıntının olamayacağını sanmak çok düşündürücü!

ABD çıkarları bu ülkenin güçlenerek bu bölgedeki çıkarlarına taş oymasını istemiyor. Mesela şu an pek göze batmasa da Akdeniz'deki enerji arama çalışmaları ileride büyük bir fırtınanın kopacağının habercisi! Buna herkesin dikkat etmesi gerektiğini düşünüyorum.

ABD kendi çıkarlarınına aykırı olan herkese olduğu gibi; siyasi manevralarla, darbe girişimiyle, terörle, ekonomik yaptrımlarla vs müdahalede bulunuyor.

Kendi açımızdan bakarsak biz de ABD'nin artık düşmanlığa vardığını düşündüğümüz davranışları nedeniyle bir yandan kendi ayaklarımız üzerinde durmaya çalışırken, diğer yandan bu konuda destek verecek yeni birliktelikler aramak zorunda kaldık. Uzun zamandır alamadığımız, başaramadığımız Yüksek İrtifa Hava Savunma Sistemini, bütün yaşananlardan ders alarak ABD dışından (ki zaten vermemek için sorunlar çıkartıyordu) bir ülkeden aldık.

ABD şimdi bize bir taraf seçmemiz konusunda baskı yapıyor. Ya tamamen bana bağlı kalırsın ve benin izin verdiğim kadar güce sahip olursun, ya da bu işten zararlı çıkarsın diyor.

F-35 uçaklarının tesmine gelince cevabı Partikül zaten vermiş...

Alıntı yapılan: Partikül - 23 Mart 2019, 23:34:59
ABD, F-35' i vermek durumunda... vermezse, Türkiye' yi tamamen gözden çıkarttı demektir. O zaman da kartlar başka türlü karılır. ABD' nin o riski göze alabileceğini hiç zannetmiyorum. F-35' e karşılık Türkiye(!) Çok orantısız bir kıyaslama olur.

F-35' in bilinmeyen özellikleri, nereden baksanız 5-10 yıl içerisinde bilinir hale gelecektir. Sırlarını şunun şurasında en fazla ne kadar saklayabilirler ki (!) Zaten daha gelişmişini mutlaka yapacaklardır. 5-10 yıllık bir sır için, Türkiye gibi bir ülkeyi; 50-100 yıl  kaybetmeyi göze alabilirler mi (?) Hiç zannetmiyorum. Belki de Türkiye' nin hayrına olur ::)

ABD açısından bakarsak F-35 uçaklarını Türkiye'ye vermeleri daha mantıklı. Artık resmi ağzılar bile o uçakları aldığımızda tam olarak istediğimiz gibi kullanamayacağımızı söylüyor. ABD, Türkiye'nin elinde, kendisinin kontrolünde olan F-35 gibi bir uçağın olmasını, hiçbir şekilde kontrol edemeyeceği uçaklar olmasına tercih eder. F-35'i bize verir. Ama onun istemediği gibi hedefe kullanamayız!

ABD'nin kesinlikle karşı koyacağı esasında F-35 değil, hiçbir şekilde kontrol edemeyeceği milli muharebe uçağı ve yerli hava savunma sistemleridir! Özellikle bu projelerin sekteye uğraması için ileride oldukça fazla baskı uygulayacağını görebiliriz.

Bu nedenle biz S400'leri alsak bile eninde sonunda bize F-35 uçaklarını verecektir. Böylelikle biraz daha zaman kazanacaklar... Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

Kim ne derse desin feda edilebilecek bir ülke değiliz. En basitinden stratejik olarak dünyadaki krizlerin neredeyse yüzde 60-70'inin ortasında yer alıyoruz. Suriye krizi, İran krizi, ABD'nin Karadeniz'de varlık göstermek istemesi ki, Karadeniz'de en uzun kıyısı olan ülkelerden biriyiz, Irak'taki sorunlar, Kıbrıs meselesi, Akdeniz enerji krizi, Ermeni-Azeri sorunları. Bunların hiçbiri biz olmadan çözülebilecek meseleler değiller. Dünyanın en önemli geçiş güzergahlarından biri olan İstanbul ve Çanakkale boğazları ülkemizde yer alıyor. Daha aklıma gelmeyenler olabilir. En azından bunları sayabilirim. Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: fırtına06 - 24 Mart 2019, 13:53:04
Kim ne derse desin feda edilebilecek bir ülke değiliz. En basitinden stratejik olarak dünyadaki krizlerin neredeyse yüzde 60-70'inin ortasında yer alıyoruz. Suriye krizi, İran krizi, ABD'nin Karadeniz'de varlık göstermek istemesi ki, Karadeniz'de en uzun kıyısı olan ülkelerden biriyiz, Irak'taki sorunlar, Kıbrıs meselesi, Akdeniz enerji krizi, Ermeni-Azeri sorunları. Bunların hiçbiri biz olmadan çözülebilecek meseleler değiller. Dünyanın en önemli geçiş güzergahlarından biri olan İstanbul ve Çanakkale boğazları ülkemizde yer alıyor. Daha aklıma gelmeyenler olabilir. En azından bunları sayabilirim.

Ermeni-Azeri sorununu cozmeye kalktigimizda trabzonlu bir hamsi, hrant dink'i arkadan vurdu.

Su anda da deniz kuvvetleri trabzon'a yeni us kuruyor. Tesaduf mu? Mesajı Paylaş
''Başarının sırrı amaca sadakattir.''

#1695
Alıntı yapılan: UYVAR - 24 Mart 2019, 15:52:02
Alıntı yapılan: fırtına06 - 24 Mart 2019, 13:53:04
Kim ne derse desin feda edilebilecek bir ülke değiliz. En basitinden stratejik olarak dünyadaki krizlerin neredeyse yüzde 60-70'inin ortasında yer alıyoruz. Suriye krizi, İran krizi, ABD'nin Karadeniz'de varlık göstermek istemesi ki, Karadeniz'de en uzun kıyısı olan ülkelerden biriyiz, Irak'taki sorunlar, Kıbrıs meselesi, Akdeniz enerji krizi, Ermeni-Azeri sorunları. Bunların hiçbiri biz olmadan çözülebilecek meseleler değiller. Dünyanın en önemli geçiş güzergahlarından biri olan İstanbul ve Çanakkale boğazları ülkemizde yer alıyor. Daha aklıma gelmeyenler olabilir. En azından bunları sayabilirim.

Ermeni-Azeri sorununu cozmeye kalktigimizda trabzonlu bir hamsi, hrant dink'i arkadan vurdu.

Su anda da deniz kuvvetleri trabzon'a yeni us kuruyor. Tesaduf mu?
Olabilir. Fakat bu dünyadaki çoğu sorunun merkezinde yer aldığımız ve biz olmadan sorunların çözülmesinin çok zor olduğu gerçeğini değiştirmez. Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: UYVAR - 24 Mart 2019, 15:52:02
Alıntı yapılan: fırtına06 - 24 Mart 2019, 13:53:04
Kim ne derse desin feda edilebilecek bir ülke değiliz. En basitinden stratejik olarak dünyadaki krizlerin neredeyse yüzde 60-70'inin ortasında yer alıyoruz. Suriye krizi, İran krizi, ABD'nin Karadeniz'de varlık göstermek istemesi ki, Karadeniz'de en uzun kıyısı olan ülkelerden biriyiz, Irak'taki sorunlar, Kıbrıs meselesi, Akdeniz enerji krizi, Ermeni-Azeri sorunları. Bunların hiçbiri biz olmadan çözülebilecek meseleler değiller. Dünyanın en önemli geçiş güzergahlarından biri olan İstanbul ve Çanakkale boğazları ülkemizde yer alıyor. Daha aklıma gelmeyenler olabilir. En azından bunları sayabilirim.

Ermeni-Azeri sorununu cozmeye kalktigimizda trabzonlu bir hamsi, hrant dink'i arkadan vurdu.

Su anda da deniz kuvvetleri trabzon'a yeni us kuruyor. Tesaduf mu?

Biz ne zaman o ihtilafı çözmeye çalışmışız?

İşgal ettiğin toprakları sahibine iyade et dedik. Hepsi bu. Mesajı Paylaş

#1697
Alıntı yapılan: fırtına06 - 24 Mart 2019, 18:21:33
Alıntı yapılan: UYVAR - 24 Mart 2019, 15:52:02
Alıntı yapılan: fırtına06 - 24 Mart 2019, 13:53:04
Kim ne derse desin feda edilebilecek bir ülke değiliz. En basitinden stratejik olarak dünyadaki krizlerin neredeyse yüzde 60-70'inin ortasında yer alıyoruz. Suriye krizi, İran krizi, ABD'nin Karadeniz'de varlık göstermek istemesi ki, Karadeniz'de en uzun kıyısı olan ülkelerden biriyiz, Irak'taki sorunlar, Kıbrıs meselesi, Akdeniz enerji krizi, Ermeni-Azeri sorunları. Bunların hiçbiri biz olmadan çözülebilecek meseleler değiller. Dünyanın en önemli geçiş güzergahlarından biri olan İstanbul ve Çanakkale boğazları ülkemizde yer alıyor. Daha aklıma gelmeyenler olabilir. En azından bunları sayabilirim.

Ermeni-Azeri sorununu cozmeye kalktigimizda trabzonlu bir hamsi, hrant dink'i arkadan vurdu.

Su anda da deniz kuvvetleri trabzon'a yeni us kuruyor. Tesaduf mu?
Olabilir. Fakat bu dünyadaki çoğu sorunun merkezinde yer aldığımız ve biz olmadan sorunların çözülmesinin çok zor olduğu gerçeğini değiştirmez.

Olamaz arkadasim. Butun devlet (istihbarat-emniyet)   o adamin vurulmasina goz yumdu. Nasil anlatacaksin dunyaya hakliligini?

Yoksa Erivan'da mac bile izlenmisti. Ben bunda art niyet ararim!

Yoksa dunya kimlerin varligini unuttu da yoluna devam ediyor. Mesajı Paylaş
''Başarının sırrı amaca sadakattir.''

Alıntı yapılan: Tigerfish - 24 Mart 2019, 18:38:33
Alıntı yapılan: UYVAR - 24 Mart 2019, 15:52:02
Alıntı yapılan: fırtına06 - 24 Mart 2019, 13:53:04
Kim ne derse desin feda edilebilecek bir ülke değiliz. En basitinden stratejik olarak dünyadaki krizlerin neredeyse yüzde 60-70'inin ortasında yer alıyoruz. Suriye krizi, İran krizi, ABD'nin Karadeniz'de varlık göstermek istemesi ki, Karadeniz'de en uzun kıyısı olan ülkelerden biriyiz, Irak'taki sorunlar, Kıbrıs meselesi, Akdeniz enerji krizi, Ermeni-Azeri sorunları. Bunların hiçbiri biz olmadan çözülebilecek meseleler değiller. Dünyanın en önemli geçiş güzergahlarından biri olan İstanbul ve Çanakkale boğazları ülkemizde yer alıyor. Daha aklıma gelmeyenler olabilir. En azından bunları sayabilirim.

Ermeni-Azeri sorununu cozmeye kalktigimizda trabzonlu bir hamsi, hrant dink'i arkadan vurdu.

Su anda da deniz kuvvetleri trabzon'a yeni us kuruyor. Tesaduf mu?

Biz ne zaman o ihtilafı çözmeye çalışmışız?

İşgal ettiğin toprakları sahibine iyade et dedik. Hepsi bu.

Bu bilgi bana ait degil ama fazlasi da varmis. Nahcivan'in altindan Azerbaycan'a bir demiryolu ve otoyol hatti kadar toprak vermeye de razi olmus ermeni tarafi. Mesajı Paylaş
''Başarının sırrı amaca sadakattir.''

Tartışmaya bakınca kendimi başka bir konu başlığında sandım... Konu F-35 değilmiydi arkadaşlar...  ???  Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz