İTÜ ARI-GMH PROJESİ

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörü Prof. Dr. Muhammed Þahin, Türkiye'nin ilk helikopteri olacak Arıkopter'in önümüzdeki yılın sonunda tamamlanacağını ve test uçuşlarını yapacağını söyledi...

Arıkopter'in seri üretimi için Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık nezdinde girişimler yürüttüklerini belirten Þahin, seri üretimle ilgilenen bazı Amerikalı şirketlerle görüşmelerde bulunduklarını ifade etti.

İTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Þahin, göreve gelmesinin ardından geçen bir yılı değerlendirdi. Cihan'a konuşan Þahin, en büyük hedeflerinin Ar Ge üniversitesi olmak olduğunu söyledi. Göreve geldiğinden bu yana İTÜ'ye var olan misyonuna yeni misyonlar yüklemeye çalıştığını belirten Þahin, üniversite, sanayi ve teknoparklar arasındaki ilişkiyi güçlendirmek için çabaladıklarını belirtti.

Amerika'da 5 bin üniversiteden 70 tanesinin Ar Ge ağırlıklı çalıştığını belirten Þahin, Türkiye'de en az 4 ya da 5 Ar Ge üniversitesine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Dünyanın en iyi 100 üniversitesinin büyük çoğunluğunun Ar Ge üniversiteleri olduğuna dikkat çeken Þahin, "Türkiye'nin Ar Ge'ye, patente ihtiyacı yok mu? Teknoloji geliştirmeye ihtiyacı yok mu? Sadece mühendis yetiştirmeye mi ihtiyacı var? Teknolojiyi sürekli ithal mi edeceğiz?" diye konuştu.

-"MALİ VE İDARİ ÖZERKLİK VERSİNLER, NE YAPACAĞIMIZI GÖRSÜNELER" -

İTÜ olarak en büyük isteklerinden bir tanesinin de mali ve idari özerklik olduğuna dikkat çeken Þahin, YÖK kanunundaki sorunlar yüzünden istedikleri bir çok şeyi yapamadıklarını aktardı. Türkiye'de 4 ya da 5 üniversiteye mali ve idari özerklikle birlikte Ar Ge üniversitesi statüsü verilmesi gerektiğini belirten Þahin, "Türkiye bir şeyler yapmak isteniyorsa, 4 ya da 5 üniversiteye versinler bu statüyü. Bizi 4-5 yıl sonra görsünler. Türkiye'yi nereye taşıdığımızı görsünler. Elimizi kolumuzu bağlayarak 'Buyurun koşun' deniyor. Ben geldiğim günden beri vurguladığım konular bunlardır. Bunların dikkate alındığını görüyorum ama vakit kaybetmemek gerekiyor. Dünya 4. viteste gidiyorsa bizim 5. 6. viteste gitmemiz gerekiyor. Çünkü aradaki boşluk git gide artıyor. Dünya sıralamasında üniversitelerimizin durumu git gide geriye gidiş var. Demek ki bazı üniversiteler daha hızlı koşuyor." şeklinde konuştu.

Teknopark ve teknokent projeleriyle üniversite - sanayi işbirliğini gerçekleştirmeye çalışan İTÜ, toplam 28 bin metrekare alanda Teknokent çalışması yapıyor. 47 bin metrekarelik yeni bir inşaata başlayacaklarını söyleyen Þahin, "İhalesini yaptık. Dün anlaşmasını imzaladık. Gelecek yılın sonuna kadar 3 bin, 3 bin 500 yeni mühendis istihdam edilecek." dedi.

-"ÖNCEDEN BİZ GİDERDİK, ÞİMDİ DERECEYE GİREN ÖĞRENCİLER BİZE GELİYOR"-

En büyük hedeflerinden birisinin de üniversiteye yerleştirme sınavında dereceye giren öğrencilerin İTÜ'yü tercih eder hale getirmek olduğunu belirten Þahin, "Bunu tabi ÖSS sonrası göreceğiz. Þimdi bir şey söylemek doğru olmaz ama önceki yılarla göre ilk 100, 500 deki öğrencilerin ilgisinin arttığını gördük. İlk 100'deki öğrencilere daha önce biz giderdik, artık onlar biz gelmeye başladı. Tabi basından İTÜ'yü ve yaptığımız projeleri takip ediyorlar. Burs olanaklarımızı görüyorlar. Bakalım sonucu göreceğiz. " diye konuştu. Üniversiteye ait 2 vakfın öğrencilere sağladığı burs imkanının da bu tercihte önemli rol oynayacağını söyledi.

-"ANA BİLİM DALLARI DEREBEYLİKLER GİBİYDİ, HEPSİNİ KALDIRDIK"-

Üniversite çatısı altında 40 bölüm olmasına rağmen 200'ün üzerinde ana bilim dalı olduğuna işaret eden Rektör Þahin, bunun da büyük sorunlar çıkardığını vurguladı. Özellikle ana bilim dalı seçimlerinde gruplaşmaların ve öğretim görevlileri arasında küskünlüklerin yaşandığını vurgulayan Þahin, aldıkları son senato kararıyla üniversitedeki tüm ana bilim dallarını kaldırdıklarını açıkladı. Þahin, "Bu çok radikal bir karar. Yaklaşık 1 ay önce kaldırdık ve YÖK'e sunduk. Þimdi artık 40 bölüm ve 40 ana bilim dalı var. O kadar. Zaten dünyada yok böyle bir sistem. Ana bilim dalı küçük derebeylikler demek. Bölüm başkanı, ana bilim dalı başkanını ikna edemiyorsa icabında bölümü yönetemiyor. Onlar da seçimle geliyor. Seçim olduğu zaman ikiye bölünüyor. Bir grup yazı yaşarken bir grup kışı yaşıyor. İşleyişi yavaşlatıyor bürokrasi artıyor. Küskünlükler artıyor. " şeklinde konuştu. Kararlarına ana bilim dalı başkanlarının çoğunun itiraz ettiğini aktaran Þahin, kararın senatoda 22'ye karşı 2 oyla alındığına dikkat çekti.

-"ARIKOPTER'İN PROTOTİPİ 2010 SONUNDA UÇACAK, SERİ ÜRETİM İSTİYORUZ" -

Tamamen Türk mühendisler tarafından tasarlanan ve Türk Havacılık ve Uzay Sanayi A.Þ.'de (TUSAÞ-TAI) montaj edilen Arıkopter'in gelecek yılın sonuna kadar tamamlanacağını belirten Prof. Dr. Muhammed Þahin, prototipin uçurulacağını aktardı. Projenin sahibinin İTÜ olduğunu ve bizzat kendileri tarafından yürütüldüğünü belirten Þahin, "Projenin sahibi biziz, tasarımı her şeyi burada yapıldı. Belli parçaların üretimini dışarıdan alıyoruz. Onun da takdir edersiniz prototiplerde bir parça üretmek için bir fabrika kurulması gerekli. 1 ay önce TAİ'de ziyaret ettim yerinde inceledim. Montajı orada yapılıyor. Þu anda seri üretime geçilmesi için hem Cumhurbaşkanlığı, hem de Başbakanlık nezdinde girişimlerimiz var. Amerika'dan şirketler var. Seri üretime birlikte geçebiliriz diye ilgi var. " ifadelerini kullandı.

Kaynak:http://www.trsavunma.com/?q=node/42503

İnşaAllah sonu ne Nuri DEMİRAĞ'ın NU serisine nede DEVRİM'e nede zamanının muadilleri arasında iyi bir konuma sahip ANADOL'a benzemez. Uzun soluklu devam eder.

Çok güzel haberler..
Tasarım yeteneğine sahip olmak, üretimden daha zordur. Kısa zamanda bir üretim hattı kurulabilir fakat tasarım işi bilgi, tecrübe araştırma ister.
Umarım seri üretime geçer. TAI bunları sivil amaçlı üretip satamaz mı? Sağlık Bakanlığının ambulansları, VIP helikopterleri, Polis takip-izleme helikopterleri... bunlar ve benzerleri bu helikopter üzerinden yapılabilir ve bu da en azından bir üretim hattını kurmaya değer..
Bunun dışında başka pazarlara yerel ürettirilebilir veya büyük bir firmanın yurtdışında pazarlası sağlanabilir..

Hep yurtdışında bilim üreten üniversitelere, tasarım ofislerine gıpta ederdim. Yeni yeni birşeyler yapmaya çalışıyoruz gibi

.yanlışlık... özür dilerim.

keşke şu savunma sanayiindeki ilerleme hızımız daha eskiden olsaydıda şimdi kendi yapımımız olan jetlere helikopterlere silahlara sahip olsaydık..

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tarafından tasarlanan ve Türk Havacılık ve Uzay Sanayi A.Þ'nin (TUSAÞ) ürettiği ilk Türk yapımı "Arıkopter" isimli deneysel prototip helikopterin yer testleri, gelecek ay İstanbul'da yapılacak.



İTÜ'den yapılan açıklamaya göre, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) desteğiyle üretilen "Arıkopter"in deneysel prototipinin uçurulmasında geri sayım başladı. Haziran ayında yer testleri yapılacak olan helikopter, gelecek yıl ilk uçuşunu gerçekleştirecek.

Ankara TUSAÞ tesislerinde montajı devam eden helikopterin geldiği son noktayı yerinde görmek üzere İTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Þahin ve DPT Müsteşarı Kemal Madenoğlu, TUSAÞ'ı ziyaret etti.

İTÜ'de helikopter projesinin yürütüldüğü Rotorlu Hava Araçları Tasarım ve Mükemmeliyet Merkezi Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Temel Belek, burada yaptığı açıklamada, son yıllarda yapılan pazar araştırmalarında, hafif ticari helikopterlerin daha çok tercih edildiği ve sektörde bu alanda bir boşluk olduğu sonucuna varıldığını belirterek, Türkiye ve dünyanın bu tarz helikopterlere ihtiyaç duyduğunu, bölgede lider ülke olmak için özgün ürün ortaya koymak gerektiğini ve bu projenin hem İTÜ hem de Türkiye için büyük bir fırsat olduğunu kaydetti.

Belek, "Arıkopter" projesinde 60 kişinin çalıştığını ve 15 uluslararası makale, 100'ün üzerinde uluslararası bildiri ve 40 yüksek lisans tezine konu olduğunu ifade ederek, projenin Türkiye'nin ilk helikopteri olmasının yanı sıra havacılık sektörüne insan gücü yetiştirmesi açısından da son derece önemli olduğunu bildirdi.

İTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Þahin de, özgün bir hava aracı tasarlayıp kontrollü koşullar altında performansını görmeyi amaçladıklarını belirterek, şöyle dedi: "Türkiye'nin yan sanayisi olmadığı için bazı bileşenleri yurt dışı ortaklığı ile yapılmış olsa da rotor sistemi dahil tüm tasarımı, çizimleri ve üretimi özgün ve bize ait bir helikopter oldu. Ayrıca, bu helikopterin palaları ve rotor testlerinin yapılması için gerekli olan test standını da kendi olanaklarımızı kullanarak ürettik. Helikopter tamamlandığında bir Türk tasarımını üretime dönüştürerek, kendi imkanlarımızı kullanarak helikopter yapabileceğimizi kanıtlamış olacağız. Daha da önemlisi bakım, yedek parça gibi harcamalar için dışa bağımlı olmaktan kurtulacağız. Bu da dış dünyayla rekabet gücümüzü artıracak" dedi.

DPT Müsteşarı Kemal Madenoğlu da, bu projenin İTÜ'de başlatılan önemli ARGE projelerinden biri olduğunu belirterek, "Lisanslı üretimin yapılması ve ticarileşmesi sürecini de yakından takip ediyoruz. Üniversiteler ne kadar bilgi üretir ve toplumun yararına sunarsa bu bilgi o kadar değerli olur. Başta İTÜ Rektörü olmak üzere emeği geçen tüm akademisyenlerimizi gayretlerinden dolayı tebrik ediyorum" diye konuştu.

Açıklamada, helikopterin transmisyon yer testlerinin gelecek ay İstanbul'da yapılacağı belirtilerek, DPT'nin 20 milyon dolar bütçe ayırdığı helikopterin, ticari ürüne dönüşmesi için uluslararası bir sertifikasyon sürecinden geçmesi gerektiği, sertifikasyon sürecinin tamamlanmasının ardından helikopterin eğitim, sağlık, medya, politika ve iş dünyası gibi farklı kullanım alanları için çok amaçlı olarak üretilebileceği kaydedildi.

Açıklamada, 2 pilot ve 6 yolcu kapasiteli helikopterin, 11 metre rotor çapı ve 2 ton ağırlıkta olduğu belirtildi.

http://ekonomi.milliyet.com.tr/arikopter-ucmak-icin-gun-sayiyor/ekonomi/ekonomidetay/24.05.2011/1394263/default.htm

LÜTFEN HABERİN KAYNAĞINI BELİRTİNİZ.

Harika bir haber bu, yan sanayimiz seri üretimin ardından mutlaka gelişecektir.

Örneğin, Toyota sakarya'ya ilk kurulduğu yıllarda, motor ustalarımız Toyota kaputunu açmayı beceremezken (Mesela yani) şimdi bir çok parçayı ustalarımızın oluşturduğu (KOBİ'ler) üretiyor.

http://itu24.com/haber/415 haberin detayları buradada bulanmaktadır.

bu habere çok sevindim.ve nasıp olursa gelecek sene uçarken göreceğiz.beni en çok sevindiren projelerden biri.