Türk - Yunan İlişkileri

Başlatan Þahinbey, 02 Temmuz 2009, 14:41:10

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Topraklar bizim kalan bütün zaferler onların olsun. Ege denizini tamamen toprak doldursak hepsini Yunanistan a versek yeni ülkeleri şimdikinin iki buçuk katına ulaşırdı ama bu büyük Yunanistan Türkiye'nin üçte biri kadar ancak olurdu ve biz bütün bu topraklarımızı onlardan aldık. Diyoruz ki kayalarımızı almışlar. Biz onlardan Erzurum'u bile aldık. Mesajı Paylaş
Rusya Ukrayna savaşının çözümü bağımsız Kırım devletidir.

Alıntı yapılan: Barbatos - 02 Ekim 2022, 16:50:59
İlk atışı Yunanın yapmasını bekleyerek büyük hata yapıyoruz, bu herifler(ABD, AB) bizi asla haklı bulmayacak o yüzden, hazırlıkları yapıp Yunanın ne kadar fabrikası, elektrik santrali, köprüsü, liman ve hava limanı ayrıca deniz ve hava üssü varsa yerle bir etmemiz lazım.

yunan bizi çok bekletmeyecek zaten, iyice kıvama geldiler. ülkenin eğitim bakanı bile çıkıp "biz abdülhamit hanı batırırız canımızı sıkmasınlar" kıvamında konuşmalar yapıyorsa vakit yakındır gibime geliyor. Mesajı Paylaş

#1642
Alıntı yapılan: levo - 02 Ekim 2022, 19:21:52
Yunan hükümeti ve devlet görevlileri sadece işlerini yapıyorlar. Görevleri zaten yunan çıkarlarını ve tezlerini dünyaya anlatmak yada kabullendirmek. Bunu medeni şekilde gerek lobicilikle gerek propaganda yada siyasilerinin başka ülkelere yaptığı resmi ziyaretlerde takdire şayan bir azimle icra ediyorlar.
Ya biz? Bizimkiler kendi ulusumuzun çıkarlarını ve tezlerini nasıl dünyaya anlatıyorlar? Maalesef bizimkiler kendi çıkarlarından başka birşey için çalışmıyorlar.
Eğer batıyı kendi tezlerimize ikna etmek istiyorsak bunu ancak sistematik bir diplomasiyle ve devamlılıkla yapmalıyız.
Örnek; Gayri askeri statüsü olan, yani silahlanması anlaşmalara göre yasak olan bu adalara yapılan bu kuvvet kaydırmalardan sonra BM, AB ve hatta AIHM 'e başvurulabiliriz. İsveç'i ve Finlandiya'yı bizim bu konudaki tezlerimizi desteklemesi için nato sürecini ağırdan alabiliriz. T.C. dışişleri ve sayısız diplomatlarımız bulundukları ülkelerde yunanistanın yaptığı bu ihlalı devamlı gündemde tutabilir. Ülkemizde iş yapmak istwyen Yunan şirketlerine ve mal almak isteyen yunan vatandaşlarına hukuki engel koyulabilir. Milletvekillerimiz guruplar halinde yurtdışı seyahatlari koordine edip gittikleri ülkelerin meclislerinde bize yapılan haksızlığı anlatabilirler. Türk Konseyini toplar ve ortak karar çıkarabiliriz. İslam işbirliği teşkilatını ikna edebiliriz.

Ve bunun gibi onlara ve yüzlerce örnek verebilirim...
Ama soruyu tekrar ediyorum? Bizimkiler ne yapıyor?

Devlet yönetmek ciddiyet ister. Uluslararası ilişkiler devamlılık ister. Bir gece ansızın gelebiliriz dersen rusya ve Kuzey Kore muamelesi görürsün. Haklı davamızda haksız duruma düşeriz.

Sn levo ,

Diplomasi ve lobicilik kanallarinida etkili olabilmemiz icin iyi bir hazirlik yaninda surekliligin onemli oldugu cok dogru. "Kisisel gorusum  devletimiz bu bahsetmis oldugumuz konularda  yeterli olmasa da bir caba icerisinde "

Uyesi oldugumuz Nato icerisinde haklilik iceren tezlerimizi aciklamaya devam etmeliyiz. Bu konuda da devletimiz bir caba icerisinde ancak  gozden kacirmayalim ki  ABD,Birlesik kirallik gibi birkac devlet harici geriye kalan tum Nato ulkeleri  AB uyeleri.  Ozellikle ABD su anda ulkemize karsit tarafta ile  saf tutmakta. Birlesik Kirallik ABD kadar alanen olmasa da yine hasimimiz Yunanistan tarafinda durmakta.  Yunanistan AB uyesi oldugundan AB zaten Yunan tezlerni desteklemek yaninda acikca AB sinirlarinin Yunanistan sinirlari oldugunu aciklamakta.  Yani kisisel dusuncem gerek Nato veya uyesi olmadigimiz AB nezdinde  pek yuksek bir diplomasi basari etmemiz beklenmemeli. Ancak bu hic girisim yapmayalim demek degil elbette.

Hukuki hak arama konusuna gelince oncelikle kucuk bir duzeltme yapayim AHIM sadece Insan haklari konularina bakmakle yukumlu bu nedenle buraya basvuru yapilamaz. AHIM yerine Lahey Adalet Divanina basvurulabilir . Ancak  Lahey e tek tarafli basvuru yapilamaz . Yapilacak basvuru ve konular gerek Yunanistan ve Turkiye tarafindan anlasilarak yapilir. Yalniz  bu konuda da Yunanistan ile sikinti yasanmakta Yunanistan sadece kendi istedigi konular icin divana gitmek istiyor "  Kara ve Hava sinirlarinin artirimi konusu"  Halbuki Turkiye daha kapsamli bir basvuru istiyor " Aidiyeti belli olmayan adacik ve kayaliklarin belirlenmesi , Silahdan arindirilmis olan adalarin statusu, deniz ve kara sinirlari..."

Geriye sadece hic kimsenin istemedigi yol olan kaba kuvvet kullanimi veya caydiricilik. Kaba kuvvet veya sinirli kuvvet kullanim yontemi bu devirde artik tercih edilen bir yontem degil. or "Rus- Ukrayna  catismasi" sinirli kuvvet kullanimi secenegi. Bu secenek de alt zemini hazirlanmadikca  mudahale sonrasinda bir cok siyasi izolasyon ve ekonomik mueyide yaninda ,gucsuz ekonomilere negatif etki yapmasi kesindir. Or "KKTC"   

Turkiye Cumhuriyeti . Bu gun olmasa da ,yarin olmasa da ,bir gun bu problemlerin ustesinden bir sekilde zamani geldiginde en az zarar gorecek sekilde problemlerin bazilarinin ustesinden gelebilecegini dusunuyorum.

Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: levo - 02 Ekim 2022, 19:21:52
Yunan hükümeti ve devlet görevlileri sadece işlerini yapıyorlar. Görevleri zaten yunan çıkarlarını ve tezlerini dünyaya anlatmak yada kabullendirmek. Bunu medeni şekilde gerek lobicilikle gerek propaganda yada siyasilerinin başka ülkelere yaptığı resmi ziyaretlerde takdire şayan bir azimle icra ediyorlar.
Ya biz? Bizimkiler kendi ulusumuzun çıkarlarını ve tezlerini nasıl dünyaya anlatıyorlar? Maalesef bizimkiler kendi çıkarlarından başka birşey için çalışmıyorlar.
Eğer batıyı kendi tezlerimize ikna etmek istiyorsak bunu ancak sistematik bir diplomasiyle ve devamlılıkla yapmalıyız.
Örnek; Gayri askeri statüsü olan, yani silahlanması anlaşmalara göre yasak olan bu adalara yapılan bu kuvvet kaydırmalardan sonra BM, AB ve hatta AIHM 'e başvurulabiliriz. İsveç'i ve Finlandiya'yı bizim bu konudaki tezlerimizi desteklemesi için nato sürecini ağırdan alabiliriz. T.C. dışişleri ve sayısız diplomatlarımız bulundukları ülkelerde yunanistanın yaptığı bu ihlalı devamlı gündemde tutabilir. Ülkemizde iş yapmak istwyen Yunan şirketlerine ve mal almak isteyen yunan vatandaşlarına hukuki engel koyulabilir. Milletvekillerimiz guruplar halinde yurtdışı seyahatlari koordine edip gittikleri ülkelerin meclislerinde bize yapılan haksızlığı anlatabilirler. Türk Konseyini toplar ve ortak karar çıkarabiliriz. İslam işbirliği teşkilatını ikna edebiliriz.

Ve bunun gibi onlara ve yüzlerce örnek verebilirim...
Ama soruyu tekrar ediyorum? Bizimkiler ne yapıyor?

Devlet yönetmek ciddiyet ister. Uluslararası ilişkiler devamlılık ister. Bir gece ansızın gelebiliriz dersen rusya ve Kuzey Kore muamelesi görürsün. Haklı davamızda haksız duruma düşeriz.


+1

Alıntı yapılan: serkan1976 - 02 Ekim 2022, 17:59:08
Planlar kasada bekliyor , ara ara çıkarıp yeni silah sistemlerine göre güncelleniyordur...
Kimin hangi hava üssünü, hangi gemiyi  , hangi adayı, hangi fabrikayı bile vuracağımız bellidir...

Ama bir saldırı olmadan ilk vuruşu bizimkiler yapmayacaktır , gerek de yok zaten. Havlasın dursunlar....
Aylardır söylüyorum bize 10 yıl lazım sonrasında ABD bile hava civa...
Hava,kara,deniz kuvvetleri ana silah sistem ve mühimmatları tamamen yerlileştirilecek ve Batı'nın üzerimizdeki en büyük kozu bertaraf edilecek. Yunan'ın havlama nedeni de bu 10 yıl sonra bizim yularımızdan çekip " Yunan'a bulaşma uçak,gemi,Tank vermeyiz, ambargo koyarız"  tehditleri nin ellerinden gidecek olması...
Biraz daha sabır...

Bunun farkındalar ve muhtemelen 10 yıl sonrasını beklemeyecekler. Yunan asla tek başına bize karşı bir maceraya kalkışamaz! Arkasında güçlü bir destekçisi olmalı. Eskiden bu ingiltere'ydi, Yunanı denize döktük, bugün ise buna en uygun olan ABD ve Fransa! ABD ile çıkarlarımız, ülkemizin bütünlüğünü hedef aldıkları için çakışıyor. O nedenle Yunanistan'a açık destek veriyor. ABD'nin Yunanistan'a yığınak yapması, tatbikatlar düzenlemesi, Yunanistan'a istediği silahları vermesi vs Rusya veya başka bir düşman ülkeye karşı değil, Türkiye'ye karşı yapılan girişimler. Ayrıca bize de istediğimiz silah sistemlerini uzun zamandır vermiyorlar.

İlk ateşi Yunanistan açacak olsa bile ABD ciddi destek verecek ve savaşta taraf olacaktır. Ukrayna savaşında ABD büyük rakibi Rusya'ya karşı Ukrayna'ya destek verdi. Ancak bu doğrudan çatışmaya girme şeklinde değildi. Bize karşı ise doğrudan çatışmaya destek verebilir. Bizim nükleer caydırcılığımız yok! Kısacası Yunandan fazla ABD ile savaşmak zorunda kalabiliriz. Savunma sanayimiz çok hızla gelişiyor olsa da ABD saldırısına karşı koyabilecek seviyede değiliz henüz!

Akdeniz'deki gemileri ve denizaltılarından fırlatacakları onlarca seyir füzesini durduracak güce sahip değiliz. Yunanistan'daki ve Avrupa'daki üslere konuşlandırcakları F-35 uçaklarını sağlıklı mesafede tespit edebilecek yeteneğe sahip değiliz. Bir anda bütün hava savunma sistemlerimizi, üslerimizi, uçaklarımızı, savunma tesislerimizi vurabilir ve Yunanın önünü açabilirler!

Uzun lafın kısası eskiden ciddi anlamda Rusya'ya karşı NATO'nun etkin üyesi olarak ABD ile müttefik durumdaydık. Ancak artak müttefiklik sadece lafta ve savunma sanayimizin hızlı gelişimine rağmen ülkemize karşı askeri tehdit seviyesi Kurtuluş Savaşı'ndan bu yana en üst derecede! Mesajı Paylaş
ADALETİN OLMADIĞI YERDE NE SAYGI KALIR, NE DE DÜZEN! ADALETİN OLMADIĞI YER YIKILMAYA MAHKUMDUR! DÜRÜSTLÜK BENİM KARAKTERİMDİR! BEN ŞEREFİM İÇİN YAŞAR, ŞEREFİM İÇİN ÖLÜRÜM. MUHTAÇ OLDUĞUM KUDRET DAMARLARIMDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.
SKYWOLF...DefenceTurk.com

ABD , İran'a diş geçiremiyor biz boğazına otururuz...Türkiye ne Irak'a ne Afganistan'a ne de Vietnam'a benzer...
Bu kadar da şey olmayın...80 milyonluk bir ülkeyiz biz ... Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: SKYWOLF - 02 Ekim 2022, 22:16:22

Bunun farkındalar ve muhtemelen 10 yıl sonrasını beklemeyecekler. Yunan asla tek başına bize karşı bir maceraya kalkışamaz! Arkasında güçlü bir destekçisi olmalı. Eskiden bu ingiltere'ydi, Yunanı denize döktük, bugün ise buna en uygun olan ABD ve Fransa! ABD ile çıkarlarımız, ülkemizin bütünlüğünü hedef aldıkları için çakışıyor. O nedenle Yunanistan'a açık destek veriyor. ABD'nin Yunanistan'a yığınak yapması, tatbikatlar düzenlemesi, Yunanistan'a istediği silahları vermesi vs Rusya veya başka bir düşman ülkeye karşı değil, Türkiye'ye karşı yapılan girişimler. Ayrıca bize de istediğimiz silah sistemlerini uzun zamandır vermiyorlar.

İlk ateşi Yunanistan açacak olsa bile ABD ciddi destek verecek ve savaşta taraf olacaktır. Ukrayna savaşında ABD büyük rakibi Rusya'ya karşı Ukrayna'ya destek verdi. Ancak bu doğrudan çatışmaya girme şeklinde değildi. Bize karşı ise doğrudan çatışmaya destek verebilir. Bizim nükleer caydırcılığımız yok! Kısacası Yunandan fazla ABD ile savaşmak zorunda kalabiliriz. Savunma sanayimiz çok hızla gelişiyor olsa da ABD saldırısına karşı koyabilecek seviyede değiliz henüz!

Akdeniz'deki gemileri ve denizaltılarından fırlatacakları onlarca seyir füzesini durduracak güce sahip değiliz. Yunanistan'daki ve Avrupa'daki üslere konuşlandırcakları F-35 uçaklarını sağlıklı mesafede tespit edebilecek yeteneğe sahip değiliz. Bir anda bütün hava savunma sistemlerimizi, üslerimizi, uçaklarımızı, savunma tesislerimizi vurabilir ve Yunanın önünü açabilirler!

Uzun lafın kısası eskiden ciddi anlamda Rusya'ya karşı NATO'nun etkin üyesi olarak ABD ile müttefik durumdaydık. Ancak artak müttefiklik sadece lafta ve savunma sanayimizin hızlı gelişimine rağmen ülkemize karşı askeri tehdit seviyesi Kurtuluş Savaşı'ndan bu yana en üst derecede!

Galiba bizim en büyük avantajımız gece harekâtı yapmak olur.Olası bir 12 mil kararı veya Yunan'ın ilk ateşi açtığı bir ortamda ordumuzun gece harekâtı yaparak Yunan ordusunu işlevsiz duruma getirme gücü var mı?Kara harekâtından bahsetmiyorum.Topçu, füze ve jet harekatından bahsediyorum.

Yunan uçaklarına, denizaltılarına, savaş gemilerine ve savaş uçaklarına karşı; EH, topçu, füze, ve savaş uçaklarımız ile kısa vakitte eş güdüm içinde bir harekat düzenleyip çoğunu vurabilirmiyiz?Ağ merkezli harp teknolojimiz bu kadar gelişti mi? Ve mühimmatlarımız? Eğer birkaç saatte Yunan ordusunun stratejik kuvvetlerinin çoğunu zayi edersek, ne kara harekâtına gerek kalır ne de ABD askeri olarak müdahale eder.. Mesajı Paylaş

Alıntı yapılan: serkan1976 - 02 Ekim 2022, 22:24:15
ABD , İran'a diş geçiremiyor biz boğazına otururuz...Türkiye ne Irak'a ne Afganistan'a ne de Vietnam'a benzer...
Bu kadar da şey olmayın...80 milyonluk bir ülkeyiz biz ...

İran'ın bölünmesi demek; Türkiye'nin 3 tarafı değil 4 tarafı denizlerle çevrili bir ülke olması demek.Bunu İran'ın en büyük düşmanları! bile istemez.Belki de İran'ı tam hedef tahtasına oturtmadan önce Türkiye ile İran coğrafyası arasına bir tampon devlet düşünüyorlar.

Tabii bu dediklerim biraz uçuk görüşler olabilir, yaşanma ihtimali de çok düşük olabilir.Ama İran zayıflayıp tam anlamıyla etnik olarak bölünür ise, Türkiye için yeni bir dönem başlar.Ben ABD'nin yerinde olsam Ege'den Hazar denizine kadar hâkim olacak bir Türkiye istemem.Bu gün ki İran'ın varlığını buna yeğlerim Mesajı Paylaş

Amaç Nahçıvan'dan itibaren Erbil'le birleşen bir Kürdistan yaratıp Türk dünyasını bölmektir .zaten büyük Kürdistan rüyasının temelinde de bu vardır. Mesajı Paylaş


"Patriot bataryalarının birisi Skiros adasında, iki adedi Orta Yunanistan'ın Adalar Denizi kıyılarına bakan tarafında, bir adedi Atina'da, bir adedi Selanik tarafında ve bir adedi de Kavala bölgesindedir."

https://tr.wikipedia.org/wiki/Yunan_Hava_Kuvvetlerinin_asker%C3%AE_te%C3%A7hizat_listesi


internetteki dedikodulara göre,  320  veya daha fazla füzeleri varmış.
Girit adasında da bir S300 var.

Mesajı Paylaş

#1649
2 SOM'luk ömürleri var Patriotlarının...Tıpkı bizim S-400'lerin olduğu gibi..
Savaş savunmayla kazanılmaz...Saldırı ile kazanılır... Mesajı Paylaş


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious
İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz