Yerli Çip Çakıl / Yongatek.

Başlatan カメせ, 02 Ekim 2022, 20:55:08

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mesleğim elektronik dünyanın silisyum rezervinin %70-75 cıvarına sahip 1m3 silisyum yonganın fiyatı 1990 yılında öğrendiğim 10 bin dolardı şimdi googlede aradım fiyatını bulamadım bu ürünü ülkemizde üretecek firmanın olmaması ne kadar kötü.
Bu yonganın merkezine yakın olan kısımdan cpu ,mpu ,
Rem Rom Eprom ve EEprom lar üretilir diğer kısımları ile 74 ve 40 serisi çipler ve  üretilir.
Bugün bir cpu nun en düşük fiyatı 200 tl en yükseği 600-700 dolar herhalde 74 ve 40 serisi çiplerin adet fiyatı herhalde en az 10 tl dir.
Ne kadar acı mi.
Elektronik ve yazılımda yapabilecekleriniz hayllerinizle sınırlıdır.... Mesajı Paylaş

#31
Alıntı yapılan: SH - 02 Kasım 2023, 12:11:02
Alıntı yapılan: Kaptan-I Derya - 02 Kasım 2023, 11:58:52
Çok çok mantıklı dediğin de bu yatırımlara harcanacak bütçe ile oradaki mühendislere çok güzel ortam da hazırlanabilir. Ama hazırlanmıyor. Yani böyle bir yatırıma girişilmiyor. Gerçekten bu mühendislere uygun çalışma ortamı( yönetimsel ve fiziksel). Maddi ve manevi destek ve hatta TUSAÞ tesislerinde bulunduğu gibi lojman gibi soyutlamış ama güzel bir yaşam ekosistemi sağlansa gerçekten milli ve sevgisi olan mühendis gitmezdi. Ben yurtdışının taşına toprağına diyen varsa zaten işi yok , olmasında. Yarın bilgi sızdırmayacağı ne malum. Küçük bir kısmı hukuk ve ülkedeki sosyal durumdan müzdarip bunuda başka avantajlar ile absorbe edebilseydik böyle olmazdı. Yani kısaca ülke içinde doğru yatırımı yapmayan şirketler ülke dışında yapabilir mi ?

İş sadece çalışma ortamı değil. Olay aslında medeniyet. Parklar bahçeler içinde yetişen çocuklar. Bir konsere gidebilme (Ben lisedeyken Metallica gelmişti bu ülkeye. Unuttuk bunları). Haberlerde vasıfsız sığır politikacıları görme. Demek istediğimi anlamışsınızdır. Bunları çok daha fazla artırabilirim. Bu giden insanlar daha insanca yaşamak için gittiler. Çalışma ortamlarında fırsat verilmediği için değil. Onun da etkisi olmuştur tabi ama artık asıl dert insanca yaşamak.

Yeri gelmişken yada gelmese de diyeyim. Herhangi bir müslüman coğrafyası kentleşme sorunu batı seviyesinde modern şekilde çözemediği sürece tam olarak ilerlemesi mümkün olmayacak. Ne zamanki 2-3 katlı binalar, parklar bahçeler, toplu ulaşım metro ve trenle sağlanır hale gelir o zaman medenileşmeden bahsederiz.

Bu insanlar bunlara gitti maalesef. Sorsan birçoğu 1 saatte gidip geliyordur en az işe. Rahatsız mıdır? Açıp kitabını okuyor insanca. Biz ne yaptık? 6 katlı binalara 12 kata kadar izin verdik kentsel dönüşüm diye. Biz fırsatları hep kaçırdık. Þimdi cezasını çok sert çekiyoruz.

Bizim Ortadoğu ülkesi olup olmadığını belli edecek turnosol kağıdı bu olacak. Bize bilinçli bir şekilde bu layik görüldü. Bizi Ortadoğulaştırdılar.

Bu insanlar siyasetten, torpilden, plansızlıktan bıktılar. Çocuklarına bedava eğitim, modern yaşam standartları bulmak için gittiler.
İnsanca yaşamak konusunda haklısınız. Burda yaşam ekosistemi derken aslında uzatmadım ama bundan bahsetmek istedim .Aslında Türkiye'nin tamamen yeni nesil ve bu dediklerinize uygun yeni bir şehir ve  bölgeye ihtiyacı var tabi bunu baştan yapacak halimiz yok. En uygun şehrimizi seçip bunu her bakımdan buna adapte edip bu ekosistemi oraya kurmak gerekli. Tabi bu dediklerim çok zor ve bu mantalite de mümkün olmayan işler. Fakat benim değinmek istediğim bir ülke var. Oda Kore. Kore'yi canlı görmedim ki çoğumuzda aynı şekilde fakat uzaktan incelediğim kadarı ile aslında bize çok benzeyen şehirleri var. Karmaşa ve apartman kültürüne dayalı sadece biraz daha yeşil. Seul Ulsan gibi şehirlere bakarak anlaşılıyor bu durum. Olayı sadece şehre indirgemek doğru değil eğitim güvenlik vs birçok alan var fakat ben birkaç dezavantajın bu kadar etkili olduğunu düşünmüyorum. Kore bunu nasıl başardı acaba. Orada da Amerika'ya giden mutlaka var ama bizde çok başka boyutta sanki ya da bana öyle geliyor. Doğru maaş insanları çoğu yönden isteklerine uygun iş ortamı ve özellikle savunma sanayinde biraz tebrik etme biraz milli duygular bu eksikleri kapatabilir sanki. Bu konu dışında Türkiye'nin Eskişehir-Manisa ekseninde bir teknoloji ve mühendislik vadisi kurması gerekli. Mesajı Paylaş
Toprakların ucu deniz olan bir ulusun sınırını, halkının kudret ve yeteneğinin hududu çizer bu yüzden mükemmel ve kaadir bir Türk Donanmasına malik olmak gayedir.

#32
Türkün gücü
YONGATEK in yerli chipleri kullanıma hazırlım yerli beyaz eşya firmasından yıllık 25 milyon sipariş almış
Üç tip yonga varmış biri bildiğimiz cpu işlemci öbürü grafik işlemci yongası öbürü de programlanabilir yongalarmış.
Üretim Tayvan da ama yerli ihtiyaçlar için beyaz eşya üreticisinden yıllık 25 milyon sipariş bu işin tutacağının göstergesi bence. Arçelik Vestel TOGG filan bayağı Türkiye'de pazar var aslında. Bu iç talep imalat ihtiyacını da hızlandırır
bu konularda ilmi olanlar yorumlasın bu haberi lütfen





https://www.star.com.tr/ekonomi/ilk-olacak-milli-cip-bae-yolcusu-haber-1844239/
Mesajı Paylaş
Rusya Ukrayna savaşının çözümü bağımsız Kırım devletidir.

Alıntı yapılan: putty - 23 Ocak 2024, 05:15:40
Türkün gücü
YONGATEK in yerli chipleri kullanıma hazırlım yerli beyaz eşya firmasından yıllık 25 milyon sipariş almış
Üç tip yonga varmış biri bildiğimiz cpu işlemci öbürü grafik işlemci yongası öbürü de programlanabilir yongalarmış.
Üretim Tayvan da ama yerli ihtiyaçlar için beyaz eşya üreticisinden yıllık 25 milyon sipariş bu işin tutacağının göstergesi bence. Arçelik Vestel TOGG filan bayağı Türkiye'de pazar var aslında. Bu iç talep imalat ihtiyacını da hızlandırır
bu konularda ilmi olanlar yorumlasın bu haberi lütfen





https://www.star.com.tr/ekonomi/ilk-olacak-milli-cip-bae-yolcusu-haber-1844239/

Son zamanlarda gördüğüm en iyi 2 haberden birisi. Yerli ve milli çip sanayisi Türkiye'nin sanayide ki istiklal mücadelesidir. Nasıl Kaan havacılıkta istiklal mücadelesi ise yerli çip sanayisi de Türk sanayisi için geçerlidir. Devletin artık bu çiplerin Türkiye'de üretilmesi için en az 3-4 milyar dolarlık bir fabrika-teknoloji vadisi kurması zorunluluktur. Zorluk olarak da açıkça Kaan kadar zor bir projedir hatta bana göre yeterli teknolojide çip sanayisi dünyanın en zor mühendislik ve pazar mücadelesidir. Sadece çip ile bitecek bir şey de değil anakartın ve diğer sistemlerin alt bileşenleri ve bu tip elektronik sanayi ürünlerini üretecek makinalar ve bu maddelerin ihtiyaç duyduğu madenlerin çıkarılması ve işlenmesi de çok önemlidir.

Türkiye doğru bir yatırım ve doğru pazarlara kendi ekosistemi ile doğru bir şekilde girer ise Türkiye'nin yıllık ihracatının yüzde 25'i buradan gelebilir. Öyle çok aşırı teknolojik en üst seviye çip ve diğer sistemlere de gerek yok bunun için, alt sistemler ve daha az teknolojik sistemler bile inanılmaz paralar kazandırıyor. En büyük örneği Malezya. Ellerindeki çip teknolojileri ve elektronik becerileri öyle ahım şahım değil ama bir o pazarın kalbinde olmaları, birde doğru alanlarda olmaları yıllık 100 milyar dolarlık bir çip pazarları gelirini sağlıyor. Bizde önce kendi ekosistemimiz ile daha sonra Batı Çin ekonomik savaşında akıllı politikalarımız ile bu pastadan 100 milyar dolarlık payı neden almayalım. Kıta Avrupa'sını neden tüketici elektroniği ile beslemeyelim. Avrupa otomobil üreticilerinin çipleri neden Türkiye'den gitmesin. Ama bunun için çok doğru adımlar ve  yüksek maliyetler ile mümkün öyle birkaç TÜBİTAK desteği ile olmaz. Devletimizin en büyük projesi olacak kadar büyük bir şeyler. GAP gibi. Kanal İstanbul hedefi gibi milyar dolarlık projeler. Kanal İstanbul gibi bir saçmalığı yapan 5 müteahhit çip üretmesini sağlasak acaba hükümet proje ve destek verir mi, Türk vadisi hedefi koyar mı? 5 müteahhit olmadan bu projeler milyar dolara ulaşamaz gibi. Yada yapılacak vadi inşaatının ihalesini mi versek. Mesajı Paylaş
Toprakların ucu deniz olan bir ulusun sınırını, halkının kudret ve yeteneğinin hududu çizer bu yüzden mükemmel ve kaadir bir Türk Donanmasına malik olmak gayedir.

Benim inancım şöyle. Bu sektör ite kaka bir başlasın artık tutamazsın böyle bir ülkede logaritmik büyür chip sektörü ondan sonra. İddia ediyorum devlet 5 milyar dolarlık üretim tesisi kursun iki sene içinde 50 milyar dolarlık yabancı yatırım Türkiye ye gelir chip yatırımı olarak. Mesajı Paylaş
Rusya Ukrayna savaşının çözümü bağımsız Kırım devletidir.

Alıntı yapılan: putty - 23 Ocak 2024, 06:56:31
Benim inancım şöyle. Bu sektör ite kaka bir başlasın artık tutamazsın böyle bir ülkede logaritmik büyür chip sektörü ondan sonra. İddia ediyorum devlet 5 milyar dolarlık üretim tesisi kursun iki sene içinde 50 milyar dolarlık yabancı yatırım Türkiye ye gelir chip yatırımı olarak.

Batı Türkiye onların istediği yönde olsa zaten şu an bizi yatırıma boğar 2 sebepten dolayı yapamıyorlar. 1 Türkiye'nin siyasi hukuki vs durumu 2 yeterli donanımlı insan kaynağı oluşturma sorunu. 2. madde kısa vadede bu şirketler için çok zorken biz devlet olarak bir adım atsak bu nüfus gücü ve genç nesil ile yeteri düzeye çok rahatlıkla geliriz. Ama batı bize Çin Rusya ile mücadelesinde bize muhtaç. Çünkü ellerindeki ucuz üretimi bir şekilde bir yerlere yaymaları ve sistem kurmaları gerekiyor şu an doğu Avrupa'ya yaymak istiyorlar fakat doğu Avrupa ne nüfus olarak ne sanayi altyapısı olarak ne de şu an ki savaşın getirdiği istikrar olarak buna uygun değil. Bir tek Polonya ve Ukrayna bazı yönlerden buna uygun idi Ukrayna'yı kaybettiler Polonya da zor gözüküyor.  Ama Türkiye'de onlar için güvenebilecekleri bir partnerde değil haliyle. Þuan her sektörde aslında sıkışmış durumdalar. Özellikle otomobil ve talaşlı imalat gibi mekanik alanlarda.  Ukrayna savaşı sorunları öteliyor ama Avrupa yavaş yavaş üretim gücünü Asya-Pasifik'e kaybediyor.

Amerika devlet olarak o bölgedeki partnerleri ve ortaklarına daha önem veriyor artık ki gayet normal. Önünde Çin gibi bir dev var, kim artık ne yapsın köhnemiş sadece askeri ve birkaç enerji kaynağı ile tehdit eden dünya endüstrisinden teknolojisinden ticaretinden sosyal yapısından kopmuş Rusya'yı ve o Rusya'ya karşı koyacağı güç dengesini. Zaten bu yüzden bu kadar Türkiye'ye karşı cüretkar olmalarının bence bir diğer sebebi de bu değişen güç dengesi.

Avrupa, Çin ile mücadelesinde 5 10 yıl sonra göreceğiz ki Avrupa toplumu bu yarışta kendi pazarını korumak için bir yığın gümrük engelleri koyacak Çin'e, birçok adım atacak hukuki ve siyasi . Ama bu siyasi ve teknolojik güce ne kadar dayanabilecek, Çin baskısına ne kadar karşı koyacak orası muamma , kendi yumuşak karakterli refah toplumuna ne kadar refahı sunabilecek. Ya burada AB  olarak ve Afrika ve Güney-Kuzey  Amerika gibi pazarlar ile kendine bir ticaret sahası bulacak ya da Çin'in ekonomik zaferine boyun eğecek ama bunu yaparken Amerika'nın iplerini tasma olarak da takmak zorunda kalacak. İşte biz öyle ya da böyle bu Avrupa pazarından elimizdeki nice avantaj ile ve etki sahamız ile çok büyük bir alternatifiz ve ayrıca bizim de çok bir Avrupa'sız geleceğimiz yok. Pasifik'te bizim gibi olan 10 tane ülke var. Ya Batı ticari sahasında mini bir Çin+ Japonya karışımı olacağız ve yavaş yavaş zenginleşeceğiz ya da küresel ekonomide bir oradan bir buradan pastadan pay kapmaya çalışacağız ki Asya pazarı bizim için çok çok zor.

Mesela bir avantajda Avrupa coğrafyası ileride başlayacak olan Afrika'da ki Çin ile gireceği pazar yarışında Türkiye gibi bir partnersiz hiçbir halt başaramaz. O ülkelerdeki batı düşmanlığı başka boyutta (haklı olarak). Zaten son zamanlarda Çin destekli çatlak sesler bunun habercisi. Kısaca doğru adımlar bizi vazgeçilmez bir ülke yapıyor. Ama bu Türkiye asla değil. Ama yanlış anlaşılmasın batıya boyun eğelim demek istemiyorum ama daha rasyonel ve planlı bir hukuk devlet anlayışı şart diyorum. Yoksa Irak dağlarında teröriste silah satan Avrupa'nın Türkiye özelindeki planları ve düşüncesi çok açık. Mesajı Paylaş
Toprakların ucu deniz olan bir ulusun sınırını, halkının kudret ve yeteneğinin hududu çizer bu yüzden mükemmel ve kaadir bir Türk Donanmasına malik olmak gayedir.

Nacizane bu konuyla ilgili biraz yorum yapmak isterim. Simdi cip tasarimi dedigimiz seyi, artik gunumuzde Lego parcalariyla oyuncak yapmaya benzetebilirsiniz. Her bir Lego parcasina IP diyoruz. Nami diger Intellectual Property. Ama bu islere yabanci fakat merakli biriyseniz bu IP denilen seyi Lego parcasi olarak gormeye devam edin. Simdi gunumuzdeki cip tasarimi yapan HEMEN HEMEN tum sirketler (bunun icine Nvidia'sini, Apple'ini, AMD'sini, Intel'ini Broadcom'unu velhasili kelam akliniza gelen herhangi bir chip sirketini getirin), uc asagi bes yukari bu IP parcalarini bir araya getirirerek uretim yaparlar. O sirketler hangi proses teknolojisi ya da fabrikada uretecek ise (mesela 3nm TMSC ya da 4nm Samsung) o prosese uygun olarak bilgisayar programlari kullanip bu tasarimlarini tamamlarlar. O zaman diyeceksiniz ki, bunlari birbirinden ayiran nedir ki? ISTE o sirketleri birbirinden ayiran seyler o chip'in icindeki ozel BIR ya da IKI IP. Mesela Intel'in GPU IPsi ya da CPU IPsi. Nvidia'in GPU IPsi. Ama bunlarin yani sira, piyasada acikta satilan bir suru muadili IP var. O chip'in cok buyuk oranida zaten herhangi bir yerden satin alabileceginiz IP'lerden olusur. Simdi yukarida bahsedilen 3 temel IP var. CPU (islemci), GPU (grafik) ve FPGA. Bunlarin hepsi disardan parasini bastirip alabileceginiz IP'ler. ARM'dan dunyanin hemen hemen en iyi islemcisini lisans edebilirsiniz. Intel ve AMD size belki x86 mimarisindeki islemcisini lisanslamaz fakat onlardan cok da asagi kalmayan ARM ya da RISCV islemcisini lisanslayip kendi urununuzde kullanirsiniz. Kullanidiginiz Samsung android telefonlarda lisanslanan o islemci var. Samsung bile kendi uretmiyor, direkt lisansliyor. Size adamlar tum kaynak kodlariyla birlikte bu IP'lerin tasarimini verirler. Yok biz bunu istemiyoruz, tekerlegi yeniden kesfedicez, mikroislemci mimarisi bize ait olacak derseniz, bunun sadece donanim kismini degil ayni zamanda yazilim altyapisindan da sorumlu olacaksiniz demektir. Yani o islemcinin uzerinde calisacak isletim sisteminden de sorumlu olacaksiniz demek. Ustune ustluk ilk defa sizden baskasinin kullanmadigi bir seye kalkisir iseniz bir suru ilk tasarim hatalarini da ayiklamak da cabasi.
Grafik kisminda da belki AMD ya da Nvidia size grafik IP'lerini vermez ama piyasada sadece bu is icin varolan yani Graphics IP'lerini lisanslamak icin kurulan sirketler var. Imagination, Vivante hatta ARM'in lisanslanabilir grafik IP'leri var.  Eger grafik karti piyasasina girip AMD ve Nvidia'ya rakip olacam demiyorsaniz bu yolu secersiniz. FPGA'de hakeza aynen bu sekilde.
Sozun kisasi, bahsettiginiz seyler sizi 'differentiate' yada farkli kilmiyor. O zaman bu IP'leri hindistan ya da cin'deki 10 kisilik sirkette bir araya getirebilir. Su ya da bu isleri yapacak ASIC (bu lego parcalarinin herhangi bir konfigurasyonda bir araya getirildigi hali) tasarimi yapmak COK KOLAY. ONEMLI olan, o islemciyi FARKLI kilicak, baskalarindan ayiracak IP'lerin sahibi olmak. ONUN disinda URETICI olmak da gerekmiyor. Bu bahsettigim IP'lerin hemen hemen hepsi birer yazilim. Cok buyuk oranda. Cok nadir alanlar haric kimse eline kalem alip tranzistor cizmiyor. Sizi digerlerinden farkli kilacak bir tasarimi, yani IP'yi, bir anlamda 'donanima donusen yazilim' olarak tasarliyorsunuz. Bu IP, o ASIC'i SIZE ait yapiyor. Bunun icinde cok paralar gerekmiyor. Para ve kar, sizi FARKLI kilicak ayrintilarda. Eger kafa karistirdiysam, yardimci olmaya calisabilirim
Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: Ocak - 18 Mayıs 2023, 10:33:43

Arkadaşlar bu konuda birkaç kelam etmek isterim, başka bir mecrada yazdıklarımı mümkün olduğu kadar basitçe tekrarlamak istedim, biraz karışık oldu sanırım ama kusurumuz olduysa affola.

  Öncelikle konuya uzak arkadaşlar için mikroçip üretimi nasıl yapılır basitçe temel birkaç bileşenden bahsedeyim.

İngot; Silisyum kumu yuvarlak tank içerisinde, içerisinde hava kabarcıkları kalmaması için döndürülerek yüksek sıcaklıklarda yavaşca eritilir.

Wafer; Bu ingot kütle, elmas teller ile 1-2 mm kalınlığında ince ince kesilir, elimizde ingot tankının çapına göre mesela 10-20 veya 30 cm boyutlarında üretilmiş yuvarlak diskler elde edilmiş olur.

işte bu yuvarlak diskler, lazer ve litografi makineleri ile bir dizi işlemlerden geçirilerek çip haline gelir ve paketlenir.

ingot ve wafer terimini gözünüzde canlandırmak gerekirse bildiğin güneş enerjisi paneli ile aynı şeydir ve şuanda ülkemizde Kalyon enerji, Güneş enerjisi paneli fabrikası için, İngot üretimine başladı ve bu firma ile anlaşmaya varılırsa çip üretimi yatırımının yarısı halledilmiş sayılır yani yeni bir fabrika kurulumuna veya yurtdışından wafer almaya gerek yok, halihazırda altyapımız var diyebiliriz.

Aslında bakarsak günümüzde çip üretimi ele ayağa düşmüş bir teknolojidir. Halihazırda 30-40 yıl öncesi mimarisine sahip işlemciler halen üretilmektedir, başka bir deyişle 5 nanometre teknolojisi bir gereklilik değildir.

Dışarıdan duyduğumuz 5 nanometre teknolojisi, ticari karlılığı yakalamak için bir Wafer disk plakasının içerisine sığdırabileceğiniz kadar küçük boyutlarda işlemcileri sığdırabilmek meselesidir yani bundan 50 yıl önce 30 cm çapında bir wafer diskine 100 adet işlemci sığdırılabiliyorsa bu 20 yıl önce 500 adet şimdi ise 1000 adet gibi bir miktardır. (adet sayısını örnek olarak verdim) ne kadar çok sığdırılabilirse üretim miktarı yüksek olur ve birim başına maliyet düşer.

Biraz daha açıklamak gerekirse bu yukarıda bahsettiğimiz Nanometre ölçüsü, ticari olarak birim miktara sığdırabileceğiniz transistör sayısının ölçüsüdür, yani iki transistör arasındaki mesafeyi belirler, birbirine çok yakın transistör demek mesela 1x1 cm2 boyutunda işlemci yongasına daha fazla sayıda transistör sığdırabilmek demektir, ne kadar ufak boyutlarda yapabiliyorsanız mimariye göre hem daha fazla işlemci hem de boyut başına daha hızlı işlemciler elde edeblirsiniz ve dolayısıyla Wafer başına daha fazla işlemci üretilerek ticari olarak karlılık arttırılabilir.(bazı dezavantajı da mimariye göre ısınma ve enerji ihtiyacıdır)

Þimdi 5 nm hatta 3 nanometre boyutları kadar minik ölçüler seviyesine gelindi ve teknoloji artık doyum noktasına ulaştı yani daha fazla minik boyutlar transistörler arasında elektrik atlamaları yapacak ve dolayısıyla çalışamayacak seviyeye geldi, artık transistörler 2 boyut üzerine kazınırken şimdi yavaş yavaş üst üste katman şeklinde yapılmaya başlandı ve sektör bu üretim yöntemine doğru gidecek.

Yukarıda yazdıklarımdan anlaşıldığı üzere aslında Nanometre seviyesi ticari karlılıkla alakalıdır. Daha geniş boyutlarda, daha düşük üretim teknolojisiyle yine aynı hızla çalışan işlemciler yapılabilir ama bir işlemci boyutu 1 cm2 değil de mesela 2 veya 3 cm2 boyutunda olabilir yani bir Wafer plakasından günümüzde Intel ve Amd bilgisayar işlemcisi hızlarında ama daha büyük boyutlarda işlemci yapılabilir veya mimarisi değiştirilerek daha küçük boyutlarda daha hızlı işlemciler de üretilebilir.

Tüm dünya üzerinde bilgisayar işlemcilerinden yüzlerce kat daha fazla sayıda işlemciler üretiliyor, mesela bir çamaşır makinesinin işlemcisi için 65 Nanometre veya 32-64 bit üretime gerek yoktur, çünki transistörler birbirine yakın olduğu için daha çok ısınma olur ayrıca bir çamaşır makinesi için 4 bit'lik işlemci bile fazla sayılır yani demek istediğim günümüzde günlük hayatımızda kullandığımız arabamızdan tutun da Buzdolabımıza kadar hemen hemen her eşya içerisinde mikro işlemciler, mikro denetleyiciler ve ram bellekleri vardır. Bu çiplerin üretimi için ülkemiz altyapısı çok müsaittir, her yıl sadece 10 milyon adet beyaz eşya satıyoruz yani düşük teknolojik üretim ile başlayabiliriz.

Son olarak savunma sanayisinde mesela bir uçakta veya radarda kullanılabilecek işlemci teknolojisi bizim ev bilgisayarımızda kullanılan işlemci üretim teknolojisinden daha düşüktür, çünki yukarıda açıklamaya çalıştığım gibi, Nanometre ölçeği ticari kaygılardan ötürü yüksek adetli sayılarda üretim için gereklidir, yılda bin adet uçak için koca bir fabrikaya gerek yok ayrıca bu kadar yüksek teknolojiye de gerek yok. Kafanızda canlandırmak gerekirse 65 nm teknolojisi ortalama Pentium4 işlemcilerinin yani 15-20 yıllık bir teknoloji ama bu yüzmilyonlarca transistörü olan dolayısıyla mimarisine göre yüksek teraflop güçlere ulaşabilen işlemciler yapmak mümkündür ama tabiiki en ideal olanı mümkün olduğu kadar güncel teknolojiden geri kalmamaktır.

Ayrıca ortada şöyle bir acı gerçek var, günümüzde -10 Nanometre seviyesinde üretimi destekleyecek teknoloji, kritik teknolojidir, Bu ölçekte üretim yapabilecek Litografi makineleri bazı Avrupalı ülkelerin tekelinde şuan Çin bile ambargolar nedeniyle şimdilik bu ölçekte bir üretim yapamıyor ve teknolojik olarak Tayvan'ın gerisinde bu nedenle kendi litografi makinelerini geliştiriyor yani başka bir deyişle böyle bir üretim için bize bu teknolojiyi vereceklerini pek zannetmiyorum zaten Katar aracılığıyla ancak 65 nm seviyesinde ve butik üretim yapabilecek makineleri elde edebildik diyebilirim şimdilik bu ölçek tüm ihtiyaçlarımızı karşılar hatta ileride sivil pazara bile açabiliriz.

özet; Çip fabrikası kurabilmek için altyapımız, insan gücümüz yeterli, siyasi irade veya idealist bir girişimci babayiğitler (TOGG örneği gibi değil) gerek, Dünya üzerindeki gelişmelere baktığımızda, içerisinde bulunduğumuz şu zaman dilimi piyasada güçlü bir yer edinmek için ideal bir konjonktür. Bir şekilde bu litografi makinelerini elde edebilirsek, günümüz döviz kurları sayesinde Tayvan'dan bile daha ucuza üretim yapabiliriz.

bir yerlerden başlamak gerek. Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: putty - 23 Ocak 2024, 05:15:40
Türkün gücü
YONGATEK in yerli chipleri kullanıma hazırlım yerli beyaz eşya firmasından yıllık 25 milyon sipariş almış
Üç tip yonga varmış biri bildiğimiz cpu işlemci öbürü grafik işlemci yongası öbürü de programlanabilir yongalarmış.
Üretim Tayvan da ama yerli ihtiyaçlar için beyaz eşya üreticisinden yıllık 25 milyon sipariş bu işin tutacağının göstergesi bence. Arçelik Vestel TOGG filan bayağı Türkiye'de pazar var aslında. Bu iç talep imalat ihtiyacını da hızlandırır
bu konularda ilmi olanlar yorumlasın bu haberi lütfen





https://www.star.com.tr/ekonomi/ilk-olacak-milli-cip-bae-yolcusu-haber-1844239/

Tasarım yapmak önemli değil sonuçta elektronik mühendislerimiz bir çok tasarım yapmış ve bu tasarımlar tübitak sage ve aselsan tarafından üretilmiştir önemli olan o teknolojiyi ülkemize getirmektedir.
Þunuda belirteyim dünyada silisyum madeninin  %72 si türkiyede germanyum ise sıkıstırılmış kok kömür madeninin belli bir derecedeki fırından 4-5 saatte bir kaç defa geçirilmesi sonucu elde ediliyordu hatırladığım kadarı ile.
Kısa sözün özü önemli olan teknolojiyi ülkemize kazandırmak gerisi her şeyi yaparız... Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: Kaptan-I Derya - 23 Ocak 2024, 07:40:33
Alıntı yapılan: putty - 23 Ocak 2024, 06:56:31
Benim inancım şöyle. Bu sektör ite kaka bir başlasın artık tutamazsın böyle bir ülkede logaritmik büyür chip sektörü ondan sonra. İddia ediyorum devlet 5 milyar dolarlık üretim tesisi kursun iki sene içinde 50 milyar dolarlık yabancı yatırım Türkiye ye gelir chip yatırımı olarak.

Batı Türkiye onların istediği yönde olsa zaten şu an bizi yatırıma boğar 2 sebepten dolayı yapamıyorlar. 1 Türkiye'nin siyasi hukuki vs durumu 2 yeterli donanımlı insan kaynağı oluşturma sorunu. 2. madde kısa vadede bu şirketler için çok zorken biz devlet olarak bir adım atsak bu nüfus gücü ve genç nesil ile yeteri düzeye çok rahatlıkla geliriz. Ama batı bize Çin Rusya ile mücadelesinde bize muhtaç. Çünkü ellerindeki ucuz üretimi bir şekilde bir yerlere yaymaları ve sistem kurmaları gerekiyor şu an doğu Avrupa'ya yaymak istiyorlar fakat doğu Avrupa ne nüfus olarak ne sanayi altyapısı olarak ne de şu an ki savaşın getirdiği istikrar olarak buna uygun değil. Bir tek Polonya ve Ukrayna bazı yönlerden buna uygun idi Ukrayna'yı kaybettiler Polonya da zor gözüküyor.  Ama Türkiye'de onlar için güvenebilecekleri bir partnerde değil haliyle. Þuan her sektörde aslında sıkışmış durumdalar. Özellikle otomobil ve talaşlı imalat gibi mekanik alanlarda.  Ukrayna savaşı sorunları öteliyor ama Avrupa yavaş yavaş üretim gücünü Asya-Pasifik'e kaybediyor.

Amerika devlet olarak o bölgedeki partnerleri ve ortaklarına daha önem veriyor artık ki gayet normal. Önünde Çin gibi bir dev var, kim artık ne yapsın köhnemiş sadece askeri ve birkaç enerji kaynağı ile tehdit eden dünya endüstrisinden teknolojisinden ticaretinden sosyal yapısından kopmuş Rusya'yı ve o Rusya'ya karşı koyacağı güç dengesini. Zaten bu yüzden bu kadar Türkiye'ye karşı cüretkar olmalarının bence bir diğer sebebi de bu değişen güç dengesi.

Avrupa, Çin ile mücadelesinde 5 10 yıl sonra göreceğiz ki Avrupa toplumu bu yarışta kendi pazarını korumak için bir yığın gümrük engelleri koyacak Çin'e, birçok adım atacak hukuki ve siyasi . Ama bu siyasi ve teknolojik güce ne kadar dayanabilecek, Çin baskısına ne kadar karşı koyacak orası muamma , kendi yumuşak karakterli refah toplumuna ne kadar refahı sunabilecek. Ya burada AB  olarak ve Afrika ve Güney-Kuzey  Amerika gibi pazarlar ile kendine bir ticaret sahası bulacak ya da Çin'in ekonomik zaferine boyun eğecek ama bunu yaparken Amerika'nın iplerini tasma olarak da takmak zorunda kalacak. İşte biz öyle ya da böyle bu Avrupa pazarından elimizdeki nice avantaj ile ve etki sahamız ile çok büyük bir alternatifiz ve ayrıca bizim de çok bir Avrupa'sız geleceğimiz yok. Pasifik'te bizim gibi olan 10 tane ülke var. Ya Batı ticari sahasında mini bir Çin+ Japonya karışımı olacağız ve yavaş yavaş zenginleşeceğiz ya da küresel ekonomide bir oradan bir buradan pastadan pay kapmaya çalışacağız ki Asya pazarı bizim için çok çok zor.

Mesela bir avantajda Avrupa coğrafyası ileride başlayacak olan Afrika'da ki Çin ile gireceği pazar yarışında Türkiye gibi bir partnersiz hiçbir halt başaramaz. O ülkelerdeki batı düşmanlığı başka boyutta (haklı olarak). Zaten son zamanlarda Çin destekli çatlak sesler bunun habercisi. Kısaca doğru adımlar bizi vazgeçilmez bir ülke yapıyor. Ama bu Türkiye asla değil. Ama yanlış anlaşılmasın batıya boyun eğelim demek istemiyorum ama daha rasyonel ve planlı bir hukuk devlet anlayışı şart diyorum. Yoksa Irak dağlarında teröriste silah satan Avrupa'nın Türkiye özelindeki planları ve düşüncesi çok açık.

Batının TÜRKİYEYE yatırım yapmakta imtina etmelerinin sebebi 4 tanedir.
1-Türk olduğumuz için
2-Müslüman olduğumuz için
3-Geçmişte aldığımız bazı yanlış kararlar sebebi ile
4-Tarihimiz

Yabancıların Türkiye felsefesi UZAYINCA BUDAYALIM KURUYUNCA SULAYALIM ki yarın başımıza bela olmasın diyorlar.... Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz